Genç oyuncu Sarp Apak: Annem sayesinde oyuncu oldum diyebilirim çünkü kendisi bana 12 yaşında mesleki yatkınlık testleri yaptırdı ve ideal mesleğimin oyunculuk ve sunuculuk olduğu ortaya çıktı!
Yalan Dünya' dizisinin en komik karakterlerinden biri olan 'Emir'i canlandıran Sarp Apak oyunculuk kariyerinde hızla yükseliyor. Samimiyeti ve sempatikliğiyle hayran sayısını giderek artıran ünlü oyuncu kendisi hakkında bilinmeyenleri anlattı:
* Çocuksu bir adam olmanın en büyük avantajı, beni mutlu eden şeylerin hâlâ dokuz yaşımdaki kadar basit ve küçük şeyler olması. Komplike bir hayatım, içinden çıkamadığım depresyonlarım yok.
* Mutluluk bir şirketin CEO'su olmak ya da ülkenin en ünlüsü, en zengini olmak değildir. Bize dayatılan mutluluk kriterlerini fazla ciddiye alıyoruz.
ÇOCUK RUHLUYUM
* Benim en büyük mutluluğum sabah neşeli uyanmaktır. Basit şeylere sevinen o çocuk ruhunu kaybetmemektir. Agresif yaklaşımları çocukça bir pozitiflikle karşılayabilmektir. Aslında bu tırnak içindeki 'çocukluk' çoğu yetişkinden daha olgun davranmamı sağlıyor. Hayatımı kolaylaştırıyor, pürüzleri azaltıyor. Dezavantajı da yok değil tabii; kadınlar çocuk ruhuma aşık olup sonra olgun bir adam olmadığım için terk ediyor.
*Küçükken hiç oyunculuk hayali kurmadım. Hiperaktifim. Dikkatim dağınıktı. Derslerim iyi değildi. Çalışkanları anlayamayan hatta başka bir canlı türü zanneden, tek isteği üniversiteyi kazanmak olan vasat bir öğrenciydim.
DOSTLARIM DEĞERLİ
*Annem, bana 12 yaşında bir mesleki yatkınlık testi yaptırmış. Bu testten ideal mesleklerimin aktörlük ve sunuculuk olduğu ortaya çıkmış. Beni bu anlamda çok desteklediler. Annem sayesinde oyuncu oldum.
*Etiler'de oturuyorum, çoğunlukla da buralarda vakit geçiriyorum. Mekan seçmektense herkesin verdiği ortak karara uymayı tercih ederim. Etçi olduğum için Dükkan'a sık sık yemek yemeye gidiyorum. Barlardaki o eski müdavim kültürünü çok severim. Bizim tayfa, Hayal Kahvesi'nin müdavimiydik. Corridor'u da çok seviyorum ama canlı müzik sevdiğim için orası bazen kesmiyor.
Bazı günler vardır, evde böcek gibi vakit geçirmek istersin. O günlerde bile kalabalık olmayı seviyorum. Zaten ev arkadaşım var. *Kaan, 20 yıllık arkadaşım. Dünya yıkılsa ondan vazgeçmem. Eski arkadaşlarımı gerçek dünyaya tutunduğum halatlarım diye tanımlıyorum.
GAZANFER ÖZCAN EN BÜYÜK İDOLÜ
Şarkı söylemeyi çok seviyorum ama tüm besteleri bana ait olmadığı sürece albüm yapmayı düşünmüyorum.
Duman hayranıyım.
Dizideki rol arkadaşım Öner Erkan benim gerçek hayatta da çocukluk arkadaşım ve kiracım.
İdolüm hep Gazanfer Özcan'dır.
İLK DEFA ZENGİN BİRİNİ OYNUYORUM
'Avrupa Yakası'ndaki 'Tanrıverdi' ile 'Yalan Dünya'daki 'Emir' çok farklı iki karakter. 'Tanrıverdi' Diyarbakırlı'ydı, şiveliydi. 'Emir' ise delinin teki... Keyif adamı.
Emir'in özgüveni ve şuursuzluğunu çok sevdim açıkçası. Bir de ilk defa zengin, para sıkıntısı çekmeyen birini oynuyorum, o da güzel.
Dizinin hikayesinin geçtiği Cihangir çok eski bir kültür. Ben Cihangir'de hiç yaşamadım ama ara ara giderim. Cihangir'in ünlü olmasının nedeni de oyuncuların gitmesi.
Yalan Dünya' dizisinin en komik karakterlerinden biri olan 'Emir'i canlandıran Sarp Apak oyunculuk kariyerinde hızla yükseliyor. Samimiyeti ve sempatikliğiyle hayran sayısını giderek artıran ünlü oyuncu kendisi hakkında bilinmeyenleri anlattı:
* Çocuksu bir adam olmanın en büyük avantajı, beni mutlu eden şeylerin hâlâ dokuz yaşımdaki kadar basit ve küçük şeyler olması. Komplike bir hayatım, içinden çıkamadığım depresyonlarım yok.
* Mutluluk bir şirketin CEO'su olmak ya da ülkenin en ünlüsü, en zengini olmak değildir. Bize dayatılan mutluluk kriterlerini fazla ciddiye alıyoruz.
ÇOCUK RUHLUYUM
* Benim en büyük mutluluğum sabah neşeli uyanmaktır. Basit şeylere sevinen o çocuk ruhunu kaybetmemektir. Agresif yaklaşımları çocukça bir pozitiflikle karşılayabilmektir. Aslında bu tırnak içindeki 'çocukluk' çoğu yetişkinden daha olgun davranmamı sağlıyor. Hayatımı kolaylaştırıyor, pürüzleri azaltıyor. Dezavantajı da yok değil tabii; kadınlar çocuk ruhuma aşık olup sonra olgun bir adam olmadığım için terk ediyor.
*Küçükken hiç oyunculuk hayali kurmadım. Hiperaktifim. Dikkatim dağınıktı. Derslerim iyi değildi. Çalışkanları anlayamayan hatta başka bir canlı türü zanneden, tek isteği üniversiteyi kazanmak olan vasat bir öğrenciydim.
DOSTLARIM DEĞERLİ
*Annem, bana 12 yaşında bir mesleki yatkınlık testi yaptırmış. Bu testten ideal mesleklerimin aktörlük ve sunuculuk olduğu ortaya çıkmış. Beni bu anlamda çok desteklediler. Annem sayesinde oyuncu oldum.
*Etiler'de oturuyorum, çoğunlukla da buralarda vakit geçiriyorum. Mekan seçmektense herkesin verdiği ortak karara uymayı tercih ederim. Etçi olduğum için Dükkan'a sık sık yemek yemeye gidiyorum. Barlardaki o eski müdavim kültürünü çok severim. Bizim tayfa, Hayal Kahvesi'nin müdavimiydik. Corridor'u da çok seviyorum ama canlı müzik sevdiğim için orası bazen kesmiyor.
Bazı günler vardır, evde böcek gibi vakit geçirmek istersin. O günlerde bile kalabalık olmayı seviyorum. Zaten ev arkadaşım var. *Kaan, 20 yıllık arkadaşım. Dünya yıkılsa ondan vazgeçmem. Eski arkadaşlarımı gerçek dünyaya tutunduğum halatlarım diye tanımlıyorum.
GAZANFER ÖZCAN EN BÜYÜK İDOLÜ
Şarkı söylemeyi çok seviyorum ama tüm besteleri bana ait olmadığı sürece albüm yapmayı düşünmüyorum.
Duman hayranıyım.
Dizideki rol arkadaşım Öner Erkan benim gerçek hayatta da çocukluk arkadaşım ve kiracım.
İdolüm hep Gazanfer Özcan'dır.
İLK DEFA ZENGİN BİRİNİ OYNUYORUM
'Avrupa Yakası'ndaki 'Tanrıverdi' ile 'Yalan Dünya'daki 'Emir' çok farklı iki karakter. 'Tanrıverdi' Diyarbakırlı'ydı, şiveliydi. 'Emir' ise delinin teki... Keyif adamı.
Emir'in özgüveni ve şuursuzluğunu çok sevdim açıkçası. Bir de ilk defa zengin, para sıkıntısı çekmeyen birini oynuyorum, o da güzel.
Dizinin hikayesinin geçtiği Cihangir çok eski bir kültür. Ben Cihangir'de hiç yaşamadım ama ara ara giderim. Cihangir'in ünlü olmasının nedeni de oyuncuların gitmesi.