FK9 The Invention of Lying (2009) - Film Yorumları

bazinga

Konu Sahibi
Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,091
Reaksiyon puanı
49,755
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
1588414057902.png


The Invention of Lying

Tür:
Komedi, Fantastik, Romantik
Yönetmen: Ricky Gervais, Matthew Robinson

Oyuncular:
Ricky Gervais
Jennifer Garner
Jonah Hill
Louis C.K.
Jeffrey Tambor

IMDb

Filmin Konusu:
Politikacısınıdan reklamcısına herkesin aklındakini doğru oralarak söylediği bir gerçeklik düşünün. Ve o gerçeklikte ezik bir adam olan Mark, yalan söyleyebilmeyi keşfeder...


Filmin Fragmanı:

 
  • Beğendim
Reactions: Dosi

Araf

Emekli
Katılım
25 Temmuz 2011
Mesajlar
38,599
Reaksiyon puanı
23,220
Puanı
1,060
Konum
Aydın
Ricky Gervais'in tarzı genelde başarılı oluyor. Bu filmde de bu başarısını göreceğimden eminim. :)
 

bazinga

Konu Sahibi
Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,091
Reaksiyon puanı
49,755
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
Çok keyif alarak izlediğim bir film oldu. Kesinlikle underrated. Underrated olmasının sebebi de malum, Hristiyan kesimin baskıları. :)

Ricky Gervais muhteşem bir yazar, bu ara sosyal medya sayesinde çok popülerleşti. Fakat öncesinde bu kadar popülerleşmesine izin vermemişlerdi. Çünkü kendisinin kimseye eyvallahı yok. :)

Bu filmde de reklamcılık sektöründen, sinema sektörüne kadar taşlamaya devam ediyor. :) Önce Coca Cola'yı yerin dibine sokuyor, ardından da Pepsi'yi onun da altına yerleştiriyor. :)

İşin dini boyutunu bilmiyordum izlemeden önce ama filmin en özgün, akılda kalıcı yanını o oluşturmuş. Muhafazakar arkadaşlar biraz rahatsızlık duyabilirler ama çok keskin bir içerik yok en azından.

Dine bakış açısı çok hoşuma gitti. Kabul etmek lazım dinler gerçekten benzer şekilde oluşmuş olabilir.

7.5/10
 

yigit_00

Favori Üye
Katılım
28 Ekim 2014
Mesajlar
2,725
Reaksiyon puanı
1,893
Puanı
205
Yaş
23
Bu etkinliğe ilk kez katılmanın verdiği heyecanla ilk yorumumu yazıyorum. :Z

Güldürürken düşündüren filmlere çok iyi bir örnek olmuş bence.

Konunun dine bağlanış kısmı çok hoşuma gitti özellikle. En büyük yalanını, annesini ölümden önce rahatlatmak için söylemesi çok hoş bir detay bana kalırsa. "Gökteki Adam" hakkında da biraz sorgulamaya ittiğini söylemeliyim, ama Ramazan ayında bunlara çok kafa yormamak gerek belki de :A "Herkesin çok dürüst olduğu bir dünya nasıl olurdu?" sorusu etrafında dönüyor konu ve bence güzel bir soru olmuş. Ben sanırım biraz fazla pembe bakışlıyım, bu kadar kötü olacağını düşünmezdim önceden :F

Özetle sonlara doğru biraz sıkılmaya başlasam da filmi sevdim, komedi kısımlarını da başarılı buldum 7/10
 

bazinga

Konu Sahibi
Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,091
Reaksiyon puanı
49,755
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
Bu etkinliğe ilk kez katılmanın verdiği heyecanla ilk yorumumu yazıyorum. :Z

Güldürürken düşündüren filmlere çok iyi bir örnek olmuş bence.

Konunun dine bağlanış kısmı çok hoşuma gitti özellikle. En büyük yalanını, annesini ölümden önce rahatlatmak için söylemesi çok hoş bir detay bana kalırsa. "Gökteki Adam" hakkında da biraz sorgulamaya ittiğini söylemeliyim, ama Ramazan ayında bunlara çok kafa yormamak gerek belki de :A "Herkesin çok dürüst olduğu bir dünya nasıl olurdu?" sorusu etrafında dönüyor konu ve bence güzel bir soru olmuş. Ben sanırım biraz fazla pembe bakışlıyım, bu kadar kötü olacağını düşünmezdim önceden :F

Özetle sonlara doğru biraz sıkılmaya başlasam da filmi sevdim, komedi kısımlarını da başarılı buldum 7/10
Vay, güzel bir sürpriz oldu. :Z
 
  • Harika
Reactions: yigit_00

Dosi

Süper Mod.
Katılım
10 Mart 2015
Mesajlar
85,235
Reaksiyon puanı
107,959
Puanı
1,060
Keyifli bir filmdi. Komedi kısmının olduğunu duyduğum an çekinmeden oyladim ve umduğumu buldum.
Film insani baya düşündürüyor ve filmdeki göndermeleri beğendim.
Yalansiz bir dünyanın nekadar açtıcı olduğunu öğrenmiş oluyoruz. Para ise herzaman mutluluk vermez ve bunu biliyorduk ama herkes dürüst olunca olayların bu şekilde olması ve her şeyin pat diye söylenip verdiği etkiyi daha önce düşünmemiştim aslında.

7.5/10
 

Araf

Emekli
Katılım
25 Temmuz 2011
Mesajlar
38,599
Reaksiyon puanı
23,220
Puanı
1,060
Konum
Aydın
Ricky Gervais'in din üzerine olan görüşlerini bilirseniz, bu filmdeki kara mizah anlayışını hiçbir şekilde garipsemezsiniz. "After Life" isimli dizide bile inceden kara mizah anlayışını konuşturup, din hakkında görüşlerini aslında dile getiriyordu. Kendi içinde bir dünyası var filmin, tam anlamıyla da İngiliz mizahı var. Abartılı diyaloglar, abartılı karakterler ve abartılı hareketler. İngiliz mizahını bilmeyen ya da bilip de sevmeyen de filmi sevemez. İngiliz mizahı ve Ricky Gervais herkese hitap etmez. Bu yüzdendir ki, IMDb'de puanı düşük. Filmde hafiften Jim Carrey'nin "Liar Liar" ve "Bruce Almighty" filmlerinden esintiler varmış hissine kapıldım. İşte bu yüzden de ayrı bir keyif aldım. İki filmi de çok beğenerek izlemiştim.

Sadece din üzerine değil, aynı zamanda dış görünüş üzerine, insanların takıntılı davranışları ve o davranışlara göre hareket etmeleri üzerine de iyi göndermeler vardı. Hakikaten de yalanlara inanacak kadar saf insanlar, dış görünüş için, para ve şöhret için kendinden ödün verecek insanlar var. Ne güzel de mesajları var aslında filmin. Filmi detaylı incelediğimizde ise, o mesajlardan fazlasının olduğunu da görürüz.

Başlayalım filme:
Biz buna ütopya mı diyelim, distopya mı diyelim, yalansız bir dünya ile baş başa kalıyoruz. Herkes dobra, herkes ağzına geleni söylüyor, sıfır yalan. Herkes beğenip beğenmediğini, nefret edip etmediğini çok rahatlıkla dile getiriyor. Her ne kadar bu durum sinir bozsa da, bunu herkes yaptığı için, "yalan" diye bir kelimenin varlığından insanlar haberdar olmadığı için, bütün düşüncelerini rahatlıkla dile getirebiliyorlar. Mark isimli "loser" diye kastedilen bir karakterdir, yani tam anlamıyla eziktir. Şişmandır, kısa boyludur ve domuz burunludur. Bunları ben değil, Ricky Gervais söyletiyor. Düşünün, filmde kendini yeriyor. En sevdiğim insan tipidir, kendisi ile dalga geçebilen insan tipi. Şimdi millet kendini bile toz kondurmuyor. Her neyse, konumuza dönelim. Mark isimli karakter, tarih üzerine senaryolar üreten ve 1300'lerde "kara veba" adı altında sıkışıp kalan bir isimdir. Kovulur, sonrasında ev sahibinin para istemesi üzerine para çekmek için yola koyulur. Bankadan ihtiyacından fazlasını alır, çünkü yalan diye bir şey yoktur ve o yalan söylemiştir. Nakliye diye çıkmıştır yola, evinde kalmaya devam etmiştir böylece.

Hikayemiz böyle ilerlerken, annesine anlattığı din üzerine hikaye ile olay başka bir boyuta taşınır. Herkes din konusunda bilgisiz olduğu için, Mark "gökteki adam" diye atar tutar. Onun öncesinde yalanlarını kullanarak işini kapmış, sallamış ve bölümün başında tavlayamadığı Anna ile bu sayede yakınlık kurabilmiştir. "Gökteki adam" meselesi ile film bir anda dini boyuta taşınmıştır. Din konusunda bihaber olan insanlar, Mark'ın yalanlarına inanmaya başlamışlardır. Mark'ı her tarafta dinlemeye başlayan insanlar, "gökteki adam"ı öğrenip sorgulamaya başlamışlardır. Nihat Hatipoğlu programına dönmüştür tabii dizi o sorularla. Orası komikti ve sonrasında gelen gazete manşetleri daha da komikti. Din üzerine değil, aynı zamanda insanların takıntıları üzerine de giriş yapıldı. Para değil, aynı zamanda genler de devreye girdi. Çocuk yapacaksın, çocuk çirkin olacak muhabbeti girdi devreye. Brad, bu konuda Mark'ı mağlup edip Anna ile evleniyordu ki, mümkün olmadı. Mark akıllıdır, çünkü yalan söyleyebiliyordur ve o keşfetmiştir bunu. Zirvededir, parası ve evi vardır. O aslında şarlatandır. Şarlatanın kelime anlamı da, "bilir geçinen kimse"dir ve Mark da tam anlamıyla budur. Mark da iyi bir mesaj vermiştir, "genden ziyade, mutlu olacağın kişidir önemli olan" şeklinde. İyi de bir mesajdı ki, Anna geni değil, mutluluğu tercih etti ve Mark'la evlendi.

Filmi düşündüğümüzde:
Yalanlar üstüne kurulmamış bir dünyada yalan söylemeye başlamak ve bu dünyanın içerisinde dinin hiçbir şekilde geçmemesi. Bu da demek oluyor ki, "yalansız dünyada din yalandır" mesajı veriliyor. Din eleştirisi yapılıyordu aslında. Bu da Mark üzerinden sıkça vurgulandı. Mark'ın şarlatanlıkları başladı hemen ardından. Bilir gibi geçinmeye başladı, yalanları sıraladı ve herkes kandı. Bu konuda yabancı değiliz aslında. Ülkemizde ve dünyada yalandan din muhabbeti yapıp bilir geçinen ve paraları cebe indiren bolca insan var. Orta Çağ'a gittiğimizde zaten başlı başına bir din sömürüsü ile karşı karşıya kalırız.

Birisiyle muhabbet kuracaksın; önce tipe, sonra da parasına bakılır. Bu klişeye de güzel gönderme yapıldı. Günümüz dünyasının büyük bir klişesidir bu aslında, yakışıklı erkek ve güzel kız kombinasyonu. Bir de işin içinde para, ün girdi mi, alın size "muhteşem" ve "kıskanılan" tiplemeler. Burada tam anlamıyla bunu görmek de mümkün değil. Muhteşemlik ve kıskanılan tiplemeler yoktu neredeyse. "Mükemmel" diye bir şey yoktu. Mükemmel olan ise, Mark'ın yalansız dünyada yalanlarla yükselişiydi.

Filmin ayrı bir olayı, hiçbir şekilde yakınlaşma sahnesinin bulunmamasıydı. Kelime olarak yakınlaşmaya dair şeyler geçti ama yakınlaşmaya dair herhangi bir şey olmadı. Verilmesi istenen mesajlar verildi, sorgulama yapıldı ve film bitti. Derdini anlatabildi ve derdini anlatabilen yapımları, dallandırıp budaklandırmadan direkt anlatabilen yapımları ayrı seviyorum.

Ricky Gervais sakalsız çok değişik oluyor, şimdi onu eklemeden geçmeyeyim. Ricky Gervais gibi stand up gösterisi yapan Louis C.K. de rol alıyordu ve sakalsız olduğu için çok fazla dikkat çekmedi. Son zamanların zayıflayan adamı Jonah Hill de vardı ve aslında yok gibiydi. Karakteri çok fazla ön planda değildi. Rob Lowe'ı Atilla Taş'a benzettim nedense garip bir şekilde, çok benziyor. Jennifer Garner güzeldi.

Film iyiydi, mesajı boldu ve düşündürücüydü. Film olduğunu bilerek, özellikle de "kara mizah" olduğunu bilerek izlenebilecek iyi bir filmdi.

8/10
 

sokak sanati

Favori Üye
Katılım
23 Şubat 2013
Mesajlar
86,599
Reaksiyon puanı
57,064
Puanı
1,061
Eğlenceli olan ama mantık hataları ile de saçmalayan bir film olmuş. Müthiş göndermeler ile zihnimde kelebekler uçuşturan ortalama bir filmdi.

Öncelikle konu çok ilginç. Dünyada hiç yalan söylenmiyor ve bununla beraber empati gibi çeşitli yetenekler kayboluyor. Görüntüye göre insan sınıflandırması artıyor. Buraya kadar iyi ama şu polisin rüşvet alma kısmı bana mantıksız geldi. Rüşvet alınca yalan söylemiş olacak. Hani yalan söylenmiyordu. O sahne keşke hiç olmasaydı.

Dine bakış açısı müthiş bağlanmış. Bu filme göre toplumdan dışlanan bir karakter bir çoban yalan söyleyip tanrı ile konuştum diyerek peygamber olmuş olabilir. Gökteki adamı sakince düşünme mekanı ismi çok yaratıcıydı. Kiliseyi bu şekilde çevirmesi komik ve yine zihin açan bi şeydi. Bu arada günümüzdeki Hristiyanlığı dünyada ki en saçma din olarak buluyorum. Bu şekilde gömülmesi keyfimi yerine getirdi.:X

Oyuncumuz Ricky Gervais müthiş sempatik oynamış. Yüz mimikleri falan eğlenceli duruyor. Jennifer Garner ise gerçekten güzel kadınmış.:D

7/10
@Araf niye benim begenmeyecegimi düşündün. Gayet ortalama bir filmdi:D
 

Araf

Emekli
Katılım
25 Temmuz 2011
Mesajlar
38,599
Reaksiyon puanı
23,220
Puanı
1,060
Konum
Aydın
Eğlenceli olan ama mantık hataları ile de saçmalayan bir film olmuş. Müthiş göndermeler ile zihnimde kelebekler uçuşturan ortalama bir filmdi.

Öncelikle konu çok ilginç. Dünyada hiç yalan söylenmiyor ve bununla beraber empati gibi çeşitli yetenekler kayboluyor. Görüntüye göre insan sınıflandırması artıyor. Buraya kadar iyi ama şu polisin rüşvet alma kısmı bana mantıksız geldi. Rüşvet alınca yalan söylemiş olacak. Hani yalan söylenmiyordu. O sahne keşke hiç olmasaydı.

Dine bakış açısı müthiş bağlanmış. Bu filme göre toplumdan dışlanan bir karakter bir çoban yalan söyleyip tanrı ile konuştum diyerek peygamber olmuş olabilir. Gökteki adamı sakince düşünme mekanı ismi çok yaratıcıydı. Kiliseyi bu şekilde çevirmesi komik ve yine zihin açan bi şeydi. Bu arada günümüzdeki Hristiyanlığı dünyada ki en saçma din olarak buluyorum. Bu şekilde gömülmesi keyfimi yerine getirdi.:X

Oyuncumuz Ricky Gervais müthiş sempatik oynamış. Yüz mimikleri falan eğlenceli duruyor. Jennifer Garner ise gerçekten güzel kadınmış.:D

7/10
@Araf niye benim begenmeyecegimi düşündün. Gayet ortalama bir filmdi:D
"The Invention of Lying" filmini yorumlamamışsın gerçi. Sevmişsindir muhtemelen filmi. IMDb puanı düşük ama herkese hitap etmiyor. Yine de düşündürücü, keyifli bir filmdi. Başa sar sar izle. :)

"Sevmişsindir" demişim, "beğenmemişsindir" dememişim. :D

Ortalamanın bir tık üstündeydi aslında bana göre. Ortalama filmlerde genelde izler geçersin ama bu aynı zamanda düşündüren bir tarafı da vardı. Gerçi senin görüşün bu şekildedir, ayrı konu. :)
 
  • Beğendim
Reactions: sokak sanati

bazinga

Konu Sahibi
Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,091
Reaksiyon puanı
49,755
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
Eğlenceli olan ama mantık hataları ile de saçmalayan bir film olmuş. Müthiş göndermeler ile zihnimde kelebekler uçuşturan ortalama bir filmdi.

Öncelikle konu çok ilginç. Dünyada hiç yalan söylenmiyor ve bununla beraber empati gibi çeşitli yetenekler kayboluyor. Görüntüye göre insan sınıflandırması artıyor. Buraya kadar iyi ama şu polisin rüşvet alma kısmı bana mantıksız geldi. Rüşvet alınca yalan söylemiş olacak. Hani yalan söylenmiyordu. O sahne keşke hiç olmasaydı.

Dine bakış açısı müthiş bağlanmış. Bu filme göre toplumdan dışlanan bir karakter bir çoban yalan söyleyip tanrı ile konuştum diyerek peygamber olmuş olabilir. Gökteki adamı sakince düşünme mekanı ismi çok yaratıcıydı. Kiliseyi bu şekilde çevirmesi komik ve yine zihin açan bi şeydi. Bu arada günümüzdeki Hristiyanlığı dünyada ki en saçma din olarak buluyorum. Bu şekilde gömülmesi keyfimi yerine getirdi.:X

Oyuncumuz Ricky Gervais müthiş sempatik oynamış. Yüz mimikleri falan eğlenceli duruyor. Jennifer Garner ise gerçekten güzel kadınmış.:D

7/10
@Araf niye benim begenmeyecegimi düşündün. Gayet ortalama bir filmdi:D
Rüşvet kısmına ben de takılmıştım ama herhalde devlet kurumlarının yozlaşması böyle bir dünyada bile devam ederdi demeye çalışmış. :D Bence de olmasaymış daha iyiymiş tabii.
 
  • Beğendim
Reactions: sokak sanati

sokak sanati

Favori Üye
Katılım
23 Şubat 2013
Mesajlar
86,599
Reaksiyon puanı
57,064
Puanı
1,061
"Sevmişsindir" demişim, "beğenmemişsindir" dememişim. :D

Ortalamanın bir tık üstündeydi aslında bana göre. Ortalama filmlerde genelde izler geçersin ama bu aynı zamanda düşündüren bir tarafı da vardı. Gerçi senin görüşün bu şekildedir, ayrı konu. :)

Sevmediğim şeyi niye beğeneyim yada beğenmediğim şeyi niye seveyim. Sırf kendini haklı çıkarmak için kelimelerden mi medet umdun neyse geç bu konuyu neden benim SEVMEYECEĞİMİ düşündün. (Soruyu düzelttim senin için.:A )
 
  • Güldürdün
Reactions: Araf

Araf

Emekli
Katılım
25 Temmuz 2011
Mesajlar
38,599
Reaksiyon puanı
23,220
Puanı
1,060
Konum
Aydın
Sevmediğim şeyi niye beğeneyim yada beğenmediğim şeyi niye seveyim. Sırf kendini haklı çıkarmak için kelimelerden mi medet umdun neyse geç bu konuyu neden benim SEVMEYECEĞİMİ düşündün. (Soruyu düzelttim senin için.:A )
Cümlemi tekrar oku, "sevmişsindir muhtemelen" diyorum. :D "Herkese hitap etmiyor" diye bir kısım var ama bahsettiğim şey de genel bir ifade, çünkü herkese hitap etmiyor. :D
 
  • Güldürdün
Reactions: sokak sanati

Sherlock

Süper Mod.
Katılım
7 Eylül 2016
Mesajlar
32,077
Reaksiyon puanı
47,696
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Baştan sona keyifle izledim.

Filmin kurgusu ve hikayenin anlatımı cidden çok zekice. Göndermeler, eleştiriler ve olayın dine bağlandığı nokta tam olarak olması gerektiği gibi.

Ricky Gervais gayet iyi oynamış, tam olarak kendisine göre yazılmış bir karakter zaten. Onun dışında Jason Bateman'ı görmek de mutlu etti.

Kimsenin yalan söyleyemediği bir evren ve bu evrende yalan söylemeyi keşfetmek... Cidden çok yaratıcı bir fikir bu. Mark'ın yalan söyleyebilmeyi keşfetmesi ve o andan sonra filmin verdiği keyif katlanıyor zaten. Yalnızca son kısım biraz daha kısa tutulabilirdi bence, yer yer sıkıldığımı söyleyebilirim son kısımda.

Filmin çok özgün noktaları olduğu gibi yer yer klişeye kaçan yönleri de vardı. Polisin rüşvet alması ise cidden mantık hatası, olmasa daha iyi olurmuş.

Puan: 7/10
 

Araf

Emekli
Katılım
25 Temmuz 2011
Mesajlar
38,599
Reaksiyon puanı
23,220
Puanı
1,060
Konum
Aydın
Baştan sona keyifle izledim.

Filmin kurgusu ve hikayenin anlatımı cidden çok zekice. Göndermeler, eleştiriler ve olayın dine bağlandığı nokta tam olarak olması gerektiği gibi.

Ricky Gervais gayet iyi oynamış, tam olarak kendisine göre yazılmış bir karakter zaten. Onun dışında Jason Bateman'ı görmek de mutlu etti.

Kimsenin yalan söyleyemediği bir evren ve bu evrende yalan söylemeyi keşfetmek... Cidden çok yaratıcı bir fikir bu. Mark'ın yalan söyleyebilmeyi keşfetmesi ve o andan sonra filmin verdiği keyif katlanıyor zaten. Yalnızca son kısım biraz daha kısa tutulabilirdi bence, yer yer sıkıldığımı söyleyebilirim son kısımda.

Filmin çok özgün noktaları olduğu gibi yer yer klişeye kaçan yönleri de vardı. Polisin rüşvet alması ise cidden mantık hatası, olmasa daha iyi olurmuş.

Puan: 7/10
009IOL_Jason_Bateman_001.jpg

Çok küçük bir sahnesi geçmişti, evet. Ozark'ta izlediği için direkt dikkatini çekmiş. :D
 
  • Güldürdün
Reactions: Sherlock