FK3 The Birds / Kuşlar (1963) Film Bigileri & Yorumları

berkann

Konu Sahibi
Favori Üye
Katılım
22 Aralık 2011
Mesajlar
18,875
Reaksiyon puanı
6,723
Puanı
1,060
0056869.jpg

Kuşlar - The Birds (1963)

Türü: Korku, Gerilim
Yönetmen: Alfred Hitchcock
Senaryo: Daphne Du Maurier, Evan Hunter

Oyuncular:
Tippi Hedren
Suzanne Pleshette
Rod Taylor
Jessica Tandy
Veronica Cartwright

IMDb Sayfası

Oscar Adaylıkları (1)

En İyi Ses Efekti

Filmin Özeti
Zengin, güzel ve şımarık bir genç kadın olan Melanie Daniels (Tippi Hedren), San Francisco’daki bir evcil hayvan dükkânında yakışıklı ve ilginç biri olan avukat Mitch Brenner (Rod Taylor) ile tanışır. Melanie, Mitch'in bu dükkânda ona oynadığı küçük oyuna kızsa da ondan hoşlanır. O gün Mitch'in, kızkardeşinin doğum günü için aradığı fakat bulamadığı kuşları satın alır ve bunları hediye olarak Mitch'in Pasifik kıyısındaki küçük bir kasaba olan Bodego Bay'deki evine götürmeye karar verir.

Kasabadaki hayat ilk başlarda Melanie'ye normal gözükse birkaç gün sonra kasaba ve çevresindeki kuşlar tuhaf davranmaya ve sebepsiz bir şekilde insanlara saldırmaya başlar. Kuşların saldırıları kısa bir süre içinde ölümcül olacak, insanlara yaptıkları saldırılar sertleşecektir. Zira bir çiftçinin evinin camını kırarak içeri girer ve çiftçiyi gözlerini oyup öldürürler; keza Melanie'nin tanıştığı genç kadın da onların kurbanı olacaktır. Her türden kuşun yarattığı bu olaylar karşısında korkan ve ne yapacağını bilemeyen kasaba halkı kafesteki kuşlar gibi evlerine, dükkânlarına sığınır ve bir anlamda içeride hapis kalırlar.

Kasabadaki insanlar Melanie’nin kasabaya geldikten sonra olayların başlamasına dayanarak Melanie’nin lanetli olduklarını düşünmeye başlarlar.

Yönetmen Alfred Hitchcock Kuzey Kalifoniya'da tatil yaparken gazetede gördüğü bir haberden oldukça etkilenir. Haberde kıyı evlerine doğru saldırıya geçen deniz kuşlarından bahsedilmektedir. Bu olay ile Daphne du Maurier'in kısa bir öyküsü yönetmenin kafasında birleşince, Kuşlar filminin temelleri de atılmış olur.

Filmin Fragmanı

 
Beni istediğin zaman etiketleyebilirsin/siniz. :D

Normalde bu kadar eski film izlemem ama ilk gördüğümde, konuda bana bir çekici geldi, eskileri hissettirdi, anlamsızca. :D Kadroda hafiften tanıdık, izleyeceğim. :)
 
İlk hafta filmleri belli oldu. The Birds ve Celda 211 ilk haftanın filmleri. @OzaN @gundix123 @Danger UA! @cevaa @Arslan Bey @sokak sanati @destere @kaan955 @sürgünüm Unuttuğum ya da etkinlikte olmak istemeyen varsa söylesin, etiketlemem. :)
bu filmi mutlaka izleyeceğim hitchcock filmi olması izlemem için yeterli sebep, sırf bu yüzden konusunu sevmediğim halde rebecca yı bile izlemiş kişiyim :)
kuşlar ise hitchcock un sapık filminden sonraki en güzel filmlerindendir ...
 
Büyük umutlarla izledim ama bence tam anlamıyla fiyasko ve kayıp 2 saat.:( Hem de kuşlardan zaten biraz korkan birisi olmama rağmen.

İlk 1 saat zaten gerilim yok filmde.Aşırı da sıkıcı.Heralde bu ilk 1 saatte 30 kere adres sorulmuştur.Bu filme 90 dakika bile fazlayken 120 dakikaya çekmişler filmi.Korku açısından da çok vasat.Zamanına göre falan rerörörö yapamayacağım maalesef.Kuşların saldırma sahneleri aşırı başarısız.Hatta komik denebilecek kadar kötü.Kuşlar da bir o kadar gerçek dışı.:( Ayrıca bir mana da bulamadım ben.Kuşlar niye saldırdı,amaçları ne? Gerilmedim de.Bunu müziğin kullanılmamasına bağlıyorum.Bence müzik kullanılmalıydı bu filmde.Bütün film cikcikcik...

Oyunculuk açısından da hiçbir şey vaad etmiyor.Vasat oyunculuklar vardı.

Beğendiğim yerler çok nadir:

Telefon kulübesindeyken kuş aniden camı kırınca anlık bir yüreğim hopladı.Bir de şu güzeldi: İnsanlar tarafından kafese hapsedilen kuşlar,bu sefer insanları evine hapsediyor.Tele konan kargaların yavaş yavaş artması iyiydi.Son sahne az biraz gerdi.

Hitchcock'un kalitesini ortaya koyduğu yerler vardı yine.Zaten baya bir -kuş mu oyuncak mı bilemiyorum artık - kullanılması ustalık ister.

2 saat boyunca filmin tek olayı şu:

Kuşlar 4-5 kere kasabada saldırılar düzenliyor,en sonunda kaçıyorlar.


Genel olarak sıkıcı,saçma bir filmdi bana kalırsa.:( İzlediğim en kötü Hitch filmi.

5.5/10

Edit: 5.5'a çıkarttım puanımı.
 
Son düzenleme:
Hem Hitchcock'un filmografisinde, hem de sinema tarihinde özel bir yeri olan sıradışı bir yapım...

Her şeyden önce 1963'te teknolojik imkanların olmadığı bir ortamda böyle bir yapıt ortaya koymak gerçekten zor iş. Bugün Life of Pi'ı yapmak için ortaya koydukları emekten çok daha fazlasını koymuşlardır herhalde bu filmde. Bugünün şartlarıyla değerlendirirsek elbette teknik açıdan yetersiz ama seyir zevkine etki ettiği söylenemez. :)

Filmin bence eksik yanı, Top 250'de olmamasına neden olan yanı kuşlar dışındaki senaryonun pek iyi olmaması olmuş. İlk kısım gerçekten yetersizdi. Pek sıkılmadım ama yani baya boştu gibi. İlk 1 saatten yarım saati atsanız film hiçbir şey kaybetmez, aksine kazanırmış. :)

Filmin ikinci yarısı ise harikaydı. Bu konunun vaat ettiği hemen her şeyi yerine getirdi bana kalırsa. Gerilimi çok iyi yansıtmayı başarmış bir kez daha Hitchcock.

Biraz da spoiler içi:

Eve hapsoldukları sahne özellikle çok iyiydi.

Kuşların her toplanışında gerilim yükseldi.

Final bence hayal kırıklığıydı. Film boyunca teori üretip durdum (özellikle evdeki kuşlarla ilgili) fakat sonuç bir hiçti. Herhalde mantıklı bir açıklama getirmek mümkün olmadığından böyle bir yol izlediler ama olmamış yani. :):)

Ayrıca kuşların neden bazen saldırıp bazen saldırmadıklarını anlamadım. :)

Sonuç olarak filmin beğendiğim ve beğenmediğim noktaları var. Bence 10'luk bir film olabilecekken beğenmediğim noktalar yüzünden:

8/10
 
Aslında günümüz teknolojisiyle, o dönemin teknolojisini kıyaslarsak, bu film çoktan sınıfta kalıyor. O dönemin kısıtlı imkânlarına rağmen yine de iyi bir iş olma yoluna gitmeye çalışmış, ancak başarılı olamamış bir yapım. Nedense çoğu yerden yapmacıklık vardı. Yaklaşık olarak ilk 1 saati karakterleri tanımayla geçildi ve boş diyaloglar vardı. Sonradan açıldı ve hareketlilik başladı ama inandırıcılık yok gibiydi. Bu filmi romantik komedi şeklinde çekseler, çok daha iyi sonuç çıkardı. İşin içine gerilim - korku modelini yerleştirdiklerinde, çoğu yerde yapmacıklık göze çarpıyor.

Yapmacıklık;
Mesela Melanie'nin film başlarken araba kullandığı sahne, ne bileyim, sanki ekrana resim koymuşlar, o gidiyormuş gibiydi. Kuşlar özellikle yapmacıktı. Kuşlar, sinek gibi çoğalıp, gagalarıyla kaşı gözü yarıyordu.

Beğendiğim sahneler;
Telefon kulübesinde Melanie, evin odasındaki Melanie, o sahnelerde iyi hareketlenme vardı. Bir de Mitch'in ailesini korumak istediği sahneler başarılıydı.

Tippi Harden ile Rod Taylor gözüktü zaten genel olarak, diğerleri yok gibiydi. Günümüz şartlarına göre çekilseydi, iyi gözle bakılacağını sanmıyorum. O dönem şartlarına göre çoğu yönden, sinemalarda vizyona giren birçok yapımdan daha estetik durduğu gerçeği var. En azından günümüzde vizyona giren birçok filmden daha hareketli, daha sağlam.

6/10
 
Kötü puanların ardından 2. bir Rebecca faciası olacakmış gibi düşünmüştüm. Ama o kadar da kötü bir film değildi.

Senaryo olarak bence bir şey vaat etmiyor. Olaylar çok çabuk geçiliyor.
Annenin, kızımızı sevmesi, kıza şeytan deyip tokat yemeleri.
Ayrıca o final neydi öyle? Çok kötü olmuş. Ve bir de herkesin aklına takılan şey,
kuşlar neden saldırıyorlardı. Bunu yapmalarına ne zorlamıştı? Hani olayı bir fabrika açılmış da kuşların yaşam alanları tükenmişe bağlasalar anlarım da böyle konu çok havada kalmış.
Görsel efekt olarak eleştirilmesini gereksiz görüyorum. Film çekileli yarım asırı geçmiş. Evet bana da komik geldi ama o dönemki şartlarda ancak böyle yapılabiliyor.

berkann ödülleri'nde iddialı olduğu adaylıklar: En İyi Yönetmen, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu
6.5/10 -tan 7-
 
Filmi sanırım bir tek @OzaN anladı ya da sanat yönünü gördü diyelim. Genel olarak beğenilmedi gibi gözüküyor. :D
 
Filmi sanırım bir tek @OzaN anladı ya da sanat yönünü gördü diyelim. Genel olarak beğenilmedi gibi gözüküyor. :D
@berkann ile yorumumuz örtüşüyor aslında. @Danger UA! ile ikinizin yorumunuza büyük ölçüde katılamayacağım çünkü 51 yıl önce çekilmiş filmin teknik yönünü şimdiki şartlarla eleştiriyorsunuz. Bence de senin deyimine göre "yapmacık" gözüken yerler vardı ama normal yani bugünün şartlarında bile altından kalkılması çok zor bir işken o günün şartlarıyla gayet iyi bir iş konmuş teknik açıdan. Filmin bence eleştirilebileceği konu senaryosudur, ilk kısımlardaki durağanlıktır, finalin yetersizliğidir. Ee bunları çıkarınca geriye ne kalıyor derseniz tabii kişiye göre değişir zevkler ama bence kuşlarla ilgili olan sahneler çok iyiydi. Özellikle evdeki sahneleri hayatım boyunca unutmam herhalde. :)
 
@berkann ile yorumumuz örtüşüyor aslında. @Danger UA! ile ikinizin yorumunuza büyük ölçüde katılamayacağım çünkü 51 yıl önce çekilmiş filmin teknik yönünü şimdiki şartlarla eleştiriyorsunuz. Bence de senin deyimine göre "yapmacık" gözüken yerler vardı ama normal yani bugünün şartlarında bile altından kalkılması çok zor bir işken o günün şartlarıyla gayet iyi bir iş konmuş teknik açıdan. Filmin bence eleştirilebileceği konu senaryosudur, ilk kısımlardaki sıkıcılıktır, finalin yetersizliğidir. Ee bunları çıkarınca geriye ne kalıyor derseniz tabii kişiye göre değişir zevkler ama bence kuşlarla ilgili olan sahneler çok iyiydi. Özellikle evdeki sahneleri hayatım boyunca unutmam herhalde. :)
Ben "günümüzle kıyaslama yaparsak" dedim, kıyaslamadım. Bu teknoloji, o zaman yoktu. Akla yıllar sonra bile hatırlanacak akılda kalıcı sahnelerin olduğu da doğru. O sahne filmin posterinde geçiyor zaten. Aslında daha çok ilk 1 saat için kırmıştım. Ne bileyim, romantik komedi üzerinden yürüseler, daha iyi bir film olurdu. :)
 
@berkann ile yorumumuz örtüşüyor aslında. @Danger UA! ile ikinizin yorumunuza büyük ölçüde katılamayacağım çünkü 51 yıl önce çekilmiş filmin teknik yönünü şimdiki şartlarla eleştiriyorsunuz. Bence de senin deyimine göre "yapmacık" gözüken yerler vardı ama normal yani bugünün şartlarında bile altından kalkılması çok zor bir işken o günün şartlarıyla gayet iyi bir iş konmuş teknik açıdan. Filmin bence eleştirilebileceği konu senaryosudur, ilk kısımlardaki durağanlıktır, finalin yetersizliğidir. Ee bunları çıkarınca geriye ne kalıyor derseniz tabii kişiye göre değişir zevkler ama bence kuşlarla ilgili olan sahneler çok iyiydi. Özellikle evdeki sahneleri hayatım boyunca unutmam herhalde. :)
Ya şimdi kendimi Hıncal Uluç gibi hissettim ama.:D Ama korku filmi sonuçta ve kuşlar o kadar yapmacıkken nasıl korkabilirim ki? Bir tek ev sahnesi başarılıydı zaten.Zaten kuşların saldırma nedeni bile yok.Saçma olan bir şey daha vardı: Kuşlar saldırdıktan sonra belli bir süre sakin yani yanından geçince bir şey yapmıyor yani 5 dakika önce ortalığı yıkan kuşlar şimdi niye saldırmıyor? Yani Hitchcock üzerine düşeni yapmış ama senaryo çok zayıf kalmış.
 
Ya şimdi kendimi Hıncal Uluç gibi hissettim ama.:D Ama korku filmi sonuçta ve kuşlar o kadar yapmacıkken nasıl korkabilirim ki? Bir tek ev sahnesi başarılıydı zaten.Zaten kuşların saldırma nedeni bile yok.Saçma olan bir şey daha vardı: Kuşlar saldırdıktan sonra belli bir süre sakin yani yanından geçince bir şey yapmıyor yani 5 dakika önce ortalığı yıkan kuşlar şimdi niye saldırmıyor? Yani Hitchcock üzerine düşeni yapmış ama senaryo çok zayıf kalmış.
Ben kuşların o kadar da yapmacık olduğunu düşünmüyorum. Bence gayet inandırıcıydı. Şu an bile çekilse kuşlarda çok ciddi bir fark olmazdı bence. Siz işin teknik tarafını çok inceleyip film boyunca takıntı haline getirdiyseniz o ayrı. :)

Tek ev değil. Kuşların geçtiği tüm sahneler iyiydi. Kasaba halkının toplandığı ve uzman görünümlü bir teyzenin olduğu kısımlar da iyiydi. Yani aslında ikinci kısım bence komple çok iyiydi de tek sorun açıklanmayan sorular...
Ben "günümüzle kıyaslama yaparsak" dedim, kıyaslamadım. Bu teknoloji, o zaman yoktu. Akla yıllar sonra bile hatırlanacak akılda kalıcı sahnelerin olduğu da doğru. O sahne filmin posterinde geçiyor zaten. Aslında daha çok ilk 1 saat için kırmıştım. Ne bileyim, romantik komedi üzerinden yürüseler, daha iyi bir film olurdu. :)
Yorumunu okuyunca aklımda kalan tek şey yapmacıklık oldu. Bence yorumunun vurgusu açıkça o olmuş. :):)
 
40 yılda bir böyle eskilerden bir film bakayım dedim, bu yorumlar sonrası kim izleyecek şimdi. :D
 
Ben kuşların o kadar da yapmacık olduğunu düşünmüyorum. Bence gayet inandırıcıydı. Şu an bile çekilse kuşlarda çok ciddi bir fark olmazdı bence. Siz işin teknik tarafını çok inceleyip film boyunca takıntı haline getirdiyseniz o ayrı. :)

Tek ev değil. Kuşların geçtiği tüm sahneler iyiydi. Kasaba halkının toplandığı ve uzman görünümlü bir teyzenin olduğu kısımlar da iyiydi. Yani aslında ikinci kısım bence komple çok iyiydi de tek sorun açıklanmayan sorular...

Yorumunu okuyunca aklımda kalan tek şey yapmacıklık oldu. Bence yorumunun vurgusu açıkça o olmuş. :):)
Ben eski filmleri daha çok severim efektlere pek takılmam.Yani yapmacıklığı hesaba katmasam puanım 4-4.5 olurdu.Uzman görünümlü teyzenin olduğu sahne de çok saçmaydı bence.:)
 
Ben eski filmleri daha çok severim efektlere pek takılmam.Yani yapmacıklığı hesaba katmasam puanım 4-4.5 olurdu.Uzman görünümlü teyzenin olduğu sahne de çok saçmaydı bence.:)
Senin eski filmleri sevdiğini biliyorum zaten daha çok o yüzden şaşırdım. Hiçbir filme bu kadar düşük verdiğini de görmemiştim. Gerçekten anlam veremedim bu kadar beğenmemene. Bu kadar nefret edilecek bir film değildi çünkü. 6'dan azını hakettiğini kesinlikle düşünmüyorum. :)
 
Senin eski filmleri sevdiğini biliyorum zaten daha çok o yüzden şaşırdım. Hiçbir filme bu kadar düşük verdiğini de görmemiştim. Gerçekten anlam veremedim bu kadar beğenmemene. Bu kadar nefret edilecek bir film değildi çünkü. 6'dan azını hakettiğini kesinlikle düşünmüyorum. :)
Donnie Darko'ya bile 3 vermiş adamım ya bunu da 5.5 yapalım o zaman.:D