2020 Never Rarely Sometimes Always / Asla, Nadiren, Bazen, Her Zaman - Film Yorumları

[Sherlock]

Never Rarely Sometimes Always

Tür: Dram
Süre: 101 dakika

Yönetmen: Eliza Hittman
Senaryo: Eliza Hittman

Oyuncular:
Eliazar Jimenez
David Buneta
Christian Clements
Sam Dugger

IMDb Linki

Puanlar:
IMDb: 7.3/10
Metacritic: 91/100

Filmin Fragmanı:

Filmle ilgili yorumlarınızı bu başlık altından yapabilirsiniz.
​

 

[bazinga]

Yılın en iyi filmlerinden biriydi. Çok sade olmasına rağmen izleyiciyi yakalamayı çok iyi bilen, etkileyici bir film. Özellikle başrol oyuncuları Sidney Flanigan ve Talia Ryder çok çok iyiler.

SPOILER

Kürtaj karşıtlarına da bazen hak veriyorum ama şu filmdeki durumda kim kız doğurmak zorunda o çocuğu diyebilir ki. Keşke dünyada insan görünümlü insan dışı varlıklar olmasa da kimse mecbur kalmasa ama...

Tam yorum şurada: Never Rarely Sometimes Always (2020)

8/10

 

[-potterhead-]

Bir "durum"dan beslenerek kurduğu hikayesi ve sahici dünyasını sevdim. Didaktik olmadan gerekli mesajları güçlü sahnelerle vermeyi başarmış. Filme adını veren sahneye bayıldığımı da dipnot düşeyim. 7/10

 

[Dosi]

Bu filmi bir kaç hafta önce izlemiştim. Hatta yorumuda bir yerlere not etmiştim ama bulamadım.
Aklımda kaldığı kadar yorum yazayım:
Sonu açık biten bir film. Konusuna bakmadan izlemeye koyuldum. Film, genç bir kızın hamile kalması ve kürtaj yapmayı istemesini ele alıyor. Bulunduğu şehirde kürtaj yapamadığı için daha büyük bir şehire gidiyor ve bazı zorluklarla karşılaşıyor. Filmin en duygusal sahnesi, kızın konuştuğu doktor ve başından geçenleri anlatması. Kısacası filme adını veren o sahne. Burda da bu tarz formları doldurmalarını isterler. Bir çok durumu burası ile kıyasladım izlerken.

Filmde olay nasıl başladı ve sonrasında neler olduğunu öğrenemiyoruz. Zaman zaman sıkıldım izlerken. Kızların oyunculuğu iyiydi, o psikoloji güzel yansıtılmış.

 

[serhatt]

Basit bir senaryoya rağmen aşırı akıcı bir film olmuş. Hiç sıkılmadan bitirdim Netflix filmlerinin aksine.

SPOILER

İki kızın dayanışması ve diğerinin hamile olana verdiği destek çok iyi işlenmiş. Yanlarında taşıdıkları bavula anlam veremedim yalnızca, yani onu her yere taşımaları benim sinirime dokundu.

9/10

 

[phoebebuffay]

Etkinliğin benim için en büyük sürprizi oldu bu film. Sıradan bir Amerikan gençlik filmi beklerken karşıma beklentimin çok üstünde bir iş çıktı. Bu kadar seveceğimi hiç tahmin etmiyordum. 2020'nin en sevdiğim filmi oldu.

Film, 17 yaşında hamile kalan bir kızın yaşadığı dramı ve kendi eyaletinde kürtaj yapamadığı için ailesinden gizli bir şekilde kuzeniyle birlikte kürtaj için New York'a gitmesini konu alıyor. Aslında ana konu çok basit ama film bu basit konuyu o kadar güzel bir şekilde işliyor ki. Çok sade, sakin, abartıdan uzak ve gerçekçi. İki kuzenin tek başlarına, ellerindeki kısıtlı miktarla parayla New York'ta yaşadıklarını izliyoruz ve ben izlerken filmin içine girip kendimi 3.karakter gibi hissettim.

Filme genel olarak bir sessizlik hakim. Diyalog az, olay pek yok. Çoğu sahnede izlerken şehrin sesini duyuyoruz. Filmdeki bu sessizlik de ayrı bir hoşuma gitti. Ama bu sessizliğe karşılık da yüksek dozda duygu yoğunluğu var. İki kuzen film boyunca doğru düzgün sohbet bile etmemesine rağmen aralarındaki güçlü bağ ve dayanışma çok açık bir şekilde hissediliyor.

Öte yandan arka planda değindiği konular itibariyle Promising Young Woman ile de bağdaştırılabilir film ama buna rağmen birbirlerinden inanılmaz uzak filmler. Burada istismar, taciz, tecavüz gibi unsurları PYW'nin aksine abartılı bir şekilde göze soka soka değil oldukça gerçekçi ve sessiz bir şekilde anlatıyor. Oscar'a bu film aday olsun isterdim ama daha popülist ve Hollywood'luk bir tercihlerde bulunmak istemişler. Bu arada film Metacritic'te eleştirmenler tarafından 2000 sonrası Oscar adaylığı bulunmayan en iyi 10 filmden biri seçildiğini de belirteyim.

Oyunculuk performanslarını da çok beğendim. Sidney Flanigan yaşadıklarından ötürü donuk ve ruhsuzlaşmış bir karakteri olabildiğince doğal ve gerçekçi bir şekilde canlandırmış. Ona eşlik eden Talia Ryder'da iyi bir performans sergilemiş. Yönetmen Eliza Hittman'da çok iyi bir iş çıkarmış. Hepsi tecrubesiz isimler ama sonuç olarak ortaya çok iyi bir iş çıkmış.

Özetle ben çok beğendiğim ama herkese hitap eden bir film değil. Durağan, sakin, sıfır aksiyon bir film. Yüzeysel ve üstünkörü bir şekilde izleyene boş bile gelebilir. İzleyecekler bunu göz önünde bulundurarak izlesin.

9/10

 

[mesmeso]

Autumn'un yaşamış olduğu fiziksel ve psikolojik şiddetle tek başına savaşmasını gördüğümüz bu filmde ayrıca ülkenin sosyal devlet ilkesine de bir taş atılmış.

Filme bizzat ismini veren sahne beni çok üzdü.

Film aksiyon veya heyecan olarak hiç bir şey vaat etmiyor. Direkt olarak bir mesaj vermek istiyor. Bu mesaj başta genç kızlar için verilmiş gibi hissedilse de asıl hedef aileler olduğu anlaşılıyor.

Anlatım dilinin sade ve yalın olması filmin bir diğer güzel yönü. Bu sayede bir çok kişi filmi çok rahat anlayabilir.

7/10

 

[MEnes]

Kaliteli bir drama diyebiliriz. Filmi konusunu hiç okumadan izlediğim için filme başlarken gençlik temalı bir film bekliyordum ve başka bir şeyle karşılaştım. Bu karşılaştığım hikaye ise hoşuma gitti. Filmin durağan bir tonda ilerlemesi ve oldukça yalın bir dille çok fazla diyaloğa yer vermeden ilerlemesi filme bir şey kaybettirmiyor. Tam tersine bu saydıklarım filmin olduğu halde başarılı olmasını sağlıyor...

Konusuna gelirsek oldukça sıkıntılı bir konu. Çünkü kürtaj yani bir canlının daha doğmadan doğum hakkının elinden alınması çok ağır bir şey. Ancak Autumn'un yaşadıkları da çok ağır şeyler... Verdiği psikolojik savaşın filmdeki resmedilişi ve bu mesajın seyirciye geçişi çok başarılı. Evet kürtaj doğru değil ancak o canavardan gelecek bir çocuğu istememek Autumun için anlaşılabilir bir durum denilebilir... Neresinden bakarsanız bakın tam anlamıyla bir ikilem.. Ve film bu ikilemi çok başarılı veriyor...

Sidney Flanigan yaşadıklarını ve geçmişini bize öyle bir yaşatıyor ki çok büyük oynamış... Kuzenini oynayan Talia Ryder da ona çok iyi yardımcı olmuş. Film boyu ikilinin yaşadığı durumlar, ayakta kalma çabaları ve bunun için yaptıkları...

Filmin isminin nereden geldiğini anladığımız ise sahne çok ağır bir sahne... Göz dolduran sinir bozan bir sahne... Filmin anlamını çok vurucu bir şekilde anlatan bir sahne...

8/10

 

[dreamy]

Orijinal ve oldukça hassas bir konuya sahip olan film. Başrolün başarılı performansıyla bence bu konunun altından rahatlıkla kalkılmış. Filmin gösterişsiz bir atmosfere sahip olması da bence çok doğru bir tercih olmuş duygunun geçirilmesi açısından. Olayların içine rahatlıkla girebiliyorsunuz, daha gerçekçi. Bu da filmi daha sürükleyici yapıyor.

Film kürtaj konusu üzerinden cinsel istismara dikkat çekmeye çalışmış. İsminin kaynağı olan sahne insanı ister istemez üzüyor. Benim bu sezon en çok etkilendiğim filmlerden biri oldu. Promising Young Woman'daki gibi ellerine yüzlerine bulaştırmalarındansa böyle sade bir anlatımı tercih ederim açıkçası...

8/10

 

[Sherlock]

Benim için de yılın en büyük sürprizlerinden birisi bu film oldu, gerçekten yılın en iyilerindendi. Olabildiğince sade ancak bir o kadar da etkileyici bir filmdi, çok beğendim...

Her şeyden önce işlenen konu son derece hassas, aynı zamanda da güncel olarak tartışılıyor. Geçmiş döneme bakıldığı zaman her film ucundan bucağından kürtaj konusunu ele alıyor ancak bu konuyu bu kadar başarılı ve baştan sona işleyen bir film hatırlamıyorum açıkçası.

SPOILER

Kürtaj oldukça uzun süredir tartışılan bir konu, burada bu konu çok gerçekçi bir şekilde işlenmiş. Yaşları itibariyle daha yeni yeni neyin ne olduğunu kavrayan iki karakterimiz var ve onların yolculuğunu izliyoruz aslında film boyunca, bu yolculukta kamera o kadar güzel kullanılmış ki gerçekten bu ikiliye eşlik eden üçüncü bir kişiymiş gibi hissediyoruz. Sanki film boyunca oradan oraya taşıdıkları o valiz benmişim gibi hissettim. Bu noktada da filmi hem yazan hem de yöneten Eliza Hittman'ı tebrik etmek gerekiyor, müthiş bir yönetmenlik...

Şaka bir yana kürtaj konusu oldukça hassas bir konu. Evet, sonuç olarak dünyaya gelmek üzere olan bir can söz konusu ancak filmdeki karakterin yerine kendimizi koyunca da olayın tam olarak böyle olmadığını anlamış oluyoruz. Özellikle birçok kürtaj karşıtı insanın fikrini değiştirebilecek nitelikte bir film bu bence. Daha hayatının başında, neyin ne olduğunu kavrayamamış ve başına korkunç bir olay gelmesi sonrası böyle bir şeyle karşı karşıya kalan bir insandan bahsediyoruz netice itibariyle.

Sidney Flanigan muhteşem oynamış, bu yıl izlediğim en başarılı oyunculuk performanslarından birisiydi kesinlikle. Kendisinin ismini ilerleyen yıllarda sık sık duyacağımıza eminim zaten, umarım kariyeri çok iyi noktalara gelir ve kendisini daha iyi filmlerde izleyebiliriz.

Son olarak filmin ismi çok iyi, belirtmek istedim...

Puan: 8.5/10

 

[Aserat]

Oscar Takımı etkinliği bitti ama yine de yorumlayayım. Yukarıda zaten uzun uzun anlatıldığı için ben de aynı şeyleri yazmayacağım ama öyle evrensel bir hikayesi var ki filmin durağanlığı hiç sorun olmuyor. Hatta başına oturduğumda beğenirim ama sıkıldığım yerler de olur gibi bir düşüncedeydim ama doğru düzgün hiçbir olay olmamasına rağmen öyle gerçekçi bir atmosfer kurulmuş ki 90 dakika boyunca ilgiyle izledim. Mesele dramatik olmasına rağmen sırf izleyiciyle bağ kurabilmek için dram sahnelerine kaçmamaları da filme güç katıyor ki senaryo ve iki başrol oyuncusunun başarılı performansları sayesinde kendiliğinden bağ kurabiliyoruz.

SPOILER

Filme adını veren sahneyi herkes övmüş ama ben AVM'dekinden de bahsetmek istiyorum. Autumn kürtaja girerken (en zor anında) danışman kadın destek olmak için elini tuttu ve Autumn da sırf para yüzünden tanımadığı birinin tacizine maruz kalan (bir diğer en zor an) kuzeninin elini tutarak aynı desteği gösterdi. Diyalog olmadan ikisinin arasındaki bağı ve yakınlığın böyle ortaya konması, kadın desteğinin altını koca koca çizmeden aktarılması gerçekten çarpıcıydı.

Bir de klasik tarzda işleyen bir hikayesi olsa kız kesin son kısımda kürtajdan vazgeçerdi ama çatır çatır aldırdı. Yaşamayan bir bebeğin hayatını elinden almak tabii ki zor bir şey ama Autumn'la o kadar empati kuruyoruz ki işin o kısmını pek düşünmüyoruz izlerken. Ayrıca bebeğin babası vs. detaylara girilmeden sadece asıl olayı merceğine alması da yine ilgi çekici bir detay.

Sonuç olarak bu yıl Oscar'a aday olmuş pek çok filmden çok daha kaliteli olmasına rağmen es geçilmesi üzücü. Umarım ülke sinemamızda da sıkıcılıkla durağanlığı karıştıran, taşradan çıkamayan bağımsız filmlerdense bu tarz işleri daha çok görürüz.

7.5/10