Show Kurtlar Vadisi (2003-2005) - Dizi Yorumları

1-2 dakikalık videoda bile inanılmaz derecede kötü ve sinir bozucu bir oyunculuk yüzünden sinirlerim bozuldu.:A
Ya senaryo ve hikaye olarak benzeyebilir de dizi kalitesiz. Kalitesizden kastım çok amatör, ucuz ve yapay duruyor. Gerçekten anlamıyorum nasıl bu kadar övüldüğüne.
Dizide Necati Şaşmaz dışında herkes rolünü mükemmel oynuyor o da zaten oyuncu değil. Belki Kenan Çoban da dahil edilebilir ama onun dışında bütün oyuncular mükemmel müthiş bir cast
------

Ben hikaye ve senaryo olarak bakmıyorum olaya diziyi izlemediğim için. Birkaç övülen sahnesini izledim, beğenmedim. Bana yapay ve kalitesiz geldi bilmiyorum. :A
@Tolstoyevski zaten önceki yorumda neden bu kadar övülüyor anlamıyorum yazmıştım, yani biliyorum kitlesi tarafından çok övüldüğüne. :A
Belki ilk bölümüne bakarım, pek seveceğimi sanmıyorum ama. @Maskeli Fedai nereden izleyelim?
Ben de Aşkı Memnu'yu anlamıyorum mesela biraz bence kişinin kendisiyle alakalı
 
  • Beğendim
Reactions: phoebebuffay
43.Bölüm

Hekimoğlu derler benim aslıma
Aynalı martin yaptırdım kendi nefsime
Konaklar yaptırdım mermer direkli
Hekimoğlu geliyor aslan yürekli



Ve maalesef... Geldik gelmez olasıca bölüme.... Ne kadar uzatmalara oynamaya çalışsak da...

Süleyman Çakır.... Böyle bir karakter, böyle efsanevi bir karakter şu ana dek ne geldi ne de gelir. Çok başka bir adamdı çoook... Ulan be... Yine duygulandık.

43.Bölüm, aynı zamanda en iyi bölüm oldu şimdiye dek... Cendere efsanesini ilk bu bölümde duyduk.

Karahanlı suikastına yönelik o sahne olsun, Çakır'ın ailesine yapılan tuzak karşısında kapıyı açma sahnesi... Karahanlı'dan nefret ettim bu bölüm. Hiç uğruna Çakır'ın kalemini kırdı. Kılıç'ın tepkisi, Kılıç'a olan sempatimi arttırdı. Ulan çok hızlı gelişti be!

Çakır bir türlü gün yüzü göremedi. Ne dedilerse yaptı, en sonunda Hüsrev Ağa kaynaklı seheme katıldı diye, üstüne de Cerrahpaşalılar gerginliği eklenince... Ne güzel İstanbul be...


9.5
 
Son düzenleme:
44-45.Bölüm



الَّذِينَ إِذَا أَصَابَتْهُم مُّصِيبَةٌ قَالُواْ إِنَّا لِلّهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعونَ

İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn



Tüyler diken diken..... Tüyler diken diken... Duygulanmaktan gözümüz doldu.... SÜLEYMAN ÇAKIR. Bir dizi karakterinden çok ötesiydi. Yılların efsanesi, boşuna efsane değil. Türk dizi tarihinin en beklenmedik, en sarsıcı olayı... Hem de sezon ortasında, dizinini başrollerinden biri... Boşuna 2004 senesinde bir dizi karakterinin ölümü uğruna gerçek hayatta cenaze namazları kılınmamış... Bu adam öyle bir karakterdi işte, gerçek hayattan, içimizden biri gibi.

Kurtlar Vadisi'nin zirvesi belki de bu bölümlerdir. Osman Sınav öyle bir üst mertebeye çıkarmış ki bölümü, ötesi gelmemiş kolay kolay gelemez de. Bu bölümlerin yayınlandığı ilk günleri hatırlıyorum, çok büyük olay yaratmıştı. Kimler ağlamıştı kimler...

Bölüm boyu bir yandan can çekişirken bir yandan çalan Cendere efsanesi...


Süleyman Çakır'ın ameliyat sahnesinde tüyler ürperten Requiem resitali...


Ve Oktay Kaynarca'nın sesinden bizi bitiren Hekimoğlu türküsü...




Godfather'dan harika bir şekilde ilham alınan, "baba öldükten sonra diğer tüm babaları bir gecede ortadan kaldırma raconu..."

"Kürt Bedo, öldü.
Freud Fethi, öldü.
Faris Sarıyayla, öldü.
Üstün Kısa, öldü.
Demir Görkemli, öldü.
Cerrahpaşalı Halit, öldü.
SÜLEYMAN ÇAKIR, öldü.

“İşte ben, Polat Alemdar. Karşındayım.”


5e8d8a1eb57f150558c1f9ca.jpg



EVCKcOoXQAI6jWu

EVCKzL9XYAA_BhV




SÜLEYMAN ÇAKIR Efsanesi... Çok büyük adamdı çoook... Böyle bir karakter, böylesine izleyicinin içine işleyen, mafya olmasına rağmen çevremizden biri gibi sempati duyabildiğimiz bir karakter... Şöyle bir düşününce, Türk dizi tarihinde, hatta dünya dizi tarihinde en sevdiğim karakterler sıralamasında 1.sırada gelmektedir... Ah be... O burun çekişleri, ne güzel İstanbul be repliği...


10/10
 
46.Bölüm

Böyle bir dizi bir daha cidden gelmez. Gelmiş geçmiş en iyi Türk dizisi. En sevdiği film Godfather olan birisi olarak zaten her defasında ayrıca mest oluyorum Godfather'dan esintiler taşıyan ve bunu çok kaliteli bir şekilde Türk televizyonlarına uyarlayan bir dizi olmasından dolayı. Godfather seven bir insanın bu diziyi sevmeme ihtimali yok gibi bir şey.

Polat'la Aslan Amca'nın efsanevi çatı sahnesi tartışması ve Çakır'ın ölümünün ardından yine efsanevi konsey atışması. Karşılıklı raconlar... En sonunda Polat'ın kalemi kırılmak üzereyken Laz Ziya'nın efsanevi hamlesiyle son onda Polat'ın kaleminin kırılmasının önüne geçilmesi... Meral'le nişanlamayı söz konusu ederek aynı anda hem Testere'yi hem Baron'u ters köşe etmesi müthiş bir ters köşeydi.

Öte yandan Çakır'ı resmen toprağa verdik... Çakır'sız cidden tadı tuzu yok ortamın be...

9.0
 
47-48-49-50-51.Bölüm


Dizinin daha karanlık temaya geçtiği ve ters köşelerin görüldüğü keyifli bölümler oldu. Ancak şu bir gerçek ki Çakır'dan sonra cidden dizinin tadı tuzu eksiliyor... Gideli kaç bölüm oldu, halen insanın gözü onu arıyor... İzleme hızım yavaşladı zaten fakat sezon finali yani 55'ten sonra uzun bir mola vermek en iyisi, bir çırpıda bitirmemek adına zaten yoğun bir döneme girmek üzereyken...

Testere'nin adamlarının Elif'in evini bastıkları sahnede, Polat'ın evin kapısından nişan alarak adamı öldürdüğü ve devamında gelişen sahne cidden unutulmazdı. Nevzat'ın olayı kurtarması da çok iyiydi.

51.bölümün sonunda gazetede Ali'nin resmini gördü Elif ve büyük bir sürpriz oldu gerçekten. Hiç beklenmedik bir durumdu. Arkasından bakalım ne çıkacak...


Ve tabii ki 51.bölümde ilk defa gözüken Pala efsanesi...

8.5
 
Dizinin daha karanlık temaya geçtiği ve ters köşelerin görüldüğü keyifli bölümler oldu. Ancak şu bir gerçek ki Çakır'dan sonra cidden dizinin tadı tuzu eksiliyor... Gideli kaç bölüm oldu, halen insanın gözü onu arıyor..
Ben Çakır'ı ne kadar sevsem de gerçek Kurtlar Vadisi o öldükten sonra başlıyor,reytingler de Çakır öldükten sonra tavan yapmış ve 97'e kadar dizi muhteşem reytingler almış.

Çakır öldükten sonra dizi dediğin gibi daha karanlık temalara geçiyor artık sokak mafyasını izlemiyoruz çok az görüyoruz dizide sıra büyüklere geliyor,ben şahsen 45'ten sonra olan bölümleri daha çok sevdim.
 
47-48-49-50-51.Bölüm


Dizinin daha karanlık temaya geçtiği ve ters köşelerin görüldüğü keyifli bölümler oldu. Ancak şu bir gerçek ki Çakır'dan sonra cidden dizinin tadı tuzu eksiliyor... Gideli kaç bölüm oldu, halen insanın gözü onu arıyor... İzleme hızım yavaşladı zaten fakat sezon finali yani 55'ten sonra uzun bir mola vermek en iyisi, bir çırpıda bitirmemek adına zaten yoğun bir döneme girmek üzereyken...

Testere'nin adamlarının Elif'in evini bastıkları sahnede, Polat'ın evin kapısından nişan alarak adamı öldürdüğü ve devamında gelişen sahne cidden unutulmazdı. Nevzat'ın olayı kurtarması da çok iyiydi.

51.bölümün sonunda gazetede Ali'nin resmini gördü Elif ve büyük bir sürpriz oldu gerçekten. Hiç beklenmedik bir durumdu. Arkasından bakalım ne çıkacak...


Ve tabii ki 51.bölümde ilk defa gözüken Pala efsanesi...

8.5
45-55 arası benim en sevdiğim bölümler bilhassa 49 çok hayran kalmıştım ilk izlediğimde
 
  • Beğendim
Reactions: Tolstoyevski
52.bölüm

Testere'nin kaleminin kırıldığı ve Ruslarla etkileşime geçtiği bölüm oldu. Hüsrev Ağa ve Laz Ziya'nın Polat'la konuşması ve kalem olayı da unutulmaz detaylardandı. Hüsrev Ağa'nın ses tonu dizinin en karizmatik ses tonu belki de..

Son sahnede pusuda düştüklerini gördük. Aynı zamanda Nesrin nihayet Meral'i öldürdü... Ne gıcık bir kadındı ama...



53.bölüm

Meşhur orman baskını bölümü. Sniper'in yakalanışı ve Polat'ın o ormanlık alandaki ağaca yaslanarak sigara tüttürüşü efsaneydi.




54.Bölüm

Pala'nın derin devlet tarafından Aslan Akbey'i öldürmekle görevlendirilmesi.. İkisi de efsane karakter ama Aslan Akbey ölmesin be... Böyle bir efsane karakteri daha kaybetmek çok üzer... Çakır'dan sonra en sevdiğim karakter belki de Aslan Amca. Son anda arabanın altında bomba olduğunu fark etmesi su serpti. Hiram Abas'dan esintiler izledik o sahnede...

Pislik Erdal son şovunu yaparak Vadi'ye veda etti. Her anlamda o da efsanevi karakterlerden biri olarak geride kaldı babası kadar olmasa da. Hayali dayak yediği sahne vesilesiyle rahmetli Abuzer'i de bir kez daha belki de son kez görmüş olduk... Dayak yediği esnada Abidin'in acıdığını belli eden bakışları da çok iyiydi. Cesetini Polat'ın ortadan kaldırıp Hüsrev Ağa'ya teslim etmesi ve Şehmus'un Polat için "aha bu kadar.." tepkisi...



8.7
 
55-56.bölüm

Ve Osman Sınav'ın 55 ile birlikte diziye vedasıyla birlikte bir devrin kapanışına şahit olduğumuz unutulmaz bölümlerden.

Aslan Akbey... Süleyman Çakır'dan sonra en sevdiğim 2.karakter dizide. Daha önce Bay Pipo kitabını da okuduğum için Hiram Abas dolayısıyla ekstra bir hayranlığım olmuştur bu karaktere. Gerçekten dizinin en efsanevi ve unutulmaz karakterlerinin başında geliyor, her ne kadar sonradan çamur atsalar boş...

cb320faf0aed0f64a7410e55fcfc09d1.jpg




Ölümüne gerçekten yine çok üzüldüm. Ah be... O kadar önlem alıyorsun, kaleminin kırıldığını biliyorsun neden zırhlı arabayla dolaşmazsın ki... Öldükten sonra kurduğu düzenekle 3 yerde birden kanıtları imha etmesi efsaneydi. Dizinin gelmiş geçmiş en komplike karakteri olduğunu ispatladı böylece...

Polat'ın Aslan Bey'in ölümünü çok geç öğrenmesi hatta Elif'ten öğrenmesi ve öğrendiği esnada hayatının kararması, daha sonra arabayla daire çizmesi... Kılıç'ın "Amca ölmüş" sözünü hatırladığındaki tepkisi... O çaresizlik hissini çok iyi yansıtmışlar.

Ve tabii ki Aslan Akbey'in evine gittiğinde çalan "Bu Aşk" parçası ve Abdulhey'le o karşılaşmaları bir başka unutulmaz detaydı.


9.0
 
57.Bölüm


Bağışlamam...
Affetmem...
Hatırlamam....



Pala ve ekibinin gazino sahnesi çok güzeldi. Polat'la Abdulhey'in Aslan Amca'nın evinden kaçışı, banyodaki o gizli çıkış... Ve tabii ki Doğu Bey'in Mithat'a posta koyuşu da unutulmazdı. "Bana makosenlerimi giydirdiniz!"

8.7
 
  • Beğendim
Reactions: ömer karataş
58 - 71.Bölüm


Hemen bitirmemek adına 2 ayda yaklaşık 13 bölüm izlemiş olsam da yorumlamak pek nasip olmadı. Karanlık temanın daha fazla arttığı ve daha derin konulara yaklaşılan fakat ilk 55 bölümün o çoşkusundan da hafif uzak olan bölümlerdi. Ne olursa olsun Süleyman Çakır'ı çok özledim, Aslan Amca'yı... Bunlar dizinin tadı tuzuydu adeta.

Bir Pala efsanesi geldi geçti... Çok başka bir karakterdi o ve ekibi ancak ilk çıktıkları zamanın aksine sonradan senaristler biraz zorlama olarak bitirdi bu karakterleri, gerek yoktu...


Karahanlı'ya Feraye suikastı ve Polat'ın onu çözme şekli çok iyiydi. Film tadındaydı..

Seyfo Dayı'nın da ölümüne çok üzüldüm. Gerçek hayatta da o dönemde hasta olduğu ve bir süre sonra hayatını kaybettiği için tıpkı Hüsrev Ağa gibi o da zorunlu ayrılmıştı ama yine de unutulmaz efsane karakterlerden biri olarak geride kaldı, mekanı cennet olsun...


8.7
 
58 - 71.Bölüm


Hemen bitirmemek adına 2 ayda yaklaşık 13 bölüm izlemiş olsam da yorumlamak pek nasip olmadı. Karanlık temanın daha fazla arttığı ve daha derin konulara yaklaşılan fakat ilk 55 bölümün o çoşkusundan da hafif uzak olan bölümlerdi. Ne olursa olsun Süleyman Çakır'ı çok özledim, Aslan Amca'yı... Bunlar dizinin tadı tuzuydu adeta.

Bir Pala efsanesi geldi geçti... Çok başka bir karakterdi o ve ekibi ancak ilk çıktıkları zamanın aksine sonradan senaristler biraz zorlama olarak bitirdi bu karakterleri, gerek yoktu...


Karahanlı'ya Feraye suikastı ve Polat'ın onu çözme şekli çok iyiydi. Film tadındaydı..

Seyfo Dayı'nın da ölümüne çok üzüldüm. Gerçek hayatta da o dönemde hasta olduğu ve bir süre sonra hayatını kaybettiği için tıpkı Hüsrev Ağa gibi o da zorunlu ayrılmıştı ama yine de unutulmaz efsane karakterlerden biri olarak geride kaldı, mekanı cennet olsun...


8.7
@Tolstoyevski olamaz bu, @Maskeli Fedai sen misin yoksa? :A