Emir: İnsanları bana karşı dolduruyorsun iyi olmuyor.
Allah'tan sıklıkla kurşun döktürmem gerekmiyor nazara karşı çünkü içimde taşıyorum.
Kemal: Tehditini yap sonra defol git.
Emir: Şu arazi meselesi. Ortada ki araziyi aldım, yoğun uğraşlarım sonunda. Şık çalımdı kabul et.
Daha iyisi geliyo, Etrafındakileride istiyorum.
Kemal: Hala karşılığında verebileceğin bir şeylerin var yani.
Emir: Olmaz mı. Her şeyin bir karşılığı var bu hayatta her gecenin bir sabahı olduğu gibi.
Kemal: O arazileri sana satmayacağım.
Emir: Kararın bu yönde yani. O zaman sana şaşırtıcı bir haberim var. Vereceksin
Dosyayı önüne atar
Emir: Ben yediğim haltı biliyorum diyorsun yani. Bende de genelde öyle oluyor AMA benden bi yönü ile ayrılıyorsun.
Sosyal protokollere bağlılık. Anne, baba, kardeş, arkadaş, mahalledeki bakkal manifaturacı derken sende ki liste bir Anadolu kasabasını dolduracak kadar kabarıyor.
Mesut'u hapse yollarım, borsada hisselerimize yaptığın manipülasyonu SPK, yargı her yere taşırım.
Özlemişim seni böyle görmeyi
Haa benim nezlimde hiç bir itibarın yok.