AMC Better Call Saul - 5. Sezon Yorumları

Şerlok beyciğime bak, önceki bölümleri bile atlamamış, üşenmemiş hepsini tek tek yazmış yorumlamış :A Ben zaten önceki bölümleri yorumlamayan bir insan olarak yine onları atladım ve 7. bölümden itibaren kalan bölümleri tek tek yorumlayacağım artık :A (yorumlamadı) @Dosi
Oyüzden harikamı kaptı :A

Benden bu kadar çekiniyormuş ki hepsini tekrardan yorumlamış :A ama 6. bölüm yorumu önceden 2 kat uzundu :A
 
Parantez içi reis bu kez bu savaşı kazanamayacak :A (kazandı)

:A

1464546280.jpg
 
@Araf 1-5 yorumlarını firlatabilirsin buraya :A
 
  • Beğendim
Reactions: Araf
1. Bölüm:

Beşinci sezonda da, önceki sezonlar gibi yine Jimmy'nin son durumu hakkında bilgi verildi. Önceki sezonlara göre daha uzun ve daha olaylı bir giriş kısmıydı. Jimmy'nin yakalanma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını gördük ama tabii ne olduğunu altıncı sezonun ilk bölümünde göreceğiz gibi görünüyor. Saul Goodman bir yolunu bulur. Bulamazsa altıncı sezonda sonunu göreceğiz gibi görünüyor. Gelecek sezon dizinin final sezonu olacak.

Esas kısımlarına baktığımızda, kaldığı yerden devam etti dizi. Temposuz başladı aslında, öyle de gitti. Herhangi bir hareketlilik de göremedik. Gördüğümüz şey, Saul Goodman'ın artık doğduğuydu. Kim Wexler'in, Jimmy ile muhabbetinin devam ettiğiydi. Jimmy ile Kim arasında bağların yavaş yavaş koptuğunu izleyeceğiz artık ya bu sezon ya da gelecek sezon. Kim etik davranış sergilemeye çalışan bir tip. Haliyle Saul Goodman olarak Jimmy ile bağları kopacaktır ya da Kim'e bir şey olacak. Aslında çizgisini bozmayıp, Kim'le evlenip gitse de olurdu. Şu anda çok para kazanmamış olurdu ama en azından saklanmak zorunda kalmazdı. Bölümün sonu da biraz havada kaldı gibi durdu. Jimmy ile Kim arasındaki diyalogla başladı, Kim'le bitti. Yine de Saul Goodman'ın doğuşunu gördük, kendisini tanıtmasını da gördük ve bunun artacağını da düşünürsek, hareketlilik de artacaktır.

Mike rolüyle Jonathan Banks, önceki sezonlara göre bir tık daha çökmüş gibi durdu gözümde. Yaşı 70'lerde olduğu için doğal aslında. Konuşurken zorlanıyor gibi geldi. Ses biraz daha kalınlaşmış gibi duruyordu. Kaldığın yerden devam etmek biraz dezavantaj olabiliyor ya da geriye dönüp devam etmek. Oyuncular bir şekilde değişime uğruyor ve oyuncular, o eski görüntülerinden uzak kalıyor. Breaking Bad'in filminde bu net bir şekilde belli oluyordu, oyuncular büyük değişime uğramıştı ve eski görüntülerinden uzaktı. Her şeye rağmen hikâyeye bağlı kalmak daha iyi ve Breaking Bad ile bu dizi, bunu başarabilen nadir dizilerden biri.

2. Bölüm:

Jimmy ile Kim'i ev hayali kurarken gördük. Evde çocukça şey yapan ikili, dışarı çıkarken evle ilgilenen kişinin soğuk yüzüyle karşılaştı. Evle ilgilenen kişi de, Breaking Bad'deki Marie'yi andırıyordu. Aslında böyle bir detay olsaydı eğer, çok iyi olurdu. Jimmy, dava için %50 indirim yapması da iyi olmadı, kötü sonuçlar doğurdu ama yine de müvekkil sayısı arttı. Bir de asansörde Bölge Başsavcı Yardımcısı ile de kalınca, istediği sonuçları çıkarabildi. Anlaşılan asansörde kalma işini de kendisi ayarladı. Taktik başarılıydı, başarılı bir şekilde işi bitirdi.

Bölümün yıldızı bana göre Nacho Varga. Gustavo Fring'in evden alıp, Lalo Salamanca'nın kendisine güvenmesini sağlamasını ve onun hakkında bilgi sızdırmasını istemesi ya da tehdit etmesi, onu başka birisine dönüştürdü. Bu uğurda Krazy-8'i, yani Domingo'yu feda etti. Domingo'nun şanssızlığı, polislerin geldiği sırada gitmeyen malı, borulara vurarak gitmesine sebep olmaktı. Domingo, Breaking Bad'de Walter'ın boğarak öldürdüğü karakterdi. O dönemler hem imajı farklıydı, hem daha gençti, tam anlaşılmıyordu kim olduğu. Bu bölümde bir tık daha öne çıktı. Breaking Bad olarak düşünürsek, zamanla bu dizide aktifliği artacak gibi görünüyor. Nacho'ya dönersek, polislerin gelmesinin üzerine, Lalo'nun güvenini kazanmak için, evdeki malları çok iyi bir şekilde girip alması vardı ve bölümdeki en büyük aksiyondu. Sonuç olarak Lalo'nun güvenini kazanmayı başardı. Domingo'yu da muhtemelen son sahnede Jimmy'nin yanına Nacho geldiğini düşünürsek, Jimmy kurtaracak. Mike bu bölümde fazla görünmedi. Son zamanlarda yaşadıkları o kadar yıpratmış olacak ki, torunu Kaylee'i oğlu hakkında sorular sorduğunu görünce azarladı.

3. Bölüm:

Lalo, Domingo için Nacho aracılığıyla Saul Goodman'ı devreye soktu. Saul Goodman görünümlü Jimmy McGill böylece iyiden iyiye karanlık tarafa geçiş yapmış oldu. Jimmy'nin, Lalo karşısında gerilmeye başlaması ve parayı anlık istemesi de ilginçti. Avukatlık var olmasına var ama fiyat biçme konusunda doğaçlama iş yapıyor. Bob Odenkirk o sahnelerdeki performansı çok iyiydi. Kim Wexler, Mesa Verde için büyük çaba gösteriyor ve Acker ile inatla evini bırakması konusunda ikna etmeye çalıştı. Acker gibi iletişim kurmakta sıkıntı yaşayan insanlarla konuşmak zordur ama Kim'in çabası takdir edilesiydi. Nacho'nun babası da bizim Anadolu insanı gibi görüntüsü var, kişiliği de fakir ama gururlu.

Mike'ın sahneleri de azalmaya başladı, yalnız elemanın elini iyi büktü. Önceki dört sezona göre sahnelerinde ciddi azalma var. Belki senaryo gereği, belki de yaşından dolayı, bunu ilerleyen bölümlerde görürüz artık. Jimmy'nin karanlık tarafa geçmesiyle birlikte aynı zamanda Hank ile Steve'yi de görmeye başladık. Dean Norris'in sesinde incelme var gibi geldi. Yaş ilerledikçe genelde ses kalınlaşır, Dean Norris'in sesi incelmiş gibi geldi ya da belki diziyle alakalıdır. Hank'i görmek iyiydi. Dean Norris tabii burada konuk oyuncu olarak yer alıyor. Belki de bu sezon böyle olacak, altıncı sezonda daha fazla rol almaya başlayacak. Belki de Breaking Bad'deki Walter White karakteriyle Bryan Cranston karşımıza çıkacak. Böyle bir sürpriz bekliyorum. Sonun başlangıcı gibi bir şey olur ve çok iyi olur.

4. Bölüm:

Geçen bölümde Jimmy, Domingo'yu muhbirlik üzerine kurulu olan bir senaryoda oynatmıştı Hank ve Steve'ye karşı. Bu senaryoda Gustavo Fring'in paraları bu bölümde bile bile gitmiş oldu. Gustavo'nun yüzünden düşen de bir parçaydı bunu bildiği için. Jimmy McGill, çılgın bir savunma yaparak ikna etmeye çalıştı hakimi ve bunu gören Kim, Acker'in davasını aldırmaya çalıştı. Jimmy çok zeki bir karakter olduğu için, Acker'in kafasına benzetmeli bir fotoğraf ile girdi. Zeka dolu insan olduğunu gösterdi Jimmy, Acker davasını alarak ve Mesa Verde'nin işini baltalamaya çalışacak belki de. Howard Jimmy'e iş teklif etti, Jimmy'nin tepkisi başta şaşırmak, sonda da jenerikten önce aldığı bowling toplarını Howard'ın evine ve arabasına atmak oldu. Howard aslında ikiyüzlülük yapmış oldu ve abisi Chuck'ın hayatını kaybetmesinde de büyük rolü olmuştu. Jimmy her türlü büyüyecek ve yolunu da bulacak. Howard ile haliyle yan yana gelmesi mümkün değildi, o attığı bowling toplarıyla da net bir şekilde belli etmiş oldu tavrını. Mike'ın çöküşü sürüyor. Geçen bölümde elini büktüğü elemanın arkadaşları tarafından feci bir şekilde darp edildi. Ortalığı yakıp geçen Mike, son zamanlarda acayip bir şekilde düşüşe geçti. Umarım sahalarda görmek istediğimiz Mike geri döner.

5. Bölüm:

İki eksende gelişti olaylar. Bir tarafta Jimmy ile Kim'in Mesa Verde ve Acker arasındaki dava meselesi, bir tarafta da Mike ile Gustavo'nun yol ayrımına gelmesi. Jimmy'nin, Kim'in isteği doğrultusunda Acker'e yardım etmeye çalışması, Kim'in cephesinde iyi karşılanmadı. İyi karşılanmaması da doğal aslında. Her şey olup biterken, "pat" diye erkek arkadaşın karşı tarafın davasını alıyor. Şüphelendirici bir şeydi bu ve özellikle bu durumdan patron Rick kıllandı. Kevin ya da Paige bu kadar üstünde durmamasına rağmen, Kim'in patronu Rick üstünde fazla durdu. Kim profesyonelce davranmayarak hata yaptı, üstüne Jimmy'i işin içine katarak daha büyük hata yaptı. Profesyonellik dışı düşündüğümüzde ise, doğru olanı yaptı. Acker her ne kadar huysuz bir ihtiyar olsa da, o evde bir emeği var, anıları var ve o anıları bir çırpıda silip atamazdı. Jimmy'nin bu kadar büyük uğraşları karşısında, karşı tarafta büyük bir avukat ordusu var ve kendisi de bunu biliyor.

Mike ise, bu sezon acayip bir şekilde durgundu. Gustavo'dan da yavaş yavaş kopmaya, bunalıma girmeye başlamıştı. O kadar koptu ki her şeyden, en sonunda toplu dayak yeyip, bıçaklanacak kadar kötü duruma düştü. Burada da işte Gustavo Fring devreye girdi. Yol ayrımına düştü ikili. Breaking Bad'de çok fazla konuşmayıp sadece işini yapan Mike, Gustavo'ya her şeyi söyleyebiliyor. Yol ayrımından sonra muhtemelen Mike'ı daha aktif bir şekilde görebileceğiz. Daha sert bir şekilde kendini gösterecek Mike ve daha az konuşup, çok iş yapacak. En azından Breaking Bad'de görünen yüzü az laf, çok işti. Bu bölümden sonra hem Jimmy ve Kim cephesinde, hem de Mike ve Gustavo cephesinde hareketlilik artacaktır. Jimmy ve Kim cephesinde dava konusu iyice derinleşecek gibi görünüyor. Mike ve Gustavo cephesinde ise, Salamanca cephesi ortalığı hareketlendirecektir.
 
5x6

Silinen yorumun yerine aynı uzunlukta olmasa da bir şeyler karalamak lazım... Gerçekten çılgın bir bölümdü Saul Goodman etkisini net bir şekilde hissettiren...

Kim'in Saul'u olaya dahil etmesiyle ortalığın karışacağı belliydi. Bölüm başında bunun emarelerini verdi aslında. Kim istemeyince tamam diyip geçiştirdi ve sonrasında bombayı patlattı. Hem Kim'in hem Mesa Verde'nin kucağına attı. Logo mevzusu, diğer tüm mevzular, delili olmayan montaj videosu, tüm bunların bir araya gelmesiyle Saul karşısındaki herkesi alaşağı etti ve Kim'i yok etti resmen. Ve ben bunu izlerken hem güldüm hem keyif aldım. Son sahnede Kim ve Saul'un yüzleşmesi çok iyiydi. Rhea Seehorn baya döktürmüş.

Mike'ın geçen bölümki Gus'la olan diyaloğundan sonra artık sahalara dönmesini bekliyorduk ve öyle de oldu. Klasik Mike'lık hareketlerle eski defterleri açarak Lalo'u bir şekilde içeri aldırdı. Ama Lalo'nun orada kalmayacağı ve olayların değişeceği çok belli. Bundan sonrasında kartel tarafı iyice yoğunlaşacaktır.

9.5/10

5x7


Bir önceki bölümden bir tık daha durgun ama son kısmıyla fitili ateşleyen bir bölümdü. Bundan sonra gerçekten kimse emniyette değil... Çünkü Saul Goodman burada ve her şeyiyle hazır...
Evlenelim dediklerinde bunun gerçekten olacağını beklemiyordum. Ama gerçekten oldu ve çok da ilginç oldu. Ortaklaşa anlaşmalı bir yasal birliktelik gibi gözüküyor ama aralarındaki sevgi hala bir şekilde yerinde duruyor. Artık birbirlerine son derece şeffaf ve her şeyi anlatan bir ikili gibi duruyorlar. Ama bunun nasıl devam edeceği çok belirsiz şu aşamada.

JMM mevzusu çok güzel bağlandı. Bölümün adını ilk gördüğümde bu ne alaka diyordum. Açıklaması ve sonradan gittiği nokta çok hoşuma gitti. Lalo'nun avukatı kim olacaktı. Elbette Saul Goodman olacaktı. Mike'ın Saul'un evine gitmesi ve oradaki sahneler çok iyiydi. Mahkeme sahnesi çok çok iyiydi. Özellikle Lalo'nun rol kesmesi arkadaki aile üzerinden yapılan dram istemsizce güldür. Saul'un kendi içinde vicdanıyla yaptığı savaş da sahnenin veriliş kalitesini de düşününce etkileyiciydi. Lalo'yu içeri sokan da dışarı çıkaran da Mike'ın kendisi oldu. İlginç de oldu doğrusu. Ama tabi mantığı belli olduğu için yadırgamıyorsunuz izlerken.

Son sahne ise... Artık kelimelerin yetersiz kaldığı ve Bob Odenkirk şovunun zirveye çıktığı noktayı bize gösterdi. Howard'la yaptığı konuşma ve orada söylediği sözler tam anlamıyla tokat gibiydi. Jimmy gibi bir karakterin baştan sona verilen mükemmel karakter gelişiminin tam anlamıyla açıklamasını ve anlamını bu sahnede görüyoruz... Tek kelimeyle muazzam...

9.3/10
 
  • Beğendim
Reactions: Sherlock and Araf
Yorumlarını yedekle @MEnes her ihtimale karşı Word belgesine yazarak. Hatırlamak istersin belki ileride, direkt açıp bakarsın. :)
 
  • Beğendim
Reactions: MEnes
Yorumlarını yedekle @MEnes her ihtimale karşı Word belgesine yazarak. Hatırlamak istersin belki ileride, direkt açıp bakarsın. :)
Hafızamın kuvvetine dayanarak böyle şeyler yapmak doğru gelmiyor bana. :A Yorum olayını anlık yaşayıp, olayın ruhunu hissetmek daha bir tatlı geliyor ve yedekleyesim gelmiyor niyeyse... :A
 
  • Beğendim
Reactions: Araf
Hafızamın kuvvetine dayanarak böyle şeyler yapmak doğru gelmiyor bana. :A Yorum olayını anlık yaşayıp, olayın ruhunu hissetmek daha bir tatlı geliyor ve yedekleyesim gelmiyor niyeyse... :A
İstediğin kadar güçlü bir hafızan olsun, hafızanın işlevi aynı zamanda unutmak. Sonuç olarak yıllar geçecek ve bir bakmışsın, hatırlamıyorsun bile. Eğer hatırlıyorsan, daha birçok şeyi hatırlıyorsundur ve bu pek iyi bir şey değil. Edebiyat yaparak bağladım olaya da neyse. Ben önce dizi izlediğim yerlerde kaydederek başladım, sonra Word'e kaydetmeye başladım yeniden hatırlamak için. :D
 
  • Beğendim
Reactions: MEnes
İstediğin kadar güçlü bir hafızan olsun, hafızanın işlevi aynı zamanda unutmak. Sonuç olarak yıllar geçecek ve bir bakmışsın, hatırlamıyorsun bile. Eğer hatırlıyorsan, daha birçok şeyi hatırlıyorsundur ve bu pek iyi bir şey değil. Edebiyat yaparak bağladım olaya da neyse. Ben önce dizi izlediğim yerlerde kaydederek başladım, sonra Word'e kaydetmeye başladım yeniden hatırlamak için. :D
Ya zaten hatırlamadığım ve detayların aklımdan çıktığı bir sürü iş var. Çünkü yıllar geçiyor ve sürekli yeni şeyler izliyoruz. Zaman öyle güçlü bir şey ki karşısında güçsüz kalıyoruz el mahkum... Ama mesela hatırlamak şu yönden olumlu gelebilir. O eser öyle bir eserdir ki üzerinden çok zaman geçmesine rahmen hala hafızanda detayları vardır. Bu da o eserin zamana yenik düşmediğini ve değerini hatırlatır. Bu yönden bakmak işin boyutunu değiştiriyor sanki. :D Kaydetme işine bakarım, yaparım diyemiyorum ama belki yaparım... :A
 
  • Beğendim
Reactions: Araf
Ya zaten hatırlamadığım ve detayların aklımdan çıktığı bir sürü iş var. Çünkü yıllar geçiyor ve sürekli yeni şeyler izliyoruz. Zaman öyle güçlü bir şey ki karşısında güçsüz kalıyoruz el mahkum... Ama mesela hatırlamak şu yönden olumlu gelebilir. O eser öyle bir eserdir ki üzerinden çok zaman geçmesine rahmen hala hafızanda detayları vardır. Bu da o eserin zamana yenik düşmediğini ve değerini hatırlatır. Bu yönden bakmak işin boyutunu değiştiriyor sanki. :D Kaydetme işine bakarım, yaparım diyemiyorum ama belki yaparım... :A
Çünkü emek vererek yorum yapıyorsun, yanlışlıkla da olsa silinebiliyor. Bunun önüne geçmek de iyi olabiliyor. Gerçi bir açıdan da zaman kaybı oluyor, yine de yedeklemek iyidir. :D
 
  • Beğendim
Reactions: MEnes
5x8

Sezonun ve Better Call Saul macerasının en iyi bölümüne hoş geldiniz. Bir destan yazıldı bu bölümde. Dahi Vince Gilligan ve oyuncu kadrosunun mükemmel ve kusursuz orkestrası adeta. Breaking Bad vibes...

Gilligan'ın harika yönetmenliğinin zirve yaptığı bölüm diyebiliriz. Ozymandias adlı efsanevi Breaking Bad bölümüne benzer bir bölüm de diyebiliriz. Yine Walt ve Jesse'nin çölde kaldıkları '4 Days Out' bölümüne bol bol benzerlikler var diyebiliriz. Ama bunların hepsini Better Call Saul'un kendi orjinalliği içinde yedirtmek bambaşka bir ustalık eseri. Gerçekten ama gerçekten izlerken bu kadar keyif aldığım sanat eseri sayısı çok azdır. Better Call Saul hep ama hep daha iyisini yapmayı başarıyor. Daha iyisini ve daha iyisini görmeye de devam edeceğiz gibi duruyor...

Saul Goodman'ın 'Bagman'lik yaptığı çılgın bir macera gördük bu bölümde... Her şey sakin ve normal başladı aslında. Lalo ile konuşup bu işi başka birine ver muhabbeti pazarlığı yükseltmek içindi haliyle. Payını da belirledikten sonra Saul ve Kim'in gider ayak konuşmaları güzeldi. Kim'in gerginliği hissediliyordu her halinden. Haklıydı da bunda tabi. Saul'un bu konuyu Kim'le konuşması Kim'in başına sorun açacaktı bunu biliyorduk ve bu bölümde bunu net şekilde görmüş olduk...

Saul yola çıktı ve malum kellerden parayı aldı. Zaten bu dizide veya Breaking Bad'de o keller ne zaman gözükse işler karışıyor ve o bölüm muazzam bir bölüm oluyor. Bölüm başı kelleri gördük ve bölümün bir nevi çılgın bir bölüm olacağını hissettim. Parayı aldıktan sonra da Lalo'nun tayfadaki hainin telefonla birini alması sonucu Saul'un yolu kesildi ve sonrası freni patlamış araç gibi uçuşa geçen bir bölüm. Ozymandias vari çatışma sahnesi. Aklıma Hank reyizin sonunu hatırlattı... Mike'ın işini sağlama almak için aldığı tedbirler vardı elbette. Ama o da bu kadar olacağını tahmin etmemiş ki Saul'le yalnız kaldılar. Ve gerisi muazzam çöl yolculuğu...

Baştan sona tüm yolculuk gerçekten inanılmazdı. Sanki oradaydık. Sanki onlarla beraber o çılgın yolculuğa çıktık. Susuzluk, açlık, yorgunluk... Oyuncular öyle muazzam oynamışlar ki biz de hissettik bu yorgunluğu. Mike'ın neden bunu yaptığını açıkladığı sahne oradaki destansı oyunculuk... Saul'un keza baştan sona duyguyu inanılmaz yansıtması. O çaresizlik hissini vermesi. Jimmy'nin arabasının gidişi, kahve bardağının delinmesi, tüm bu olaylardan sonra en sonda da artık bu çölde Jimmy'nin ölüp Saul'un temelli olarak yerini almasını gördük diyebiliriz... Kalan son adamı öldürdükleri sahnedeki tavırları buna delalet ediyor resmen. Mike ve Jimmy arasındaki kimya zaten baştan beri bir başkaydı. Bu bölümle karşılıklı şovlarını görmek ayrı bir tat verdi.

Kim Lalo sahnesi ise çok başkaydı. Kim'in gözlerindeki korku, gerginlik ve huzursuzluk çok iyi yansıtılmış bir oyunculuğun ürünü. Lalo'nun Kim'i tanıması ve Mike'ın da dediği gibi Kim'in oyunda olması artık son 2 bölümde işlerin çok başka yere gideceğini gösteriyor gibi. Belki Kim ölmeden bu macera bitebilir ama kartel mevzusunu bildiği için tehlikeye girmeden bu işten kurtulması pek mümkün gözükmüyor. Sezon finalinde vurucu şeyler izleme olasılığımız yüksek gibi duruyor. Artık son 2 bölüm kaldı ve final sezonu önce olayların ne kadar çığırından çıktığını, çıkacağını görmek için sabırsızlanıyorum...

10/10
 
5x8

Sezonun ve Better Call Saul macerasının en iyi bölümüne hoş geldiniz. Bir destan yazıldı bu bölümde. Dahi Vince Gilligan ve oyuncu kadrosunun mükemmel ve kusursuz orkestrası adeta. Breaking Bad vibes...

Gilligan'ın harika yönetmenliğinin zirve yaptığı bölüm diyebiliriz. Ozymandias adlı efsanevi Breaking Bad bölümüne benzer bir bölüm de diyebiliriz. Yine Walt ve Jesse'nin çölde kaldıkları '4 Days Out' bölümüne bol bol benzerlikler var diyebiliriz. Ama bunların hepsini Better Call Saul'un kendi orjinalliği içinde yedirtmek bambaşka bir ustalık eseri. Gerçekten ama gerçekten izlerken bu kadar keyif aldığım sanat eseri sayısı çok azdır. Better Call Saul hep ama hep daha iyisini yapmayı başarıyor. Daha iyisini ve daha iyisini görmeye de devam edeceğiz gibi duruyor...

Saul Goodman'ın 'Bagman'lik yaptığı çılgın bir macera gördük bu bölümde... Her şey sakin ve normal başladı aslında. Lalo ile konuşup bu işi başka birine ver muhabbeti pazarlığı yükseltmek içindi haliyle. Payını da belirledikten sonra Saul ve Kim'in gider ayak konuşmaları güzeldi. Kim'in gerginliği hissediliyordu her halinden. Haklıydı da bunda tabi. Saul'un bu konuyu Kim'le konuşması Kim'in başına sorun açacaktı bunu biliyorduk ve bu bölümde bunu net şekilde görmüş olduk...

Saul yola çıktı ve malum kellerden parayı aldı. Zaten bu dizide veya Breaking Bad'de o keller ne zaman gözükse işler karışıyor ve o bölüm muazzam bir bölüm oluyor. Bölüm başı kelleri gördük ve bölümün bir nevi çılgın bir bölüm olacağını hissettim. Parayı aldıktan sonra da Lalo'nun tayfadaki hainin telefonla birini alması sonucu Saul'un yolu kesildi ve sonrası freni patlamış araç gibi uçuşa geçen bir bölüm. Ozymandias vari çatışma sahnesi. Aklıma Hank reyizin sonunu hatırlattı... Mike'ın işini sağlama almak için aldığı tedbirler vardı elbette. Ama o da bu kadar olacağını tahmin etmemiş ki Saul'le yalnız kaldılar. Ve gerisi muazzam çöl yolculuğu...

Baştan sona tüm yolculuk gerçekten inanılmazdı. Sanki oradaydık. Sanki onlarla beraber o çılgın yolculuğa çıktık. Susuzluk, açlık, yorgunluk... Oyuncular öyle muazzam oynamışlar ki biz de hissettik bu yorgunluğu. Mike'ın neden bunu yaptığını açıkladığı sahne oradaki destansı oyunculuk... Saul'un keza baştan sona duyguyu inanılmaz yansıtması. O çaresizlik hissini vermesi. Jimmy'nin arabasının gidişi, kahve bardağının delinmesi, tüm bu olaylardan sonra en sonda da artık bu çölde Jimmy'nin ölüp Saul'un temelli olarak yerini almasını gördük diyebiliriz... Kalan son adamı öldürdükleri sahnedeki tavırları buna delalet ediyor resmen. Mike ve Jimmy arasındaki kimya zaten baştan beri bir başkaydı. Bu bölümle karşılıklı şovlarını görmek ayrı bir tat verdi.

Kim Lalo sahnesi ise çok başkaydı. Kim'in gözlerindeki korku, gerginlik ve huzursuzluk çok iyi yansıtılmış bir oyunculuğun ürünü. Lalo'nun Kim'i tanıması ve Mike'ın da dediği gibi Kim'in oyunda olması artık son 2 bölümde işlerin çok başka yere gideceğini gösteriyor gibi. Belki Kim ölmeden bu macera bitebilir ama kartel mevzusunu bildiği için tehlikeye girmeden bu işten kurtulması pek mümkün gözükmüyor. Sezon finalinde vurucu şeyler izleme olasılığımız yüksek gibi duruyor. Artık son 2 bölüm kaldı ve final sezonu önce olayların ne kadar çığırından çıktığını, çıkacağını görmek için sabırsızlanıyorum...

10/10
Benden önce izleyip yorum atman 😱
@Araf ben şimdi tamamladım. Şimdi yoruma geçeceğim :Z
 
  • Beğendim
  • Güldürdün
Reactions: Araf and MEnes
Tek kelimeyle Mükemmel bir bölümdü :bhr: Baştan sona temposunu düşürmedi ve kendimi izlerken kaptırdım.
5×8
Parayı alma ve ordaki mücadele mükemeldi. Resmen kıpırdamadan heyecanla izledim. Adamlara ateş edeni önce acaba ikizler mi diye düşündüm ama sonra Mike olduğunu tahmin ettim.
Okadar araba vardı, hiç biri yâr olmadı onlara :A işin sonunda yürümek zorunda kaldılar. Saul'un performansı harikaydı, ateş edilirken ki çaresizliği ve arabasını yok oluşunu çaresizce izlemesi, o duyguyu bizede yaşattı. Yalnız adamlar vurulduğunda Saul'un silahın birine dokunması umarım ilerde başına bela olmaz. O kısım dikkatimi çekti.

Son adamı vurduklarında o arabadaki su küpünüde vurmuş olmaları talihsizlikti. Saul kendi idrarını içmek zorunda kaldı.

Kim'in Lalo'yu ziyaret etmesi ilerde onunda başını belaya sokacaktır. Mike'de Kim'in olaya dahil olduğunu biliyor. Bakalım bu olaylar nasıl devam edecek. Kim'in endişeside gayet net bir şekilde belliydi.
 
Öncelikli olarak sezonun şu ana kadarki en iyi bölümü, dizinin de en iyi bölümlerinden birisiydi. Hatta bu bölümü direkt olarak macera bölümü diye sinemalara çıkarsınlar, hiç sırıtmaz. Bir bu bölüm, bir de sadece mahkeme üzerine kurulu olan 3. sezon 5. bölüm film gibiydi. O bölümü de film niyetine sunsunlar, hukuk içerikli film olarak ödüllü film olur. Bu bölüm de, IMDb üzerinde 3. sezon 5 .bölüm gibi en çok oylanan ve en yüksek puana sahip olan bölüm olacaktır.

Bu bölümde ne vardı? Bu bölümde hırslı bir adamın giderek daha da ortaya çıkışı vardı. Hani adım adım atarsın ya zirveye çıkmak için, daha çok para kazanmak için; işte bu bölümde ona ulaşmaya çalışan bir adamın ortaya çıkışı vardı. Önceki bölümlerde gördüğümüz o hırslı adamın bu cendereden çıkışında daha da hırslı olacağını göreceğiz. Walter White gibi adamsın Jimmy McGill; o Heisenberg oldu, sen Saul Goodman. İkiniz de hırslandınız, sonunda eriyip bittiniz.

Dizinin yönetmenliğini üstlenen Vince Gilligan'ın çok başarılı bir yönetmenlik yaptığını da söyleyebilirim. Diziyi oluşturan da kendisi zaten, aynı Breaking Bad'deki gibi. Kendi zevklerini yansıtıyor ve zevkli de bir insan, ki zevkli olmasaydı eğer iki başarılı iş çıkarmazdı karşımıza. Küçük küçük dokunuşlarla, küçük küçük detaylarla "vay be" dedirten bölümlere imza atıyor. İnişler, çıkışlar ve karakterlerin başarılı bir şekilde çizilişi. Oyuncular da başarılı olunca, Vince Gilligan'ın eseri başka bir boyuta geçiyor. Bu bölümde de Bob Odenkirk ve Jonathan Banks çok başarılı bir performans sergiledi. Bölümün bu ikisi üzerine kurulu olması da ayrı bir keyifti. Rhea Seehorn'un çaresizliği resmetmesi de vardı, o da çok iyiydi.

Bölüme gelecek olursak:

Lalo Salamanca'nın kefaretini ödemek için yola çıkan Jimmy, arkasından takip eden de Mike vardı. İşte bu bölümün, diğer bölümlere göre kırılma noktasını oluşturduğunu görüyoruz. Jimmy'nin avukatlıktan atılması bir kırılma noktası değildi ama bu bölüm kırılma noktasıydı. Hırslı bir adamın daha çok para kazanmak uğruna yola çıkıp, hiçbir şey olmayacakmış gibi düşünmesi ve ardından ölümle burun buruna gelmesi, işte kırılma noktası buydu. Birincisi; buradaki cendereden sağ salim çıktı ya, artık buradan ötesini daha da rahat bir şekilde halledeceğini düşünecek. Walter White da böyle düşündü. Gustavo'yu öldürüp kendini zirvede hissetti. İkincisi ise, Mike olmasaydı şu anda hayatta olmazdı, bu da ayrı bir kırılma noktası. Aslında şu anda tamamen Walter White'i izliyoruz ama Walter'dan farkı var Jimmy'nin, o da genel olarak sadece kendisini düşünmesi. Mike ise hiçbir zaman kontrolden çıkmıyor, daima kontrollü davranıyor ve hedefi de net. Hayata veda ederken de hedefi belliydi, hayatına devam ederken de.

Hırslı adam çıktı yola, Marco ve Leonel kuzenlerden aldı parayı ve bu parayı sahipsiz bulanlar durur mu, saldırdı Jimmy'e. Mike kurtarmasa hayatını kaybedecekti Jimmy. Breaking Bad olmasaydı eğer, belki de daha bir heyecanlı olacaktı o sahne. Çünkü hayatını kaybetmeyeceğini o dizide karakter olarak yer aldığı için biliyorduk. Marco ve Leonel'in olduğu bir sahne zaten hayırlara çıkmaz, yine şerre çıktı. Ne zaman çıksa bu ikili, sessiz sessiz aksiyon da geliyor. Ateşin ortasında kalan Jimmy'i Mike kurtardı, olan klasik olarak gördüğümüz arabasına oldu Jimmy'nin, bir de Kim'in hediye ettiği bardağına. Cana gelmedi ama mala geldi. Sonrasında ciddi anlamda gerilim dolu dakikalar başladı. Kaçıp giden aracın geleceği, çölden kurtulmaya çalışma ama bütün bunların sonunda Jimmy'nin ortalığı çıkıp dikkat dağıtıp, Mike'ın uzaktan ateş etmesi sonucu kaçıp giden aracının sonunun gelmesi oldu. Parayı kapmak için aracı olanların; hem aracından oldu, hem de canından. Jimmy'nin şoktan sonra susması, Mike'ın o ara Jimmy'e göre daha fazla konuşması; Jimmy'nin kendini koyvermesi, çaresizliği ama Mike'ın hedefleri olduğu için daima dik durması söz konusu oldu. Mike motivasyon da verdi aynı zamanda; "bir işi neden yaptığını bilirsen, daima ayakta kalırsın" şeklinde. Yerinde bir tespitti bu ve Mike'ı ayakta tutan, ailesine para bırakma isteğiydi. Jimmy'nin çaresizliği; para dolu çantayı sürükleyerek yanlışlıkla yırtmasına, diken battıktan sonra kalkamasına ve Mike'ın takip edenleri takla attırdıktan sonra Jimmy'nin idrarını içmesi söz konusu oldu susuzluğundan dolayı. İstemediği birçok şeyi yaptı, istemeye istemeye. Boşuna değildi Kim'in "gitme" diye çaresizce söyleyişi, boşuna değildi. Çaresizliği Jimmy'i hangi noktaya getirdi, onu gördük bu bölümde.

Bölümde damgasını vuran şeylerden birisi de, Kim'in Jimmy'e gitmemesi gerektiğini söylemesi ve Jimmy'nin gittikten sonra geri dönmeyişi üzerine Lalo'ya gitmesi ve orada yüzünde oluşan acı tablosu, çaresizlik. Kim ilk defa bu kadar çaresiz kaldı. Jimmy ile evlenince, aralarındaki bağ daha da kuvvetlendi ve haliyle Kim hüzün dolu oldu. Kim'in Lalo'ya gitmesi, Lalo'nun Jimmy ile Kim konusunda uğraşmasına sebep olabilir ya da Jimmy ile Kim'in bu olayların devam etmesi durumunda aralarının açılmasına sebep olabilir. Sonuç olarak Breaking Bad'deki Jimmy'nin yalnızlığını düşünürsek; ya araları açılacak ya da Kim hayatını kaybedecek ve böylece Jimmy duygusuz, sadece işini düşünen birine dönüşecek.

Sonuç olarak Jimmy ile Mike odaklı bölüm görmeyi özlemiştim. Böyle bölümlerin artması çok iyi olur ve artacaktır da. Çok iyi bir bölümdü.
 
5x7

Yine muazzam bir bölüm, inanılmaz güzel ve keyifli bir dizi sezonu izliyoruz.

Kim ve Jimmy resmen evlendi. Birkaç sezon önce bunun yaşanacağını söyleseler ve bunun yaşanacağını garanti etseler dahi şüpheyle yaklaşırdım buna ancak gelinen noktada bu ikili evlendi. Bunun gerekçesi olarak hukuki açıdan iki karakterin de kafasının rahat etmesi gösterildi ama bu hadise sonrası artık iki normal insan gibi ayrılmaları bence pek mümkün gözükmüyor. Kim'i Breaking Bad'de hiç görmedik, isminin dahi geçtiğini hatırlamıyorum bu yüzden ya ölecek, ya da 'süpürgeci reis' kendisini yok edecek. Karakterin akıbetini gerçekten çok merak ediyorum. Bekleyelim ve görelim... Huell'ın nikah şahidi olması detayı ise güldürdü, böyle evliliğe böyle şahit... :A

Kartel cephesinde ise işler karıştı, Lalo'yu hapse tıkarak kendisine engel olamayacağını anlayan Mike buna yönelik bir plan yaptı ve Saul'u da kullanarak Lalo'yu içeriden çıkartacak planı yaptı. Bakalım Lalo'yu dışarıda nasıl ortadan kaldıracaklar, büyük merak konusu.

Yalnız mahkeme sahnesine ayrı bir parantez açmak lazım. Jimmy'nin mimiklerinin değişimi, bir Lalo'ya bir de onun mağdur ettiği aileye bakması ve istemese dahi bu işin içine çekildiğini hissettirmesi. Bob Odenkirk ve müthiş oyunculuğuna şapka çıkartmak lazım, adam her bölüm kendisini aşıyor net bir şekilde...

Puan: 9.5/10
 
  • Beğendim
Reactions: bazinga and Araf
Dizinin 5. sezonunun 8. bölümü, şu anda IMDb üzerinde 5300 kişinin oylamasıyla 9.8 puan aldı. Sezonun en çok oylanan, en yüksek oy alan bölümü oldu. Dizinin en yüksek oy alan bölümü olabilir. :)
 
  • Harika
Reactions: MEnes
Dizinin 5. sezonunun 8. bölümü, şu anda IMDb üzerinde 5300 kişinin oylamasıyla 9.8 puan aldı. Sezonun en çok oylanan, en yüksek oy alan bölümü oldu. Dizinin en yüksek oy alan bölümü olabilir. :)
Böyle kalacak gibi zaten. Puanı çok hoşuma gitti, keşke 9.9'da kalsaydı. Ama sanırım final sezonunda ve bu sezonun son 2 bölümünde bu puanı görme ihtimalimiz de var tabii. :)
 
  • Beğendim
Reactions: Araf
Böyle kalacak gibi zaten. Puanı çok hoşuma gitti, keşke 9.9'da kalsaydı. Ama sanırım final sezonunda ve bu sezonun son 2 bölümünde bu puanı görme ihtimalimiz de var tabii. :)
Altıncı sezonda Walter White'in görünüp dizinin biteceğini düşünüyorum. Sonun başlangıcı temalı olur öyle olursa, daha da iyi olur. Saul Goodman olarak Jimmy iyice derinleşmeye başlar, sonra da zaman geçer ve karşısına Walter White çıkar ve öyle biter. Bence bu şekilde çok iyi olur. Bir de Saul Goodman olarak hayatı nasıl sona erecek, o da kendini gösterir. Altıncı sezonda 10 ya da 9.9 alan bölüm de olacaktır. Şimdilik iki zirve bölüm var; birisi bu bölüm, diğeri de mahkeme temalı 3. sezon 15. bölüm bence, ki IMDb puanı bu iki bölümün çok yüksek. :)
 
  • Beğendim
Reactions: bazinga and MEnes
Altıncı sezonda Walter White'in görünüp dizinin biteceğini düşünüyorum. Sonun başlangıcı temalı olur öyle olursa, daha da iyi olur. Saul Goodman olarak Jimmy iyice derinleşmeye başlar, sonra da zaman geçer ve karşısına Walter White çıkar ve öyle biter. Bence bu şekilde çok iyi olur. Bir de Saul Goodman olarak hayatı nasıl sona erecek, o da kendini gösterir. Altıncı sezonda 10 ya da 9.9 alan bölüm de olacaktır. Şimdilik iki zirve bölüm var; birisi bu bölüm, diğeri de mahkeme temalı 3. sezon 15. bölüm bence, ki IMDb puanı bu iki bölümün çok yüksek. :)
Walt elbet gözükecektir ama benim merakımı cezbeden Saul'un ve diğer sonunu bilmediğimiz karakterlerin son durumda nasıl biteceği. Kim'in durumunu bu sezon görebiliriz gibi duruyor bakalım artık. BB'de olmayıp burada olan ve sonları merak edilen karakterlerin sonlarını görelim sonra da Saul'un BB sonrası sonunu görelim ve bundan full tatminlikle ayılalım ve bu efsaneyi ardımızda efsane olarak bırakalım. Nacizane isteğim budur. :)
 
  • Beğendim
Reactions: Araf