Merhaba, bu konuyla ilgili bazı yanlış yorumlar var. Türkçe altyazı sanıldığı gibi son dakikada istenmemiştir. Film vizyona girmeden aylar önce yapımcı firmadan Türkçe altyazılı vizyona girmesi talep edilmiştir. Ve altyazı koymak da kolay ve ucuz bir işlemdi. Ancak konulmamış engelli ile ilgili bir filmde yapılan duyarsızlık medyaya yansımaya başlamıştır. İşitme engelli bir karakterin oynadığı bu filmde işitme engelli sinemaseverler için altyazı olmaması ve duyarsızlık sorunu ilk kez 13.10.2013 tarihli Yeni Şafak gazetesinin pazar ekinde işlenmiştir.
İlgili gazete haberinin internet linki:
http://yenisafak.com.tr/pazar-haber/gidin-sinemanizi-derneginizde-izleyin-13.10.2013-573361
İlgili gazete haberinin PDF'si: https://rapidshare.com/******/share/000F62FD7BB748D50A1C3BB57021D606
Bu haberde de okunabileceği gibi 9 Eylül 2013 tarihinde 'Neden işitme engelliler için Türkçe altyazı olması gerektiğini' anlatan bir e-posta İşitme Engelliler ve Aileleri Derneği tarafından yapımcı firma TMC yetkililerine gönderilmiş. Buna rağmen yapımcı firma altyazı koymamıştır. Oysa daha önce Başka Dilde Aşk, Fetih 1453, Atlıkarınca gibi işitme engelli seyirciler için Türkçe altyazı ile vizyona giren Türk filmi örnekleri vardı. Ve bu örnekler de yapımcı firma ile paylaşılmıştı.
Dernekte izlenme meselesinde ise "izole edilmek" istenmediklerini belirtiyorlar. Engelliler de bu toplumun üyesi, vatandaş değil mi? Bir düşünün bakalım. Anlamadığınız bir yabancı sinema filmi vizyona girdiğinde siz de "Türkçe altyazı yok ben de izlemek istiyoruz" deseniz, size "Türkçe altyazılı versiyon gönderelim evinizde izleyin" diye cevap verseler ne hissederdiniz? Ayıp olmaz mıydı?
Beren Saat meselesine gelince Beren Saat filmde işitme ve görme engelli karakter "Ela" yı canlandırıyor. Yukarıdaki haber tekrar okunursa dernek yetkilileri Beren Saat'e işitme engellilerin 'işaret dilini' öğrettirip, işitme engellileri unutmalarını ironik ve şaşırtıcı bulduklarını ifade ediyor. Sizce de şaşırtıcı ve ironik değil mi? Hem işitme hem de görme engelli bir karakter üzerinden film yapılacak, hem de toplumun içinde işitme ve görme engellilerin de engelsiz insanlarla birlikte izlemesi sağlanmayacak. Engelliler dışarda tutulacak. İkiyüzlülük değil midir bu? Şimdi kim inanır bu filmin, yapımcının, yönetmenin samimiyetine? Engellilik üzerinden demeç, fikir veren oyuncuların samimiyetine? "Erişilebilirlik" engellilerin en doğal haklarıdır. Bunu anlamanız için işitme ya da görme kaybına uğramanız gerekmiyor. "Empati" denen şey yeterli. Televizyonun sesini kapatıp bir kaç dakika boyunca anlamaya çalışarak deneyebilirsiniz...
Uğur Yücel ise basına "Bu filmi gişe kaygısıyla yapmadım..." demeçleri vermektedir. (24 Ekim 2013 Hürriyet Kelebek) Gişe kaygısıyla yapılmadığı iddia edilen ve engellileri dışlayan bir engelli filmi.
Sinema yazarı Ömür Gedik'te Türkçe altyazı ve sesli betimleme bulunmamasını eleştirdi:
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/24969308.asp
Bu sorunla ilgili çıkmış olan diğer haberleri görmek için:
http://www.ied.org.tr/forum/thread-546-post-820.html
Duyarlı olan ve engellilere destek veren herkese teşekkürler.