Azerbaycan'da Ezan Yasaklandı Mı? Açıklama Geldi...

Tolstoyevski

Emekli
Katılım
14 Temmuz 2014
Mesajlar
24,283
Reaksiyon puanı
39,933
Puanı
1,061
Yaş
27
Konum
Gökteki Yıldızlar ✨✨
Web Sitesi
www.ataturkungencligehitabesi.com
1. Arapça farklı bir dildir, Kur'an dili olan Arapça farklıdır. Bir Iraklıya ya da Suriyeliye sorsan bu ayette ne yazıyor diye anlamaz.
2. 1. maddeye göre baktığımızda Kuran dili için diğer diller (Türkçe'de dahil buna) kelimelerin manalarını tam karşılayamıyor. Kur'an harflerinin kendisine has özellikleri vardır. Bu harflerin bazılarının karşılığı ve okunuş şekli başka dilin alfabelerinde mevcut değildir. Söyleniş bakımından birbirine benzer harfler olsa da, mahreçleri (ağızdan çıkış yerleri) itibariyle de farklıdır. Mesela, arapça için 'lügat-ı dad' denir; yani fatiha suresinin sonundaki 'veleddallin' deki 'dad' harfi hiçbir lisanda bulunmamaktadır. Bu harfin bulunduğu bir kelimeyi başka bir lisanın ifade etmesi mümkün değildir.
3. Bir şeyin orijinali varken neden orijinal olmayanını tercih edeyim ki? Tercümne Kur'anın yerine asla geçemez.
4. Ayrıca hepimiz okula gidiyoruz. Neden? Bir sürü nedeni var ama asıl nedeni bir meslek sahibi olabilmektir. Peki Kur'an dilini öğrenmek için neden çaba göstermiyoruz?
5. Kur'an okuyunca akıl almasa da ruhun gıdasını alır.
6. Kur'an harflerinde 1'e 10 sevap olduğu ise Peygamber efendimiz (sav) tarafından bildirilmiştir.
Kur'an tercüme edilmiyor, edilemez zaten. Mealleri var sadece. Tam olarak karşılığı olmadığı için arapça dinlenilmesi doğru olandır.
Son zamanlarda çok fazla yerde gördüğüm için sadece bu kısmı cevaplamak istedim.

Bu tür romantik gerekçelerin günümüz dünyasında yeri yok. Kitapta aklınızı kullanın yazıyor, kitabı harfi harfine anlamını bilmeden okuyup geçin değil. Yahu düşün koskoca Tanrısın, sonsuz galaksileri evreni yaratmışsın ve okyanusta bir kum tanesinin trilyonda bir küçüklüğündeki dünyasındaki bir bölgeye sana ait kurallardan ve sözlerden oluşan bir tebliğ indirmişsin kimi zaman “kalbe inme” gibi yollarla. Neyse, bütün meselen indirdiğin o bölgedeki yerel halkın diliyle, peygamber dahi öldükten çok çok sonra bir araya getirilio oluşturulan kitabın bilmem ne hecesinin farklılığını kafaya takmak.

Gerçekten de aklınızı kullanın yazan bir kitapta bu “tam olarak çevrilmez o yüzden orijinalini okumak gerekir” gerekçesi başlı başına çok muhteşem bir tutarsızlık. Yetmedi, “bütün dünyaya, bütün insanlığa gönderilmesi” iddiasında bulunan bir dine dahil “sadece Arapça” diye dayatmak ise o dinin yaygınlaşmasını ve hoş görülmesini engellemekten ve sadece bir coğrafyaya mâl olmuş olmaktan, dolayısıyla dine ihanetten başka bir şey değil.

Ama işin acı tarafı, sanırım Orta Çağ’da Avrupa’daki Hristiyanlar da bu gibi detaylara takılı kalıp İncilin Latinceden ya da orijinal dili her neyse ondan çevrilmesini doğru bulmuyor ve anlamını bilmeden okumaya çalışarak kendilerince kutsal vazifeyi yerime getirip cennetten birkaç köşk daha almış oluyorlardı. Halbuki bazı şeyler o kadar açık ve net ki. Kuru ve kör muhafazakarlık engel oluyor işte genel olarak.
 
  • Beğendim
Reactions: DarkLegenD

S.G.A.T.

Favori Üye
Katılım
12 Şubat 2012
Mesajlar
22,974
Reaksiyon puanı
8,356
Puanı
1,061
Bu tür romantik gerekçelerin günümüz dünyasında yeri yok. Kitapta aklınızı kullanın yazıyor, kitabı harfi harfine anlamını bilmeden okuyup geçin değil. Yahu düşün koskoca Tanrısın, sonsuz galaksileri evreni yaratmışsın ve okyanusta bir kum tanesinin trilyonda bir küçüklüğündeki dünyasındaki bir bölgeye sana ait kurallardan ve sözlerden oluşan bir tebliğ indirmişsin kimi zaman “kalbe inme” gibi yollarla. Neyse, bütün meselen indirdiğin o bölgedeki yerel halkın diliyle, peygamber dahi öldükten çok çok sonra bir araya getirilio oluşturulan kitabın bilmem ne hecesinin farklılığını kafaya takmak.

Gerçekten de aklınızı kullanın yazan bir kitapta bu “tam olarak çevrilmez o yüzden orijinalini okumak gerekir” gerekçesi başlı başına çok muhteşem bir tutarsızlık. Yetmedi, “bütün dünyaya, bütün insanlığa gönderilmesi” iddiasında bulunan bir dine dahil “sadece Arapça” diye dayatmak ise o dinin yaygınlaşmasını ve hoş görülmesini engellemekten ve sadece bir coğrafyaya mâl olmuş olmaktan, dolayısıyla dine ihanetten başka bir şey değil.

Ama işin acı tarafı, sanırım Orta Çağ’da Avrupa’daki Hristiyanlar da bu gibi detaylara takılı kalıp İncilin Latinceden ya da orijinal dili her neyse ondan çevrilmesini doğru bulmuyor ve anlamını bilmeden okumaya çalışarak kendilerince kutsal vazifeyi yerime getirip cennetten birkaç köşk daha almış oluyorlardı. Halbuki bazı şeyler o kadar açık ve net ki. Kuru ve kör muhafazakarlık engel oluyor işte genel olarak.
Konuyu yanlış yere yönlendirdin. Kur'an'ın tercüme edilmesi yanlış değil, ezanın başka dilde okunması yanlış. Ezan namaz kılmak için olan çağrı. Dini anlatmak için kullanılmıyor. İslam'i anlamak, anlatmak için tabi ki türkçe mealleri okunmalı. Dinimiz herkes tarafından anlaşılmalı.
Ezanı türkçe okumak doğru değil, namaza çağrı yaparken en doğru şekilde çağrı yapman gerekir. :):)
 
  • Üzücü
Reactions: DarkLegenD

emreemreu

Süper Mod.
Katılım
10 Şubat 2011
Mesajlar
29,854
Reaksiyon puanı
6,292
Puanı
1,060
Konum
Türkiye
Bu tür romantik gerekçelerin günümüz dünyasında yeri yok. Kitapta aklınızı kullanın yazıyor, kitabı harfi harfine anlamını bilmeden okuyup geçin değil. Yahu düşün koskoca Tanrısın, sonsuz galaksileri evreni yaratmışsın ve okyanusta bir kum tanesinin trilyonda bir küçüklüğündeki dünyasındaki bir bölgeye sana ait kurallardan ve sözlerden oluşan bir tebliğ indirmişsin kimi zaman “kalbe inme” gibi yollarla. Neyse, bütün meselen indirdiğin o bölgedeki yerel halkın diliyle, peygamber dahi öldükten çok çok sonra bir araya getirilio oluşturulan kitabın bilmem ne hecesinin farklılığını kafaya takmak.

Gerçekten de aklınızı kullanın yazan bir kitapta bu “tam olarak çevrilmez o yüzden orijinalini okumak gerekir” gerekçesi başlı başına çok muhteşem bir tutarsızlık. Yetmedi, “bütün dünyaya, bütün insanlığa gönderilmesi” iddiasında bulunan bir dine dahil “sadece Arapça” diye dayatmak ise o dinin yaygınlaşmasını ve hoş görülmesini engellemekten ve sadece bir coğrafyaya mâl olmuş olmaktan, dolayısıyla dine ihanetten başka bir şey değil.

Ama işin acı tarafı, sanırım Orta Çağ’da Avrupa’daki Hristiyanlar da bu gibi detaylara takılı kalıp İncilin Latinceden ya da orijinal dili her neyse ondan çevrilmesini doğru bulmuyor ve anlamını bilmeden okumaya çalışarak kendilerince kutsal vazifeyi yerime getirip cennetten birkaç köşk daha almış oluyorlardı. Halbuki bazı şeyler o kadar açık ve net ki. Kuru ve kör muhafazakarlık engel oluyor işte genel olarak.

Romantik gerekçeler nedir ya?

Kardeşim bu zamana kadar yüzbinlerce evliya, alim gibi insanlar gelmiş. Dini konularda bir sürü çalışmalar yapmışlar ve onların söyledikleri de bunlar.

Peki sen dinin gerekliliklerinden hangilerini yapıyorsun? Sadece meal okuyup, Türkçe ezan okuyorsan devam edebilirsin. :):)
 

Ahmed

Emekli
Katılım
12 Eylül 2013
Mesajlar
25,152
Reaksiyon puanı
16,027
Puanı
1,060
Ben kendim dinlere inanmıyorum, islam, hristiyan vb. fark etmez.. Amma ezan sesini duymak güzel, özellikle sabah ezanında böyle kulağa hoş geliyor. Amma normalde de camii sayı Azerbaycanda çok azdır, heryerde kolay kolay duymak zordur.