Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
1.Bölüm
Benim yorumuma gelince ben çok beğendim ilk bölümü Pera Palas ne güzel otelmiş diğer bölümlerde nasıl izlicem bilmiyorum ama daha ilk bölümde bayıldım otele senaryoya kurguya bayıldım o dönemin kıyafetleri falan muhteşem yapmışlar ortaya çok kaliteli bir iş çıkarmışlar tüm ekibi kutluyorum bana kalırsa Hazal bu role cuk oturmuş çok yakıştırdım başka oyuncuyu düşünmedim bile izlerken iyi ki Hazal olmuş dedim bakalım daha neler izleyeceğim
Lütfen kendi düşüncelerini kendine bırak, milletin ne izleyip neyi beğenip beğenmediği seni niye bu kadar rahatsız ediyor anlamıyorum. Bir diziyi beğenmeyince eyvah Angelica ne diyecek şimdi diziyi izlemesin mi diyecek diye çekinmek mi zorundayız hep? Ben sana bu diziyi nasıl buldun diye de sormadım yanlış anlama. Yani gelip de böyle üzerime gelmen gereksiz ama hep aynı. Ayrıca şu son mesajın ekstra gereksiz, diziyi izlemesin demişsin resmen fazla kabaca, senden izin mi almamız gerek izleyip izlememek için
Lütfen kendi düşüncelerini kendine bırak, milletin ne izleyip neyi beğenip beğenmediği seni niye bu kadar rahatsız ediyor anlamıyorum. Bir diziyi beğenmeyince eyvah Angelica ne diyecek şimdi diziyi izlemesin mi diyecek diye çekinmek mi zorundayız hep? Ben sana bu diziyi nasıl buldun diye de sormadım yanlış anlama. Yani gelip de böyle üzerime gelmen gereksiz ama hep aynı. Ayrıca şu son mesajın ekstra gereksiz, diziyi izlemesin demişsin resmen fazla kabaca, senden izin mi almamız gerek izleyip izlememek için
Ben bir şeyden rahatsız olmuyorum neden rahatsız olayım seninle aynı düşünce olmadığımı söylemek istedim pişman ettin bir daha sana birşey demem iyi günler..
İşin içine zaman yolculuğu girdiği için kaçınılmaz olarak ilgi çekici ve sürükleyici oluyor. Zaten sırf bu bilim kurgu yönüyle Kulüp ve Yeşilçam gibi buram buram sıkıcı nostalji dizilerinin çok ötesinde bir sürükleyici keyif seyrine sahip. Fatma ve Atiye gibi dizilerden de daha kaliteli olduğu aşikar, ancak yine de öyle olağanüstü bir kurgu yok. Yani senaryo ahım şahım değil ama zaman yolculuğu teması ve dönemin İstanbul’u, figürleri nedeniyle kendini izletiyor.
Pera Palas otelinin önünden sık sık geçerdim, 100 sene önce de önünde iki güvenlik varmış şimdi de… Ama yine de çok ihtişamlı bir otelmiş cidden, 100 sene önce de yabancılarla doluymuş şimdi de öyle, turistlerin gücü yetiyordur anca.
Bu arada dizinin başındaki ve ara ara fona giren tik tak gerilim müziği buram buram Dark dizisinin soundtrackını hatırlattı ve bu durum sinir bozucu, bırakın artık o diziden bir şeyler almayı…
11-22-63 dizisine gerçekten benzerliği var gibi, o diziyi de ne zamandır izlemek istiyordum belki bu vesileyle başlarım vakit olunca… @Araf
Daha ilk bölümden Hazal Kaya’nın o öldürülen kadının yerine bir şekilde geçeceği ve Mustafa Kemal ile yakınlık kurup o suikastı önleyeceği ve böylece Kehanetin gerçek olup sonuçlanacağı hemen kabak gibi ortaya çıkmış. Bize sadece bunların nasıl olacağını izlemek düşüyor. Haliyle dizinin senaryosu çok yavan bence, yani derinlik sıfır. Finalinde filan Hazal Kaya bu zamanda yolculuk tecrübesi sayesinde o 130 maddelik yazısını da dolu dolu yazıp övgü alkış alacaktır. Tam Türk dizisi klişesi.
Bu arada Atatürk’ün İngilizlere koyduğu o laf müthişti. bu diziyi de keza Mustafa Kemal sahneleri ve dönemin İstanbul’u görmek için izlemeye devam edeceğim.
Son olarak keşke Hazal Kaya dışında uygun bir oyuncu seçilseymiş Tuba Büyüküstün gibi. Hazal Kaya’nın bu diziye gitmediği çok net.
Ben de genel olarak beğendim ama çok derin bir iş beklememek lazım çıtır çerez olarak iyi gitti. O değil de Ersoy'u resepsiyonist olarak görmek sürpriz oldu ağzını açmadan bile güldürdü beni.
Yorumlarda klasik şey söz konusu olmuş: @Angelica diziyi çok beğenip ateşli savunucusu olup, eleştiri yapan @Tolstoyevski'ye "olmamış" atıp, aksi görüşünü bildirmiş.
İşin içine zaman yolculuğu girdiği için kaçınılmaz olarak ilgi çekici ve sürükleyici oluyor. Zaten sırf bu bilim kurgu yönüyle Kulüp ve Yeşilçam gibi buram buram sıkıcı nostalji dizilerinin çok ötesinde bir sürükleyici keyif seyrine sahip. Fatma ve Atiye gibi dizilerden de daha kaliteli olduğu aşikar, ancak yine de öyle olağanüstü bir kurgu yok. Yani senaryo ahım şahım değil ama zaman yolculuğu teması ve dönemin İstanbul’u, figürleri nedeniyle kendini izletiyor.
Pera Palas otelinin önünden sık sık geçerdim, 100 sene önce de önünde iki güvenlik varmış şimdi de… Ama yine de çok ihtişamlı bir otelmiş cidden, 100 sene önce de yabancılarla doluymuş şimdi de öyle, turistlerin gücü yetiyordur anca.
Bu arada dizinin başındaki ve ara ara fona giren tik tak gerilim müziği buram buram Dark dizisinin soundtrackını hatırlattı ve bu durum sinir bozucu, bırakın artık o diziden bir şeyler almayı…
11-22-63 dizisine gerçekten benzerliği var gibi, o diziyi de ne zamandır izlemek istiyordum belki bu vesileyle başlarım vakit olunca… @Araf
Daha ilk bölümden Hazal Kaya’nın o öldürülen kadının yerine bir şekilde geçeceği ve Mustafa Kemal ile yakınlık kurup o suikastı önleyeceği ve böylece Kehanetin gerçek olup sonuçlanacağı hemen kabak gibi ortaya çıkmış. Bize sadece bunların nasıl olacağını izlemek düşüyor. Haliyle dizinin senaryosu çok yavan bence, yani derinlik sıfır. Finalinde filan Hazal Kaya bu zamanda yolculuk tecrübesi sayesinde o 130 maddelik yazısını da dolu dolu yazıp övgü alkış alacaktır. Tam Türk dizisi klişesi.
Bu arada Atatürk’ün İngilizlere koyduğu o laf müthişti. bu diziyi de keza Mustafa Kemal sahneleri ve dönemin İstanbul’u görmek için izlemeye devam edeceğim.
Son olarak keşke Hazal Kaya dışında uygun bir oyuncu seçilseymiş Tuba Büyüküstün gibi. Hazal Kaya’nın bu diziye gitmediği çok net.
Ben de genel olarak beğendim ama çok derin bir iş beklememek lazım çıtır çerez olarak iyi gitti. O değil de Ersoy'u resepsiyonist olarak görmek sürpriz oldu ağzını açmadan bile güldürdü beni.
Son derece sürükleyici, seyir zevki yüksek bir iş olmuş. Pera Palas'ın çok güzel çekilip yansıtılması bunda temel etkenlerden. Pek işlenmeyen çok ilgi çekici bir dönemi her daim eğlenceli zaman yolculuğu meselesiyle birleştirmesi de tabii.
Hazal Kaya'nın oyunculuğu abartıldığı kadar zayıftı gerçekten ilk bölüm itibarıyla. Kendisini severim aslında ama bu dizinin en büyük eksisi gibi. Umarım ilerleyen bölümlerde beni yanıltır.
Son derece sürükleyici, seyir zevki yüksek bir iş olmuş. Pera Palas'ın çok güzel çekilip yansıtılması bunda temel etkenlerden. Pek işlenmeyen çok ilgi çekici bir dönemi her daim eğlenceli zaman yolculuğu meselesiyle birleştirmesi de tabii.
Hazal Kaya'nın oyunculuğu abartıldığı kadar zayıftı gerçekten ilk bölüm itibarıyla. Kendisini severim aslında ama bu dizinin en büyük eksisi gibi. Umarım ilerleyen bölümlerde beni yanıltır.
Bitirdim. Çıtır çerez bir dizi ve bunun da en büyük 2 sebebi Mustafa Kemal Atatürk ve zaman yolculuğu. MKA olmasa herhangi bir Türk yapımı diziye atmadığım gibi bu diziye de adımımı dahi atmazdım.
Esra karakteri çok sıkıntılı maalesef.
Hercule Poirot serisini yalayıp yuttuğunu iddia eden bir insan olayları çözemiyor bile. 1995 yılına gelmiş, kendisinin de tahmini olarak doğduğu zamanlar, elinde bebek olan kendisini tutuyor ama bir türlü onun kendisi olduğunu anlayamıyor. Anlayıncaya kadar aylar yıllar geçiyor. Herkesle hemen samimi oluyor, hiç gözlem yapmıyor, kenar mahalle insanı gibi. Üniversite okumamış sanki, gazeteci olmak için üniversite okumak gerekiyordur umarım. Poirot, Hastings, Holmes, Watson hiçbiri böyle karakterler değil. Tabii ki de "Onlar gibi birebir aynı tavırları sergile." demiyorum ama polisiye roman okuyan, polisiye romanların zirvesindeki karakterleri kendisine katan bir insanın daha ağırbaşlı olması beklenir. Ben beklerim en azından. Daha 5. dakika Otel müdürünün "Ahmet Abi"ye dönüşmesi inanılmaz. Poirot ve Holmes romanlarında beyefendi, hanımefendi, bay ve bayan kelimeleri havada uçuşur çünkü olaylar genellikle elit insanların etrafında gelişir. Yahu 21. yüzyılda elitlerin yanında yaşamasan bile bu romanlar sana biraz olsun etki eder ve "Otel Müdürü"'nün "Ahmet Abi"ye dönüşmesi daha fazla zaman alır. Esra karakteri hem 21. yüzyılda, hem de 20. yüzyılın ilk çeyreğinde sırıtıyor. Kendi içinde çelişiyor. Halit, Reşat, Naim, Ahmet alayı cuk oturuyor ama Esra olmuyor.
Sonrasında Naim Efendi ile karşılaşıyor, Naim otoritesini ortaya koyup ona evden çıkmama cezası veriyor. Esra/Feride ise buna "Hapishane mi burası?" diye karşılık veriyor. Bir gazeteci, araştırmacı bir gazeteci, araştırma işi ile uğraşan bir insan buna şaşırıyor. Muazzam bir saçmalık. 21 yüzyılda da toplumun içine işlemiş bu tarz davranışları bilmesine rağmen (bilmek zorunda. Çocuk değil, uzaylı değil, 28 yaşına gelmiş bir insan. Bu toplumsal sorunu bilmesi için araştırmasına gerek yok. İlla ki yaşayacak, illa ki payını alacak.) ilk kez görmüşcesine tavır sergilemesi seyirciyi diziden koparıyor. Yani sanki o sahnede Pera Palas'ta Bir Gece dizisinden bir sahne değil de başka bir yapıttan sahne izliyormuşuz gibi oluyor.
Son bölümde ise Reşat "O gece orada olsaydın bile şahitlik edemezdin. Çünkü 2 kadının şahitliği 1 erkeğinkine eşittir" diyor. Esra/Feride bir şey söylemiyor ama bakış atıyor. Ya neye bakış atıyorsun? İslam Hukuku'nda 1 kadının şahitliği yarımdır, 1 erkeğin şahitliğine eşit olabilmesi için 2 tane kadın şahit gerekir. Koskoca gazetecisin, tüm hayatının en birincil araçlarından biri araştırmak ama bunu bilmiyorsun veya bilmiyormuş gibi davranıyorsun.
Esra karakterinin uyumsuzluğu, kendi içindeki zıtlıkları olmasa bu dizinin tavanı 8 puana kadar gelebilirdi bence.
TV'de yayınlanan herhangi bir dizinin çok çok ötesinde bir iş. Muhafız ve Atiye de TV standartlarında kalitelere sahipler. Bu dizi umut verdi açık konuşmak gerekirse.
İşin içine zaman yolculuğu girdiği için kaçınılmaz olarak ilgi çekici ve sürükleyici oluyor. Zaten sırf bu bilim kurgu yönüyle Kulüp ve Yeşilçam gibi buram buram sıkıcı nostalji dizilerinin çok ötesinde bir sürükleyici keyif seyrine sahip. Fatma ve Atiye gibi dizilerden de daha kaliteli olduğu aşikar, ancak yine de öyle olağanüstü bir kurgu yok. Yani senaryo ahım şahım değil ama zaman yolculuğu teması ve dönemin İstanbul’u, figürleri nedeniyle kendini izletiyor.
Pera Palas otelinin önünden sık sık geçerdim, 100 sene önce de önünde iki güvenlik varmış şimdi de… Ama yine de çok ihtişamlı bir otelmiş cidden, 100 sene önce de yabancılarla doluymuş şimdi de öyle, turistlerin gücü yetiyordur anca.
Bu arada dizinin başındaki ve ara ara fona giren tik tak gerilim müziği buram buram Dark dizisinin soundtrackını hatırlattı ve bu durum sinir bozucu, bırakın artık o diziden bir şeyler almayı…
11-22-63 dizisine gerçekten benzerliği var gibi, o diziyi de ne zamandır izlemek istiyordum belki bu vesileyle başlarım vakit olunca… @Araf
Daha ilk bölümden Hazal Kaya’nın o öldürülen kadının yerine bir şekilde geçeceği ve Mustafa Kemal ile yakınlık kurup o suikastı önleyeceği ve böylece Kehanetin gerçek olup sonuçlanacağı hemen kabak gibi ortaya çıkmış. Bize sadece bunların nasıl olacağını izlemek düşüyor. Haliyle dizinin senaryosu çok yavan bence, yani derinlik sıfır. Finalinde filan Hazal Kaya bu zamanda yolculuk tecrübesi sayesinde o 130 maddelik yazısını da dolu dolu yazıp övgü alkış alacaktır. Tam Türk dizisi klişesi.
Bu arada Atatürk’ün İngilizlere koyduğu o laf müthişti. bu diziyi de keza Mustafa Kemal sahneleri ve dönemin İstanbul’u görmek için izlemeye devam edeceğim.
Son olarak keşke Hazal Kaya dışında uygun bir oyuncu seçilseymiş Tuba Büyüküstün gibi. Hazal Kaya’nın bu diziye gitmediği çok net.
İlk bölümdeki yüksek girişin ardından dizi çabuk düşmeye başladı. Hala iyi tabii ama beklediğim kadar üst seviyeye çıkamayacak gibi. Şarkı olayı eğlenceli ama Arif v 216'da bu konunun alasını izlemiştik.
İlk bölümde Hazal Kaya'yı epey yersem de diğer iki bölümde gözüme o kadar batmadı oyunculuğu. Karaktere yakıştığı söylenebilir ama daha sevilebilir bir performans diziyi daha cazip hale getirebilirmiş. Tuba Büyüküstün olmazdı tabii o kişi @Tolstoyevski Zeynep Çamcı olabilirmiş mesela aklıma ilk gelen.
6.bölümde zaman yolculuğu teması gerçekten çok güzel bir şekilde kullanılmış. Atatürk’ü sevmeyen ya da onu düşmanı görenlere bu bölümü izletmek lazım
Özellikle 6.bölümü ayrı bir sevdim. Puanım yine zirvede. Ancak bazı yerlerde dekora bu kadar önem verilmesine rağmen bayraklar ve miting dekorları dijitalde yapılmış. Göze batıyor. Ama benim açımdan eksi sayılmaz.
İlk bölümdeki yüksek girişin ardından dizi çabuk düşmeye başladı. Hala iyi tabii ama beklediğim kadar üst seviyeye çıkamayacak gibi. Şarkı olayı eğlenceli ama Arif v 216'da bu konunun alasını izlemiştik.
İlk bölümde Hazal Kaya'yı epey yersem de diğer iki bölümde gözüme o kadar batmadı oyunculuğu. Karaktere yakıştığı söylenebilir ama daha sevilebilir bir performans diziyi daha cazip hale getirebilirmiş. Tuba Büyüküstün olmazdı tabii o kişi @Tolstoyevski Zeynep Çamcı olabilirmiş mesela aklıma ilk gelen.
Diziyi henüz bitirebildim ve gerçekten ağzım açık kaldı son sahnelerde. Dizi zamanla öyle güzel oynuyor ki son ana kadar bir süre sonunda Dark tarih versiyonu izliyormuş kadar zihniniz yanıyor. Kim neydi kimin nesiydi sürekli zihin olarak diziyi takipte kalmanız gerek. Bu kadar senaryo olarak dolu ve karışık bir iş olacağını beklemiyordum açıkcası başı güzel olur sonradan kulüp gibi (kulüp kötü değildi ancak tarihi dizi diye onunla kıyaslama gereği duydum) ilerler diye beklerken aksine her bölüm üstüne koyarak ilerledi. Aksiyon ve gerilim de 2.yarıdan sonra başladı. Dizinin en sevmediğim bölümü 2.bölüm ki o da geçiş bölümü olduğu için normal sayılabilecek bir husus. Şimdi dizinin bir bölümüyle ilgili ciddi spo vereceğim diziyi izlemeyenler bakmasın lütfen.
1919 dan geleceğe gidildiği bir sahnede tarihi değiştirip Atatürk’ün Türkiye’sini değil de işgali kaybedip ingilizlerin aldığı bir ülkeyi görüyoruz. Tarihte yaptıkları bir hata geleceği değiştiriyor. Tarihle oynama dediğim bu. Atama sarıldığı an herkesin küçüklük hayalidir zaten ona bir şey diyemem.
Hazal Kaya ise ilk bölüm dışında fena oynamamış. Yönetmenin bir kumpası olsa gerek.. yönlendirdiyse. Diğer bölümlerde bam başka bir esra görüyoruz yani. 2.sezonu son bölümde yanan bir ışıkla ilan edildi zaten. Flix patrolda iyi bir yükseliş yaşayarak ilk 10 dizi arasına girdi. Puanım değişmedi 10/10
Bu site, içeriği kişiselleştirmek, deneyiminize uyarlamak ve kayıt olmanız durumunda giriş yapmanızı sağlamak için yasal düzenlemelere uygun çerezler (cookies) kullanır.
Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerez kullanımına izin veriyorsunuz.
