Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Filmin Özeti:
Kağıt toplayarak geçinen ve sağlığı giderek kötüleşen Mehmet terk edilmiş bir çocuk bulur. Birden hayatına giren küçük Ali, onu kendi çocukluğuyla yüzleştirecektir.
Filmin Fragmanı:
Filmle ilgili yorumlarınızı bu başlık altından yapabilirsiniz.
Sonunda bir Netflix Türkiye projesini yorum dalgası gelmeden önce erkenden izlemeyi başardım. Mükemmel bir senaryosu yok kesinlikle ama vaat ettiğini yerine getiren eli yüzü düzgün bir film olmuş. Süresi de gayet makul ve (belki de gişe kaygısı olmadığı için) pek ajitasyona kaçmamış. Çağatay Ulusoy'un işte bu dediğim bir performansı hala yok ama kendini tekrar etmeyip farklı şeyler denemesini takdir ediyorum. Burada da zor bir görevin altından başarıyla kalkmış hele ki Hakan: Muhafız'daki halinden sonra üstüne kat kat koymuş. Çocuk oyuncu Emir Ali Doğrul ve Gonzo rolünü canlandıran Ersin Arıcı da öne çıkan diğer isimlerden.
Filmin sonunda ters köşe görmeyi beklemiyordum. Selen Öztürk'ün karakterinin Ali'nin annesi olduğunu tahmin etmiştim ama meğer Ali Mehmet'in çocukluğuymuş (şiddet uygulayan üvey baba, torbaya bırakılması vs. onun hayatındanmış) ve Ali'yle olan o sahneleri kafasında yaşamış. Finaldeki etkileyiciliğini klasik bir ölüm sahnesinden (gerçi en sonda ölüyor ama çok kısa bir an görüyoruz) değil böyle nispeten farklı bir fikirden alması güzel olmuş.
Netflix filmleri sıralamam: Kağıttan Hayatlar > Azizler > Yarına Tek Bilet > 9 Kere Leyla
1 saat 37 dakikalık süresiyle dikkatleri çekiyor, zaten filmi izleyince sürenin yeterli olduğunu görüyorsunuz. Bence son yarım güzeldi ve dolu doluydu. Filmde çalan müzikleri beğendim, özellikle Gazapizm'in 'Çöplük' şarkısı çok yakışmış filme.
Öncelikle öyle farklı bir senaryo beklentisiyle izlememek lazım, klasik bir hikaye izliyoruz. Çağatay Ulusoy'u yine beğenerek izledim ama filmin yıldızı kesinlikle 'Ali' karakterini canlandıran Emir Ali Doğrul olmuş. Çok tatlı bir çocuk, havasını sevdim. Mimikleri, konuşması... Ersin Arıcı da filmin dikkat çeken isimlerinden biri olmuş.
Yönetmenlik çok hoşuma gitti, Cevdet Mercan havasını sezdim ilk dakikalarda. Can Ulkay kesinlikle çok güzel bir dünya kurmuş. Sokağın yansımalarını çok güzel ekranlara taşımış, yönetmenlik dikkatleri kesinlikle çekiyor söyleyeyim. Ali karakterini canlandıran çocuğun Mehmet'in çocukluğu olduğu aslında çok sürpriz olmadı, bir noktadan sonra anladım zaten. Yani bunu daha sürpriz yansıtsalardı da şaşırsaydım, şaşırtmadı ve zaten tahmin etmiştim olayına girdim yani.
Eli yüzü düzgün, samimi ve güzel yönetmenliğiyle, Çağatay Ulusoy ve Emir Ali Doğrul'un güzel ikililiğiyle yansıyan bir iş olmuş. Tüm ekibin emeklerine sağlık...
Az önce bitirdim film hala ağlamamı durduramıyorum nasıl yorumlasam bilemiyorum böyle bir son beklemiyordum şok oldum diyebilirim oyunculuklar özellikle Çağatay ve Aliyi oynayan çocuk harikaydı tabi
Ersin arıcı da öyle sokağı güzel yansıtmışlar belki klasik bir hikaye ama öyle bir son olunca filmi unutulmayacaklar arasına sokmuş diyecek söz bulamıyorum hepsinin emeğine sağlık 9/10
Uzun zamandır bir filmi izler izlemez yorumlamıyordum forum özelinde, bu yüzden sürüyle yorumum birikiyor. Bu döngüyü bozma amacıyla buradan başlıyorum artık yorum yapmaya.
Allah affetsin çok kötü film, Netflix/Netflix Türkiye filmlerine karşı şu cümleyi kurmaktan artık gerçekten sıkıldım. Hepsi nasıl birbirinden kötü olabiliyor, gerçekten inanılmaz...
Her şeyden önce o nasıl bir müzik kullanımıdır, bazı filmler müzikleri sayesinde olduğundan daha iyi gözükebiliyor ancak burada müzikler sayesinde film olduğundan daha da kötü gözüküyor. Yani filmin zoru başardığını söyleyebiliriz bu bağlamda. Filmin ilk 20 dakika-yarım saatlik diliminde söylenenler dahi zor anlaşılıyor, gerçekten inanılmaz bir durum bu...
Senaryo fazlasıyla klişe, aslında gerek yok ama yine de spoiler içerisinde yazayım...
Filmi ilk kez gördüğüm ve fragmanını izlediğim zaman sokakta kağıt toplayanların hayatlarından bir kesit sunulacak diye düşünmüş ve umutlanmıştım da açıkçası ama hemen hemen bütün Türk filmlerinde olduğu gibi izleyiciyi ya çok güldürme/mutlu etme ya da köküne kadar dramı verme yoluna gidilmiş. Yani gerçekten bu kafayı, bakış açısını değiştirme vakti artık gelmedi mi? Her şey yine ve yeniden çok yapay duruyor filmde, güzellemesi yapılan şeyler aslında güzel değil, drama boğulan kısımlar da çok aşırı. Filmde farklı farklı birçok olay yaşanıyor, farklı farklı birçok sahne izliyoruz ancak bunların birbiri ile alakası yok, konu bütünlüğü diye bir şey yok yani...
Sondaki twist ile farklı bir şeyler denenmeye çalışmış, en azından Türk sinemasını düşündüğümüz zaman özgün bile denilebilir ama o da becerilememiş maalesef. Her şeyden önce sondaki twisti gerçekten hissedebilmemiz ve şaşırmamız için filmin normal seyrinde, en kötü ihtimalle başlarında izleyicinin buna uyanmaması gerekiyor ancak filmin kurgusu, replikleri ve sahneleri olması gerekenin tam tersi yönde seyrediyor. Yani her şeyden önce "Mehmet Ali" ismi üzerinden bu durumu sembolize ediyorsunuz, böyle olunca da daha en baştan yapmak istediğiniz şeyi baltalamış oluyorsunuz zaten...
Can Ulkay'ın yönetmenliğini, Ercan Mehmet Erdem'in de senaryosunu beğenmedim. Sebeplerini spoiler içerisinde uzun uzun yazdım zaten tekrar etmeyeyim kendimi. Övülebilecek tek şey görüntü yönetimi sanırım, özellikle bazı sahneler durmak bilmeyen müziğe rağmen iç açıcıydı. İstanbul manzaralarını da beğendim.
Oyunculuk açısından ön plana çıkan veya bunun tersi olarak çok sırıtan, kötü oynayan/göze batan kimse yoktu bence. Çağatay Ulusoy farklı rolleri oynayarak kendisini geliştirmeye çalışıyor, bunu görüyorum ancak proje seçerken biraz daha hassas davranmalı bence. Evet, çok iyi bir oyuncu değil zaten ancak seçtiği projeler de üst üste kötü olunca ister istemez eleştiriliyor. Oynadığı karaktere fiziksel olarak da hiç uygun değildi bu arada bence, daha cılız, bu role daha uygun bir oyuncu tercih edilebilirmiş...
Bu site, içeriği kişiselleştirmek, deneyiminize uyarlamak ve kayıt olmanız durumunda giriş yapmanızı sağlamak için yasal düzenlemelere uygun çerezler (cookies) kullanır.
Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerez kullanımına izin veriyorsunuz.
