Geniş Aile Efsanesi

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan xdragxx
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
GENİŞ AİLE 17.BÖLÜM YORUMLARI
0.7 ucu olup da vermeyenin taaa...

mükemmel bir bölüme daha imza atmaktadır. mısır'dan çıkabilen sözlük yazarlarına tavsiye olunur.
cevahir başkanı olmaya çalıştığı kulübe kardeşinin transfer olacağını duyunca espriyi patlatır,


"aha ergene konduk"
nazan: bu çocuğu doğururum ama kendimi bu hayattan aldırırım.
bilal transfer etmek istediği siyahi adamın beşinden koşarken;


-hoop.. şişt.. eko! van minüt!
mürsel:


o kadınla aramda bi şey olmadı nazan.
istersen bi doktora götür baktırt bana..
cevahir : bana bak mürsel, seni denize dik uzatırım yağış alamazsın, kuruturum seni.
zekai sözlüğe selamını çakmıştır. hadi yine iyiyiz...


"ablamın halini görünce anladım okumanın ne şukela bi şey olduğunu"
domuşuk sevim'in bir rüyam var* ile başlayan başkanlık konuşması ile martin luther king'in ünlü konuşmasına da atıfta bulunan dizi.
17. bölüm itibari ile mourinho kılıklı ulvi'ye yeni lakaplar gelmekte, enfeksiyon ulvi, açıkta satılan ulvi, sinek arabasının peşinde koşan ulvi, saygısız turtle, lanet olası federal ulvi, matbaayı çok sonradan keşfeden ulvi, parasının üstünü alamayan ulvi daha gider de gider bu.
17. bölümde yıldırım demirören'e ucun ucun dokundurmuş dizidir
--- spoiler ---
klüp başkanı olacak olan cevahir, nazan'a: "seni de klübün as başkanlığına getirecem, oradan da klübe tüp alıyoruz diye ödenek ayırırız"


edit: peperuhi hatırlattı. cevahir, başkanlık atışmasında, bilal'i kastederek : "bu, takımı kendine borçlandırıp, kendine bağımlı hale getirecek"
cevo: allah izin verir sen de oy verirsen yakında boyacıgücü başkanlığını devralıcam. seni de gönlümün şeref tribünün de ağırlayacam beleşcim.
$ukufe: ne oyu lan, ben delege miyim.
cevo: hangi dernek sana oy hakkı vermeyecekmiş şaşarım. tüzük ister tüzük.
cevahir'e "sandık içim" dedirterek ersin karabulut'a da selam çakmış, gönderme manyağı dizidir.
şu mürsel'i damdan indirme sahnesinde ulvi'nin söylediği türkü nasıl bir türküdür yahu, "leblebiyi kavurak, dumanını savurak, istanbul'un kızları, çekilmiyor nazları" gibi bir şeydi sanırım, ilk kez duydum. adamın zaten tipi komik, bir de bu garip türküye öyle bir başlayışı vardı, çay püskürdü ağzımdan.
dün yayınlanan 17. bölümüyle de bizleri yarım yarım yarmıştır bu dizi.. ayrıca zekainin sözlüğe selamı çakmasıda ayrı bi şukelaydı tabi.. arkadaş anlamıyorum ama yazılan esprilere bi bok atma çabası içinde olanlar var adamlar güzel yapıyorlar yazıyoruz.. dizinin tüm replikleri yazılmıyor ki buraya okumazsın bu başlığı olur biter.. aşk-ı memnu da kim kimle sevişmiş bunların hesabı beni ilgilendirmiyor örnek olarak.. senaryolarının eski filmlere, dizilere benzetildiği oluyor yer yer de muhteşem diyaloglardan dolayı biraz krediniz olsun hem o kadar güzel diyalog yazdıktan sonra pekte özgün bi senaryoya gerek yok açıkcası.. cnbce e2 dizileri tadında bir dizi görmüştür türk televizyonları devamı gelir umarım hatta tatlı hayattan beri izlenesi en iyi dizidir..
nazan: mürsel ben hamile değilmişim.
mürsel: anaaa, dazan yoksa düşürdün mü? hadi geldiğin yerlere bakalım.
bu dizideki mürsel karakteri, son yıllarda yerli dizilerde boy gösteren en şukela karakterdir. salı günleri bu herifi izleyince bütün yorgunluğum buhar oluyor, öyle vermidon, öyle voltaren bi bünye kendisi. bu elemanı alıp hoop yaprak dökümü'ne koysalar (mesela küçük ayşe'nin öğretmeni olarak) ne gam kalır ne kasavet valla. bütün aile bu akşam hüzünleri evde bırakıp kendine gelmezse terbiyesizim.


"leblebiyi kavurak, dumanını dumanını savurak, ah bici bici leblebici" der, halay çekerek ortamdan uzaklaşırım. sevgiler, saygılar...
17. bölümde mürsel resmen şov yapmıştır. o çatıda türkü söylemesi, söylerken bir yandan oynayıp bir yandan hüzünlenmesi, arada "ha-aah" diye mürsel coşkusu sergilemesi, sonra arada "çık çıkı çıkı çık" yapması falan manyak olmuş. "vuu-huuu" sunu unutmamak lazım tabi.
dün akşamki bölümde mürsel'in okulun çatısındayken söylediği alalalihi alalalihi narasıyla isviçre'ye heidi'ye selamı çakıp bizleri eskilere göndermiştir.


heidi başlarken çalan şarkının melodisi 51. saniyeden sonra dinlenilebilir.
mürsel, nazan la konuşmak için kirişçi ailesinin kapısına geldiğinde birden kapı açılır ve cevahir çıkıp o sinirle bombayı patlatır:


neyşınıl var lan burada coğrafik?*
hüzünlendirebildiğini de göstermiş olan.


--- spoiler ---


ben çok küçükken annemle babam öldü. babannem büyüttü beni. çok sıkıntı çektim ben çocukluğumda hep dayak yedim. arada sırada cevahirle bilal kollardı beni ama arkadaşlık etmezlerdi benimle. tüm bu sıkıntılarımın içinde gizli bir ailem vardı; nazan vardı. dayak yerim nazan kaldırır, kimse benimle oynamaz nazan oynar, hiç bir kız beni öpmez nazan öper. annem, babam, babannem her şeyimdi nazan. her şeyim gitti.


 
Moderatörün son düzenlenenleri:
GENİŞ AİLE 18.BÖLÜM YORUMLARI
18. bölüm şukufe'nin, cevahir'in almanya'ya gitmeden önceki bir tarihe sistem geri yükleme yapıldığı bir bölüm olmuştur.
zekai: bizim için artık tenefüs yok, ben tuvalette bile ders çalışıyorum, kimse çakmasın diye de musluğu açıyorum*
zekai: mesela biz bi yol problemi çözüyoruz, yolda asfalt yok. bi yaş problemi çözüyoruz, meğer çocuk nüfusta büyük yazılmış.
her karakteri ayrı olay olan kendini çabuk bitirmemesi umulan dizi. hele ki an itibariyle bu ulvi yarım yarım yarmaktadır bunyemi. sevgilisini bilalin kolunda görüp iki parmağını bilalin gözüne sokup sevgilisnin yüzüne tükürüp parmakları aynı şekil bozmadan ortamdan uzaklaşmıştır. hala gülüyorum be
zekai: bu abaküs gibi kafamı çapraz koşu yapan forvetlere akıl dolu paslar atmak için yoramam ki.
--- spoiler ---
ayrıca zekai'nin yeni saç stiline hasta oldum.*
an itibariyle cevo tarafından calimero ya saygı duruşunda bulunulmuştur.
koyu bilal ve domuşuk sevimin yeniden aşk yaşamaya başlamasına sinirlenen ulvi "bunlardan intikamımı alamazsam kalp gözüm açık gider minvalinden bir laf eder. bunun üzerine cevo ayarı verir: "lan 1500 metre engellide şirke koşuyosun atletico ulvi"
mürsel'in önünden sınav kağıtlarını alan öğretmen arkadaşına 'hocam bir soru daha nolur' diye yalvarışı da dikkat çekmiştir bu akşamki bölümde.
o kadar süper espri yapılan dizinin belki de en sağlam aforizması devir abinin ağzından dökülmüştür:


"kadınlar ihaneti unutmaz, aşkı hiç unutmaz"
kurtlar vadisi pusu'ya da fena giydirdi bu akşam. "tuvalette bile ders çalışıyorum kimse çakmasın diye de musluğu açıyorum"
mürsel'in ümran süreya bey ile girdiği diyaloglar gülümsetmiştir. aslında çok standart ama ilker ayrık'ın mürsel karakterine kattıkları sıradan diyalogları daha eğlenceli hale getirmektedir.
cevahir ve şukufe'nin, aralarına iki yastık koyarak onları öpüp kokladıkları da gözden kaçmasın lütfen. behlül'e, bihter'e ve hatta hatta ednan'a değdirme, irkiltme varıdı orda.
son iki bölümdür çorapla koşan ulvi'nin 90+2'de attığı gollere hayran kalıyorum. bu haftada domuşuk lee'ye çok pis hareket çekti. on kaplan gücünde ulvi win.pörfek..
bu akşamki 18. bölümde cevahir tarafından üretilen ulvi'nin yeni sıfatları şöyledir; muz orta ulvi, topla birlikte ayakkabısı da uçan ulvi, çorapla koşan ulvi, saydam ulvi, kauçuk ulvi, kafasında limon çekirdeği kalan ulvi, tamamı çizgiyi geçmeyen ulvi, yok denecek kadar az ulvi, atletico ulvi.

- devir abi, bugün çok mutluyum. herkesin çay borçlarını bana yaz.
+ iyi de cevahir, mahallede senden başka çay borcu olan yok ki!
- o zaman benim çay borçlarımı mahalleliye paylaştır! herkese benden borç!


---


- tamamı çizgiyi geçmeyen ulvi, yarım yamalak ulvi!


---


- bizim gibi üstün zekalılar, abaküs beyinliler olmasa dünyaya çarpacak göktaşını kim durduracak?! siz kalem borusundan kağıt mı üfleyeceksiniz sığırlar?!


---


- nadir bey'in içine şeytan kaçmış! gidip bir hastanede midesini mi yıkatsak?!


---


- acaba gelecek müfettiş benim bir önceki müfettişin üstüne kustuğumu biliyor mudur dersiniz?!
+ önceki müfettiş raporuna yazmamış ama müfettişler arasında yayılmıştır. ''okulda mürsel bey diye bir coğrafya öğretmeni var, patlamaya hazır yanardağ gibi!'' diyorlardır.
ulvi karakterini ve onun altındaki bülent çolak'ı tek geçtiğimin dizisi. bir gün çok zengin olur da büyük yapımlara imza atarsam kendisi ilk tercihim olacaktır, ha ben kendisinin yerinde olsan beni beklemem tabi.


ve hastası olduğum dialoglardan biri ile bitirelim


--- spoiler ---


cevo'dan koyu bilal'e


- lan sözel bilal, yanlış işaretledin hayatını kaydırdın haberin yok
18. bölümünde yapılan lost göndermeleri ile yarım yarım yarmış dizi.


--- spoiler ---


cevahir: hastanın annesinden sonraki en yakını benim doc. tıbbı gerçekleri bana anlatabilirsiniz.


--


cevahir: kız eskiye sarmış diyorum flashback olmuş diyorum lan previously on lost !
ulvi: oooo jack
cevahir: lan şepırtlama *
ulvi: lostum, o zaman şukufe bilal ile sevim'i hala sevgili zannediyor..







22.dakika ve 43 .dakika süper
 
Moderatörün son düzenlenenleri:
Ne diziydin be o kadar orijinal karakterin bir araya geldiği komedi dizisi zor gelir

Cevahir gibi atlangoç, Koyu Bilal gibi koyu kavruk, Ulvi kadar mamana, Müfik gibi konuşmadan güldüren, Mürsel gibi titrek, Devir abi gibi kafa karıştıran, Zekai gibi ergen, Kütük ve çetesi gibi çete ve birçok karakter

Şu sosyal medyanın tam patladığı zaman çıksa ortaya 1.sezonuyla şimdiki yerinden bile çok daha farklı olurdu o zamanlar sadece facebook vardı ve Ulvi Severler sayfasının 1 milyon takipçisi vardı

Bana göre Türk dizi tarihinin en iyi komedi dizisi
 
Şimdi denk geldim de yine kahkaha attırdı.
Şöyle platformlardan birinde ilk bölümden itibaren olsa da adamakıllı baştan izlesek.


https://twitter.com/x/status/1339893581906145280
Bu videoyu görüp tüm sahneleri izledim twitter sayfasındaki


2.sezonun da hakkını biraz yedik bence fena sahneler var ilk sezon kadar olmasa da
Bir ara 2.sezona tekrardan başlayabilirim

------

İlk mesajlamız bu herhalde çünkü o zaman ben yeni yeni aktif olmuştum.
Yüksek ihtimalle
 
Şimdi denk geldim de yine kahkaha attırdı.
Şöyle platformlardan birinde ilk bölümden itibaren olsa da adamakıllı baştan izlesek.


https://twitter.com/x/status/1339893581906145280
Şu sayfayı bizim TS'li bir arkadaş açtı. Başta biz bize takılırız diyorduk şimdi hak ettiği değeri görmeye başladı. Türk dizi tarihinde bir tane boş karakteri olmayan nadir dizilerden. Filmleri de en az dizisi kadar komik. Ülkede bir sürü platform var ama hala bir tanesinde bu dizinin bütün bölümlerinin olmaması rezilliktir.
 
Galiba ilk 26 bölümün kayıtlarını kaybetmişler.
BluTV ve Youtube'da 27. bölümden sonrası var hep.
 
Reactions: mesmeso