Süresi kısa olduğu için izlemek istedim ama beklentilerimin bayaa üstünde bir film çıktı. Tahran'da yatılı körler okulunda okuyan Muhammed'in tatilde ailesinin yanına gelip yaşadıkları anlatılıyor.
Oyunculuklar çok başarılıydı. Özellikle Muhammed'i oynayan çocuk gerçekte de kör olduğu için daha bir hisli oynuyordu, izleyiciye yaşadığı duyguyu hissettiriyordu yani.
Muhammed'in yavru kuşu alıp yuvasına koyduğu sahne, marangozun yanındayken ağladığı sahne filan duygulandırdı.
Baba'nın kız isteme sahnesinde hem yırtık çorabı saklamaya çalışması hemde çayı içiş şekli güldürdü
Son olarak Muhammed'in ninesiyle olan ilişkiside çok iyiydi.
Kısaca herkesin izlemesi gereken duygu yüklü güzel bir film olmuş.
filmi sanırım 2 kere kendi isteğimle açıp izledim bir kerede arkadaşın birinin ısrarıyla izledim 3 kez olmuştur
harika bir film ama siz siz olun dublajlı izlemeyin kör çocuğa karğa gibi ses takmışlar filmin kalitesini zedeliyor
babadan nefret ettim, muhammed adlı çocukla babaannesi harikaydı, muhammed in engeline rağmen okumaya olan isteği ve azmi buna karşılık kel kafalı mal babanın çocuktan kurtulup tekrar evlenme çabaları hatta çocuk suya düştükten sonra bir süre tepkisiz bir şekilde kurtarmak için hiçbir girişimde bulunmamaması çocuk gözden kaybolduktan sonra timsah gözyaşları döküp ağlaması babaya tüm küfürleri saydırmamıza sebep olmuştur
iran filmlerinin çoğu gibi bu filmde kaliteli bir film
filmi sanırım 2 kere kendi isteğimle açıp izledim bir kerede arkadaşın birinin ısrarıyla izledim 3 kez olmuştur
harika bir film ama siz siz olun dublajlı izlemeyin kör çocuğa karğa gibi ses takmışlar filmin kalitesini zedeliyor
babadan nefret ettim, muhammed adlı çocukla babaannesi harikaydı, muhammed in engeline rağmen okumaya olan isteği ve azmi buna karşılık kel kafalı mal babanın çocuktan kurtulup tekrar evlenme çabaları hatta çocuk suya düştükten sonra bir süre tepkisiz bir şekilde kurtarmak için hiçbir girişimde bulunmamaması çocuk gözden kaybolduktan sonra timsah gözyaşları döküp ağlaması babaya tüm küfürleri saydırmamıza sebep olmuştur
iran filmlerinin çoğu gibi bu filmde kaliteli bir film
o sahnede aniden renk değişti sanki ruhlara karıştı gibi bir his uyandırdı çocuğun elleri bir pembeleşti şöyle sanki canlı olduğu için kıpırdamadıda iyi saatte olsunlara geldi gibi
o sahnede aniden renk değişti sanki ruhlara karıştı gibi bir his uyandırdı çocuğun elleri bir pembeleşti şöyle sanki canlı olduğu için kıpırdamadıda iyi saatte olsunlara geldi gibi
Filmi ben de beğendim. Zaten İran filmlerinde bu tür bir naiflik oluyor, o da eklenince gayet iyi bir yapım. Yönetmenin "Children of Heaven" filmini de izlemiştim daha önce, bu tür hikayeleri ustaca kıvırdığı belli oluyor.
Önce göze sıradan bir mucize gibi hikayesi gelebilir, ama gelmesin. Zaten buna yönelik çok şey anlatmıyor. Muhammed'in ailesiyle olan (daha çok babası) ilişkisini konu alıyor genellikle.
Filmin başındaki ekranın kararması ve sadece çocukların sesinin duyulması, gayet etkileyiciydi. Muhammed'in şaibeli (!) ölümünde de içim burkuldu biraz.
Senaryo çok naifti, yönetmenin rejisi de buna eklenince Hollywood filmlerine taş çıkartan bir yapım olmuş. Bazı sahnelerde kendimizden de bir şeyler bulabilmemiz de güzel olmuş. Ayrıca yer alan birçok küçük ayrıntı ve yapımdaki detaycılık da beni çok etkiledi.
Oyunculuklara da bayıldım. Muhammed'e hayat veren küçük (Gerçi şimdi eşek kadar olmuştur.
), tek kelimeyle harikaydı. Bizim ülkemizde zamanında çok izlenen bir diziyle ünlenen yeteneksiz çocuk oyuncuları ekrana sardıkları için dünyadaki yeteneklerin farkında değiliz hala. Baba rolündeki oyuncu da karakterin çaresizliğini iyi yansıtmıştı.
Final ise senaristin özellikle yaptığı bir şey büyük ihtimalle. Hatta filmin tamamından bile daha iyi olabilir. Neyse, herkese bu filmi izlemesini tavsiye ediyor ve pişman olmayacağınızı düşünüyorum. İran sinemasını sevmek için güzel bir neden.
Bambaşka bir sıcaklık var İran sinemasında. Herkesin izlemesi gereken duygu dolu bir film. Ben izlerken gözyaşlarımı tutamadım. Filmin konusunun etkileyiciliği kadar çekildiği ortamın güzelliği de insanı büyülüyor tablo gibi görüntüler de beni büyüledi. İki yıldır yaylalara gidemedim bu vesileyle bu yıl gideceğim inşallah.
Film boyunca çocuk neler hissettiyse aynılarını hissettim kör bir çocuğun bu kadar güzel rol yapması beni derinden etkiledi ve final kısmı ömrümde unutmadığım final olacak.
Babasının eline sarılıp 'hiç gelmiceksin sandım' diyerek ağladığı sahne ve babasının Muhammed'den kurtulmak için kör bir marangozun yanına bırakıp kaçtığında; Muhammed'in marangoza söylediği laflar kalbimi ok gibi deldi geçti akan yaşları durdurmak çok zor oldu. Etkilendiğim bir diğer sahne de büyükannesinin ölürken Mohammed'i görmesi ve gülerek ölmesiydi.
Sorgulayıcı ve eleştiren bir yapısı da var filmin bu soruları sordurdu bana.
Suçu nedir engelli doğan insanların? Tanrı diğer insanlara ders vermek için mi dünyaya getirmişti bu insanları?Bunlar bir ceza mı?
Olağanüstü doğal bir film. Ne denir ki başka. 9/10
Başıma bir şey gelmeyecekse pek beğenmediğim ve kısa süresine rağmen çokça sıkıldığım bir film oldu. Bazı sahnelerde doğa görüntüleri o kadar abartılmış, uzun çekilmiş ki bir ara National Geograpich izliyorum sandım.
Birkaç sahne dışında pek duygulanmadım. O sahneleri de herkes yazmış zaten. Yani filmin üzerine yazacağım çok bir şey de yok etkilenmediğim için. Tamam güzel mesajlar var, gerçekçi ve doğal bir film, vurucu bir final... Bunların hepsi güzel de kurguda sıkıntı var. Film akmıyor. Bunu söyledim diye patlama çatlama beklediğim anlaşılmasın sadece demek istediğim filmin en az 30 dakikası zaten kelebek kovalamak, yaylada koşmakla geçiyor. Aynı yönetmenin Children Of Heaven filmi daha iyi bir olay örgüsüne sahip mesela.
Oyunculuklar fena değil. Özellikle Muhammed'i oynayan çocuk iyi.
Kötü bir film değil, ama bu konuyla daha iyi bir film yapılabilirdi.
Başıma bir şey gelmeyecekse pek beğenmediğim ve kısa süresine rağmen çokça sıkıldığım bir film oldu. Bazı sahnelerde doğa görüntüleri o kadar abartılmış, uzun çekilmiş ki bir ara National Geograpich izliyorum sandım.
Birkaç sahne dışında pek duygulanmadım. O sahneleri de herkes yazmış zaten. Yani filmin üzerine yazacağım çok bir şey de yok etkilenmediğim için. Tamam güzel mesajlar var, gerçekçi ve doğal bir film, vurucu bir final... Bunların hepsi güzel de kurguda sıkıntı var. Film akmıyor. Bunu söyledim diye patlama çatlama beklediğim anlaşılmasın sadece demek istediğim filmin en az 30 dakikası zaten kelebek kovalamak, yaylada koşmakla geçiyor. Aynı yönetmenin Children Of Heaven filmi daha iyi bir olay örgüsüne sahip mesela.
Oyunculuklar fena değil. Özellikle Muhammed'i oynayan çocuk iyi.
Kötü bir film değil, ama bu konuyla daha iyi bir film yapılabilirdi.
İran sinemasına hayranlığım büyük. Bugüne kadar izlediğim hiçbir İran filmine 9'dan aşağı puan vermedim sanırım. Yönetmenin Children of Heaven filmini de çok sevince beklentiler bir hayli yükseldi haliyle ama beklentilerimin birazcık altında kaldı film...
Filmin en iyi yanı şüphesiz yönetmenlik. Yönetmen yine filmin içinde gibi hissettirmeyi başarmış. Filmi izleyip köy özlemi yaşamayan pek yoktur herhalde. Yakın coğrafyalarda oluşumuz da İran filmlerinde kolayca empati kurmamızı sağlıyor. Bunun dışında körlük o kadar iyi geçirilmiş ki bir an filmdeki herkesi kör olarak düşünmeye başladım ve ninenin bir şeyleri görmesine falan şaşırdım.
Sonra da böyle düşünmeme şaşırdım.
Doğrusu yer yer sıkılmayı ben de yaşadım. Senaryo da öyle aman aman iyi değildi ama finali çok iyi bağlanmış.
Film boyunca kızdığımız babanın oğlunu kurtarma konusunda bile tereddüte düşmesi enteresandı. O sahne ve devamındaki sudaki sahneler çok başarılıydı.
En sonundaki renk değişimi bana bir mucize olmuş izlenimi verdi. Belki çocuk görmeye başlayacak? Tabii ölmüş ve huzura ermiş falan da olabilir.
Babanın durumu da zordu aslında. Görmeyen çocukla bir ömür boyu ilgilenmek zorunda kalmak gerçekten kolay değil, bir de anne erkenden gitmişse...
İran sinemasına hayranlığım büyük. Bugüne kadar izlediğim hiçbir İran filmine 9'dan aşağı puan vermedim sanırım. Yönetmenin Children of Heaven filmini de çok sevince beklentiler bir hayli yükseldi haliyle ama beklentilerimin birazcık altında kaldı film...
Filmin en iyi yanı şüphesiz yönetmenlik. Yönetmen yine filmin içinde gibi hissettirmeyi başarmış. Filmi izleyip köy özlemi yaşamayan pek yoktur herhalde. Yakın coğrafyalarda oluşumuz da İran filmlerinde kolayca empati kurmamızı sağlıyor. Bunun dışında körlük o kadar iyi geçirilmiş ki bir an filmdeki herkesi kör olarak düşünmeye başladım ve ninenin bir şeyleri görmesine falan şaşırdım.
Sonra da böyle düşünmeme şaşırdım.
Doğrusu yer yer sıkılmayı ben de yaşadım. Senaryo da öyle aman aman iyi değildi ama finali çok iyi bağlanmış.
Film boyunca kızdığımız babanın oğlunu kurtarma konusunda bile tereddüte düşmesi enteresandı. O sahne ve devamındaki sudaki sahneler çok başarılıydı.
En sonundaki renk değişimi bana bir mucize olmuş izlenimi verdi. Belki çocuk görmeye başlayacak? Tabii ölmüş ve huzura ermiş falan da olabilir.
Babanın durumu da zordu aslında. Görmeyen çocukla bir ömür boyu ilgilenmek zorunda kalmak gerçekten kolay değil, bir de anne erkenden gitmişse...