Yukarıdaki tartışmayı okudum, mesajlara tek tek cevap vermek yerine toplu bir cevap vereyim böyle daha rahat olacak.
Birincisi bu depremi HAARP ile bağdaştırmak tek kelimeyle deli saçmalığı. HAARP iddiası deniz altından fayın harekete geçirilmesine dayalı, Elazığ'a yakın en büyük su alanı ise Keban Barajı ve Hazar Gölü İnanmayın yani şu HAARP söylentilerine.
İkincisi bu depremde başarılı bir sınav verilmesinin nedeni AFAD. Türkiye Afet Müdahale Planı ilk defa Elazığ Depremi'nde uygulandı ve bu plan görüldüğü kadarıyla başarılı oldu, herhangi bir karışıklık ya da koordinasyon sorunu meydana gelmedi. 99'u saymazsak Van Depremi'nde böyle bir plan yoktu ve neler yaşandığını hatırlıyoruz.
Son olarak da vergiler vs. hafif siyaset şeyleri. 99 depremiyle zamanında geçici olarak deprem vergisi toplandı ve daha sonra bu vergi ÖİV şeklinde kalıcı hale getirildi. Dolayısıyla evet ortada toplanan bir para var ama görüldüğü kadarıyla devlet gereken yardımı yapıyor. Bu vergi binaların güçlendirilmesi ya da yıkılıp yeniden yapılması için kullanılabilir mi, elbette fakat insanlar evim elimden gider diye test yaptırmaktan bile kaçınıyor. Dolayısıyla biraz bizim de hatamız var.
Genel olarak İstanbul'da 7.5 büyüklüğünde bir deprem beklendiği resmi olarak açıklanmış bir durum. Bu noktadan sonra korkulan şey başımıza gelmeden maddi durumumuz el verdiği kadarıyla tedbir almamız gerekiyor. Mesela evde deprem çantası olmadığını fark ettim, bu çok büyük bir ihmal ve hemen hazırlamaya başladım.
kararttığım kısımla ilgili birşey söylemek istiyorum batuhan evet test yaptırmayan vardır katılıyorum ama bu elazığda yıkılan binaya hasarlı diye rapor verilmiş ama hiç bişi yapılmamış bir profesörü dinlemiştim geçen yılın sonlarına doğru dinlemiştim marmara depreminden sonra hiç bir önlem alınmamış yıkılacak evlerin okulların yüzden 80 i duruyor dedi araştırma yapmışlar yani bunları görürken
kusura bakma devletimiz önlem alıyor diyemem ben