Fragmanı ilgimi çekiyor benim aslında sadece şimdi gündemime alamam@Forumdash fena halde laf soktu bize.
Tavsiye olarak aldım ama @The_Erinch
En Son İzlediğiniz Film? 🎞
- Konuyu başlatan şirin
- Başlangıç tarihi
Tavsiye olarak aldım ama @The_Erinch
Belki ben de bir gün risk alıp izlemeye kalkarım. @bazinga sen de davetlisin bu risk almaya. Biraz film zevkimizi gözden geçirelim.Fragmanı ilgimi çekiyor benim aslında sadece şimdi gündemime alamam
The_Erinch
Favori Üye
Vallahi çok değişikti..Fragmanı ilgimi çekiyor benim aslında sadece şimdi gündemime alamam
Ama renk ve zevk işte sonunda. 🙃
------
İzlemeden başkalarının verdiği puana göre bir filmin gömülmesini sevmediğimi senle daha önce çok konuştuk, başkalarına göre değil kendime göre karar vermek en iyisi değil mi 🤷🤷🤷Belki ben de bir gün risk alıp izlemeye kalkarım. @bazinga sen de davetlisin bu risk almaya. Biraz film zevkimizi gözden geçirelim.
Başkalarının dediğine göre tabii ki karar veren biri değilim ama zaman kaybına uğramamak için puanları da izleme yolunda kıstas alıyorum. Tabii ki atomu parçalara ayırmayacağım kazandığım süre zarfında ama yapacak bir şey yok. En azından "zaman kaybı" diye tabir ettiğim süre zarfında daha iyi şeyler yapabilirim. Mesela kitap okuyabilirim, belgesel izleyebilirim, daha iyi bir film izleyebilirim.
The_Erinch
Favori Üye
Hepsi harika kültürel hamleler dostum 👍Başkalarının dediğine göre tabii ki karar veren biri değilim ama zaman kaybına uğramamak için puanları da izleme yolunda kıstas alıyorum. Tabii ki atomu parçalara ayırmayacağım kazandığım süre zarfında ama yapacak bir şey yok. En azından "zaman kaybı" diye tabir ettiğim süre zarfında daha iyi şeyler yapabilirim. Mesela kitap okuyabilirim, belgesel izleyebilirim, daha iyi bir film izleyebilirim.
Şaka bir yana, sebep o yani ama sonuca bakmak gerekirse ben neden böyle saçmalıyorum bilmiyorum.
Tamam, bir ara senin için o filmi izlemeyi deneyeceğim ama gömmeye kalkarsam şaşırma.
The_Erinch
Favori Üye
Geçmiş olsun, filmlerle dizilerle geçen günlerin olsun.
İyi geçir karantina günlerini. 
bazinga
Admin
- Katılım
- 1 Şubat 2007
- Mesajlar
- 93,689
- Reaksiyon puanı
- 50,351
- Puanı
- 1,060
- Konum
- İstanbul
- Web Sitesi
- izleryazar.com
Spider-Man: Far from Home (2019)
Ben: Süper kahramanlık filmleri sinemanın ruhuna uygun değil, sinemayı öldürüp mahvettiler.
Yine Ben: Infinity War şahane 8/10, Endgame muhteşem 8/10 ve... Far from Home çok eğlenceli ?/10
İlk filmi pek beğenmedikten sonra bu kadar iyi bir yükseliş filmi beklemiyordum. İlk filmden çok daha iyi bir filmdi. Bu film de hala bir Spider-Man filminden ziyade Avengers hayranı ergen filmi gibi ama çok eğlenceli olanından...
Öncelikle konsept harika kurgulanmış. Avrupa gezisi ve Avrupa'nın farklı şehirlerinde olaylar silsilesi epey keyifliydi. Ned ilk filmde de fena bulmadığım bir karakterdi burada iyice parlamış. Yanına Angouire Rice'ı koymuş olmaları filmin 1-0 önde başlamasını sağlamış.
İlk filmin en saçma yanlarından biri MJ'in önemsiz bir yan karakter oluşuydu. Bu filmde MJ'in önemli bir karakter haline gelişi de çok güzeldi. Zendaya burada küçük bir çocuk gibi ama bu filmden bir yıl sonra çıkan Malcolm & Marie'de tam bir kadındı. İlginç biri gerçekten, severek izliyoruz.
Filmin Endgame sonrası geçmesi ve malum olaylardan sonra Tony Stark varlığı da güzeldi. Jack Gyllenhaal da fena bir karakter olmamış ama daha iyi işlenebilirdi. Aksiyon kanadı rezaletti.
Sonda J.K. Simmons'ı görmek aşırı mutlu etti.
Unutmadan JB Smoove'u böyle büyük bir yapımda görmek de hoştu, yine çok eğlenceliydi.
Neticede eğlenceli, içeriği boş, aksiyon sahneleri kötü bir filmdi. Toplayıp çarpıp bölünce:
7/10
İki Şafak Arasında, Selman Nacar'ın ilk uzun metrajlı filmi. Selman Nacar, Bilgi Üniversitesi'nde Hukuk mezunu, sonrasında da aynı okuldaki Sinema Bölümünden mezun. Aynı zamanda Columbia Üniversitesi'nde yüksek lisans yapmakta.
2021 yapımı olan bu filminin çekim yeri, aynı zamanda memleketi olan Uşak. Çekim yeri olarak genelde Uşak'ı çok fazla göremeyiz ama yönetmen kendi memleketinde ilk filmini çekmiş oldu. İlk film olarak oldukça zorlu bir tercihte bulunuyor yönetmen, bu tercihi ise plan sekans. Festival filmi olan ve bir ilk filmde plan sekans tercihi kullanılıyor, Teknik olarak cesur bir filmdi. Filme dair bir detay, filmin yapımcılarından birisi TRT.
Kadir'in "iki şafak arasında" yaşadıkları anlatılıyor filmde. Hikayede Kadir, sevdiği kızın ailesiyle tanışacağı gün, babasının tekstil fabrikasında kazanın gerçekleşmesinin ardından vicdanıyla baş başa kalacağı anlar başlar. Aslında filmin odak noktası patron ve işçi ve bunun üzerine ahlak sorgusu. Kadir'in de hikaye içerisinde durduğu nokta ise, bu sınıf mücadelesi ve işin vicdani tarafında gidip gelmesi.
Mubi'nin özel sunumunda Emin Alper ile birlikte Selman Nacar filme dair keyifli bir söyleşi gerçekleştiriyor. Filme dair, özellikle de filmin sonuna dair boşluğu dolduran şeyler anlatılıyor. O söyleşide işin teknik kısımlarından da bahsediliyor. Filmin özellikle teknik kısmı başarılıydı ve insanı sorgulatan bir tarafı da vardı.
7/10
bazinga
Admin
- Katılım
- 1 Şubat 2007
- Mesajlar
- 93,689
- Reaksiyon puanı
- 50,351
- Puanı
- 1,060
- Konum
- İstanbul
- Web Sitesi
- izleryazar.com
And Life Goes On (1992)
Where Is the Friend's House'u aşırı beğendikten sonra izlemek istediğim bir filmdi, nihayet izleyebildim.
Kiarostami'nin araba sevdası sanırım bu filmde başlamış. (Daha önceki filmlerinin tümünü izlemiş değilim tabii.
) İlginç bir film olmuş. Filmin yarısı ana karakterimizin "Köker nerede" diye sorup durmasıyla geçiyor.
Yarı belgesel havasında, korkunç bir deprem sonrasındaki İran atmosferini incelemiş yönetmen. Bunun üzerinde de en büyük facialar sonrasında bile hayatın bir şekilde devam ettiği, insanların Dünya Kupası'na ilgisinden bir şey kaybolmadığını göstermiş. Öyle de olmalı zaten, en dik yokuşlara rağmen tırmanmaya devam etmeli hayatta...İlk yarısını beğendiğimi söyleyemem ama Köker'e yaklaştıkça film çok güzelleşti. Yönetmenlik açısından şov yaptığı anlar var Kiarostami'nin.
7/10
1994 yapımı olan versiyonuna gel hele bir sen, bak bakayım nasıl, gör bakayım Abbas dede ne yapmış.
And Life Goes On (1992)
Where Is the Friend's House'u aşırı beğendikten sonra izlemek istediğim bir filmdi, nihayet izleyebildim.
Kiarostami'nin araba sevdası sanırım bu filmde başlamış. (Daha önceki filmlerinin tümünü izlemiş değilim tabii.
İlginç bir film olmuş. Filmin yarısı ana karakterimizin "Köker nerede" diye sorup durmasıyla geçiyor.
İlk yarısını beğendiğimi söyleyemem ama Köker'e yaklaştıkça film çok güzelleşti. Yönetmenlik açısından şov yaptığı anlar var Kiarostami'nin.
7/10
Aslında üç film birbiriyle bağlantılı ama konu olarak değil, gönderme olarak. Üçlemenin son filmi gerçekle kurgu karışık bir şey olmuş, bence iyi de olmuş. Çıldırtıyor biraz, o kadar gerçekçi ki ama aynı zamanda kurgu. Sayın admin güncelleri tüketip ait olduğu yere geri dönmüş.
And Life Goes On (1992)
Where Is the Friend's House'u aşırı beğendikten sonra izlemek istediğim bir filmdi, nihayet izleyebildim.
Kiarostami'nin araba sevdası sanırım bu filmde başlamış. (Daha önceki filmlerinin tümünü izlemiş değilim tabii.
İlginç bir film olmuş. Filmin yarısı ana karakterimizin "Köker nerede" diye sorup durmasıyla geçiyor.
İlk yarısını beğendiğimi söyleyemem ama Köker'e yaklaştıkça film çok güzelleşti. Yönetmenlik açısından şov yaptığı anlar var Kiarostami'nin.
7/10
bazinga
Admin
- Katılım
- 1 Şubat 2007
- Mesajlar
- 93,689
- Reaksiyon puanı
- 50,351
- Puanı
- 1,060
- Konum
- İstanbul
- Web Sitesi
- izleryazar.com
Aynen, 2021 sezonunu yolunu gözlediğim 5-10 film harici temizledim. Buralarda daha sık gözükeceğim bu ara.Sayın admin güncelleri tüketip ait olduğu yere geri dönmüş.
Tolstoyevski
Emekli
- Katılım
- 14 Temmuz 2014
- Mesajlar
- 24,277
- Reaksiyon puanı
- 39,954
- Puanı
- 1,061
- Yaş
- 27
- Konum
- Gökteki Yıldızlar ✨✨
- Web Sitesi
- www.ataturkungencligehitabesi.com
Hem görsel şölen hem müzikal şölen olarak muhteşem bir filmdi. İzlerken eşsiz bir tat aldım filmden, Kieslowski'nin neredeyse her filmini çok sevmişimdir ama bu film A Short Movie About Love'dan sonra en sevdiğim ikinci filmi oldu. Kieslowski sinema tarihinin en büyük erken kayıplarından biriymiş, keşke bu kadar erken ölmeseydi...
8.8
Bunu da bu kadar geç izlediğime, keşfettiğime şaşırdım. Anime sineması alanında başyapıtlardan biri olduğu kesin, @MEnes nasıl bana bunun varlığını haberdar etmedin anlamadım
İki farklı şehirde birbirini hiç tanımayan bir kızla bir erkek. Rüyalarında birbirlerinin yerlerine geçiyorlar, bedenleri değişiyor yani ama aslında rüya değil gerçekten de değişiyorlar. Ve daha ilginci farklı zamanlar söz konusu… Leyla ile Mecnun’da geçen izlediğimiz bölümün ağababası aslında bu animenin konusuydu.
8.5
@bazinga ve @Dosi koşun, @Tolstoyevski film izliyor.
Hem görsel şölen hem müzikal şölen olarak muhteşem bir filmdi. İzlerken eşsiz bir tat aldım filmden, Kieslowski'nin neredeyse her filmini çok sevmişimdir ama bu film A Short Movie About Love'dan sonra en sevdiğim ikinci filmi oldu. Kieslowski sinema tarihinin en büyük erken kayıplarından biriymiş, keşke bu kadar erken ölmeseydi...
Şu müziğin muhteşemliği ve o malum sahne...
8.8
Bunu da bu kadar geç izlediğime, keşfettiğime şaşırdım. Anime sineması alanında başyapıtlardan biri olduğu kesin, @MEnes nasıl bana bunun varlığını haberdar etmedin anlamadım
İki farklı şehirde birbirini hiç tanımayan bir kızla bir erkek. Rüyalarında birbirlerinin yerlerine geçiyorlar, bedenleri değişiyor yani ama aslında rüya değil gerçekten de değişiyorlar. Ve daha ilginci farklı zamanlar söz konusu… Leyla ile Mecnun’da geçen izlediğimiz bölümün ağababası aslında bu animenin konusuydu.
8.5
Oscar filmini izlemediğini gören @Sherlock üzgün.
bazinga
Admin
- Katılım
- 1 Şubat 2007
- Mesajlar
- 93,689
- Reaksiyon puanı
- 50,351
- Puanı
- 1,060
- Konum
- İstanbul
- Web Sitesi
- izleryazar.com
Raging Bull (1980)
Filmlere ikinci tur geçtiğim dönemde listemde olan filmlerdendi, gecikmeli de olsa izleyebildim.
Filme dair De Niro'nun performansı dışında hiçbir şey hatırlamıyordum zaten onun performansı dışında da pek bir olayı yokmuş filmin. Boks filmi olarak bakarsak vasat bir film, kötü bir adamın kendine ettiği kötülüğün filmi olarak bakarsak da basit bir film. Film boyunca sinir bozucu bir karakteri izlemek zordu...
Teknik açıdan başarılıydı elbette film. Scorsese'den bahsediyoruz sonuçta. Fakat ikinci izleyişimle birlikte ciddi manada overrated bir film olduğuna kanaat getirdim.
6/10
bazinga
Admin
- Katılım
- 1 Şubat 2007
- Mesajlar
- 93,689
- Reaksiyon puanı
- 50,351
- Puanı
- 1,060
- Konum
- İstanbul
- Web Sitesi
- izleryazar.com
Barda (2007)
İzlemediğim ünlü yerli filmlerdendi, BluTV'ye gelmişken bunu da aradan çıkardık...
İzlediğim en sert yerli filmdi sanırım. Şiddet sahneleri amaçlandığı şekilde rahatsız ediciydi. Gerçekten insanı germeyi başardı. İnsanı rahatsız eden de bunların gerçek olma ihtimalinin yüksekliği, böyle saf kötülerin gerçekten var olduğunu bilmek...
Filmin kötü tayfasının oyunculukları çok iyi, fakat iyiler diyebileceğimiz kısmın oyunculukları çok kötü. Melis Birkan dışında tabii ki.
İyilerle ilgili giriş kısmı da çok kötü kurgulanmış, filmin ilk kısmı çok etkisizdi...Filmin bir diğer zayıf tarafı eldeki konunun nasıl bir mesajla yoğurulacağıyla ilgiliydi. Toplumsal sınıf ayrılığının yer açtığı korkunç tablo olarak bakınca film bence yetersizdi. En azından sunduğu kısımlar yetersizdi. Adalet sistemi üzerine söylemleri de karmaşık. Adalet sistemi yetersiz, kötüleri yenmenin en iyi yönü sanatçılara dövdürmek mesajı çıkıyor.
Neticede ne çok iyi ne kötü diyebileceğim, çok çarpıcı ve akılda kalıcı bir filmdi...
6/10
Ben 7 puan vermiştim ama zor bir film olduğu için, sonlara doğru epey saçmalamışlardı ama yine de kurgusu iyiydi.
Barda (2007)
İzlemediğim ünlü yerli filmlerdendi, BluTV'ye gelmişken bunu da aradan çıkardık...
İzlediğim en sert yerli filmdi sanırım. Şiddet sahneleri amaçlandığı şekilde rahatsız ediciydi. Gerçekten insanı germeyi başardı. İnsanı rahatsız eden de bunların gerçek olma ihtimalinin yüksekliği, böyle saf kötülerin gerçekten var olduğunu bilmek...
Filmin kötü tayfasının oyunculukları çok iyi, fakat iyiler diyebileceğimiz kısmın oyunculukları çok kötü. Melis Birkan dışında tabii ki.
Filmin bir diğer zayıf tarafı eldeki konunun nasıl bir mesajla yoğurulacağıyla ilgiliydi. Toplumsal sınıf ayrılığının yer açtığı korkunç tablo olarak bakınca film bence yetersizdi. En azından sunduğu kısımlar yetersizdi. Adalet sistemi üzerine söylemleri de karmaşık. Adalet sistemi yetersiz, kötüleri yenmenin en iyi yönü sanatçılara dövdürmek mesajı çıkıyor.
Neticede ne çok iyi ne kötü diyebileceğim, çok çarpıcı ve akılda kalıcı bir filmdi...
6/10
Bu arada hapishanedeki yönetmen detayını nasıl atlarsın? Dikkat etmedin mi? Koskoca Zeki Demirkubuz, Çağan Irmak gibi isimler var.
bazinga
Admin
- Katılım
- 1 Şubat 2007
- Mesajlar
- 93,689
- Reaksiyon puanı
- 50,351
- Puanı
- 1,060
- Konum
- İstanbul
- Web Sitesi
- izleryazar.com
Atlamadım şu kısmı yazdım ya.Ben 7 puan vermiştim ama zor bir film olduğu için, sonlara doğru epey saçmalamışlardı ama yine de kurgusu iyiydi.
Bu arada hapishanedeki yönetmen detayını nasıl atlarsın? Dikkat etmedin mi? Koskoca Zeki Demirkubuz, Çağan Irmak gibi isimler var.
