FK6 In Bruges / Brüj'da (2008) Film Bilgileri & Yorumları

gundix123

Konu Sahibi
Favori Üye
Katılım
14 Aralık 2011
Mesajlar
4,188
Reaksiyon puanı
3,284
Puanı
459
0780536.jpg


Brüj'da - In Bruges (2008)

Türü: Komedi, Suç, Dram
Yönetmen: Martin McDonagh
Senaryo: Martin McDonagh


Oyuncular:
Elizabeth Berrington
Rudy Blomme
Olivier Bonjour
Mark Donovan
Ann Elsley

IMDb Sayfası

Oscar Adaylıkları (1)

En İyi Özgün Senaryo

Filmin Özeti
[b:1237fb6aec]Belçika'nın Ortaçağ'dan kalma en tarihi şehirlerinden biri olan Bruges, dünyanın her yerinden insanlar için bir terminal gibidir. Herkes günün birinde oradan geçer. Ancak tetikçi Ken ve Ray için Bruges belki de bir son duraktır...

Londra'daki patronları Harry, Ken ve Ray'i Bruges'a bir işi halletmeleri için yollar. Harry arayana kadar ikili şehirde bir turist gibi davranacak ve beladan uzak duracaktır.

Ancak bela her zamanki gibi yerinde durmaz ve onları bulur. Patronları aradığında ise, zaten o zamana kadar türlü tuhaf durumlara tanıklık eden ikili, bu kez kendilerini gerçek bir kaosun içinde bulacaklardır.[/b:1237fb6aec]

Filmin Fragmanı


Fav10 Film Kulübünde 1. hafta filmi olarak seçilmiştir, hepiniz izlemeye davetlisiniz. :)

 

sokak sanati

Favori Üye
Katılım
23 Şubat 2013
Mesajlar
86,599
Reaksiyon puanı
57,064
Puanı
1,061
Bu film mi çıktı.:( Ben oy vermediğim için izlemek zorunda değilim di mi.:A Çünkü suç-komedi tarzı hiç bana göre değil. Çok abuk ve saçma geliyor.:(
 

Danger UA!

Tecrübeli Üye
Katılım
12 Mayıs 2011
Mesajlar
9,085
Reaksiyon puanı
3,713
Puanı
560
Daha önceki yorumum:

Bu kadar beğeneceğimi tahmin etmezdim ama süper film çıktı. Bruge'ün güzelliği, oyuncular, konu herşeyiyle çok iyiydi. Filmdeki Irish aksanı bile çok iyiydi.

Kiss Kiss Bang Bang'e benziyor hareketli olaylar ve kara mizah olması ama bu filmin Bruge farkıyla biraz daha masalsı bir tadı var. Yani kara mizahlı bir masal diyebilirim filme.

Colin Farrell filmin şüphesiz en iyisi ki Altın Küre almış bu filmle. Ralph Fiennes ve Brendan Gleeson da ustalığını konuşturmuş.

Bu film hakkında daha uzun yazmak isterdim ama zaman olmadı. Sonuç olarak çok beğendim. Kara mizah alanında başyapıt.

9/10
 
Son düzenleme:

Tolstoyevski

Emekli
Katılım
14 Temmuz 2014
Mesajlar
24,283
Reaksiyon puanı
39,933
Puanı
1,061
Yaş
27
Konum
Gökteki Yıldızlar ✨✨
Web Sitesi
www.ataturkungencligehitabesi.com
••• Filmi dört çeyreğe bölecek olursak, ilk çeyreği gayet durgun, ikinci çeyreği müthiş durgun, üçüncü çeyreği zirve anlamında durgun ancak son çeyreğinin hakkını verelim ki, özellikle son 15 dakikada film başlıyor. :)

Filmin en başarılı noktası mükemmel bir turizm reklamı yapması Brugge şehrine. Eğer İstanbul 'da geçen böyle bir film yapsalardı turist sayısı 10 katına çıkardı heralde. Ama şehri pek beğenmedim, içimi sıktı.

Filmin gayet basit senaryo ve kurgusu var. Ama işleniş tarzı olarak sanatsallığa vurmaya çalışmışlar, bence çok da kötü olmamış ama çok da iyi değildi.

Kara mizah sahneleri güldürmedi değil. Ama

Telefondaki muhabbet gibi komik ama gereksiz, filmin genelinde olmasa da olur denilenecek sahneler yok diyemem.

Oyunculuklar üst düzey ilah seviyesinde değildi. Colin Farell işinin hakkını yeterince vermiş tabi.

Filmin sonu ise filmin ortalarında kolaylıkla tahmin edilebilir sondu, hayretlere kapılacak bir yan yoktu.

Rus Mafya babası filmin ortasında "Çocuğu ben öldürmüş olsam kafama sıkardım " vaazını verdiği an zaten direkt olarak sonunda böyle bir olay olacağı belli oldu.

Prensip sahibi bir mafya babasının nelere yol açabileceğini dramatik bir şekilde durgun biçimde sunmuşlar.

Filmde geçen aşk sahneleri de gereksiz ve klişeydi. İlla aşk meşk öpücük kadın romantizm olacak!

En güzel ve mizahi sahnesi ise, ortağını öldürmeye giden adamın, ortağının intihar etmekte olduğunu görünce onu durdurmasıydı. :)

En genel nihayetinde filmin kendine öz yapısından ve tekniğinden dolayı kimisi filmi çok sevebilir, kimisi de sevmeyebilir. Herkese hitap eden bir film olup olmadığı tartışmalı••• :)

(Puan etkinliğin geneline göre iyi ya da kötü olarak değişebilir)

6.5/10
 

Araf

Emekli
Katılım
25 Temmuz 2011
Mesajlar
38,599
Reaksiyon puanı
23,220
Puanı
1,060
Konum
Aydın
Daha önce yaptığım yorumum:

Dramatik komedi tarzında, içinde suç unsurlarını da barındıran bir film.

Aslında daha çok şehir tanıtımı gibi olmuş, şehirden tam anlamıyla iyi şekilde söz edilmese de. Diyalogları iyi buldum. Kimi zaman güldürdü, kimi zaman doğru noktalara parmak bastı. Çok hızlı bir kurgusu da yoktu. Bu tarz filmler genelde gereksiz ve abartılı diyalogları olur, bunun yanında hızlıca ilerleyen bir senaryosu olur, nerede başladı, nerede bitti anlayamazsın. O anlamda farklıydı. Sonuna kadar sıradan bir film gibi gitti ama sonra darbeyi indirdi. Gerçi sondaki sahneleri biraz abartılı buldum.

Colin Farrell, karakterini çok iyi yansıttı. Bir de Brendan Gleeson, o da iyiydi. Ralph Fiennes, sonda darbeyi vuran kişiyi canlandıdı. Bir de asıl meseleye geleyim. Clémence Poésy çok güzeldi ve çok tatlıydı. Filme güzelliğiyle damgasını vurdu.

7.5/10
 

Titanium

Favori Üye
Katılım
22 Aralık 2010
Mesajlar
7,810
Reaksiyon puanı
3,698
Puanı
461
Konum
İstanbul
In Bruges

Filmin gerçekten sanatsal değeri vardı, filmsellikten daha çok bu yönünün ağır bastığını düşünüyorum. Filmin başlarında, hikaye nedir bize açıklamadıklarından açıkcası sıkıldım biraz. Fakat bir ara filmin süresine baktığımda sonlarda olduğumu görünce. Filmin akıcılığının, süre azlığının bir artı olarak belirtmek gerekiyor.

Bruges'i güzel tanıtmışlar aslında, ileride nereye gitsek dendiğinde aklıma gelebilir gerçekten gezilecek yerler değilde, genel havası hoşuma gitti. Filmin belkide en başarılı olduğu alan müzikleridir gerçekten olayı tam olarak benimsetecek melodiler koymuşlar.

Filmde ciddi bir konu yoktu aslında, bir an düşündümce L&M'de ki olay olabilir mi burada?
Ana karakterimiz vurulduğunda, ne olaydır ki hem sevgilisi hem de otelde ki bayan ordaydı. Adamda sürekli benim gibi bir adamın nasıl böyle bir kadın sever diyordu. Kadın muhtemelen öldürdüğü çocuğun annnesi motiviydi. Otelde ona arka çıkmasının sebebide bu baskın çıkma durumu olabilir, hangi akıllı insan silahlı bir adamın önünde durur.

Ana eksende ki 3 karakterimizide tanıyordum, sevdiğim karakterleri izlemek ayrı bir zevk kattı, müzikler ve şehrin güzelliklerini ortaya katarak, haftanın ilk filmi için arkadaşların biraz üstünde durmayı uygun buldum.


8.0/10
 

bazinga

Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,083
Reaksiyon puanı
49,735
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
Sevmeyeceğimi tahmin ettiğim için yıllardır uzak durduğum bir filmdi ama bir gün izleyecektim ve etkinliğe kısmet oldu. :)

Beklediğim ayarda bir film çıktı açıkçası ama ben aksiyon yönü biraz daha fazladır diye tahmin ediyordum, aksine diyalogu fazlaymış.

Yer yer çok sıktı ama yer yer de diyaloglar büyük keyif verdi. Bazı diyaloglar gerçekten komikti de. :D

Colin Farrell'i sevmem ama burada aksanı çok güzeldi, sevdim açıkçası bu filmde. İyi de oynamış. Brendan Gleeson, Ralph Fiennes zaten önemli oyuncular. Esas kızı da sevdim.

Neticede ortalama bir film. İzlemekten korkmayın sevebilirsiniz ama çok büyük beklentiye girmeye de gerek yok. :):)

6/10
 
Son düzenleme:

Harunnn60

Emekli
Katılım
15 Eylül 2013
Mesajlar
49,573
Reaksiyon puanı
44,755
Puanı
1,061
Konum
İstanbul
In Bruges

Film cidden başlarda çok sıkıcıydı. Zamanla konuşmalar ve işleniş açısından sonlara doğru güzel bir hal aldı. Tabi benim için oyunculukların da bunda da etkisi olabilir.:X

Öncelikle mekanlar çok iyi. Bruges'a hayran kaldım.Ama soğuk bir şehir bence insanları da soğuk olabilir oranın.:rolleyes:

Filmi izlerken başlarda durağan temposuna rağmen yer yer komik konuşmalar ile In Bruges'ün hikayesi çok sıra dışı olmadı benim için. :D İzlerken bir kaç sefer sonu nereye gidecek diye düşündüm açıkçası. Film sonlara doğru artan temposu ile filmdeki ince esprilerle birlikte iyi ama daha iyisi olabilirdi diye düşünüyorum. :)

7.5/10

bruges.jpg
 

sürgünüm

Emekli
Katılım
24 Eylül 2012
Mesajlar
54,421
Reaksiyon puanı
65,193
Puanı
1,059
Aksiyon-gerilim hastası biri değilim, aksine bu tarz birçok film izledim ama bunun konusu itibariyle çok iyi olmadığını düşünüyorum.

Benim açımdan önce çıkan iki unsur oldu. İlki, kötü roldeki adamın prensiplerine bağlılığını ve ne kadar acımasız olsa da kıyıda köşede kalmış bir parça sevgi ve pişmanlık duygularının olduğunu görüyoruz.

İkincisi ise, hiç kuşkusuz ki oyunculuklardı. Colin Farrell'i hiç sevmeyen biriydim. Fakat True Detective dizisinden sonra adama kanım kaynamaya başladı. Gerçekten çok kaliteli bir oyunculuk sergilemiş, Ray'in psikolojisini resmen damarlarımda hissettirdi.

Brendon Gleeson'un oyunculuğu da gerçekten harikaydı. Farrell'in gölgesinde kalmamıştı yani.

7/10
 

Aserat

Süper Mod.
Katılım
24 Ağustos 2014
Mesajlar
84,616
Reaksiyon puanı
62,939
Puanı
1,061
Konum
İstanbul
Kara mizah ve aksiyonu güzelce harmanlayan, başarılı bir yapımdı.

İlk başta ben de biraz sıkılmıştım, ama komik diyaloglar ve konusunun ilginçliği nedeniyle kısa zamanda içine çekmeyi başarıyor. Bruge'u da yer yer içine katan hikayesi, akılda kalıcı müzikleri ve standartların üstüne olan senaryosu ile sıradan bir filmden daha fazlası olmuş. Özellikle son sahneleri oldukça dikkat çekici.

Colin Farrell filmde çok iyiydi gerçekten. Gerek aksanı, gerek ise rahat oyunculuğuyla filmin en iyilerinden biriydi. Brendan Gleeson, Ralph Fiennes ve Clémence Poésy de başarılı performanslar sergilemişler.

Herkesin sevebileceği bir film olduğunu düşünmesem de bir denenmesi lazım. Son yılların en farklı yapımlarından.

8/10
 

Tzira

Emekli
Katılım
2 Kasım 2013
Mesajlar
2,575
Reaksiyon puanı
2,714
Puanı
280
Yaş
28
Konum
İstanbul - Bologna - Bursa - Ordu
Suç-komedi tarzı aslında sevdiğim bir tarzdır, fakat oylama sırasında filmin konusu bana çok da iç açıcı gelmemişti, tabii filmi izledikten sonra yanıldığımı fark ettim.

Öncelikle film beklediğimin çok üstündeydi. Aslında filmin komedisi bildiğimiz komediden çok kara mizah gibi, zaten böyle bir filmde başka bir şekilde komedi yapmak pek de mümkün değildi bence.

Filme hakim olan renkler biraz depresif bir hava katmış. Keza kullanılan müzikler de aynı şekilde, ama çok beğendim kullanılan şarkıları.

Colin Farrell nedense bana çok itici gelirdi ama bu filmde epey beğendim. Brendan Gleeson da çok iyiydi. Ralph Fiennes zaten sevdiğim bir aktördür, bu filmdeki rolünü de düşünürsek on numara seçim olmuş.

Yalnız filmin bütün aksiyonu son 15-20 dakikadaydı. Açıkçası Ken'in öleceğini de hiç düşünmemiştim. Bruges'a geldiğinde nefret eden Ray'in de Bruges'u severek ölmesi ilginç bir detaydı.

Ayrıca dikkatimi çeken bir başka şey de iki tetikçi olan Ray ve Ken'in bilindik tetikçi tipinden çok, içten yumuşak kalpli insanlar olmalarıydı.

Süre olarak da makul olduğunu düşünürsek, kara mizah filmleri sevenlerinin mutlaka izlemesi gerektiğini düşündüğüm bir film.

8.5/10