Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
İkinci Dünya Savaşı sonrasında geçen hikaye, fakir bir babanın ve oğlunun dramını anlatıyor. Uzun süredir işsiz olan Antonio, sonunda para kazanabileceği bir iş bulur. Bisikletle dolaşıp duvarlara film afişleri asacaktır.
İşinin ilk gününde bisikletini çaldıran Antonio, son ekmek kapısı olan bu bisikleti bir hırsıza kaptırmayacak ve oğluyla birlikte hırsızın peşine düşecektir.
Savaş sonrası İtalya’nın ekonomik bunalımına ve geçim derdinde olan insanların çaresizliğine dikkat çeken film, Luigi Bartolini'nin romanından sinemaya uyarlandı. Dönemin sosyal koşullarını başarıyla ortaya koyan Bisiklet Hırsızları, en iyi senaryo dalında da Oscar’a aday olmuştu. Ayrıca yönetmen Vittorio De Sica, filmin tamamında amatör oyuncuları oynatmıştır.
Aslında büyük umutlarla izlemiştim ama pek beklediğimi alamadım filmden.
Senaryoyu biraz basit ve zorlama buldum. Kısa süreli olmasına rağmen sıkıldım.
berkann ödülleri'nde iddialı olduğu adaylıklar: En İyi Müzik
7/10 -eski bir yapım olduğundan 0.5 fazla verdim, ama alabilirim ileride.-
Izleyeli birkaç ay oldu. Filmde tüm oyuncularının amatör olmasını hiç farketmedim. Anca filmi izledikten sonra yapılan yorumları okurken gördüm. Düşünün yani herhangi bir profesyonel oyunculardan farklı değillerdi.
Çok trajik bir film. Hayatın acı yönlerini oldukça güzel bir biçimde ortaya koymuşlar. Ateşböceklerinin Mezarı filminden sonra izlediğim en trajik filmdi. Öyle çoğu filmde olduğu gibi toz pembe sonla biten klişe bir konu yoktu. Çaresizlik vardı. Her insanın izlemesi gereken başyapıtlardan biri.
dörtdörtlük mükemmel bir film
izlerken baştan sona en ufak bir sıkılma hisetmeden izlediğim nadir filmlerden biri, sanki kamerayı 1948 yılının italyasına çevirmişler herşeyi olduğu gibi yansıtmışlar hayatın ta kendisi , eski filmleri izlerken yaşadığımız en büyük sorun olan güncelliği yitirmiş olma sorunu bu filmde yok , yansıtılan konu günümüzdede yaşanan problemler sıkıntılar dünyanın bir çok yeinde hala yaşanmaya devam ediyor , film süreside 1 saat 25 dakika civarı ne fazla uzatılmış nede kısa kesilmiş herşey yerli yerinde , bu zaman dilimine bir çok çarpıcı sahne yerleştirilmiş izlerken üzüldüğüm güleyimmi ağlayayımmı diye kararsız kaldığım bir çok sahne mevcut ...
heleki bruno karakterine canlandıran çocuk oyuncunun her hareketi mükemmel, bizim ömerçip kılıklı ukala çocuklara ders verir nitelikte bir oyunculuk çıkarmış, doğal ve gerçekçi,
zamanda yolculuk mümkün olsa şu an, hemen istanbul saraçhaneye koşup büyükşehir belediyesinin önündeki alt geçide gider ordan 100 bisiklet alır götürüp antonio ailesine teslim ederim )
antonio , maria , bruno ailesi o kadar basit ve gerçekçi anlatılmışki film başlar başlamaz konuya ısınmak mümkün ,
afiş asarlerken antonio ya nasıl afiş asılacağını gösteren vatandaşın, arkasında akordion çalan çocuğa çaktırmadan koyduğu tekme..
bisikleti çalındıktan sonra çaresizce sağa sola koşturan antonio nun yüz ifadesi..
bruno nun babasını takip ederken devamlı dönüp dönüp ona bakış atışı..
artık bisiklete ulaşamayacaklarını anladıklarında ellerindeki son parayla lüks lokantaya oturup şarap eşliğinde yemek yerken antonio nun hayatı bir dakikalığına bile olsa boşvermiş hali ama kısa bir süre sonra tekrar dönüp dolaşıp konuyu bisiklete getirişi , şimdi bisikletimiz olsa ayda bilmem kaç para kazanırız hesapla bruno derkenki hali..
falcıya gitti diye karısı maria ya çıkışan antonio nun çaresizlikten aynı yönteme başvurması
falcı kadının: ya bugün bulacaksınız ya hiçbir zaman diye klasik falcı numarası çekmesi..
brunonun babasından tokat yiyince ağlayarak babasına belli bir mesafe koyarak yürüyüşü ve o doğal halleri..
brunonun koşturarak duvar kenarına gidip işemek üzereyken babasının sesini duyduğunda havaya fırlayışı
son sahnede artık her şeyi göze alıp bisiklet çalmaya kalkışan antonio yu gözüyaşlı bir şekilde takip eden bruno sahnesi...
bunlara ilaveten daha anlatmadığım bir çok sahne muhteşem harika sahnelerdi, tek kelimeyle mükemmeldi
aslında bu filme puanım 10 olacaktı sadece kilisede yaşlı adamı gereksiz fazla takip ettiler gibime geldi ordan az bişey kısayım
1940'ların İtalya'sından, bisikletin araba kadar değerli olduğu zamanlardan kalma hoş bir film...
İyi film, hoş film ama son dakikalara kadar her şey sıradan ve beklendik ilerliyor. Bence filmi asıl farklı ve özel kılan ise kapanışı olmuş.
Orta kısımlarda bence film çok koptu, baya boş geçti çoğu kısım.
Yemeğe gitme olayı bence gereksizdi. Adamın çaresiz olduğunu düşünmemiz gerekirken adam orada elitist bir şekilde yemeğini yedi.
Beğendiğim yere geçelim. Adamın çalmak üzere bisiklete çaresizce bakışı ve yakalandıktan sonraki utancı çok iyi yansıtılmış. Filmi de farklı yapan bu olmuş. Filmin sonunda hırsız bulunup adam bisiklete kavuşsa şu an hiçbirimiz filmin adını duymamış olurduk herhalde.
Tüm oyuncuların amatör olması ilginçmiş. Açıkçası oyunculukları pek de beğenmemiştim ama amatör olduklarını bilmiyordum, bu durumda dönemi de göz önünde bulundurursak yönetmen iyi iş çıkarmış diyebiliriz.
Puanı vermeden önce biraz da gülelim.
Filme gece başlamıştım ve hafif uykuluydum. Filmin yarısında iyice uyku bastırdı ve yarıda bırakıp yattım. Sonra o gece rüyamda ayakkabılarımın çalındığını gördüm. İşte öyle etkileyici bir filmdi.
Bu sezon etkinlikte bu puanı çok filme verdim ama bir kez daha vermem gerekiyor:
1940'ların İtalya'sından, bisikletin araba kadar değerli olduğu zamanlardan kalma hoş bir film...
İyi film, hoş film ama son dakikalara kadar her şey sıradan ve beklendik ilerliyor. Bence filmi asıl farklı ve özel kılan ise kapanışı olmuş.
Orta kısımlarda bence film çok koptu, baya boş geçti çoğu kısım.
Yemeğe gitme olayı bence gereksizdi. Adamın çaresiz olduğunu düşünmemiz gerekirken adam orada elitist bir şekilde yemeğini yedi.
Beğendiğim yere geçelim. Adamın çalmak üzere bisiklete çaresizce bakışı ve yakalandıktan sonraki utancı çok iyi yansıtılmış. Filmi de farklı yapan bu olmuş. Filmin sonunda hırsız bulunup adam bisiklete kavuşsa şu an hiçbirimiz filmin adını duymamış olurduk herhalde.
Tüm oyuncuların amatör olması ilginçmiş. Açıkçası oyunculukları pek de beğenmemiştim ama amatör olduklarını bilmiyordum, bu durumda dönemi de göz önünde bulundurursak yönetmen iyi iş çıkarmış diyebiliriz.
Puanı vermeden önce biraz da gülelim.
Filme gece başlamıştım ve hafif uykuluydum. Filmin yarısında iyice uyku bastırdı ve yarıda bırakıp yattım. Sonra o gece rüyamda ayakkabılarımın çalındığını gördüm. İşte öyle etkileyici bir filmdi.
Bu sezon etkinlikte bu puanı çok filme verdim ama bir kez daha vermem gerekiyor:
bence puanın bu kadar düşük oluşunun sebebide uyku halinden olabilir )
ben izlerken bu kadar keyif aldığım başka bir film hatırlamıyorum
oyuncular amatör mesela antonio karakterini oynayan vatandaş asıl mesleği tornacılık
kadın yine öyle, zaten bu filmden önce başka filmleri yok hep bu filmden sonra değişik filmlerde oynamış oyuncular ama bu film onlar için başarının ilk ve son noktası olmuş
ben hala bruno nun yarım kalan ihtiyaç molasını sonra nasıl tamamladığını düşünüyorum? çocuk babssı çağırınca korkudan öyle bir zıpladıki idrar bir daha çıkmamak üzere vücuda geri kaçmıştır
burda yönetmenin katkısı bence çok büyük demekki yönetmen iyi olunca oyuncular amatörde olsa ortaya muhteşem bir yapım çıkıyor
bence puanın bu kadar düşük oluşunun sebebide uyku halinden olabilir )
ben izlerken bu kadar keyif aldığım başka bir film hatırlamıyorum
oyuncular amatör mesela antonio karakterini oynayan vatandaş asıl mesleği tornacılık
kadın yine öyle, zaten bu filmden önce başka filmleri yok hep bu filmden sonra değişik filmlerde oynamış oyuncular ama bu film onlar için başarının ilk ve son noktası olmuş
ben hala bruno nun yarım kalan ihtiyaç molasını sonra nasıl tamamladığını düşünüyorum? çocuk babssı çağırınca korkudan öyle bir zıpladıki idrar bir daha çıkmamak üzere vücuda geri kaçmıştır
burda yönetmenin katkısı bence çok büyük demekki yönetmen iyi olunca oyuncular amatörde olsa ortaya muhteşem bir yapım çıkıyor
7.5 iyi puan daha fazlası için daha fazla etkilemesi lazımdı. Ben öyle o kadar da çok çok etkilenmedim. Belki daha önce fakirliğe dair daha iyi filmler izlediğimdendir. Geçen seneki Children of Heaven mesela çok daha fazla etkilemişti beni. Uykumu getiren filmin kendisi oldu aslında, başlarken durum iyiydi.
Yanlış anlaşılmasın yani neden puanın 9-10 olmadığını söylüyorum yoksa filmi genel olarak gayet başarılı buldum.
bence puanın bu kadar düşük oluşunun sebebide uyku halinden olabilir )
ben izlerken bu kadar keyif aldığım başka bir film hatırlamıyorum
oyuncular amatör mesela antonio karakterini oynayan vatandaş asıl mesleği tornacılık
kadın yine öyle, zaten bu filmden önce başka filmleri yok hep bu filmden sonra değişik filmlerde oynamış oyuncular ama bu film onlar için başarının ilk ve son noktası olmuş
ben hala bruno nun yarım kalan ihtiyaç molasını sonra nasıl tamamladığını düşünüyorum? çocuk babssı çağırınca korkudan öyle bir zıpladıki idrar bir daha çıkmamak üzere vücuda geri kaçmıştır
burda yönetmenin katkısı bence çok büyük demekki yönetmen iyi olunca oyuncular amatörde olsa ortaya muhteşem bir yapım çıkıyor
7.5 iyi puan daha fazlası için daha fazla etkilemesi lazımdı. Ben öyle o kadar da çok çok etkilenmedim. Belki daha önce fakirliğe dair daha iyi filmler izlediğimdendir. Geçen seneki Children of Heaven mesela çok daha fazla etkilemişti beni. Uykumu getiren filmin kendisi oldu aslında, başlarken durum iyiydi.
Yanlış anlaşılmasın yani neden puanın 9-10 olmadığını söylüyorum yoksa filmi genel olarak gayet başarılı buldum.
children of heaven beni çok etkilemişti mesela ama bazı sahnelerini bisiklet hırsızlarındaki kadar doğal bulmadım mesela orda kızın bişeyler satmaya çalışırken büyüklerin duyarsız kalması bana biraz abartı gibi gelmişti, bilmem belki kendimden yola çıktım bir kedi bile ben masada yemek yerken bir dakikadan fazla gözüme baksa ekmeği ikiye böler yarısını kediye atarım filmde ise kız o kadar çaresiz bir şekilde bakıyorduki buna karşılık büyüklerin çok böyle olaya soğukkanlı yaklaşıp terslemeleri bana garip gelmişti
bisiklet hırsızlarında ise abartı tek sahne bulamadım mesela bir çocuğun küstükten sonraki babayla mesafeli yürüdükleri durum o kadar normal geldiki.. yada babanın çaresizlikten falcıya uğradığı kısım, insanların çaresizlikten mantık dışı davranmak zorunda kalmalarına bir örnekti , polisin şikayeti gözardı edişi o durumda kendimi düşündüm uçsuz bucaksız alanda binlerce bisiklet var ama kendisi için hayati önem taşıyan bisiklet ortalıkta yok ?
oyuncuların oyuncukları mükemmel değildi ama konu dolu dolu olunca arada hiçde sırıtmadı yoksa konu yavan olsa bende özellikle baba karakterinin bir çok yerde profesyonel oyunculuk çıkarmadığını bazı şaşırma anlarında mimiklerde çocuktan daha yavan kaldığını söyleyebilirdim ? ama konu o kadar akıcı olunca oyunculukları o kadar ayrıntılı şekilde inceleme gereği duymadım
children of heaven beni çok etkilemişti mesela ama bazı sahnelerini bisiklet hırsızlarındaki kadar doğal bulmadım mesela orda kızın bişeyler satmaya çalışırken büyüklerin duyarsız kalması bana biraz abartı gibi gelmişti, bilmem belki kendimden yola çıktım bir kedi bile ben masada yemek yerken bir dakikadan fazla gözüme baksa ekmeği ikiye böler yarısını kediye atarım filmde ise kız o kadar çaresiz bir şekilde bakıyorduki buna karşılık büyüklerin çok böyle olaya soğukkanlı yaklaşıp terslemeleri bana garip gelmişti
bisiklet hırsızlarında ise abartı tek sahne bulamadım mesela bir çocuğun küstükten sonraki babayla mesafeli yürükleri durum o kadar normal geldiki yada çaresizlikten falcıya uğradığı kısımda insanların çaresizlikten mantık dışı davranmak zorunda kalmalarına bir örnekti , polisin şikayeti gözardı edişi o durumda kendimi düşündüm uçsuz bucaksız alanda binlerce bisiklet var ama kendisi için hayati önem taşıyan bisiklet ortalıkta yok ?
oyuncuların oyuncukları mükemmel değildi ama konu dolu dolu olunca arada hiçde sırıtmadı yoksa konu yavan olsa bende özellikle baba karakterinin bir çok yerde profesyonel oyunculuk çıkarmadığını bazı şaşırma anlarında mimiklerde çocuktan daha yavan kaldığını söyleyebilirdim ? ama konu o kadar akıcı olunca oyunculukları o kadar ayrıntılı şekilde inceleme gereği duymadım
özgündü konu ama sen zamanımıza göre değerlendiriyorsun ?
film 1948 yapımı ve alanında ilk en özgün olanı şimdi yapılanlar bunun taklidi niteliğinde bak şöyle bir yazı var vikipedide Film gerek yapım tekniği, gerekse de sinema estetiği açısından Yeni-Gerçekçilik akımının simgesi olarak kabul edilir.)
kilise konusundaki eleştirine katılıyorum aynı eleştiriyi ben normal yukardaki yorumumda yapmıştım o sahne yüzünden 9.5 verdim yoksa hakkı 10 puandı
özgündü konu ama sen zamanımıza göre değerlendiriyorsun ?
film 1948 yapımı ve alanında ilk en özgün olanı şimdi yapılanlar bunun taklidi niteliğinde bak şöyle bir yazı var vikipedide Film gerek yapım tekniği, gerekse de sinema estetiği açısından Yeni-Gerçekçilik akımının simgesi olarak kabul edilir.)
kilise konusundaki eleştirine katılıyorum aynı eleştiriyi ben normal yukardaki yorumumda yapmıştım o sahne yüzünden 9.5 verdim yoksa hakkı 10 puandı
Ama mesela 12 Angry Men'in günümüzde dahi özgün bir konusu var. O yüzden bence özgün bir konu kendi çağının dışında da özgün kalabilmeli.
Zaten filmin çağının en iyilerinden olduğunu biliyorum da bana duyguyu geçirmeyi başaramadı film. Uykulu falan da değildim üstelik. Zaten o yüzden 0.5 fazla verdim.
@destere ye katılıyorum bu film övgüye fazlasıyla hakediyor. Filmde Bisiklet sadece herhangi bir bisikleti temsil etmiyor, "umudu" temsil ediyor. Ve umudu çalınan bir adamın yaşadığı umutsuzluk ve en son çare olarak tüm gururunu bir kenara bırakması ve umudunu hırsızlıkla da olsa geri kazanmaya çalışmasını anlatıyor.
Ama tabi bana göre "bir film izledim hayatım değişti" düzeyinde olan bir film başkasına göre sıradan bir film olabilir. Özellikle bu film fazlasıyla kişilerin öznel durumuyla alakalı.
Velhasıl bu filmi beğenmeyenler kuvvetle muhtemel "Umudunu Kaybetme" filmini de pek beğenmemiştir çünkü yaşam standartları bu gibi hayatlara çok uzak olabilir.
Son olarak özgün bir konunun kendi çağının dışında da özgün kalması gerektiği gibi bir düşünceye kesinlikle katılmıyorum. Ne yani 2015'te The Godfather"a çok benzer bir konulu film yayınlandı diyelim, ve ardı ardına bu tarz filmler yaygınlaşmaya başladı. Ne yani The Godfather birden bire klişeye mi dönüşmüş olur? Yapım yılları hayatı önem taşıyor bu noktada.
@destere ye katılıyorum bu film övgüye fazlasıyla hakediyor. Filmde Bisiklet sadece herhangi bir bisikleti temsil etmiyor, "umudu" temsil ediyor. Ve umudu çalınan bir adamın yaşadığı umutsuzluk ve en son çare olarak tüm gururunu bir kenara bırakması ve umudunu hırsızlıkla da olsa geri kazanmaya çalışmasını anlatıyor.
Ama tabi bana göre "bir film izledim hayatım değişti" düzeyinde olan bir film başkasına göre sıradan bir film olabilir. Özellikle bu film fazlasıyla kişilerin öznel durumuyla alakalı.
Velhasıl bu filmi beğenmeyenler kuvvetle muhtemel "Umudunu Kaybetme" filmini de pek beğenmemiştir çünkü yaşam standartları bu gibi hayatlara çok uzak olabilir.
Son olarak özgün bir konunun kendi çağının dışında da özgün kalması gerektiği gibi bir düşünceye kesinlikle katılmıyorum. Ne yani 2015'te The Godfather"a çok benzer bir konulu film yayınlandı diyelim, ve ardı ardına bu tarz filmler yaygınlaşmaya başladı. Ne yani The Godfather birden bire klişeye mi dönüşmüş olur? Yapım yılları hayatı önem taşıyor bu noktada.
çok doğru bir konuya değindin , bazı filmlerde alınan tat kişiye özeldir
ne kadar anlatsamda beğenmeyen arkadaşların fikri değişmeyecek o yüzden renkler ve zevkler farklı olur diyip konuya nokta koyayım bari
filme daha önce bakmıştım sıkılmıştım yine bakayım dedim. klasik drama işte ikinci dünya savaşı sonrası yoksuluk içine düşüen faşit italyada işe girmek çok zordur. adama belediye işe girer ama bisikleti lazımdır bunun için yattakalrını satarak bisiklet alırlar ama ilk gün bisikleti çalınır doğal olarak işini kaybeder adam bisikletini arar bulamaz filim bunun üzerine kurulu. drama olarak yerinde eli yüzü düzgün ama okdana yalnız @destere nin bu filmi neden begendini anlamadığım film)))
Bu site, içeriği kişiselleştirmek, deneyiminize uyarlamak ve kayıt olmanız durumunda giriş yapmanızı sağlamak için yasal düzenlemelere uygun çerezler (cookies) kullanır.
Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerez kullanımına izin veriyorsunuz.
)
