2019 Joker - Film Yorumları

Çıktığı ilk gün sinemada izlemiştim ama tabi ki üşengeçliğim filme dair yorum yapmamı engelledi şimdiye kadar. Ama aslında üzerinde bol bol konuşulacak bir film olduğunu söylemeye gerek yok. Modern bir başyapıt. Çekim kalitesi, müzikleri, şehirdeki o kasvetli ortamı müthiş yansıtan görüntü yönetmenliği, bir çizgi roman uyarlaması olduğu için ellerinde var olan sınırlı bir konuyu çok çarpıcı bir şekilde işlemeleri... Psikolojik gerilim türünün zirve yapımlarından biri var karşımızda. Senaryosu da gerçekten çok başarılı ve kafa kurcalayıcı bir yapım. Buna spoilerda değineceğim...

Filme sadece bir adamın toplumdan dışlanıp, nasıl zıvanadan çıktığı ve Joker'e nasıl dönüştüğünün gösterildiği bir hikaye gibi bakamayız. Biraz düşününce ortada daha derin bir senaryo var.

Filme bakış açım normalde ilk çıktıktan sonra biraz daha farklıydı ama hakkında bazı yorumları okuyunca ve filme odaklanıp parçaları birleştirince mantıklı da geldi. Konuya şöyle girmek lazım. Filmde 3 kritik sahne var. Bunlardan ilki filmin başındaki Arthur'un profesörle ilk konuşma sahnesi. Orada kritik bir detay var. Arthur'un daha önce akıl hastanesinde kaldığına dair. İkinci sahne Arthur filmin ortalarında yine profesöre gidiyor ama bu sefer profesör orada yok. Devletin bu yardımı çektiğini ve artık topluma bu hizmetin yapılmadığını öğreniyor. Filmin finalinde ise tüm olaylar bittikten sonra Joker yüzünde gülücük yapıyor, o sahne yaşanıyor ve bir anda yine hastanede görüyoruz Arthur'u. Oradaki sahnelerde ise çok kuşkulu diyaloglar var. Çalan şarkıda da keza.

Sadede geleyim. Filmin aslında Arthur Fleck'in Joker'e dönüşme hikayesi değil de Joker'in nasıl bu hale geldiğini anlattığı hikayelerden biri olma ihtimali çok yüksek. Joker hikaye anlatmayı çok sever, bu çizgi romanlarda bilinen bir şey. Hatta Nolan filmindeki Joker mesela yüzünün nasıl o hale geldiğini 3 farklı şekilde anlatmıştı. Yani sürekli farklı farklı hikayeler anlatır kendiyle ilgili. Bu çizgi romanlarda da böyledir. Joker hep insanların kendine acımasını ister ve acı verici şeyler yaşadığını anlatır. Yani bu filme baktığımızda da Arthur aslında zaten Joker olmuş. Deliler hastanesine kapatılmış. Ve aslında final sahnesinden de anladığımız profesöre nasıl bu hale geldiğini kendi yöntemiyle anlatıyor. Gotham City'e bir tasvir çiziyor kafasında.

Filmin başından sonuna kadar düşündüğümüzde, yaşanılan olayları irdelediğimizde bunun başka türlü olmadığını düşünüyoruz. Çünkü son sahneye baktığımızda Joker olmuş, tüm halkı yanına almış ve gücü eline almış bir adam görüyoruz. Yani adam sözde Joker olmuş artık gelişimini tamamlamış. Peki neden bir anda biz hastane sahnesini görüyoruz. Yani Joker o gücü elde ettikten sonra nasıl yakalanıyor da hastaneye geliyor. Eğer film Joker'e dönüşme hikayesi olsaydı son sahne hastane sahnesi değil arabanın üstünde olduğu sahne olurdu. Ama hastane sahnesi orada var ve o sahnede çalan şarkının sözleri de bu duruma baya bir gönderme yapıyor. Biz baştan sona Joker'in kafasındakileri izledik aslında. Joker bizim ona acımamızı istedi. Joker bizim onu anlamamızı istedi. Joker Gotham City'e bir tasvir çizdi. Keza babasının Wayne olmasını kafasında istedi. Ama tabi öyle bir şey yok. Filmin başındaki profesörle sonundaki profesör zaten aynı kişi. Anlattığı hikayeye de aynı kişiyi yerleştirdi. Filmi izlerken Gotham City halkı biraz çabuk ikna oldu diyordum. Hani hemen isyan çıktı olaylar biraz hızlı mı gelişti. Şehrin durumunu düşünüp buna kendimce açıklamalar getiriyordum. Ama diğer yönden düşününce Joker'in kurguladığı bir Gotham'ın böyle olması çok normal. Bir akım başlatıyor ve ardı arkası kesilmiyor bu akımın. Sonrasında annesi üzerinden anlattığı hikaye kendini acındırma hikayesi. Tv programını da aslında bir ders, bir mesaj niteliğinde düşünebiliriz.

Bu düşünce genel olarak biraz uçuk gelebilir. Ne yani biz 2 saat boyunca adamın anlattığı hikayeyi mi izledik denilebilir. Veya saçmaymış, o zaman Joker gerçekte nasıl Joker oldu denilebilir. Ama Joker'in gerçekte nasıl Joker'e dönüştüğü çizgi romanlarda bile birçok farklı şekilde anlatılıyor. Yani resmi olarak Joker'in nasıl bu hale geldiği kesin bir şekilde açıklanmıyor zaten. Ve yine akıllara final sahnesini getirmek istiyorum. Eğer diğer türlü olsaydı o final sahnesinin hiç bir anlamı olmazdı. O 2 dakikalık sahneyi ordan keserdiler ve alın size Joker böyle Joker oldu derlerdi...

Tüm bunları kenara bıraktığımızda teknik olarak da çok çok başarılı bir iş var. Joaquin Phoenix'in destansı bir performansı var. Oscarda net favori. Ama alıp alamayacağını diğer performanslara göre belirleyebiliriz. Müzikleri gerçekten farklı ve güzel. Arada açıp dinlerim. Filmin havasını daha iyi yansıtamazlardı. Gözümde yılın en iyi 2 3 filmi arasında yer alacak gibi duruyor. En iyisini tüm filmleri izledikten sonra net söyleyebiliriz. Keza yine son 10 yıldaki en iyi filmler listesine 2014'teki o müthiş filmlerin arasına girerek yerleşti diyebiliriz. Filmin değeri ise yukarıda spoilerda yazdığım durumdan sonra gözümde iyice arttı. Yani diğer türlü de çok iyi bir puana sahip olurdu ama o durum işleri çok değiştirdi.

9.5/10
Ben ikna oldum, anlattığın teori doğru bence de. :)
 
  • Beğendim
Reactions: MEnes
Ben ikna oldum, anlattığın teori doğru bence de. :)
Bu teoriyi yorumlarda okuyup üzerine düşünüce ilk merak ettiğim Todd Philips gerçekten böyle mi tasarladı filmi şeklindeydi. Sonra o 2 dakikalık sahneyi koymasının başka mantıklı açıklaması yok dedim ve filmi bu şekilde çekmiştir diyip kendimi ikna ettim. :) Bu aslında önümüzdeki Phoenix tandemli Joker filmlerine bir nevi açık kapı oluyor, zaman karmaşasını ortadan kaldırıyor yani. Çünkü düşününce Batman'le Joker arasındaki yaş farkı bu kadar olmamalı. Belki de önümüzdeki DC filmlerinde Phoenix'in olduğu Joker'i görebiliriz. Phoenix'in şimdiden önümüzdeki Joker filmleri için Todd'la konuşmaya başladık şeklinde açıklamaları vardı. Bakalım evrene mi dahil edilecek yoksa yine böyle bağımsız filmler mi yapacaklar. Ama Joker varsa Batman de vardır bunun kaçarı yok tabi. :)
 
Çıktığı ilk gün sinemada izlemiştim ama tabi ki üşengeçliğim filme dair yorum yapmamı engelledi şimdiye kadar. Ama aslında üzerinde bol bol konuşulacak bir film olduğunu söylemeye gerek yok. Modern bir başyapıt. Çekim kalitesi, müzikleri, şehirdeki o kasvetli ortamı müthiş yansıtan görüntü yönetmenliği, bir çizgi roman uyarlaması olduğu için ellerinde var olan sınırlı bir konuyu çok çarpıcı bir şekilde işlemeleri... Psikolojik gerilim türünün zirve yapımlarından biri var karşımızda. Senaryosu da gerçekten çok başarılı ve kafa kurcalayıcı bir yapım. Buna spoilerda değineceğim...

Filme sadece bir adamın toplumdan dışlanıp, nasıl zıvanadan çıktığı ve Joker'e nasıl dönüştüğünün gösterildiği bir hikaye gibi bakamayız. Biraz düşününce ortada daha derin bir senaryo var.

Filme bakış açım normalde ilk çıktıktan sonra biraz daha farklıydı ama hakkında bazı yorumları okuyunca ve filme odaklanıp parçaları birleştirince mantıklı da geldi. Konuya şöyle girmek lazım. Filmde 3 kritik sahne var. Bunlardan ilki filmin başındaki Arthur'un profesörle ilk konuşma sahnesi. Orada kritik bir detay var. Arthur'un daha önce akıl hastanesinde kaldığına dair. İkinci sahne Arthur filmin ortalarında yine profesöre gidiyor ama bu sefer profesör orada yok. Devletin bu yardımı çektiğini ve artık topluma bu hizmetin yapılmadığını öğreniyor. Filmin finalinde ise tüm olaylar bittikten sonra Joker yüzünde gülücük yapıyor, o sahne yaşanıyor ve bir anda yine hastanede görüyoruz Arthur'u. Oradaki sahnelerde ise çok kuşkulu diyaloglar var. Çalan şarkıda da keza.

Sadede geleyim. Filmin aslında Arthur Fleck'in Joker'e dönüşme hikayesi değil de Joker'in nasıl bu hale geldiğini anlattığı hikayelerden biri olma ihtimali çok yüksek. Joker hikaye anlatmayı çok sever, bu çizgi romanlarda bilinen bir şey. Hatta Nolan filmindeki Joker mesela yüzünün nasıl o hale geldiğini 3 farklı şekilde anlatmıştı. Yani sürekli farklı farklı hikayeler anlatır kendiyle ilgili. Bu çizgi romanlarda da böyledir. Joker hep insanların kendine acımasını ister ve acı verici şeyler yaşadığını anlatır. Yani bu filme baktığımızda da Arthur aslında zaten Joker olmuş. Deliler hastanesine kapatılmış. Ve aslında final sahnesinden de anladığımız profesöre nasıl bu hale geldiğini kendi yöntemiyle anlatıyor. Gotham City'e bir tasvir çiziyor kafasında.

Filmin başından sonuna kadar düşündüğümüzde, yaşanılan olayları irdelediğimizde bunun başka türlü olmadığını düşünüyoruz. Çünkü son sahneye baktığımızda Joker olmuş, tüm halkı yanına almış ve gücü eline almış bir adam görüyoruz. Yani adam sözde Joker olmuş artık gelişimini tamamlamış. Peki neden bir anda biz hastane sahnesini görüyoruz. Yani Joker o gücü elde ettikten sonra nasıl yakalanıyor da hastaneye geliyor. Eğer film Joker'e dönüşme hikayesi olsaydı son sahne hastane sahnesi değil arabanın üstünde olduğu sahne olurdu. Ama hastane sahnesi orada var ve o sahnede çalan şarkının sözleri de bu duruma baya bir gönderme yapıyor. Biz baştan sona Joker'in kafasındakileri izledik aslında. Joker bizim ona acımamızı istedi. Joker bizim onu anlamamızı istedi. Joker Gotham City'e bir tasvir çizdi. Keza babasının Wayne olmasını kafasında istedi. Ama tabi öyle bir şey yok. Filmin başındaki profesörle sonundaki profesör zaten aynı kişi. Anlattığı hikayeye de aynı kişiyi yerleştirdi. Filmi izlerken Gotham City halkı biraz çabuk ikna oldu diyordum. Hani hemen isyan çıktı olaylar biraz hızlı mı gelişti. Şehrin durumunu düşünüp buna kendimce açıklamalar getiriyordum. Ama diğer yönden düşününce Joker'in kurguladığı bir Gotham'ın böyle olması çok normal. Bir akım başlatıyor ve ardı arkası kesilmiyor bu akımın. Sonrasında annesi üzerinden anlattığı hikaye kendini acındırma hikayesi. Tv programını da aslında bir ders, bir mesaj niteliğinde düşünebiliriz.

Bu düşünce genel olarak biraz uçuk gelebilir. Ne yani biz 2 saat boyunca adamın anlattığı hikayeyi mi izledik denilebilir. Veya saçmaymış, o zaman Joker gerçekte nasıl Joker oldu denilebilir. Ama Joker'in gerçekte nasıl Joker'e dönüştüğü çizgi romanlarda bile birçok farklı şekilde anlatılıyor. Yani resmi olarak Joker'in nasıl bu hale geldiği kesin bir şekilde açıklanmıyor zaten. Ve yine akıllara final sahnesini getirmek istiyorum. Eğer diğer türlü olsaydı o final sahnesinin hiç bir anlamı olmazdı. O 2 dakikalık sahneyi ordan keserdiler ve alın size Joker böyle Joker oldu derlerdi...

Tüm bunları kenara bıraktığımızda teknik olarak da çok çok başarılı bir iş var. Joaquin Phoenix'in destansı bir performansı var. Oscarda net favori. Ama alıp alamayacağını diğer performanslara göre belirleyebiliriz. Müzikleri gerçekten farklı ve güzel. Arada açıp dinlerim. Filmin havasını daha iyi yansıtamazlardı. Gözümde yılın en iyi 2 3 filmi arasında yer alacak gibi duruyor. En iyisini tüm filmleri izledikten sonra net söyleyebiliriz. Keza yine son 10 yıldaki en iyi filmler listesine 2014'teki o müthiş filmlerin arasına girerek yerleşti diyebiliriz. Filmin değeri ise yukarıda spoilerda yazdığım durumdan sonra gözümde iyice arttı. Yani diğer türlü de çok iyi bir puana sahip olurdu ama o durum işleri çok değiştirdi.

9.5/10

Filmden çıkar çıkmaz sıcağı sıcağına yorum yaptığım için bahsettiğin ve filmin üzerine biraz daha düşünüp konuştuğumuz teoriden bağımsız yapmıştım yorumumu. Ama bu teori -aslında teori de sayılmaz- işin içine girince filmin değeri gözümde/gözümüzde katlandı.

Dediğin gibi profesör -veya psikolog da diyebiliriz- sahneleri boşu boşuna konulmuş olamaz filme. Çünkü eğer bu teori doğrultusunda düşünmezsek o sahnelerin hiçbir anlamı kalmıyor. Yani sondaki profesörlü sahneyi koymadan bitirmeleri gerekir filmi eğer düşündüğümüz gibi yazılmadıysa ki bu çok mantıksız oluyor.

Keza dediğin gibi bariz mantık hatası gibi gözüken detaylar var senaryoda. Ama işte her şeyi Joker, veya daha doğrusu Arthur kendi kafasında kurduysa kusursuz bir şey zaten izleyemeyiz. Sonuçta bir delinin kafasında kurduğu şeyleri izlemiş oluyoruz teoriye göre konuşursak.

O yüzden birebir, yazdığın gibi düşünüyorum adaşım. Sadece devam filmleri çekilsin mi çekilmesin mi, bu Joker başka DC filmlerinde kullanılsın mı ondan emin değilim. Bence tek başına, solo bir film olarak kalması daha cazip...
 
  • Beğendim
Reactions: MEnes
Aslında yoruldum izlerken;depresif bir filmdi....Boğulduğumu hissettim...Ama tabi Jokeri Joker yapan detayları anlamak için bu boğulmalar önemliydi... Muazzam bir oyunculuk var burada;Çok net en iyi erkek oyuncu oscarı kokuyor... 8/10
 
  • Beğendim
Reactions: mesmeso and bazinga
2019 çok iyi bir sinema senesi oluyor bence. Overrated olduğunu düşünerek gitmeme rağmen film beklentimin çok üstünde çıktı. Todd Philips gerçekten epik bir anlatım yakalamayı başarmış ve bir Joker filminin de tam olarak bu atmosfere ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Kültleşecek bir film olacağına inanıyorum filmin. He bir de Joaquin Phoenix, sen inanılmaz bir oyuncusun.
9/10
 
2019 çok iyi bir sinema senesi oluyor bence. Overrated olduğunu düşünerek gitmeme rağmen film beklentimin çok üstünde çıktı. Todd Philips gerçekten epik bir anlatım yakalamayı başarmış ve bir Joker filminin de tam olarak bu atmosfere ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Kültleşecek bir film olacağına inanıyorum filmin. He bir de Joaquin Phoenix, sen inanılmaz bir oyuncusun.
9/10
Bu yıl 2010’ların 1994’ü olma yolunda ilerliyor cidden. Hele bir de The Irishman beklediğimiz kadar iyi çıkarsa. :Z
 
Bu yıl 2010’ların 1994’ü olma yolunda ilerliyor cidden. Hele bir de The Irishman beklediğimiz kadar iyi çıkarsa. :Z
O türün hiç meraklısı değilim biliyor musun bir de süresi acayip gözümü korkuttu :( Marriage Story ve Jojo Rabbit'ten çok umutluyum. Bir de Portrait of a Lady on Fire.
 
  • Beğendim
Reactions: Sherlock
O türün hiç meraklısı değilim biliyor musun bir de süresi acayip gözümü korkuttu :( Marriage Story ve Jojo Rabbit'ten çok umutluyum. Bir de Portrait of a Lady on Fire.

Biraz araya girmiş gibi oldum ama And Then We Danced ve The Lighthouse da baya iddialı duruyor. İkisi için de yorumlar oldukça olumlu. Bu yıl gerçekten çok iyi gidiyor...
 
O türün hiç meraklısı değilim biliyor musun bir de süresi acayip gözümü korkuttu :( Marriage Story ve Jojo Rabbit'ten çok umutluyum. Bir de Portrait of a Lady on Fire.
Tür benim de favori türüm sayılmaz ama kadrosu karşısında heyecanlanmamak mümkün değil.

Marriage Story ben de merakla bekliyorum. Jojo Rabbit’i filmekimi’de izledim, şahane. :Z

Daha Beautiful Neighborhood, Little Women, Bombshell, Knives Out falan da var. :Z
 
Biraz araya girmiş gibi oldum ama And Then We Danced ve The Lighthouse da baya iddialı duruyor. İkisi için de yorumlar oldukça olumlu. Bu yıl gerçekten çok iyi gidiyor...
Tür benim de favori türüm sayılmaz ama kadrosu karşısında heyecanlanmamak mümkün değil.

Marriage Story ben de merakla bekliyorum. Jojo Rabbit’i filmekimi’de izledim, şahane. :Z

Daha Beautiful Neighborhood, Little Women, Bombshell, Knives Out falan da var. :Z
And Then We Danced'ı ben de çok merak ediyorum da o filmin çok büyük bir iddiası yok, samimi bir şey izleriz büyük ihtimalle. Little Women da aynı şekilde ama Timothee, Saoirse ve Emma Watson üçlüsü çok cezbediyor beni.
 
  • Beğendim
Reactions: Sherlock
Her şeyiyle dört dörtlük bir filmdi. Rahatlıkla söyleyebilirim ki; bir başyapıt.

Filmin yönetmenliğinden, senaryosuna kadar her şeyi çok iyiydi ama bir adam vardı ki... şov yapmış. Tabii ki Joaquin Phoenix'ten bahsediyorum. Uzun zamandır izlediğim en iyi bireysel performanstı diyebilirim, tek kişilik bir gösteri izletti bizlere kelimenin tam anlamıyla. Siniri bozucu bir oyunculuk performansı...

Adamın gülüşü önce sizi güldürüyor, sonra trajediyi o kadar iyi hissettiriyor ki üzülüyorsunuz. Gerçekten büyük bir oyunculuk performansı. Doğaçlama yaptığı sahneler de varmış ayrıca.

Bu sene ödülün en büyük adayı bence, ikinci sıraya ise Once Upon a Time in Hollywood filmindeki performansı ile Leonardo DiCaprio'yu koyuyorum şimdilik ama bence Joaquin Phoenix bir tık önde.

Filme geri dönecek olursak; filme gitmeden önce filmin hikayesinin bu kadar iyi işlendiğini düşünmemiştim açıkçası ama tam tersi. Oldukça iyi bir senaryo ile karşı karşıyayız. Filmin ismi Joker ama süper kahraman filmleriyle pek alakası yok, tabii ki bazı karakterler ve şehir çizgi romandan ve DC evreninden geliyor ama filmin işlenişi falan tamamen farklı.

Filmin hikayesi gitgide yükselen bir hikaye. Tam anlamıyla giriş-gelişme-sonuç olarak ilerliyor. Bunu o kadar gerçekçi veriyorlar ki, karakterin geldiği nokta ve yaptıkları gram rahatsız etmiyor. Anlam veremediğimiz, "ya bunu burada neden yaptı?" diyebileceğimiz hiçbir şey yok. Abartıya kaçabilecek, inandırıcılıktan uzak kalabilecek bir karakteri ve hikayeyi çok düzgün, tertemiz, boşluksuz bir şekilde işlemeyi başarmışlar.

Yaptığı eleştiriler, göndermeler de abartıya kaçmamıştı ve çok yerindeydi.

Birçok sahne çok iyi ve akılda kalıcı elbette ama benim favorilerim diyebileceğim iki sahne var; birincisi akıl hastanesinde Arthur'un annesi hakkındaki gerçekleri ve ona neler yaptığını öğrendiği sahne. Diğeri Arthur'un artık Joker'e evrildiği ve canlı yayına çıktığı, önce konuştuğu, sonra Murray'i vurduğu sahne. Bu iki sahneyi çok beğendim...

Tabii babasını Wayne zannedip, ona hesap sorduğu sahne, cücenin gitmesine izin verdiği sahne ( :A ) falan da yine çok güzeldi.

Yönetmenlik ve görüntü yönetmenliği de keza harikaydı. Yönetmen Todd Phillips de şov yapmış diyebiliriz, bazı çekim açıları çok özeldi.

Taxi Driver'daki tarz ve açıyla çekilen bazı sahneler vardı, yine birçok filme gönderme yapılmış. Hepsini ilk izleyişte yakalamak mümkün değil tabii. Tekrar izledikçe yakalanabilecek detaylar eminim mevcuttur.

Değinmediğim tek şey olarak müzikler kaldı sanırım, onlar da sizi filmin içine çekiyordu. Yerinde bir müzik kullanımı vardı, rahatsız etmiyordu. Abartılı olmaması yerinde olmuş.

Arthur/Joker'in dans ettiği sahnelerde kullanılan şarkılar ve müziklerin kullanımını özellikle çok başarılı buldum.

Kısacası Joker her şeyiyle dört dörtlük bir film olmuş diyebiliriz, beklentiyi sonuna kadar karşılıyor. Joaquin Phoenix'in dev performansı bile filmi izlemek için tek başına yeterli bir sebep. 9,5 ile 10 puan arasında gidip geliyorum ama 10 puan vereceğim.

Puan: 10/10

The Irishman sonrası puanımı 9.5 olarak güncelledim.
 
Son yıllarda çıkan en iyi filmlerden biri olmuş tereddütsüz. Süper kahraman filmleriyle ve Batman seriyle pek alakası olmayanları dahi içine çekebilecek kalitede bir yapım. Özellikle Nolan filmlerinin yapmacıklığı bu tür serilerden soğutmuştu, ama bu filmle birlikte Joker halka inmiş oldu.

Dört dörtlük bir film değil. Bazı kısımlar çok hızlı geçilmiş ya da gösterilmemiş, erken bitirilmiş. Ama bu haliyle bile fazlasıyla etkileyici. Tür olarak Nolan’ın abartılan serisindeki ikinci filme değil, V For Vandetta’ya daha yakın. V For Vandetta her alanda bu filmden çok daha üst düzey, ama bu film de yavana atılacak bir yapım değil. 10-20 sene sonra bugünün Vandetta’sına benzer düzeyde akılda kalabilir.

Filmin geçtiği Gotham ortamı içimi açtı, neşelendim. Kasvet ve karanlık detayları muhteşemdi. Kutlu hedef olan anarşizm gösteren sahneler de çok güzeldi. Joker’in Nolan’ın abartılan filmindeki Joker gibi karizmatik olmadığı yönünde eleştiriler var, bu doğru olabilir ama bu filmdeki Joker çok daha gerçekçi ve insanların içine işleyen bir karakterdi. Filmin süresi gereği karakter gelişimi biraz daha uzun ve detaylı olsa çok daha da mükemmel olabilirdi. O yüzden seçim yapmak gerekseydi bunu seçerdim. Toplumdan dışlanmışlık anlamında elbette nispeten benzer hayatlara sahip olununca filmin bu derece etki yaratması da kaçınılmaz oldu. Yani Joker karakteri kendini hissettirdi birçok kişiyi, beyaz yakalılar hariç.

Joaquin normal şartlarda bu performanstan sonra Oscarı gözü kapalı alacaktır. Ama The Irıshman’i izlemeden kesin bir şey söylemek güç. Yılın en iyi filmleri ödününe bu film de aday olacaktır ama kazanması çok zor.


8.7/10

Ben de puanımı 8.0/10 olarak güncelliyorum. Tamam seyri yüksek güzel bir filmdi ama Scorsese çıtayı öylesine allahu akbaar dağlarına çıkarmış ki Irishman ve diğerleri arasındaki çıta farkı çok net hissediliyor... @Sherlock
 
  • Beğendim
Reactions: Sherlock
Ben de puanımı 8.0/10 olarak güncelliyorum. Tamam seyri yüksek güzel bir filmdi ama Scorsese çıtayı öylesine allahu akbaar dağlarına çıkarmış ki Irishman ve diğerleri arasındaki çıta farkı çok net hissediliyor... @Sherlock

Scorsese üstadı ve sinemasını özlemişiz ya, hele hele tarz ve tür olarak böyle bir filmle aramıza geri dönmesi... oyuncu kadrosu desen Şampiyonlar Ligi, çok özlemişiz bu tarz filmleri. Dün bunu fark ettim. Sinema budur...
 
  • Beğendim
Reactions: Tolstoyevski
Scorsese üstadı ve sinemasını özlemişiz ya, hele hele tarz ve tür olarak böyle bir filmle aramıza geri dönmesi... oyuncu kadrosu desen Şampiyonlar Ligi, çok özlemişiz bu tarz filmleri. Dün bunu fark ettim. Sinema budur...

Scorsese’in kendine has muhteşem kalitesini , Robert de Niro’nun o gözünü kısarak kendine has gülümseyişini, Al Pacino’nun role kendini kaptırıp adeta yaşamasını, Joe Pesci’nin o karizmatik ses tonu ve doğal tavırlarını... Bunları gerçekten çok özlemişiz ve maalesef ki 2019’dan sonra ömür boyunca daima da özleyeceğiz. O yüzden ayrıca bu filmin değeri bir başka yüksek oldu. Adeta bir saygı duruşu niyetine yapılmış dört dörtlük yapıt.

Neyse Joker’in konusundan çok sapmayalım şimdi. :D
 
  • Harika
Reactions: Sherlock
Filmi izledim. Öncelikle teknik ve görsel anlamda çok özenli ve temiz bir film çıkmış. Ama senaryo anlamında maalesef aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Filmin bana göre ne anlatmak istediği belli değil ve burada yapılan yorumlara da baktım açıkçası herkes övmüş gibi aşağı yukarı ama ben neye göre övüldüğünü de tam olarak anlayamadım. Sistem eleştirisi desen yani biraz değinmiş ama çok girmemiş, psikolojik desen Joaquin Phoenix muazzam bir oyunculuk sergilemiş fakat o anlamda da doyurmuyor. Çok zorlama sahneleri de var. Arthur'un infial yaratıp şehirde herkesin palyaço kılığında olması çok zorlama olmuş. Arkadaşının silah vermesi ve hastaneye o silahla gitmesi... Ne bileyim bunların hiçbir mantıklı izahı yok ve doyurucu bir alt nedeni yok. Her şey olmak için olmuş gibi bir izlenim veriyor. V For Vandetta tarzı bir şey bekliyordum ama degil kıyaslamak, onun ismini zikretmem bile büyük bir haksızlık... Bir film 2 saat boyunca hiçbir şey anlatamayıp bu kadar övülebilirdi sanırım. Tebrikler gerçekten...

Müzikleri güzeldi. Film olarak değil ama (gerçi bu kadar abartıya verebilirler de. :( ) oyunculuk olarak Joaquin Phoneix Oscar'ı alırsa hak edilmiş bir başarı olur.

Puan: 6/10


İyi yorum yapanlar ve ne anlatmak istediği belli olmayan ve adeta başyapıt olarak değerlendirip 8+ veren herkesi etiketliyorum. Açıkçası sıcağı sıcağına bir değerlendirme olduğu için benimkisi yorumlar da haksızlık olmasın diye defalarca baktım ama övgüyü bir tek Phoenix hak ediyor. :A

@Sherlock @MEnes @bazinga @Tolstoyevski @ozgur2113 @Dosi @Ahmed @Aserat
Güçlünün güçsüze merhamet göstermemesinin toplum içinde canavarlar yaratabileceğini anlatıyor bence en temel yorumla. :)
 
  • Beğendim
Reactions: Dosi and blacklion
Filmi izledim. Öncelikle teknik ve görsel anlamda çok özenli ve temiz bir film çıkmış. Ama senaryo anlamında maalesef aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Filmin bana göre ne anlatmak istediği belli değil ve burada yapılan yorumlara da baktım açıkçası herkes övmüş gibi aşağı yukarı ama ben neye göre övüldüğünü de tam olarak anlayamadım. Sistem eleştirisi desen yani biraz değinmiş ama çok girmemiş, psikolojik desen Joaquin Phoenix muazzam bir oyunculuk sergilemiş fakat o anlamda da doyurmuyor. Çok zorlama sahneleri de var. Arthur'un infial yaratıp şehirde herkesin palyaço kılığında olması çok zorlama olmuş. Arkadaşının silah vermesi ve hastaneye o silahla gitmesi... Ne bileyim bunların hiçbir mantıklı izahı yok ve doyurucu bir alt nedeni yok. Her şey olmak için olmuş gibi bir izlenim veriyor. V For Vandetta tarzı bir şey bekliyordum ama degil kıyaslamak, onun ismini zikretmem bile büyük bir haksızlık... Bir film 2 saat boyunca hiçbir şey anlatamayıp bu kadar övülebilirdi sanırım. Tebrikler gerçekten...

Müzikleri güzeldi. Film olarak değil ama (gerçi bu kadar abartıya verebilirler de. :( ) oyunculuk olarak Joaquin Phoneix Oscar'ı alırsa hak edilmiş bir başarı olur.

Puan: 6/10


İyi yorum yapanlar ve ne anlatmak istediği belli olmayan ve adeta başyapıt olarak değerlendirip 8+ veren herkesi etiketliyorum. Açıkçası sıcağı sıcağına bir değerlendirme olduğu için benimkisi yorumlar da haksızlık olmasın diye defalarca baktım ama övgüyü bir tek Phoenix hak ediyor. :A

@Sherlock @MEnes @bazinga @Tolstoyevski @ozgur2113 @Dosi @Ahmed @Aserat
Puanımı yükselteceğim ben, Parasite'yi izledikten sonra kaç puan artacak ona karar vereceğim.
Film ile ilgili yorumumda şu satırları yazmıştım ?

Filmde, toplumda dışlanmanın nelere vesile olacağını net bir şekilde gördük.
 
  • Beğendim
Reactions: blacklion
2019 çoğu kişi açısından 2010'ların altın dönemi olarak gözükse de benim için o kadar da harika bir yıl değildi. Ama Joker galiba tek sevdiğim film oldu diyebilirim. En iyi erkek oyuncuyu kesinlikle Joaquin Phoenix olmalı.
Puanım 8.5
 
  • Beğendim
Reactions: mesmeso
Baştan açıkça söylemek istiyorum ki ben bu filmi overrated buluyorum. Filmi izlerken adaylıkları ve aldığı ödülleri unutarak izledim ve fikrimin devam ettiğini fark ettim.

Joaquin Phoenix gerçekten güzel bir oyunculuk çıkarmış. Zaten kategorisinin açık ara favorisi bu sene ancak aynısını film için söylemeyeceğim. Yani her sene olduğu gibi bu sene de abartılacak bir film bulundu.

Film bir anti-hero filminden çok dram filmi ayarındaydı. Hatta ismi Joker değil de başka bir şey olsaydı bu kadar abartılmazdı. Ha film beni sıktı mı? Sıkmadı. Fakat öte yandan da bir şey anlatmadan sonuna kadar geldik. Bir akıl hastasının yavaş yavaş delirmesi fikrinin işlendiğini aktarmışlar bize.

O çok konuşulan merdiven sahnesinin neyi övüldü çok merak ediyorum. Adam diğer benliğine geçtiği için dans etmesi bu kadar abartılmamalıydı bence.

Filmin sonu zaten benim devam gelecek diyordu. Bakalım devam filminde bize ne izletecekler? Umarım Batman'in gelmesi gibi bir saçmalık yapmazlar.

6/10
 
Beğenenlerin büyük bir kısmı bence adamın oyunculuğundan dolayı beğendi, çünkü filmin önüne geçen bir performans sergiledi gerçekten senaryoda mantıklı bir alt yapı yok. Fikir olarak güzel ama altı boş... Dediğin gibi ne anlatmak istediği belli de değil ki sen yine sıkılmamışsın ama ben sıkılmıştım şahsen. Ki Phoenix'in oyunculuğu iyi olmasa katlanılacak bir film değildi... Kapatırdım yarısında o derece. :A

Kesinlikle 2019-20 döneminin açık ara en overrated en aşırı abartıldığı için antipati uyandıran filmi oldu. Özünde halbuki temiz filmdi ama öyle vıcık vıcık romantikleşirdiler ki işi, akıl alır gibi değil. Hele bir de Oscar’da ciddi ciddi en iyi film ödülünü filan kazanırsa iyice üzerine tüy diker ve daha da antipati kazanır.
 
Kesinlikle 2019-20 döneminin açık ara en overrated en aşırı abartıldığı için antipati uyandıran filmi oldu. Özünde halbuki temiz filmdi ama öyle vıcık vıcık romantikleşirdiler ki işi, akıl alır gibi değil. Hele bir de Oscar’da ciddi ciddi en iyi film ödülünü filan kazanırsa iyice üzerine tüy diker ve daha da antipati kazanır.
Avatarın yüzüne viski püskürtürdü bu yorumlarını görseydi. :A
Beğenenlerin büyük bir kısmı bence adamın oyunculuğundan dolayı beğendi, çünkü filmin önüne geçen bir performans sergiledi gerçekten senaryoda mantıklı bir alt yapı yok. Fikir olarak güzel ama altı boş... Dediğin gibi ne anlatmak istediği belli de değil ki sen yine sıkılmamışsın ama ben sıkılmıştım şahsen. Ki Phoenix'in oyunculuğu iyi olmasa katlanılacak bir film değildi... Kapatırdım yarısında o derece. :A
Of bu yorumlar, bunlar ne? Diplomandan utan vallahi. :T:
 
  • Güldürdün
Reactions: blacklion