Haneke ile ilişkilerimiz tamamen kopma noktasındaydı üst üste hiç sevmediğim filmlerinden sonra. Mubi'den kalkmak üzereyken izlediğim bu film, şu ana kadar ki en iyi Haneke filmi oldu.
) hem iş hem hayat ortağı olan Hakan Emre Ünal'ın oynadığı oyunu da ilk sezonun son gösteriminde izlemiş bulundum. Her açıdan olağanüstü bir çiftler ve bundan sonra hayranlıkla takip edeceğim kesin. Oyuna gelirsek yine Dirmit kadar gerçekçi ve etkileyiciydi. Aslında tek perde ve yaklaşık 100 dakika (aslında ilk temsillerde 140 dakika ve iki perdeymiş) sürmesi ve anlatılanların yoğunluğu nedeniyle bir yerden sonra biraz yorsa da genel olarak izlemesi gayet keyifliydi. Zaten pek çok şey yaşansa da sahnede öylesine mükemmel bir oyunculuk var ki oyundan kopamıyoruz çünkü sahnede bilindik görünen ama kendine has bir karakter var. @bazinga
Henüz çok yeni bir oyun olduğu için izlemekte acele etmeme gerek yoktu ama yine de iyi ki izlemişim. 60 dakika boyunca fırtınaktan kaçmak için kendini sığınağa atan bir kadının hikayesini izliyoruz ama oyunun sonunda asla bunun çok daha başka bir şeyden kaynaklandığını görüyoruz ve bize anlatılanları birleştirip asıl şeyi anlıyoruz. Kısa ve net, derdini iyi anlatan, deneysel ama içine girildiği takdirde kolay sevilebilir bir oyun. Çeviri metin olmanın verdiği bazı ufaak sıkıntılar var ama özünde evrensel gerçeklere değindiği için bağ kurmak mümkün. Nilperi Şahinkaya da enerjisiyle sahnede parıl parıl parlıyor. Selam verdiğinde gözleri dolmuştu ki oyunun sonuna şahit olduktan sonra duygulanmasını anlamamak mümkün değil. Bol sezonlarca devam edeceği, parlak bir sahne ömrü olması dileğiyle.
İzledim ben de, bu tip etkinlikler için ayrı bir başlık açmak lazım aslında.
Sevgili Arsız Ölüm: Dirmit
Geçen sene Moda Sahnesi'nin online gösterimi aracılığıyla izleyip bayılmıştım o yüzden bir kez de canlı canlı tanık olmak istedim. Aldığı övgülerin hepsini o kadar hak eden bir oyun ki buraya ne yazarsam yazayım hakkını tam veremeyecekmiş gibi hissediyorum. Oyunu izledikten sonra Latife Tekin'in kitabını da almıştım ama özellikle başta okuyucuyu kendinden uzaklaştıran (aslında büyülü gerçekçi bir roman olmasının etkisiyle yazılmış) bölümler ve aşırı tekrara girmesi nedeniyle maalesef sonunu getirememiştim. Aslında oyunda da bu tekrarlı yapı var ama her şey birbirine öylesine güzel bir kurguyla bağlanıyor ki izlerken asla rahatsız etmiyor.
Üstteki yorumumu tekrar etmek gibi olacağım ama burada da Nezaket Erden olmasa çok ama çok eksik kalırmış. İlk andan son ana kadar tüm izleyicileri avcunun içine alıyor ve bir an bile bırakmıyor. Dramla komediyi çok başarılı harmanlayan bir oyun ve kendisi de duygular arasında ustalıkla slalom yapıyor. Zaten romanı da eşiyle birlikte sahneye uyarlamış ve bu açıdan çok tutkulu olduğunu fazlasıyla belli ediyor. Uyarlama süreci yıllar sürmüş ama sonucu görünce iyi ki bu konuda ısrarcı olmuşlar diyorum. Biliyorum bu mesajı okuyacak herkesin imkanı olmayabilir ama yine de İstanbul'da olup izlememeyi çok ciddi bir kayıp olarak görüyorum o yüzden iyi oyun izlemek isteyenlere en başlıca önerimdir.
9/10 (1 puanı yobaz aile sinirimi bozduğu için kırıyorum
Yakında şöyle film çıkaracam
Oh çok sevindim beğendiğine.İzledim ben de, bu tip etkinlikler için ayrı bir başlık açmak lazım aslında.
Teşekkürler önerin için sayende oyundan haberdar oldum ve güzel bir gün geçirdim. Ayrıca bileti haber verdiğin için de önden 2. sıra 1 numarayı kaptım. Salonun en iyi yeriydi belki de.
Oyuna gelecek olursak çok eğlenceliydi. Komedi ve dramın çok karıştığı bir oyun ve Nezaket Erden devleşerek bu işin altından mükemmel bir şekilde gelmiş. Bayıldım performansına. Zaten son dönemin en dikkat çekici oyuncularından biri, hiç farkında bile olmadan oynadığı 5 filmin tümünü izlemişim. Başarısı tesadüf değil, yolu açık olsun. Çok büyük yerlere gelmeyi hak ediyor...
Zaten kolay sevilecek bir oyun ama yine de ister istemez beklentini çok mu yükselttim ve altında mı kalır diye endişelenmiştim. O zamana kadar forumda tiyatro bölümü de açılsa fena olmaz.
Sen konuyla başla bence bölümü ileride düşünürüz.Oh çok sevindim beğendiğine.
Çok eğlenceli ama aslında alttan alta trajik bir tarafı da (yazarın hayatında da izler taşıdığı için aşırı gerçekçi) var ama o kadar dengeli ki aklında o pozitif duygularla kalıyor. Ben oyunu izledikten sonra bir hevesle romanı da almıştım ama oyunu kadar sarmadı çünkü Dirmit'in ailesinin yobazlığı okurken çok yormuştu. Oyunda yormamasının, aksine saatlerce sürse izlerim dedirtmesinin nedeni ise güzel kurgusu ve Nezaket Erden'in harika performansı.
Öyleyse yeni sezon için sana başka oyunlar önermek de şart oldu.
Gecekiler bana uymuyor uzak konum dolayısıyla.
Fair city nin konusunu açmayacakmısınız o da fair cityde polisiye 5030.bölüm yayınlandı @bazinga 34.sezonda diziSen konuyla başla bence bölümü ileride düşünürüz.
Beklerim başka oyunlar da ama saat sıkıntı. 16:00 civarı tek tük oyunlar var ve çoğu da çocuk oyunu.
Ben de elimden geldiğince gündüz seanslarını kovalamaya çalıştığım için takip ediyor olacağım (iyi oyunlardan gündüz oynayan da çok var) yani o iş bende.Sen konuyla başla bence bölümü ileride düşünürüz.
Beklerim başka oyunlar da ama saat sıkıntı. 16:00 civarı tek tük oyunlar var ve çoğu da çocuk oyunu.
Oyunu izlerken gözüne çarpan ünlü izleyici oldu mu bu arada merak ettim. Ben hala Songül Öden şokunu atlatamadım da.
Güzel haber o zaman, bekliyorum.Ben de elimden geldiğince gündüz seanslarını kovalamaya çalıştığım için takip ediyor olacağım (iyi oyunlardan gündüz oynayan da çok var) yani o iş bende.
Onun dışında tanıdığım kimse olmadı maalesef. Songül Öden iyiymiş.
Evet gerçekten kendimden beklenmeyecek kadar büyük şanstı.Güzel haber o zaman, bekliyorum.
En önde orta yaşlarda bir adam vardı, daha önce bir dizide izlediğime eminim ama kimdi, neredeydi bir türlü bulamadım.
Uysallar etkisi. 
Dizi-film yorumlarının arasında ufak bir istisna olabilir.
Maalesef o yetkinliği görmüyorum kendimde, daha çok yeniyim bu alanda.Evet gerçekten kendimden beklenmeyecek kadar büyük şanstı.
Bu arada İzleryazar'da da bir şeyler karalayabilirsin bence oyunla ilgili.
