- Katılım
- 27 Haziran 2013
- Mesajlar
- 5,383
- Reaksiyon puanı
- 4,083
- Puanı
- 461
- Konum
- İstanbul Kasabası
- Web Sitesi
- gecmisinmizikacisi.blogspot.com.tr
1.Sahne:
İklim hastane odasındaki yatağında uzanmaktadır. Hastanenin başhekimi yani babası Sinan odaya girer. Her zaman yaptığı gibi biricik kızının alnını öper.
Sinan: Benim güzel kızım, bugün nasıllarmış bakalım?
İklim: Anne olamayacak bir kadın ve annesi gibi ölecek biriyim baba, sen?
Sinan: Yapma böyle İklim, beni çok üzüyorsun.
İklim: Beni üzen ne biliyor musun baba? Şu odada yalnızım ve yabancısıyım bu odanın. Benim yatağım evde kaldı baba.
Sinan: Yatağını mı istiyorsun yani?
İklim: Hayır baba, saçımı istiyorum!
Kızının bu durumunu içten içten kan ağlayan Sinan odadan çıkar.
İklim hüznünü gömüp kalbine, kaleme “kağıda söz geçir” der gibi yazmaya başladı.
“ Turgut Uyar bir intikar akşamını yazdı. Edip Cansever ise mendilimde kan seslerini… Ben ne yazdım, ben utangaç kalemi kağıtla buluşturdum. Kelimeler doğduttum, ebeleri benim sobeleri belirsiz… Deniz tutan biri nasıl kaptan olduysa aşktan nefret eden biri de öyle romantik oldu. İki mum, bir şarap… Amma romantik! Bahsedilecek konular değil bunlar hayatım. Ölümden mi bahsetmeliyim? Hani şu müthiş ölümden! Hayır, hayır! Tecavüzlerden, kadın cinayetlerinden bahsetmeliyim. Zülme karşı gelin! Biz sizi tatmin etmek için yaratılmadık! Bizi ikidebir dövemezsiniz biz boks torbası değiliz. Hayır, hayır sinirlenmiycem. Sancılı bir doğum istemiyorum, kelimeler acısız olmalı… Ben acılıyım, hemde çok. Kemoterapiden duyduğum acı değil bu, kalbimdeki bütün kasabıyı yıkan bir deprem bu. Şuan pek iyi değilim, sonra konuşalım.”
2.Sahne:
Cihan çok sevdiği arabası Kıtt ile telsizden bildirilen yere varmıştır. Vaka bir cinayet vakasıdır.
Sülo: Komserim hoşgeldiniz.
Cihan: Elimizde ne var sülo?
Sülo: Abi yirmi üç yaşlarında bir kadın, üstünde kimlik bulamadık. Ama vücudundaki izlere bakılınca tecavüze uğradığını düşünmekteyim ben. Olay yeri inceleme çalışıyor, kanıtları laboratuarda inceledikleri anda sonuçlar elimizde olur.
Cihan: Çabuk olmalılarını söyle Sülo, çünkü bu şerefsizi hemen bulmak istiyorum.
Sülo: Tamamdır abi.
Cihan olay yerinden ayrılır. Kıtt ile merkeze doğru giderken gözüne kaldırımda baygın yatan kadına takılır. Arabayı durdurur. Kadını arabaya bindirip doğru hastaneye gider.
3.Sahne:
Selin hemşire ilaçlarını vermek için İklimin odasına girer. İklim ilaçları içmek istemez.
İklim: Zaten öleceğim, haplar bari boşa gitmesin Selin.
Selin: Çok yanlış düşünüyorsun İklim, yapma böyle.
İklim: Şu lanet ilaçları içeceğim ama dışarı çıkmama izin vereceksin.
Selin: Olmaz İklim.
İklim: Çıkmak istiyorum!!
Selin: Babana haber vermeliyim.
İklim Selin odadan çıkmadan kafasına vurup bayıltır. Yangın merdivenlerinin oradan aşağına iner, hastalığında ilk kez dışarı adım atar. Kaldırımda yürürken kaldırım taşında oturan bir çocuk ve köpek görür. Sadri Alışık’ın Avare filmindeki o meşhur söz aklına gelir: "Sokak köpeklerine selam vermek, adam olmaya çeyrek var demektir."
İklim: Selam olsun sizlere köpek ve çocuk!
Dert: Selam abla, senin saçlarına noldu?
İklimin gözleri dolar, ama ciddiyetinde taviz vermez.
İklim: Şey ben… ııı yeni moda bu da. Bu arada adlarınız ne?
Golden cinsi köpeği sevmeye başlar.
Dert: Adım… Dert abla benim, köpeğimin adı da Hatır…
İklim: Dert mi neden dert?
Dert: Tam dert tasa zamanında doğmuşum da ondan, babam da dert koymuş. Sekiz çocuklu kırt kaanat geçinen bir ailenin dokuncu çocuğu olmak… İstenmeyen kişi oluyorsun o duvarları üstüne üstüne gelen koca evde…
İklimin aklına Sadri Alışık’ın başka filmi olan “Şaka ile Karışık” filmindeki “Ofsayt Osman” karakteri gelir. Oradaki mahkeme sahnesini düşünürken İklim bayılır. Çocuk telaşlanır, İklimi dürter.
Çocuk İklim uyanmayınca koşarak oradan Hatır ile kaçar. Biraz zaman geçtikten sonra yolda bir jeep görünür. Bu jeep Cihan’ın çok sevdiği arabası Kıtt’dır. Kaldırımda yatan İklimi gören Cihan arabayı durdurup İklimi kucaklayıp arabaya bindirir.
Arabayı çalıştırıp hastane doğru yol alırken ekran donar.
1.BÖLÜMÜN SONU
Son düzenleme: