Netflix The Protector (Hakan: Muhafız) - Dizi Yorumları

DarkLegenD' Alıntı:
Okan Yalabık ve Mehmet Yılmaz Ak ikilisinin önünde diz çökmek istiyorum. Muazzam bir havaları var, tam anlamıyla karizma adamlar.

@MEnes ne yaptın diziyi?
Genişletmek için tıkla ...
Bugün izleyemedim, 4 bölüm izlediğim kısımdayım hala. Ama tekrar dönüş yapacağım yarın. Bitince toplu bir yorum yapmayı düşünüyorum.
 
İlk 10 bölümü bitirince genel bir kritik yaparım ama ilk 4 bölüm falan vasat geldi. Davetten sonra dizi açılmaya başladı
 
Olmamış...keşke hiç yapmasalardı dünya'ya resmen rezil olduk.Adeta bir Midnight Express

Senaryo,diyaloglar,tutarsızlıklar insanı sinirden öldürecek seviyede...Ölümsüzler,muhafız ve sadık olanların kim olduğunu amaçlarının ne olduğunu anlatmadılar dolayısıyla hikayeye giremedik empati yapamadık.

Çağatay,Hazar ve Ayça'nın oyunculukları rezaletti...Sırf popüler satar diye bu oyuncuları almaları çok saçma.Gerek Dünya gerekse Türkiye'de ki netflix izleyicilerinin umrunda değil bu oyuncular, oyunculuğu iyi role uygun oyuncular almak amacın olmalı seyircinin isteği bu.. isim değil...

Aynı saçmalığı Beren Saat dizisinde de yapıyorlar...Yahu netflixtesin hala aynı kafa değişmiyor Diziye uygun oyuncu alacaklarına oyuncu için dizi yapıyorlar...Netflix Türkiye'de dizi yapımında kim çalışıyorsa derhal ilişiğini kesip daha uygun yapımcılarla çalışması gerekiyor.Beren saatin yer alacağı dizinin yapımcısı bile belli değil ama Beren Saatin oyuncu olacağı belli, böyle saçmalık mı olur, en son belli olması gereken ilk, ilk belli olması gereken son....Buradan bile berbat bir iş çıkacak diye bağırıyorlar.

Yahu ana bir hikayen olur projenin başında bir showrunner olur bu hikayenin nasıl senaryoya ve daha sonra görüntüye aktarılacağını belirler ve yönetmenlerde bu belirlenenleri görüntü haline getirir.Oyunculara göre olmaz bu iş...Bu hikayedeki rollere en uygun isimleri seçmek zorundasın ve seçtiğin oyuncuları da iyi yönetmek zorundasın.

Şunuda ekleyeyim bu oyuncularla da gayet iyi bir iş çıkardı.İyi bir yönetmen oyuncudan istediğini bir şekilde almasını bilir, NBC mesela bu konuda ustadır....Bu dizide oyuncu yönetimi çok kötü zaten senaryoda işi iyice berbat ediyor.
 
Son düzenleme:
Bilmeden, sadece yorum yapmak için yorum yapmışsın. Bu dizide show-runner denilen kabram kullanıldı. Bizzar Binnur Karaevli adında senaristlikten gelme biri. Bunu Ranini defalarca söyledi zaten ülkede ilk defa kullanılan bir kavram.

Beren’in dizisinde de bir çok şey belli sadece resmi açıklama yapılmadı. Netflix sadece Beren’le anlaştığını duyurdu resmi olarak.
 
1x10’da dün izledim ama dün yoğun olduğum için yazamadım. Şimdi hem bölümle ilgili hem de diziyle ilgili tüm görüşlerimi yazmaya karar verdim.

1x10 (1.Sezon Finali)
9.bölümü çok güzel bir yerde noktalamıştık. Bu bölüm, bir önceki bölümden daha az heyecanlı ama bir çok sorunun da açığa çıktığı ve sezon finali oluduğundan dolayı yeni birkaç düğümün de atıldığı bir bölüm oldu.

Hakan’ın karakol sahneleri çok saçmaydı. Faysal’ın nasıl çıkardığını da anlamadık tabi ki. Tıpkı geçen bölüm Kemal’in nezaretten nasıl çıkarıldığını anlamadığımız gibi. Bu konularda keşke daha ayrıntılı işlenseydi. Leyla Faysal’ın kurşunuyla öldü ama son sahnede gördük ki hayata geri döndü. Tıpkı Rüya ve Mergen’in geri dönüşü gibi. Yalnız burada baya takıldığım bir nokta var. Yahu madem Ölümsüzler Muhafız’ın kanıyla yeniden hayata dönebiliyor, beden Faysal bunca yıl bekledi ki? Hakan’ın babasını yani bir önceki Muhafız’ı öldürdüğünde onun kanıyla Rüya’yı yeniden diriltebilirdi.

Yine aynı şekilde madem Leyla Ölümsüz’ün kanıyla hayata döndü, o zaman Hakan’ın babası, Doktor Kemal ve diğer sadık olanlar ya da önceki muhafızlar da yeniden dirilsin ve böylece savaş daha da karışsın isterdim. Bu arada sezon finalinde Faysal’ın evini gördüğüm an bu evi bir yerden hatırlıyorum dedim. Sonradan aklıma geldi. Şahsiyet’te Agah’ın ilk cinayetini işlediği o meşhur evdi. Bu detay hüzünlendirdi biraz. Özlendin Şahsiyet.

Aşk insana beler yaptırıyor gördük. Muhafız olsan bile aşkına yenik düşüyorsun. Ulan bi Leyla için gömleği, hançeri bıraktın Faysal’ı öldürmedin aptal Hakan



Son sahneler heyecanlıydı. Dizi ikinci sezona bolca malzeme bırakmış oldu.

Hakan: Muhafız, gerçekten Türk dizileri standardının üstünde bir iş olmuş bana göre. Süresi, türü, Netflix’te oluşu, merakta bırakan bölüm sonları, her bölümü farklı bir senaristin kaleme alıyor olması ve bazı oyunculuklarıyla güzel bir iş olmuş. Elbette eksiklikleri var. Herkesin dalga geçtiği yumruk sahnesindeki efekt ve dizinin genel efektleri gerçekten sıkıntılı. İlk bölümü yabancı bir senarist yazdığı için çok yavan ve amerikanvari diyaloglara yer verilmişti. Ama diğer bölümlerde bizden diyaloglara yer verildi.

Fantastik türe pek alışık olmadığım için belki de bana güzel geldi, bilemiyorum. Çünkü fantastik türde izlediğim filmler en fazla Harry Potter serisi ve Yenilmezler falan diye hatırlıyorum. Pek benlik bir tür olmadığı için belki de bana tuhaf gelmedi. Ama fantastik türün aşinası olanlar yani Marvel, DC filmlerini yalayıp yutan insanlar “biz bunları zaten 10 yıl önce şu filmde ya da dizide gördük” dediği için onların beğenmemesini normal karşılıyorum.

Yönetmenliği çok beğendim dizide. 3 farklı isim çalışmış ama 3’ü de aynı dokuyu yakalamayı başarmışlar. Keza müziklere de bayıldım. Harika bir playlist oluşturdu dizi bana.

Senaryo çoğu yerde tahmin edilebilir olmasına rağmen, belli bir bölümden sonra çok akıcı bir hale geliyor. Kısaca ben kendi adıma diziyi beğendim ve ikinci sezonu merakla bekliyorum. Elbette beğenmeyenler olacak bu çok doğal ama acımasızca eleştirenlere, sorsan senaryonun s’sini bile bilmeyenlere aşırı sinir oldum. (Forum için geçerli değil bu, sosyal medyadaki acımasızca eleştirenlere diyorum
)

8/10
 
1x2
Hiç benlik bir dizi değil ama Netflix'in amansız reklamlarına dayanamayıp başladım.
Çok klişe bir şekilde gidiyor, pek bir şey merak ettiğimi söyleyemem.
 
Diziyi bitirdiğime göre rahatlıkla bazı kısımlarını gömebilir, bazı kısımlarını da yüceltebilirim galiba. Milliyetçilerden veya Türk dizi sektörünün geleceğine iyimser bakanlardan veya Türk dizisi sevicilerden onay aldıysam başlıyorum.

Spoiler içerir veya içermez, fark etmez, yine de spoilere alıyorum.

Hikaye güzel ama İslamiyeti katarsan bitersin. Gömleği giyen kişi ölümsüz oluyor; Ankebût Suresi 57. ayette, her canlının bir gün ölümü tadacağı yazıyor. Gömleğe dualar okutup onu kutsal seviyeye çıkaramazsın, yapamazsın bunu. Burada senaryo tıkanır kalır. İleriye gidemezsin.

Kişisel hikâyelere ise 2. sezonda girilir fakat biz yine de karakterleri yaşayamadık, bu durumda oyunculuklar havada kalıyor gibi oldu.

Oyunculuklar demişken, ilk bölümlerde bariz bir sırıtış vardı. Okan Yalabık(Faysal), Mehmet Yılmaz Ak(Amir Tekin) ve Mehmet Kurtuluş'un(Mahzar) oyunculukları hep üst düzeydi. Dizi ilerledikçe diğer oyuncular da vasat düzeye sabitledi.

Tekin karakterinin erkenden harcanmasından rahatsızım. İleriki sezonlarda muazzam bir yan hikâye çıkartıp izlenilebilirlik arttırılabilirdi. İddaa ediyorum sırf Tekin karakteri için izleyenler bile olurdu. Çıldırıp başrole bile taşıyabilirsin bu adamı.

Önemli kutsal nesnelerin bu kadar özensiz korunması ise mantıksız. Gömleğin yaşlı bir bunağın sıradan sandığında korunması saçmalık. Aynı şekilde yüzüğü kimin koruduğu bilinmesine rağmen başında sıradan bir vasıfsız gencin beklemesi de saçmalık. Madem bu kadar önemli ve nerede olduğunu bilen kişinin de yeri belliyse başına dikeceksin adamlarını(Mahzar dikecekti). Hançere girmek istemiyorum. Basit ama tehlikeli bir plan ile alındı. Hâlbuki müze anlatılırken 'imkansız' olarak lanse edilmişti.

Aşırı mânâsız çıkışlar ve reaksiyonlar var. Rahatsız ediciydi.

İstanbul'un tanıtımı bizim ne işimize yarayacak? Seyirciye ne gibi bir şey katabilir? İstanbul'un mimari eserlerinden bize ne? Bu dizinin güzelliğine neden ve nasıl katkı sağlasın? (mimari eserlerin 'sanat'ına lafım yok, tepkim İstanbul görüntülerinin, İstanbul tanıtımı yapılmasının övülmesi)

Dizinin iki artısı var: süreleri ve aşırı akıcı olduğu için sıkmaması. Lakin... bu durum dizinin düz olmasını engelleyemiyor. Sıkılmıyorsun ama eğlenemiyorsun da.

Aklıma yeni bir şeyler gelirse güncelleyebilirim. (Düzenleme: yeni mantıksızlıklar gördüm ama yazmayacağım. Bu kadarı yeterli.)

8, 9, ve 10. bölümler 6'şar puan.
Genel 2.5/10

D: Sosyal medyada gezdikçe yeni mantıksızlıklarla karşılaşıyorum.
 
Son düzenleme:
Sinema/Dizi görsel bir iştir, konuşmayla anlatamazsın bu bir roman değil.Mümkün olduğunca az konuşturacaksın az anlatacaksın...Bize görsel olarak göstereceksin kim iyi kim kötü ne nedir..

Yahu şu dizi bizim için tam bir rezillik, bunca yıldır dizi yapan dünyaya satan bir ülke bu rezil işle anılmamalıydı...Dizi zerre şaşırtmıyor klişe bir şekilde devam ediyor, diyaloglar 3 yaşındakilere göre yazılmış...biz sadık olanlarız.....sen muhafızsın seçilmiş kişisin ne yahu...Her şeyiyle rezillik.

Bakın Netflix'in diğer ülkelerde yaptığı işlere

İspanya'da la casa papel'i kişisel olarak pek beğenmedim ama Elite dizisiyle gayet iyi bir iş çıkarmışlar.

Almanya Dogs of Berlin'i kişisel olarak çok beğenmesemde, Dark ile yine müthiş bir iş çıkarmış.

Polonya 1983 adında bir dizi çekmiş Lehçe olmasa bunu Amerikan dizisi zannederim o derece kaliteli bir prodüksiyon ve başarılı bir hikaye anlatıcılığı var.
 
Kaçıncı bölümdesiniz?
 
Konuya cevap yazabilmek için üye girişi yapınız.
Menü
Giriş Yap
Kayıt Ol