Kurtlar Vadisi Pusu | Genel Sohbet

yıl 2005 deli hikmet polis sorgusunda :))) bakar mısınız cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili öngörüsüne :))) bugün gelinen noktada nasılda haklı çıktı. kurtlar vadisi muazzam bir diziydi öngörüleriyle vizyonu misyonuyla geleceğe yön verirdi :D alın size sahne o muıhteşem diyalog


 
ömer babadan heli hikmete kaşarlı kapak muazzam bir sahne herkes seyretsin:)))))


 
polat seyfo dayı mematinin savcı suikast planı :))) suikasta giderken bile adama kahkaha attırıyorlar :D

 
Vadi forumundan bir yorum

Akif karakterinin, Polat'ın yanına dahi yaklaşacağını düşünmüyorum. Sanırım biz bu herifi çok büyüttük... Bakın, mesela Cahit'in hedefi, Tapınakçılar içinde ilerlemek. Pusat'ın hedefi, yeraltına hakim olmak... Peki Akif? Onun hedefi, amacı ne? Herif Polat'ın kuklası gibi. O ne derse, "Tamam efendim, olur efendim" demekten öteye gitmiyor. Gidemiyor... Kgt'nin vitrini olarak kullanılıyor...

Sanırım 170.bölüm... Polat Aksaçlı'yı mekanından kaçırır ve sorgular. Sorunun biri şudur, "KGT'nin başına bu eski dönemin kalıntılarını niye getirdin (Mete'leri kasteder)". Cevap mantıklıdır; "Mete vitrin. Amerikalıların gazını almak için getirdim. Mete onların isteklerini yaparken, ben de bölgesel kgt ile, onlara fark ettirmeden, gerekli müdahaleyi yapıyorum"... Buraya kadar herşey güzel. Biz, Bölgesel Kgt ile yapılan müdahaleleri görmedik ama, sanırım görecektik... Lakin, Necati Şaşmaz'ın evliliği nedeniyle mecburen ortaya çıkan Maskeli senaryosu, herşeyi çöp etmiştir bana göre... O günden bu güne süregelen, toparlama çabaları ise, sürekli sonuçsuz kalmıştır. Ki çaba var diyorum; o da benim, yıllar boyu var olan, Vadi'ye bağlılığımdandır... Yoksa, çaba filan göremiyorum...

Bugün gelinen noktada, Vadi sona ulaşmıştır. Konular tamamlanmadı, ama gönlümüzdeki sınıra geldik... Kısa bir örnek; Zülfikar Ağa, Polat'a Canpolat derdi. Neden? Birlikte yaşanmış günleri vardı. Yeğeni Özcan'ın yaptıkları, Cemevi baskınlarını engelleyişler, Kara'nın örgütün elinden alınması sürecindeki yardımlaşma, Polat'ın İhtiyarlar tarafından 5.sezonda dışlanması ve ardından kurulmuş, işlevsiz de olsa konsey... Gibi gibi.. Ama bugün, Zülfikar Ağa, Cahit'e "Cahidim" diyor. Evet anlıyorum, bir samimiyet hissettirilmeye çalışılıyor. Lakin bunun temeli, geçmişi nerde? Yok...

Biz, eski karakterlerin diziden çıkmasını hiç istemedik. Gidenlerin de geri gelmesini istedik. Bunu "hayalcilik yahut fantezi" olarak görenler oldu, hem burda forumda, hem de çevremizde. Ama gerçek şuydu; birlikte bir davayı, bir hayatı paylaştığın insanlar yok olduğunda, sen de ortada kalırsın. Duygusuz, ruhsuz bir hayat başlar... Vadinin yaşadığı dar boğaz budur. Akif, Kgt üyeleri, Timur Yasin Siyah Sancak, Miran vs; bunlarla dizi yürümez. Hiçbirinin omuz omuza samimi şekilde bir çatışması yok. Oturup çay içmişleri yok. Baskın yemişlikleri yok. Kavga etmişlikleri de yok... Ne o zaman? Robot gibi bir hayat... Bu haldeyken; senaryoda gizemin ve çatışmanın kralını da yazsan, yönetmeni Hollywood'dan da getirsen; boş iş. Kimse memnun olmaz...

Amacım, diziyi düzeyli olarak eleştirmektir. Bu durum, Vadi'ye değer verdiğimi gösterir. Kimsenin kimseye "izleme" demeye hakkı olmadığı gibi; yorum yazmak zorunda da değilsiniz... Bunu, açtığım konu için değil; genel olarak tüm foruma söylüyorum. Bazen, uzun tartışmalara şahit oluyorum. Kırıcı olmaya kadar gidebilecekken; yönetim müdahale ediyor... Genel olarak; bugün hepimiz burdaysak, Vadi'yi sevdiğimiz için burdayız. Bu gerçeğin her zaman farkında olalım... Selametle...
 
Çakır Polat muhteşem sahne:) mutlaka izleyin bu repliklere hayran kalacaksınız


Vadi forumundan bir yorum

Akif karakterinin, Polat'ın yanına dahi yaklaşacağını düşünmüyorum. Sanırım biz bu herifi çok büyüttük... Bakın, mesela Cahit'in hedefi, Tapınakçılar içinde ilerlemek. Pusat'ın hedefi, yeraltına hakim olmak... Peki Akif? Onun hedefi, amacı ne? Herif Polat'ın kuklası gibi. O ne derse, "Tamam efendim, olur efendim" demekten öteye gitmiyor. Gidemiyor... Kgt'nin vitrini olarak kullanılıyor...

Sanırım 170.bölüm... Polat Aksaçlı'yı mekanından kaçırır ve sorgular. Sorunun biri şudur, "KGT'nin başına bu eski dönemin kalıntılarını niye getirdin (Mete'leri kasteder)". Cevap mantıklıdır; "Mete vitrin. Amerikalıların gazını almak için getirdim. Mete onların isteklerini yaparken, ben de bölgesel kgt ile, onlara fark ettirmeden, gerekli müdahaleyi yapıyorum"... Buraya kadar herşey güzel. Biz, Bölgesel Kgt ile yapılan müdahaleleri görmedik ama, sanırım görecektik... Lakin, Necati Şaşmaz'ın evliliği nedeniyle mecburen ortaya çıkan Maskeli senaryosu, herşeyi çöp etmiştir bana göre... O günden bu güne süregelen, toparlama çabaları ise, sürekli sonuçsuz kalmıştır. Ki çaba var diyorum; o da benim, yıllar boyu var olan, Vadi'ye bağlılığımdandır... Yoksa, çaba filan göremiyorum...

Bugün gelinen noktada, Vadi sona ulaşmıştır. Konular tamamlanmadı, ama gönlümüzdeki sınıra geldik... Kısa bir örnek; Zülfikar Ağa, Polat'a Canpolat derdi. Neden? Birlikte yaşanmış günleri vardı. Yeğeni Özcan'ın yaptıkları, Cemevi baskınlarını engelleyişler, Kara'nın örgütün elinden alınması sürecindeki yardımlaşma, Polat'ın İhtiyarlar tarafından 5.sezonda dışlanması ve ardından kurulmuş, işlevsiz de olsa konsey... Gibi gibi.. Ama bugün, Zülfikar Ağa, Cahit'e "Cahidim" diyor. Evet anlıyorum, bir samimiyet hissettirilmeye çalışılıyor. Lakin bunun temeli, geçmişi nerde? Yok...

Biz, eski karakterlerin diziden çıkmasını hiç istemedik. Gidenlerin de geri gelmesini istedik. Bunu "hayalcilik yahut fantezi" olarak görenler oldu, hem burda forumda, hem de çevremizde. Ama gerçek şuydu; birlikte bir davayı, bir hayatı paylaştığın insanlar yok olduğunda, sen de ortada kalırsın. Duygusuz, ruhsuz bir hayat başlar... Vadinin yaşadığı dar boğaz budur. Akif, Kgt üyeleri, Timur Yasin Siyah Sancak, Miran vs; bunlarla dizi yürümez. Hiçbirinin omuz omuza samimi şekilde bir çatışması yok. Oturup çay içmişleri yok. Baskın yemişlikleri yok. Kavga etmişlikleri de yok... Ne o zaman? Robot gibi bir hayat... Bu haldeyken; senaryoda gizemin ve çatışmanın kralını da yazsan, yönetmeni Hollywood'dan da getirsen; boş iş. Kimse memnun olmaz...

Amacım, diziyi düzeyli olarak eleştirmektir. Bu durum, Vadi'ye değer verdiğimi gösterir. Kimsenin kimseye "izleme" demeye hakkı olmadığı gibi; yorum yazmak zorunda da değilsiniz... Bunu, açtığım konu için değil; genel olarak tüm foruma söylüyorum. Bazen, uzun tartışmalara şahit oluyorum. Kırıcı olmaya kadar gidebilecekken; yönetim müdahale ediyor... Genel olarak; bugün hepimiz burdaysak, Vadi'yi sevdiğimiz için burdayız. Bu gerçeğin her zaman farkında olalım... Selametle...
çözümleme 10 numara olmuş duygusuz bir vadi ne yazık ki :))))
 
Vadi forumundan bir yorum daha

Konuya gelince,konu ister senaryodaki çelişkiler olsun,ister oyuncuların seçimi yahut davranışları olsun,hepside aynı kapıya çıkıyor : Dizi eskisi gibi değil..



Bunun elbette tek bir sebebi yoktur,büyük oluşumların çöküşü tek sebebe bağlı olmaz,olamaz,ki eğer tek sebep ile yıkılmışsa o oluşumun büyüklüğünden söz edilemez;örneğin Osmanlı Devleti bir çok sebep ile uzun bir süreç içerisinde yıkılmıştır,yani bunun tek bir sebebi yoktur,olamaz..

Bunun gibi Kurtlar Vadisi'nin de eskimesinin,yahut artık daha az sevilmesinin birden fazla nedeni vardır..

Bunu ister oyuncu seçimi olarak adlandırınız,ister senaryo çelişkisi,ister yönetmen etkisi..

Bana göre de bunun birkaç nedeni vardır,müsaadenizle örneklerle açıklamak isterim..

Örneğin,eski tapınak toplantısı,öncelikle mükemmel bir müzik seçimi vardı ve oyuncular ağırlığında davranırlardı,sahneler şimdi ki gibi oldu bittiye getirilmezdi,çok ağır sahneler mevcuttu,ve oyuncuları seslendirenler yahut kendi sesleri tapınakçı havası veriyordu,uyumluydu..

Şu an bunların hiç birisi yok,eski vadide bir defa tapınak toplantısı yapıldı, bu vadide (pusuda) 3-4 defa, ama hepsini toplasan bi Karahanlı'nın infaz sahnesi etmez..

Eskiden bir konsey vardı ve bu konseyin içerisinde belirli dengeler vardı,örneğin en tepede Baron vardı,uzun süre boyunca dizide ki en üst düzey kişinin o olduğu düşünülmüştü,Baronun sağ kolu kılıçtı,sadece fikir verebilirdi,başına buyruk hareket edemezdi,onlardan sonra Hüsrev Ağa ve Laz Ziya gelirdi,bu güç dengesi içerisinde seyirci heyecan duyuyordu ve tabi ki bu adamların her birinin kendine özgü aile hayatı da işleniyordu ve mutlaka birer sağ kolları vardı,mizah ihtiyacı bu sağ kollar ile gideriliyordu (örneğin 39.bölüm Şehmuz, Erdal'ın kafasına sıkarken ki sahne hala beni kopartır) bu karakterlerin her biri kendilerine özgü tonlamalarıyla ayrı ayrı seviliyordu..

Şimdi diziye bir isim katılıyor,örneğin Silah Kaçakçısı Zaharyas,adamın sesine herkes hasta oldu,e fena değil az çok tipte var,ama gel gelelim adamın eski silah kaçakçısı Laz Ziya gibi bir ağırlığı bile yok,belki ileride olur o kısmını bilemem fakat eskiden diziye birisi girdiğinde apayrı bir hava katardı,o kişinin üstünde en az 3-4 bölüm dönülürdü,örneğin 82-86 arası sadece 4 bölüm oynadı Tilki Andrei dediğimiz adam,şimdi ise 234-243 arası 9.bölüm oynadı ve o 4 bölümde yaptığının beşte birini göremedim bu 9 bölümde,nerede o eski Tilki diyenlere hak vermek zorunda kalıyor insan..



Eski Baron Karahanlı,kendine özel evi ve çalışma odası çok meşhurdu ve o odada kısa ve öz şeyler konuşulurdu,adamın ağzından çıkan tek kelime bizi ekrana kilitleyebilirdi ve sanırım 70.bölümlerde aracıyla seyir halindeyken görüldüğünde 33 tane eskort vardı..

Yeni Baron Fehmi,gece saatlerinde evine dönerken Bankacı Reşat adlı bir şahıs 2 araç eskortluğunda ilerleyen Fehmi'nin yolunu kesip bütün adamlarını teslim aldı,Cahit yetişmese bitmişti işi..



Eskiden bir üye konseye seçildiğinde bunu kabul etmeme şansı bile yoktu,cezası ölüm olurdu,şimdi bir Allah'ın kulu konseye girmek istemiyor,adeta kaçıyor..



Hepsini geçtim Allah aşkına o Baltazar ile Pusat çatışması neydi öyle,yirmişer adam karşılıklı birbirlerine ateş ettiler,herkes vuruldu geriye sadece Pusat ve Baltazar kaldı,neden..? Onlar herkesten daha mı iyi silah kullanıyor..?

20 kişi birbirine sıkıyor,neden ? Pusatı yada Baltazarı vursalar adamlarıda dağılacak,neden beyin takımını götürmek yerine diğer adamlara sıkıyorlar..?

Bu şekilde uzar gider daha nice örnekler bulunabilir..

Konunun özeti bana göre şudur : Vadi eskisi gibi değil,bunu kabul edelim..
 
polat çakır memati seyfo dayı erhanın poligon sahnesi
@Polat Şaşmaz bıldırcın kelamını bolca duyarsın bu sahnede sana ithaf ediyorum bu sahneyi :))))))

 
Ruyamda Vadiyi gördüm. Eski senaristler ile Osman Sinav geri donmuştu Polat Kgt nin hepsini temizledi binaya bomba koydu patlatti patlatirken arkadan Memati Abdülhay Cakir geldi konuştular felan sonra binanin patlamasini seyrettiler Cakirin bir Ohh be Ne güzel İstanbul be diyisi var sonra 4 u operasyona gitti falan düzelmişti Vadi ne olmuştu be :D
 
Ruyamda Vadiyi gördüm. Eski senaristler ile Osman Sinav geri donmuştu Polat Kgt nin hepsini temizledi binaya bomba koydu patlatti patlatirken arkadan Memati Abdülhay Cakir geldi konuştular felan sonra binanin patlamasini seyrettiler Cakirin bir Ohh be Ne güzel İstanbul be diyisi var sonra 4 u operasyona gitti falan düzelmişti Vadi ne olmuştu be :D
sana tatlı rüyalar:))))))) anca rüyanda görürsün :D
 
bu haftaki bölümde tilkiden çok ümitliyim :))))) cenazede toplu katliam :D valla düşünmesi bile heyecanlandırıyor insanı:A senaristlere imkan doğdu teker teker öldürmektense cenazede topluca kıyım baya ses getirir:))))) önerilerim akif,cahit.leyla , elif ,settar ve saz arkadaşları,baltazar , kgt ekibi ....... valla böyle saymaya kalkınca baya bir boş karakter mevcutmuş :A
 
bu haftaki bölümde tilkiden çok ümitliyim :))))) cenazede toplu katliam :D valla düşünmesi bile heyecanlandırıyor insanı:A senaristlere imkan doğdu teker teker öldürmektense cenazede topluca kıyım baya ses getirir:))))) önerilerim akif,cahit.leyla , elif ,settar ve saz arkadaşları,baltazar , kgt ekibi ....... valla böyle saymaya kalkınca baya bir boş karakter mevcutmuş :A
abi cahit hariç hepsine katılıyorum cahitede katılırdımda bunlar zaten adam bulamıyo yerine akiften bile daha artiz biri filan gelir mazallah :D