Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
En İyi Erkek Oyuncu
En İyi Kadın Oyuncu
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu
En İyi Özgün Senary
Oscar Adaylıkları (6)
En İyi Film
En İyi Yönetmen
En İyi Erkek Oyuncu
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu
En İyi Kurgu
En İyi Görüntü Yönetmenliği
Filmin Özeti
Tecrübeli sunucu Howard Beale işten atılınca, canlı yayın sırasında şiddetli bir sinir krizi geçirir. Fakat yerlerde sürünen ratingleri onun bu sinirli atıp tutmalarından sonra tavan yapar ve haber kanalı onu anında tekrar işe alır ve 'haber dalgasının çılgın peygamberi' terimini yaratır. Fakat 'peygamberin' ratingleri azalmaya başlayınca Beale hakkında bir şey yapmanın zamanı gelir. Tabii ki bunun kamera önünde, canlı ve stüdyo konuklarının önünde olması ilk tercihtir.
Medya dünyasını sorgulayan film, 4 oscar ödülü sahibi.
Genelde yapmadığım şeyi yaparak filmin konusuna bakmadan filmi izledim. Sanırım yanlış yaptım.
Çok sıkıcı bir hikayesi vardı filmin. Ama senaryo gerçekten kaliteliydi. Bu dalda aldığı Oscar'ı da hak etmiş. Howard Beale'in yaptığı konuşmalar da senaryonun kalitesini ortaya koyuyor bence.
Bu karakteri canlandıran Peter Finch'te de müthiş bir hitabet varmış gerçekten. Bence aldığı Oscar'ı sonuna kadar hak etmiş. Oyunculuklar gerçekten çok iyiydi. Başroldeki kadın oyuncu Faye Dunaway da bu zamana kadar izlediğim -kadın oyuncular içerisinde- en iyi oyunculuklardan birisiydi ve aldığı Oscar'ı o da hak etmiş. İş kadını rolü üzerine yapışmış resmen. Filmde belki de diğer iki başrole göre rolünün de gereği biraz geride kalsa da William Holden'ın karizması da filme başka bir hava katmış.
Genel olarak benim adıma geneli sıkıcı bir film oldu. Filmden beklentim de yüksekti ama beklentimin karşılığını bulamadım maalesef. Yine de Sidney Lumet'in ve oyunculukların hatrına;
İzlerken çok sıkıldım. Sonunu getirmekte çok zorlandım. Film bir türlü çekemedi beni kendine. Senaryosu iyi olmasına rağmen bunu başaramamak büyük bir tebriği hak ediyor.
Oyunculuklar Oscar'da abartıldığı kadar iyi değil. Film 3 oyuncu ödülü ve 2 de adaylık almış. 2'si dışındakilerin abartıldığını düşünüyorum. -En İyi Erkek Oyuncu'daki Peter Finch ve En İyi Kadın Oyuncu'daki Faye Dunaway.- Ama o yıl Taxi Driver'daki Robert DeNiro her türlü yerdi ödülü alan Peter Finch'i.
Bayağı bir sıkılarak izledim, beklentimin yanına bile yaklaşamadı maalesef. Aslında çok bir şey de beklemiyordum ama en azından "8" puan alır diye düşünüyorum. -8 puana az demiyorum burada.-
berkann ödülleri'nde adaylık alabileceği kategoriler: En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Özgün Senaryo
Bu arada belki özgün ve uyarlama senaryoları bir kategori içinde toplayabilirim.
Filmin diğer iki arkadaş tarafından fazla beğenilmemesine şaşırdım, bence çok iyi bir filmdi. Sidney Lumet beni yine yanıltmadı diyebilirim. Evet belki diğer iki efsane filminin biraz altındaydı ama yine de kesinlikle izlemeye değer bir yapım.
Medyaya dair iyi eleştiriler getirilmiş, özellikle reytinglerle medyayla ilgilenen bizim forumdaki gibi kişilerin ilgisini çekeceğini düşünüyorum.
Senaryo oldukça başarılıydı. Senaryo Oscar'ını hakettiğini söyleyebilirim.
Oyunculuklar harikaydı. Peter Finch ve Faye Dunaway sonuna kadar haketmişler Oscarlarını. Yalnız Beatrice Straight neden Oscar kazanmış onu anlayamadım. Filmde az sahnesi vardı.
Bu arada Peter Finch bu filmden hemen sonra vefat etmiş ve öldükten sonra oyunculuk dalında Oscar kazanan ilk isim olarak tarihe geçmiş.
En iyi sahneler:
Herkesin camdan bağırma sahnesi
Ve final...
Sonlarına aşağıdaki spoiler içinde yazdığım olaydan sonra biraz sıkıcı olmaya başladı gerçekten ve o nedenle 0.5 puan kıracağım. İzleyin bence filmi ama yoğun diyaloglu bir filme de hazır olun.
Howard Beale patronuyla konuşup reytingleri düşüren konuşmalar yapmaya başlaması
8/10
Bu arada o yıl Oscar'daki en iyi film dalında diğer iki rakibiyle karşılaştıracak olursam Taxi Driver'dan iyi ama Rocky'den kötüydü. Oscar doğru adrese, Rocky'ye gitmiş yani.
Öncelikle filmin bir çok yerinde sıkıldım.Elbette TV dünyasına sert bir eleştiri olmuş ama belki de fazla uzundu.Sıkıcı bir filmdi bence.
Oyunculuklara gelirsek zaten aldığı Oscarlar ortada.Ama Peter Finch yerine Robert De Niro almalıydı bence.Ödülü Peter Finch'e öldüğü için onurlandırma amacıyla vermiş olabilirler.Ama çok iyiydi yine de hakkını yemeyelim.Faye Dunaway filmin en iyisiydi mükemmel oynamış aldığı ödülü haketmiş.Beatrice Straight 5 dakika 40 saniyelik rolüyle en kısa sürede Oscar alan oyuncuymuş.Ama ben öyle ödüllük bir oyunculuk görmedim.Daha doğrusu kadını bile doğru dürüst göremedim. Hele de o yıl aday olan 14 yaşındaki Jodie Foster varken ödülü haketmemiş.
Senaryosu ise iyiydi.İlginç bir konusu vardı.TV dünyasında reyting işinin nasıl döndüğünü insanların nasıl stres altında olduğunu iyi anlatmış.Bu kapsamda aldığı ödülü haketmiş.Ama en iyi film Rocky tabi ki..
Robert Duvall'da 70'lerin en sevdiğim oyuncularındandır burada da görmek iyi oldu.
Netice olarak herkesin beğeneceği bir film değil bana da pek hitap etmedi.
Puan:Sidney Lumet favori yönetmenlerimdendir onun ve oyunculuklar hatrına 7/10
Film genel olarak çok sıkıcıydı ama senaryo başarılıydı diyebilirim. Filmi film yapan asıl karaktere yoğunluk vermelerini beklerdim ama ara ara ipin ucunu kaçırdılar. Reytinglerin önemini gözler önüne seriyor. Reytingler için neler yapılabileceğini de gösteriyor. Televizyon çok zor bir sektör zaten. Reytingin düştü mü, işin bitmiştir. İş şöhrete dönüşünce de işin bitmiştir. Çok hızlı yükselince, düşüş daha kolay oluyor.
Film hakkında;
Filmde en önemli karakter Howard Beale ama nedense Howard Beale'den çok Max ile Diana arasında geçen ilişkiyi izledik, ki ben bu ilişkiyi de anlamsız buldum. Adı konulamayan bir durumdu. Kanallar, kanalların reytingleri, toplantılar derken, o kısımlar çok sıktı.
En beğendiğim sahne;
Howard Beale çılgınlığı ve o çılgınlığın etkisi. Hatta bütün sokak birden bağırışmalar vardı, o sahne çok etkileyiciydi. Bir de final sahnesi etkileyici diyebilirim. Gerçi bu taz sonları sevmem ama sanırım filmi bitirecek son böyle olurdu.
Film sıktı sıkmasına ama iyi bağlantı vardı;
Komunist grup, kanalın isteği üzerine canlı yayında reytingleri düşen Howard Beale'nin ipini çekti. Aslında bu grubun neden dahil olduğunu daha da iyi anlaşılmış oldu.
Peter Finch'in çok iyi performans sergilediğini söyleyebilirim, etkileyiciydi. Sesini çok iyi kullandı, ki ses kullanmak marifet ister. Görüntüsü itibariyle de oyunculuğunu konuşturdu. Faye Dunaway'ın güzelliği de vardı, çok fazla ön plana çıktı. William Holden da iyiydi diyebilirim, fazlasıyla ön plana çıktı da kendisi.
Reyting olayını, şöhreti iyi bir şekilde anlatıldı. Bu başarılı anlatımda Sidney Lumet'un payı büyük. İşte sıkıcı tarafı vardı ve gereksiz sahneler de vardı. Diğer türlü iyi bir anlatım vardı.
Filmin ilk 20 dakikasında ölüyordum sıkıntıdan sonra bıraktım bir gün ara verdim forumdaki yorumları okudum ve tamam dedim bu film izlenmez ama tablette devam ettim biraz baktım sarmaya başladı bırakamadım.
Film bence güzeldi. Sıkıcı bulunacak kısım ilk 25 dakika falandı son 1.5 saat bence çok yerinde ve akışkandı. Ama ilk baş gerçekten facia. Giriş hiç yapılamamış.
Senaryo çok orjinaldi. Genel bir sıradanlık vardı ama Televizyon olarak işlenince bu sıradanlık bir farklı oldu. Sıradanlıktan kastım yükselip düşme klişesi. Filmin karakterleri ve oyuncuları muazzammış. Özellikle Diana karakteri dehşetle izlettirdi son dakikaya kadar tabi Faye Dunaway atlanamaz. Kadın nefessiz konuşmalı sahnelerde, sinir krizi sahnelerinde falan çok doğal oynamış. Kaliteliydi.
Max karakteriyle kitleme yaşatan Peter Ficnh bencede harikaydı. Özellikle şu yağmurda Max'in evinden çıkıp ıslak halde sunduğu bağrışma sahnesinde ki oyunculuğu çok etkileyiciydi.
Ben nedense William HOlden'ın etkisinde çok kaldım. Onunda hakkı atlanmamalı bence. Diana ile olan sahnelerinde çok ustaydı.
Akıllarda kalacak bir çok sahne vardı ve gözümüzü açacak.
Başta bağırma sahnesi çok ama çok orjinald. Hep içimde kalmış bir olay olacak galiba.
Showdaki her konuşmı olaydı. Beni çok çekti sözleri. Ben o kısımlarıda sevdim.
Çekimleride nedense beğendim ben. Ustaca olmuş. Bu konudada artı film.
Film izlerken biraz daha yaşlı işi olduğunu sezdirdi. Benim çok sevmemem gerekli aslında ama sıkıcı yorumlarına karşın bu akdar çok izlenilebilir oluşu birz daha pozitif baktırdı bende. O nedenle hep olumlu yorum yaptım.
Filmin Adaylıkları: En iyi yönetmen, En iyi erkek oyuncu, En iyi kadın oyuncu, En iyi yardımcı erkek oyuncu, En iyi senaryo.
Bu site, içeriği kişiselleştirmek, deneyiminize uyarlamak ve kayıt olmanız durumunda giriş yapmanızı sağlamak için yasal düzenlemelere uygun çerezler (cookies) kullanır.
Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerez kullanımına izin veriyorsunuz.
Filmde belki de diğer iki başrole göre rolünün de gereği biraz geride kalsa da William Holden'ın karizması da filme başka bir hava katmış.
