![7N4YVl.png](https://i.hizliresim.com/7N4YVl.png)
Previously on TVen's the Yürüyen Ölüler;
____________YÜRÜYEN ÖLÜLER 13. BÖLÜM (Bir Arada) _____________
sokak sanati: Kız Çiğdem dizi kolik ile destere nereye kayboldu? Demin burdalardı..
Çiğdem-: (Çevresine bakınır) Ayyy harbiden nerdeler?!
sokak sanati: Senin oynak sevgilin Esra'ma sulanıyor olmasın!
Çiğdem-: Ne diyorsun sen be! destere peşimden kilometrelerce yürüdü evet başta tanışmamız iyi olmadı ama zamanla bana aşkını kanıtladı, ondan yana şüphem yok...
sokak sanati: Ahhh yapma dersin Mecnun'dan bahsediyorsun, destere bu! Düşün sen bile iki kırıtıp tavlamışsın ahaha!
Çiğdem-: Hadi ya "bile" he, sen önce kendi çıktığın kıza bak! Her yeri ayrı oynuyor hele itici gülmesi yok mu? Beynimi tırmalıyor!
sokak sanati: Meşhur kıskançlık krizlerine girmişsin belli, hadi gel benimle bakalım o halde!
Çiğdem-: Geliyorum ulan, utanacaksın!
sokak sanati: Göreceğiz!
sokak sanati ve Çiğdem kampın arka tarafına doğru ilerlerken dizi kolik destere'yi daha da tahrik etmeye başlar en sonunda destere dayanamaz ve dizi kolik'in üzerine atlar.
dizi kolik: destere!
Çiğdem-: Bu sesler de ne böyle?! (Çiğdem koşmaya başlar, sokak sanati da peşinden gelir)
destere: Yarana merhem olacağım!
dizi kolik: Ol yiğidim...!
- Flashback -
dizi kolik: sokak bak ne diyorum bunlara bir oyun oynayalım!
sokak sanati: Ne oyunu..
dizi kolik: Kamp alanında en nefret ettiğim kız buydu.. Ukala, kendini beğenmiş hareketleriyle kendini diğer kızlardan üstün görüyordu hatta kendine kraliçe diyordu! Şimdi o havalı Çiğdem'in havasını alma vakti, belli ki destere ile yakınlaşmışlar. onu elinden alacağım, destere beni ona tercih edecek ve böylece kendinin ne kadar sünepe olduğunu fark edecek..
sokak sanati: Peki benim bundan eğlencem ya da çıkarım ne olacak?
dizi kolik: (sokak sanati'na yaklaşarak) Bir süre sonra acıkmış olacaksın, destere gibi etli butlu biri sana şahane bir mükafat olabilir!
sokak sanati: Sen muhteşem bir detaysın! (Gülümseyerek dizi kolik'le öpüşürler)
------
Yiğitt'in ölü bedeneni gömdükleri yerden çıkarıp arabasının kasasına atan ozgur2113 Tenebris'in yanına geri döner; "Getirdim!" (Cesedi arabanın arkasından çıkararak Tenebris'in evinin mahzenine indirir, bu mahzen evin altında gizli bir bölmedir içerisi devasa mumlardan oluşmaktadır) Yiğit'in cesedini odanın tam ortasına koyar ve geri çekilir.
Tenebris: Demek beden bu... Sana işaret ettiğimde bu sembolün içine gireceksin.
ozgur2113: Tamam!
Tenebris: Mortuum ad vitam, mortuum ad vitam! (Sesi gürleşir) Intrare corpus spiritus, Intrare corpus spiritus! .... (ozgur2113'e yaklaşarak elinden tutar)
ozgur2113 Tenebris'in elinden tuttuğu anda irkilir ve kısa bir zaman içinde yere yığılır...
- 5 Dakika Sonra -
Tenebris yerde yatan iki bedenin çevresinde dönmektedir, ağzından yine Latince cümleler çıkar "Mutata sint animarum! Auxilium maleficis..." Yerde yatan Yiğitt ani bir hareketle gözlerini açar; "Tenebris!"
Tenebris: İstediğini yaptım artık gerisi sana kaldı Özgür, ancak fazla zamanın yok ruhun Yiğit'in bedeninde olabilir ancak beden ölü, zamanla çürümeye başlayacak yani bir an önce işini halledip dönmen gerek, kendi bedenine kavuşmak için! Aksi takdirde o bedenin içinden seni kurtaramam!
Yiğitt (ozgur2113): İşim uzun sürmeyecek kısa zaman sonra döneceğim, teşekkürler eski dostum. Ancak senin gücüne ihtiyacım var keşke sen de benimle gelebilsen, onlara en ağır ölümü yaşatmak istiyorum anlıyor musun!
Tenebris: (Cebinden bir kolye çıkarır ve Yiğitt (ozgur2113)'e verir) Bunu yanına al, ben buradan ayrılamam ama bu kolye bizi birbirimize bağlayacak!
Yiğitt (ozgur2113): Nedir bu?
Tenebris: Sen yanından ayırma, vakit geldiğinde avucunun içinde sıkıca kavra. Sonrası bende! (Gülümser)
____________YÜRÜYEN ÖLÜLER 13. BÖLÜM (Bir Arada) _____________
Pompy, yatutarsa, RüzgarGülü koşarak kamp bölgesine dönmüştür, karşılarında sadece vadikızı, Yakamoz-Asi ve denizz19 vardır. Harunnn60 ve Darleqend'in cesetleri ise çadırın kenarına gömülmüştür. Herkeste tedirginlik ve mutsuzluk hakimdir.
RüzgarGülü: Diğerleri nerde?
vadikızı: Ahh sorma başımıza gelenleri.. Siz gittikten sonra burada kıyamet koptu.
denizz19: Her şey o Çiğdem yılanı yüzünden, ilk ortadan kaybolan oydu!
pompy: Çiğdem ablam ne alaka, esas tüm kötülüklerin başı sokak saati! Zamanında benim senaryolarıma da çirkin laflar ederdi...
denizz19: İkisi de birbirinden çirkin pompy!
Yakamoz-Asi: sokak sanati geri döndü, Harun ve Dark'ı öldürdü engel olamadık adeta bir canavara dönüşmüş! Biz elinden zor kurtulduk, dizi kolik onunla gitti!
yatutarsa: Aman Allah'ım... Peki dizi kolik neden gitti?
denizz19: Şırfıntı en başından beri o sokak yılanı'nın sevgilisiymiş, biz bunu yeni öğrendik tabii. Hoş yüzünden samimiyetsizlik akıyordu o iblisle olmasına şaşırmadım!
vadikızı: Kuzucum ağzını bozma, yakışmıyor sana bir tanem bonişim.. Oyy ölürüm! (Sarılır)
RüzgarGülü: Anlaşıldı anlaşıldı, kaosunuz eksik olmamış ama bizim de anlatacaklarımız var. (yatutarsa kayalığın karşısına geçip olanları anlatır, Yiğit'in öldüğünü söyler)
-----
Çiğdem-: O ses neydi ya?
sokak sanati: (Sesini bilerek yükseltir) Allah Allah Çiğdem çadıra mı bakacaksın! (sokak sanati geri döner, sesi dizi kolik duyar ve kendini destere'den geri çeker)
dizi kolik: Aslanım, Çiğdem geliyor! (destere eli ayağı birbirine dolanır ve dizi kolik'i bırakarak ayağa fırlar)
destere: Aman aman bi bi bir şey söyleme sakın!
dizi kolik: Söylemem merak etme.
Çiğdem-: Bu şırfıntı, herifimin yanında ne geziyor ya! destere?!
destere: Esra'm! Hıyyyy! Çiğdem'im! (dizi kolik gülmemek için kendini tutuyordur)
Çiğdem-: Bağırtı sesi duydum, ne oldu?
destere: Yok bir şey hayatım biz öyle bir ses duymadık...
dizi kolik: Çiğdem belli ki sen gayıpten sesler duymaya başlamışsın hahah. (Çiğdem sinirlenir)
Çiğdem-: destere bizi yanlız bırak! (destere korkar adımlarla biraz uzağa gider) bana bak kadın, amacın ne bilmiyorum ama herifimden uzak dur!
dizi kolik: Üstüme iyilik sağlık ne oldu ki?
Çiğdem-: Ne zaman baksam yan yanasınız! O sesin sana ait olduğundan eminim, herifimden uzak duracaksın anladın mı? İki gün şurdasınız bana kendini öldürtme...
dizi kolik: Kusura bakma da benim aslan gibi sokak sanati'm varken senin penguen suratlı herifine kadar düşmem! (dizi kolik hızla yanından ayrılır Çiğdem arkasından kafasını sallayarak, sinirli olduğunu belli eder)
Çiğdem-: Bu kız elimde kalacak, elimde kalacak ahhhhhh! (Sinirden elindekileri fırlatır ve ilerde bekleyen destere'nin yanına giderek hesap sorar...)
Çiğdem-: Aranızda bir şey olmadı demi?
destere: Amanın amanın nerden çıkardın hayatım gönlümün çiçeği, aşkımın en güzel rengi! Benim senden başkasını gözüm görür mü? (Çiğdem'e sarılır)
destere Çiğdem'e sarıldığı esnada arkasından dizi kolik destere'yi kışkırtacak bazı hareketler yapmaktadır. destere'nin gözleri kocaman olur, bir yandan da paniklemiştir.
Çiğdem-: Sana güveniyorum ama en küçük hatanda seni de onu da.... gerisini sen getir!
destere: Haşin sevgilim benim! (Çiğdem çadıra girince dizi kolik'in yanına gider)
dizi kolik: (destere'nin omuzunu ovmaktadır) Gel buraya! (dudağına yapışır) Öpüşten sonra dizi kolik destere'nin yanından ayrılır.
destere: Vayyy be resmen Behlül Desteregil oldum, bir elimde Çiğdem diğerinde dizi kolik! Birde Dünyanın sonu geldi diyorlar, sonu geldiyse kral da burda be! Burda!
sokak saati: (dizi kolik'in elinden tutar) Tamam eğleniyorsun ama o adamla fazla samimi olmana izin vermem, eğlenceli "hafiflet".
dizi kolik: Aylarca sakat bir adama baktım, ucubelerle günümü geçirdim, suratsız Çiğdem'in kraliçe havalarını çektim, bırak da eğleniyim aşkım. (Elleriyle sokak sanati'nın yüzü kavrar)
----
RüzgarGülü vampir tehlikesini anlatmıştır, çünkü kaldıkları yeri ozgur2113'e laf arasında söylemiştir.
vadikızı: Yani acil toplanmamız gerektiğini söylüyorsun?
RüzgarGülü: Evet o ihtiyarın burayı bulması an meselesi...
vadikızı: Tamam ben eşyaları toplayayım o zaman. (Arkasına döner ve karşısında gördüğü kişi onu şok eder) Aman Allah'ım! Aman Allah'ım! Ama siz öldü demiştiniz?!
RüzgarGülü: Ne diyorsun sen? (Arkasını dönünce şaşkınlıktan yüzü bembeyaz olur) Bu imkansız! yatutarsa, pompy! (Koşarak gelirler ve aynı şaşkınlığı yaşarlar)
Yiğitt (ozgur2113) kampa gelmiştir...
yatutarsa: Yiğit? Sen ölmüştün!
Yiğitt (ozgur2113): Evet öldüm... şeyy ayol... ama o yaşlı vampir kadın beni hayata geri döndürdü, adının Sedef olduğunu söyledi sanırım, ozgur2113 denen adi herifin karısı! ayoll...
pompy: Peki nasıl oldu bu?
Yiğitt (ozgur2113): Gözümü evin arkasında açtım, baş ucumda o vampir (Sedef) vardı, bana insanlardan beslenmenin doğru olmadığını ve ölümü hak etmediğimi söyledi. Kendi kanıyla beni iyileştirdiğini söyledi. Vampirlerin kanları insanlar üzerinde büyük etkisi var. Beni... beni hayata yeniden döndürdü!
pompy: (Dayanamaz ve gözyaşları içinde sarılır) çok üzülmüştük, o kadar sevindim ki anlatamam! (Diğer grup üyeleri de hem mutluluk hem de şaşkınlıkla Yiğit'e sarılır)
yatutarsa: Hadi duygusallaşmayalım daha fazla, daha çok hasret gideririz ama toplanmamız gerekiyor! Herkes kendi eşyalarını toplasın.
(Grup üyeleri toparlanmaya başlar, Yiğitt de uyumlu gözükmek için yardımcı olur)
vadikızı: Oyyyyy Yiğit'imm, kuzummm şu heybetli kolarınla çantayı alır mısın?
Yiğitt (ozgur2113): Tamam teyze! Ayol! (vadikızı şaşırır. Yiğitt eğilerek yerdeki çantayı alır o esnada Tenebris'in verdiği kolya cebinden düşer. Yiğitt düştüğünün farkında olmadan çadıra ilerler, arkasından yatutarsa kolyenin düştüğünü görerek haber vermek için bağıracağı esnada kolyedeki sembol dikkatini çeker)
yatutarsa: Bu... bu şeytan sembolü... İyi de bu Yiğitt'te ne arıyor?! Bu kolye sadece ruhunu şeytana satan cadılarda vardır ve kara büyüyü temsil eder. Yoksa... yoksa... Olamaz! (Hızla Yiğitt (ozgur2113)'ün yanına koşar)
----
sokak sanati otururken beyninde bir ağrı hisseder, ayağa kalkmaya çalışır sendeleyerek yere düşer, beyninde hissettiği acı onu kendinden geçirir. "Ahhhh ne oluyor bana?!" (Sesi duyan dizi kolik yanına gelir)
dizi kolik: Hayatım.. İyi misin? (dizi kolik'in yüzüne düşman gibi bakar)
sokak sanati: Ahhh! İyi gibi mi gözüküyorum?! Beynim... beynim çok ağrıyor!
dizi kolik: Yine açlık hissi yaşıyor olabilirsin!
sokak sanati: Bu kadar kısa zamanda olmamalıydı, bana... bana yemek lazım! (Hızla dizi kolik'in yanından kalkıp koşarak uzaklaşır)
dizi kolik: Nereye gidiyorsun?!
YÜRÜYEN ÖLÜLER'İN 14. BÖLÜMÜNDE (22 Ağustos Salı 22.00)
Bully ormanda yürüdüğü esnada bir çıtırtı sesi hissederek irkilir, çevresini yoklar yine zombi geldiğini düşünür ancak hiçbir şey yoktur; "Biraz dinlensem iyi olacak, kafayı yememe ramak kaldı!" (Bir tepeye çıkarak kafasını bir odun parçasına dayar ve uzanır kısa sürede uyuyakalır) Bully'nin üzerinde bir gölge belirir... "Burda olduğunu biliyordum, biliyordum...."
RüzgarGülü: Diğerleri nerde?
vadikızı: Ahh sorma başımıza gelenleri.. Siz gittikten sonra burada kıyamet koptu.
denizz19: Her şey o Çiğdem yılanı yüzünden, ilk ortadan kaybolan oydu!
pompy: Çiğdem ablam ne alaka, esas tüm kötülüklerin başı sokak saati! Zamanında benim senaryolarıma da çirkin laflar ederdi...
denizz19: İkisi de birbirinden çirkin pompy!
Yakamoz-Asi: sokak sanati geri döndü, Harun ve Dark'ı öldürdü engel olamadık adeta bir canavara dönüşmüş! Biz elinden zor kurtulduk, dizi kolik onunla gitti!
yatutarsa: Aman Allah'ım... Peki dizi kolik neden gitti?
denizz19: Şırfıntı en başından beri o sokak yılanı'nın sevgilisiymiş, biz bunu yeni öğrendik tabii. Hoş yüzünden samimiyetsizlik akıyordu o iblisle olmasına şaşırmadım!
vadikızı: Kuzucum ağzını bozma, yakışmıyor sana bir tanem bonişim.. Oyy ölürüm! (Sarılır)
RüzgarGülü: Anlaşıldı anlaşıldı, kaosunuz eksik olmamış ama bizim de anlatacaklarımız var. (yatutarsa kayalığın karşısına geçip olanları anlatır, Yiğit'in öldüğünü söyler)
-----
Çiğdem-: O ses neydi ya?
sokak sanati: (Sesini bilerek yükseltir) Allah Allah Çiğdem çadıra mı bakacaksın! (sokak sanati geri döner, sesi dizi kolik duyar ve kendini destere'den geri çeker)
dizi kolik: Aslanım, Çiğdem geliyor! (destere eli ayağı birbirine dolanır ve dizi kolik'i bırakarak ayağa fırlar)
destere: Aman aman bi bi bir şey söyleme sakın!
dizi kolik: Söylemem merak etme.
Çiğdem-: Bu şırfıntı, herifimin yanında ne geziyor ya! destere?!
destere: Esra'm! Hıyyyy! Çiğdem'im! (dizi kolik gülmemek için kendini tutuyordur)
Çiğdem-: Bağırtı sesi duydum, ne oldu?
destere: Yok bir şey hayatım biz öyle bir ses duymadık...
dizi kolik: Çiğdem belli ki sen gayıpten sesler duymaya başlamışsın hahah. (Çiğdem sinirlenir)
Çiğdem-: destere bizi yanlız bırak! (destere korkar adımlarla biraz uzağa gider) bana bak kadın, amacın ne bilmiyorum ama herifimden uzak dur!
dizi kolik: Üstüme iyilik sağlık ne oldu ki?
Çiğdem-: Ne zaman baksam yan yanasınız! O sesin sana ait olduğundan eminim, herifimden uzak duracaksın anladın mı? İki gün şurdasınız bana kendini öldürtme...
dizi kolik: Kusura bakma da benim aslan gibi sokak sanati'm varken senin penguen suratlı herifine kadar düşmem! (dizi kolik hızla yanından ayrılır Çiğdem arkasından kafasını sallayarak, sinirli olduğunu belli eder)
Çiğdem-: Bu kız elimde kalacak, elimde kalacak ahhhhhh! (Sinirden elindekileri fırlatır ve ilerde bekleyen destere'nin yanına giderek hesap sorar...)
Çiğdem-: Aranızda bir şey olmadı demi?
destere: Amanın amanın nerden çıkardın hayatım gönlümün çiçeği, aşkımın en güzel rengi! Benim senden başkasını gözüm görür mü? (Çiğdem'e sarılır)
destere Çiğdem'e sarıldığı esnada arkasından dizi kolik destere'yi kışkırtacak bazı hareketler yapmaktadır. destere'nin gözleri kocaman olur, bir yandan da paniklemiştir.
Çiğdem-: Sana güveniyorum ama en küçük hatanda seni de onu da.... gerisini sen getir!
destere: Haşin sevgilim benim! (Çiğdem çadıra girince dizi kolik'in yanına gider)
dizi kolik: (destere'nin omuzunu ovmaktadır) Gel buraya! (dudağına yapışır) Öpüşten sonra dizi kolik destere'nin yanından ayrılır.
destere: Vayyy be resmen Behlül Desteregil oldum, bir elimde Çiğdem diğerinde dizi kolik! Birde Dünyanın sonu geldi diyorlar, sonu geldiyse kral da burda be! Burda!
sokak saati: (dizi kolik'in elinden tutar) Tamam eğleniyorsun ama o adamla fazla samimi olmana izin vermem, eğlenceli "hafiflet".
dizi kolik: Aylarca sakat bir adama baktım, ucubelerle günümü geçirdim, suratsız Çiğdem'in kraliçe havalarını çektim, bırak da eğleniyim aşkım. (Elleriyle sokak sanati'nın yüzü kavrar)
----
RüzgarGülü vampir tehlikesini anlatmıştır, çünkü kaldıkları yeri ozgur2113'e laf arasında söylemiştir.
vadikızı: Yani acil toplanmamız gerektiğini söylüyorsun?
RüzgarGülü: Evet o ihtiyarın burayı bulması an meselesi...
vadikızı: Tamam ben eşyaları toplayayım o zaman. (Arkasına döner ve karşısında gördüğü kişi onu şok eder) Aman Allah'ım! Aman Allah'ım! Ama siz öldü demiştiniz?!
RüzgarGülü: Ne diyorsun sen? (Arkasını dönünce şaşkınlıktan yüzü bembeyaz olur) Bu imkansız! yatutarsa, pompy! (Koşarak gelirler ve aynı şaşkınlığı yaşarlar)
Yiğitt (ozgur2113) kampa gelmiştir...
yatutarsa: Yiğit? Sen ölmüştün!
Yiğitt (ozgur2113): Evet öldüm... şeyy ayol... ama o yaşlı vampir kadın beni hayata geri döndürdü, adının Sedef olduğunu söyledi sanırım, ozgur2113 denen adi herifin karısı! ayoll...
pompy: Peki nasıl oldu bu?
Yiğitt (ozgur2113): Gözümü evin arkasında açtım, baş ucumda o vampir (Sedef) vardı, bana insanlardan beslenmenin doğru olmadığını ve ölümü hak etmediğimi söyledi. Kendi kanıyla beni iyileştirdiğini söyledi. Vampirlerin kanları insanlar üzerinde büyük etkisi var. Beni... beni hayata yeniden döndürdü!
pompy: (Dayanamaz ve gözyaşları içinde sarılır) çok üzülmüştük, o kadar sevindim ki anlatamam! (Diğer grup üyeleri de hem mutluluk hem de şaşkınlıkla Yiğit'e sarılır)
yatutarsa: Hadi duygusallaşmayalım daha fazla, daha çok hasret gideririz ama toplanmamız gerekiyor! Herkes kendi eşyalarını toplasın.
(Grup üyeleri toparlanmaya başlar, Yiğitt de uyumlu gözükmek için yardımcı olur)
vadikızı: Oyyyyy Yiğit'imm, kuzummm şu heybetli kolarınla çantayı alır mısın?
Yiğitt (ozgur2113): Tamam teyze! Ayol! (vadikızı şaşırır. Yiğitt eğilerek yerdeki çantayı alır o esnada Tenebris'in verdiği kolya cebinden düşer. Yiğitt düştüğünün farkında olmadan çadıra ilerler, arkasından yatutarsa kolyenin düştüğünü görerek haber vermek için bağıracağı esnada kolyedeki sembol dikkatini çeker)
yatutarsa: Bu... bu şeytan sembolü... İyi de bu Yiğitt'te ne arıyor?! Bu kolye sadece ruhunu şeytana satan cadılarda vardır ve kara büyüyü temsil eder. Yoksa... yoksa... Olamaz! (Hızla Yiğitt (ozgur2113)'ün yanına koşar)
----
sokak sanati otururken beyninde bir ağrı hisseder, ayağa kalkmaya çalışır sendeleyerek yere düşer, beyninde hissettiği acı onu kendinden geçirir. "Ahhhh ne oluyor bana?!" (Sesi duyan dizi kolik yanına gelir)
dizi kolik: Hayatım.. İyi misin? (dizi kolik'in yüzüne düşman gibi bakar)
sokak sanati: Ahhh! İyi gibi mi gözüküyorum?! Beynim... beynim çok ağrıyor!
dizi kolik: Yine açlık hissi yaşıyor olabilirsin!
sokak sanati: Bu kadar kısa zamanda olmamalıydı, bana... bana yemek lazım! (Hızla dizi kolik'in yanından kalkıp koşarak uzaklaşır)
dizi kolik: Nereye gidiyorsun?!
YÜRÜYEN ÖLÜLER'İN 14. BÖLÜMÜNDE (22 Ağustos Salı 22.00)
Bully ormanda yürüdüğü esnada bir çıtırtı sesi hissederek irkilir, çevresini yoklar yine zombi geldiğini düşünür ancak hiçbir şey yoktur; "Biraz dinlensem iyi olacak, kafayı yememe ramak kaldı!" (Bir tepeye çıkarak kafasını bir odun parçasına dayar ve uzanır kısa sürede uyuyakalır) Bully'nin üzerinde bir gölge belirir... "Burda olduğunu biliyordum, biliyordum...."