FK4 It Happened One Night / Bir Gecede Oldu (1934) Film Bilgileri & Yorumları

gundix123

Konu Sahibi
Favori Üye
Katılım
14 Aralık 2011
Mesajlar
4,188
Reaksiyon puanı
3,284
Puanı
459
0025316.jpg

Bir Gecede Oldu - It Happened One Night (1934)

Türü: Komedi, Romantik
Yönetmen: Frank Capra
Senaryo: Robert Riskin (screen play), Samuel Hopkins Adams (based on the short story by)

Oyuncular:
Clark Gable
Claudette Colbert
Walter Connolly
Roscoe Karns
Jameson Thomas

IMDb Sayfası

Oscar Ödülleri (5)

En İyi Film
En İyi Yönetmen
En İyi Erkek Oyuncu
En İyi Kadın Oyuncu
En İyi Senaryo

Filmin Özeti
Clark Gable ve Claudette Colbert 1934 yapımı bu çılgın komedi klasiğinde, uyumsuz aşıklar olarak biraraya geliyor.

Şımarık Ellie Andrews (Colbert), kendisini işe yaramaz bir playboyla evlenmekten alıkoymaya çalışan milyoner babasından (Walter Connolly) kaçar. New York yolculuğu sırasında Peter Warne adında işsiz bir gazeteciyle (Gable) tanışır. Bindikleri otobüs bozulunca, sürekli dalaşan ikili çlgın bir otostop macerasına atılır. Peter yaşadıkları maceraları yazarak iş bulmayı ummaktadır. Fakat kaçak varisle, küstah gazeteci birbirlerine aşık olunca işler değişir.

Frank Capra'nın yönettiği Bir Gecede Oldu, en önemli beş Oscar Ödülünü, yani En İyi Film, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Film ve En İyi Senaryo Oscar Ödüllerinin hepsini alan ilk film olma özelliğini taşıyor.

Filmin Fragmanı

 

Tolstoyevski

Emekli
Katılım
14 Temmuz 2014
Mesajlar
24,282
Reaksiyon puanı
39,932
Puanı
1,061
Yaş
27
Konum
Gökteki Yıldızlar ✨✨
Web Sitesi
www.ataturkungencligehitabesi.com
Klasik bir başyapıt. Gerçek romantik komedi filmleri hep böyle olsa inanın romantik komedilerden nefret etmezdim, bi de bizdeki Romantik Komedi filmlerine bakınız. :)

Hoş son yıllardakş Türk filmleri haricinde, Yeşilçam Sineması'nı fazlasıyla etkilemiş bir film. Oscar tarihinde bu filmle birlikte sadece 3 Filmde varolan Big Five ödül ünvanını bence haketmiş. Yani o yıl ki diğer filmleri izlemedim ama kısa bir göz gezdirmeme rağmen kendini keşfettirebilecek bir film göremedim, eğer bu filmden daha iyi olsalardı muhakkak adını duyardık. :)


1930'ların Amerikan kültürünü ait çok güzel ögeler yansıtılmış, bu da kültürlerini gelecek kuşaklara aktarmalarını çok kolaylaştırıyor. Bizim Türkiye'nin 1930'ların kültürel hayatı hakkında bildiklerimiz neler? Ben siyasi olaylar hariç pek bir şey bilmediğim gibi, Amerika'nın 1930'larını Türkiye'nin 1930'larından daha çok biliyorum malesef.

Filmin afişine baktığımda 'IT İs a Wonderful Life' film gibi bir beklentiye girdim ama konuları büyük ölçüde farklı çıktı. Ama yönetmen aynıymış, bu yönetmenin MR. Smith Washington'a gidiyor filmini de yakın zamanda izleyeceğim.

Teknik olarak da genel olarak da söyleyecek pek fazla bir şey yok. Oyunculuk, özellikle Kadın oyuncu, yönetmen, senaryo hepsi mükemmel. Belki müzik biraz geri planda kalmış. Otobüsteki şarkı sahnesini hiç sevmedim ama oldukça başarılı bir sahneydi.

Bu arada otobüste kadınla konuşmaya çalışan geveze adamı (Shapeley) How I Met Your Mother 'daki Barney karakterine çok benzettim nedense. :D



Filme şöyle dönüp bakınca efsanevi yani unutulmayacak bir sahne hatırlamıyorum, belki zaman geçtikte aklıma gelirse bu konuda fikrim değişebilir. Ama şimdilik bir başyapıt film olarak benim adıma eksik olan birkaç detaydan biri.

8.8/10
 

sürgünüm

Emekli
Katılım
24 Eylül 2012
Mesajlar
54,421
Reaksiyon puanı
65,193
Puanı
1,059
Eskilerin romantik komedi filmini izlemek farklı bir tattı, filmden çok keyif aldım. Konusu ise şu şekilde özetlenebilir: beş parasız bir gazeteciyle şımarık zengin kızın yolları bir otobüste kesişir ve her fırsatta didişirler. Ancak ufak bir çatışmada bu önce sıcak bir yakınlaşmaya ardıdan büyük bir aşka dönüşüyor. Her dakikasında ''keşke benimde başıma böyle bir olay gelse'' diye o yolculardan biri oluyorsun, filmi yaşamak istiyorsun.

Süresinin daha uzun olmasını istediğim nadir filmlerden biri oldu. O dönemin şartlarını, yollarını, pervaneli uçakları, otellerini görmek çok ilginç ve eğlenceliydi.

Çöreğin kahveye batırılma zamanlaması, erkeklerin kıyafetlerini çıkarma şekilleriyle ilgili anlattıkları ve otostop çekmenin teknikleri aklıma gelen ve hoşuma giden sahnelerdendi.

Oyuncu seçimleri çok başarılıydı. Peter Warne karakterini canlandıran Clark Gable bu filmle aldığı en iyi erkek oyuncu ödülünü sonuna kadar haketmiştir. Ellie'yi canlandıran Claudette Colbert de büyük oynadı. Bundan daha güzel bir ikili olamazdı heralde.

Filmin imdb puanı ise 8.2 gayet iyi bir puanla taçlandırılmış. Son zamanlarda yapay filmlerden sıkılanlar ve samimi, içten, keyifli, komik yapım arayanlar için çok doğru bir tercih tavsiye edilir. Eski filmleri seven garanti sever zaten.

8.5/10
 

Aserat

Süper Mod.
Katılım
24 Ağustos 2014
Mesajlar
84,626
Reaksiyon puanı
62,950
Puanı
1,061
Konum
İstanbul
Çok iyi bir romantik komedi olmasının yanı sıra gerçekçiliğiyle de öne çıkan bir başyapıt.

1930'ların Amerikan kültürü ve o dönemin şartları ile ilgili bilgiler verirken bir yandan da ilginç bir aşk hikayesini çok güzel harmanlıyor ve izleyiciyi sıkmamayı başarıyor.

Sade ve yalın anlatımını da çok beğendim, izleyiciyi daha ilk dakikasından kendine bağlıyor. Birçok güzel sahnesi vardı, hangisini sayacağımı bilemiyorum. Aşkın da, mesaj verme kaygısının da dozunda olduğunu düşünüyorum.

Teknik açıdan da çok iyi bir filmdi. Kurgu, sinematografi, müzik... Açıkçası çok beğendim hepsini. Başrollerdeki Clark Gable ve Claudette Colbert, tek kelimeyle muhteşemlerdi. Usta işi oyunlarıyla filmi çok daha iyi bir hale getirmişlerdi kesinlikle.

Sonuç olarak herkesin mutlaka izlemesi gereken, harika bir yapım. Kesinlikle pişman olmayacaksınız.

9/10
 

Danger UA!

Tecrübeli Üye
Katılım
12 Mayıs 2011
Mesajlar
9,085
Reaksiyon puanı
3,713
Puanı
560
Romantik komedi pek sevdiğim bir tür sayılmaz ama bu film çok başarılıydı. Her şeyden önce yol filmi havası vardı ki yol filmlerini çok severim.

Dönemini iyi yansıtmış diyebiliriz ayrıca 1930'lar Amerika'sını izlemek zevk verdi. Daha önce de yazıldığı gibi samimi, sıcak ve içten bir film. İzleyiciyi içine çekince zaten samimi bir film oluyor.

Aslında bir romantik komedideki çoğu klişeler bu filmde var ama rahatsız etmiyor. Zaten birçok romantik komedinin bu filmden ilham aldığını düşünüyorum.

Clark Gable ve Claudette Colbert sempatik bir ikili olmuşlar filmi izlettiler.

Son sahnede surların aynı gerçekteki gibi borazanla yıkılması güzel düşünceydi..:)

7.5/10
 

bazinga

Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,085
Reaksiyon puanı
49,740
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
Yorumlara genel anlamda katılıyorum. Hoş bir romantik komedi olmuş. Yeşilçam filmlerini etkilediğine de katılıyorum. Özellikle Tarık Akan filmlerini andırdı bana film. (Gerçi kaç tane Tarık Akan filmi izledin ve isimleri neydi sorsan sayamam ama neyse böyle bir his uyandırdı. :D)

Özellikle yoldaki ve otel odasındaki sahneler çok hoştu.

Yalnız sonlara doğru bence biraz bozmaya sıkmaya başladı ve en sonu da hiç tatmin etmedi beni. Yine de iyiydi, romantik komedi dalında başyapıt sayılabilecek filmlerden...

Oyunculukları çok da fazla beğenmedim aslında. Yer yer inandırıcılıktan uzak kısımlar yok değildi (kadının bavulu kaybettiği sahne mesela) ama o döneme göre gayet iyi sayılır. Bir de ilgimi çeken bir not. Clark Gable'ın Oscar ödülü bir sitede (veya başka yerde) satışa çıkarılmış bir şekilde ve Steven Spielberg gizli bir şekilde bunu satın alarak Akademi müzesine bağışlamış. :)

7.5/10

Ödüllerimde aday olma ihtimali olan kategoriler:
  • En İyi Film
  • En İyi Erkek Oyuncu (Clark Gable)
  • En İyi Kadın Oyuncu (Claudette Colbert)
  • En İyi Senaryo
 

gundix123

Konu Sahibi
Favori Üye
Katılım
14 Aralık 2011
Mesajlar
4,188
Reaksiyon puanı
3,284
Puanı
459
Romantik komedi türünü ben de pek sevmem ama bu filmi beğeneceğimi düşünüyordum, öyle de oldu. Dönemine göre oldukça iyi bir filmdi.

Clark Gable sevdiğim ve sempatik bulduğum bir oyuncu. Bu filmde de sempatikti bence. Daha önce Gone with the Wind ve ismini unuttuğum bir filmini daha izlemiştim. Gone with the Wind'i çok beğenmesem de Clark Gable'ın performansı iyiydi. Bu filmde hem filmi hem de kendisini beğendim. Diğer oyuncular da iyiydi zamanına göre.

Aslında filmin içinde klişe birçok sahne vardı ama öncü bir film olduğunu düşünürsek belki de "klişe" dediğimiz o sahneler ilk defa bu filmde kullanılmıştır, ki kullanılanlar da olmuştur illaki.

Kısacası, dönemine göre hoş ve izlemesi keyif veren bir film.

Puanım: 8/10
 

destere

Favori Üye
Katılım
15 Ocak 2012
Mesajlar
67,698
Reaksiyon puanı
41,332
Puanı
1,059
yorumları görünce benimde beğenesim geldi :))

beklediğim gibi çıkmadı eski filmleri severim aslındada niye öyle oldu ?
bir konu dikkatimi çekti başroldeki kadının kaşıyla adamın bıyığı aynı incelikteydi :)) başroldeki vatandaşı sevmedim

ayrıca yer yer abartılı sahneler vardı bayağı bir abartıydı hemde
dedektiflerin içeri daldığı sahnede peter la ellie öyle bir rol kestilerki yani dedektifleri kandırmak için hamleti sahnelediler resmen :)

peter ellie yi sırtına alıp mabadına şaplak vurduğunda
ellie öyle tuhaf sesler çıkardıki ahhh uhhh ufff şeklinde bir an +18 porsiyon filmlerimi izliyorum diye şüpheye düştüm :)

filmden sıkılınca filmde zaman duruyor o açıdan otobüs yolculuğunda
söylenen şarkılar çok sinir bozucuydu

ellie nin babası rolündeki vatandaş bizim hulusi kentmen e ne kadar benziyordu babacan ama sert aynı zamanda doğrudan yana sempatik amca ;:)
zaten filmin yanlış anlamalarını falan filan dikkate alırsak
peter ın kadını yanlış anlayıp evlenmekten vazgeçişi , kadının peter ı yanlış anlayıp sevmediği adamla evlenmeye karar verişi
bizim yeşilçam filmlerine esin kaynağı olmuş diyebiliriz ..

kısaca sevmedim :)

ama eski film oluşu siyah beyaz oluşu artı bir unsur yinede

puanım =6
 
Son düzenleme: