En İyi Film: Spotlight'ın ödülü alması kimilerine göre sürpriz olmuş, ama bence o kadar şaşılacak bir şey yok. Son dönemde ibre The Revenant'taydı, ama Spotlight da SAG'i almayı başarmıştı, yani yarışta o kadar da güçsüz bir konumda değildi. Bu arada Spotlight, 64 yıl sonra 2 Oscar ile En İyi Film seçilen ilk film olmuş.
En İyi Yönetmen: Inarritu bu yılki ödülüyle birlikte iki sene peş peşe ödülü alan 3. yönetmen olmayı başardı. Öte yandan Meksikalılar da bu dalı 3 senedir boş geçmiyor, ona da tebrikler.
En İyi Erkek Oyuncu: Leonardo DiCaprio'nun sonunda ödül almasına çok sevindim. Evet, yıllar boyunca hep güvenli filmlerde oynadı ve Oscar için yaşadığını belli etti; ama hala kendi jenerasyonunun en yetenekli aktörlerinden biri ve biraz geç kalınmış olsa da sonunda tescil ettirilmesi güzel. Hala ödül almasının üzerinden geyikler yapılıyor, ama izdivaç programındaki sinefil teyzelerin diline "çilekeş aktör" olarak düşmekten kurtuldu en azından.
En İyi Kadın Oyuncu: Twitter'dan gördüğüm kadarıyla Brie Larson'un zaferine sevinmeyen büyük bir çoğunluk var, filmi izlemediğim için bir şey diyemeceğim, ama kötü olduğunu sanmam.
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Bence burası da aşırı sürpriz sayılmazdı. Evet, Sylvester Stallone'un ödülü garanti gibiydi; ama Altın Küre ve Critics' Choice dışında herhangi bir ödül alamayınca aslında o kadar da kesin olmadığını anlamalıydık. Yine de yıllardır Razzie'ye aday olduktan sonra devler ligine güçlü bir dönüş yapması güzel oldu, belki 2. film ile altın heykelciğe kavuşur.
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Kim ne derse desin, bu yıl Alicia Vikander'ın yılı oldu. Hollywood'da yavaş yavaş tanınmaya başlamıştı, şimdi Oscar'ı kazanmasıyla birlikte yapımcıların yeni gözdesi olacaktır. Yine de keşke Kate Winslet kazanabilseydi ve güzel bir nostalji yaşayabilseydik, ama kısmet olmadı maalesef.
En İyi Özgün Senaryo: Spotlight en başından beri burada favoriydi ve zaten kafası örümcek ağlarıyla sarılmış olan Akademi son 10 yılın en özgün animasyonlarından birini seçmeyecekti; ama ben bu ihtimale kendimi inandırmıştım. Ne olurdu sanki burada da bir sürpriz görseydik?
En İyi Uyarlama Senaryo: PGA'nın gazıyla The Big Short'un En İyi Film'i bile alabileceği söylenmişti, ancak Kurgu'yu elinden kaçırınca anca burası kalabilmiş.
Animasyon: Öncelikle INSIDE OUT, INSIDE OUT, INSIDE OUT!
Kazanacağı Haziran'dan beri belli olduğu için şaşırmayacağım, ama yine de çok çok mutlu oldum. Gelecek sene de Finding Dory kazanacak, buraya yazıyorum. Bu arada bazı izleyicilerin gönlü Anomalisa'da kalmıştı, ama onlar da bu ihtimalin gerçekleşmeyeceğini biliyordu herhalde.
Yabancı Film: Son of Saul'un ödülü de en başından garantiydi; ama Mustang zamanla öyle ivme kazandı ki, insanların kafası karıştı. Elbette izlemedim, ama Türkiye'de izleyen hiçbir insan evladının beğenmediğini görünce "iyi ki almamış" diye düşünüyorum.
Teknik Dallar: Mad Max adeta ortalığı kasıp kavurmuş. Gerçi kostüm ödülüne pek gerek yokmuş, hem de Carol ve Cinderella gibi daha göze hitap eden çalışmalar varken. Emmanuel Lubezki de üç yıl üst üste ödül alarak tarih yazdı. Öte yandan Star Wars'ın ödülsüz dönmesi de ilginç olmuş, ama Lord of the Rings gibi 3. film ile patlama yapabilir. Ayrıca Ex Machina da gecenin en büyük sürprizi herhalde, ona da tebrikler.
Bu arada gecenin en olağanüstü iki anı vardı, biri Inside Out'un ödülünü Buzz ve Woody'nin sunması:
Ve tabii ki de en harikası, en muhteşemi; Kate Winslet'ın Leo'nun konuşmasını dinlerken aldığı o hal. Keşke Alicia başka bir yıl yarışsaydı da muhteşem ikilimiz tören sonrası heykellerini tokuşturup kameralara neşeli pozlar verebilseydi.
En iyisi ben susayım, fotoğraflar konuşsun: