FOX'un yeni dizisi Kirli Sepeti pazar akşamı ekran hayatına başlıyor.
Yapımcılığını Medyapım'ın, yönetmenliğini Ece Erdek Koçoğlu'nun üstlendiği yapımın kadrosunda Ayça Bingöl, Ceren Moray, Cansu Tosun, Serkay Tütüncü, Halil İbrahim Ceyhan, Melisa Döngel, Serhat Kılıç, Bestemsu Özdemir, Gözde Seda Altuner, Devrim Yakut, Aleyna Özgeçen, Deniz Sarıkaş yer alıyor.
Kirli Sepeti, ilk bölümüyle Pazar 20.00'de FOX'ta!
SONGÜL (Ayça Bingöl)
Songül, yıllarca başkalarının evinde çalışarak kızı İlkgül ve oğlu İlkkan’ı tek başına büyütmüştür. Uzun zamandır yanında çalıştığı Canan ve oğlu Ahmet ile arasında derin bir bağ vardır. Songül, kendinden önce hep başkalarını düşünür. Başkalarına yardım eli uzatırken kendi derdini bile unutur. Bu sebeple de mahallesinde oturan ve sitede çalışan bütün kadınların manevi ablası, hatta annesi olmuştur. Şu hayatta onun için en kıymetli şey çocuklarıdır. Tüm uğraşları, hayatla mücadelesi onlar içindir. Hep çok çalışmış, kimseye onların boynunu eğdirmemiştir. Sırf bunun için yeri gelmiş sabahtan akşama kadar temizlediği kirler gibi en derin, kirli cümleleri bile yutmuştur. Gözbebeği İlkgül’ün üniversiteyi kazanması Songül’ün sanki hayatla arasında verdiği derin bir nefes ve tüm çabalarının karşılığı olur. Kızı, onun gurur kaynağıdır. Zaman zaman İlkgül onun kalbini çok kırsa da hiçbir günü kızı ile küs bitiremez.
HAYRİYE (Ceren Moray)
Hayriye deli dolu bir kadındır. İyi kalpli olmasına rağmen bir türlü tutamadığı çenesi yüzünden başına sürekli dert açar. Dedikoduyu çok sever. Bu yüzden herkesin meselesini bilir ve her şeye burnunu sokmadan duramaz. Bu durum bazı istenmeyen sonuçlar doğurur ve arkadaşlarının başını da ara sıra derde sokar. Hayatta arkadaşlarından başka kimsesi olmayan Hayriye, onları istemeden soktuğu bu zor durumlardan kurtarmak için canla başla uğraşır. Gözü arkadaşlarına kıyasla hep daha yukarıdadır ve bir daha hiç çalışması gerekmediği, rahat bir hayatın hayalini kurar.
MEDİNE (Cansu Tosun)
Medine, geleneklerine bağlı, kendi halinde biridir. Kız kardeşini okutabilmek için memleketinden İstanbul’a tek başına çalışmaya gelmiştir. Murat ve Aylin’in evinde hem çalışır hem de kızları Nil’in bakıcılığını yapar. Küçük yaşta annesini kaybetmiş ve hem kendisini hem de henüz daha kundaktaki kardeşini büyütmüştür. Bu yüzden kız kardeşine karşı ayrı bir bağı vardır. Ona en iyi hayatı sunabilmek için çok çalışıp para kazanmak zorundadır. Saf ve iyi niyetli olduğundan ona yapılıp söylenen her şeyi sineye çekip sessiz kalır. Fakat Medine’nin bile sessiz kalamadığı durumlar vardır. Medine bu durum karşısında inancı ve dürüstlüğü ile çelişecek ama bir ailenin yıkılmasına da göz yumamayacaktır.
KAHRAMAN (Serkay Tütüncü)
Başarılı bir haberci olan Kahraman, iyi bir haberin kokusunu aldı mı her şeyi unutur. Meryem’in ölümü üzerine sır perdelerini aralamak için Meryem’in eski işvereni Kenan’ın şoförü olarak işe girer. Meryem hakkında bilgi toplamak için İlkgül ile yakınlaşır. İlkgül’ün dik başlılığı ve sevdiklerini koruması Kahraman’ın ilgisini çeker. Meryem gibi adaletsizliğin kurbanı olan kadınların gerçek hikayelerinin peşine düşmektedir. Bu özel ilginin nedeni Kahraman’ın geçmişine dayanır.
MURAT (Halil İbrahim Ceyhan)
Murat işine ve ailesine önem veren düzgün bir adamdır. İşi gereği evde çok zaman geçiremese de kızı Nil’e vakit ayırmaya her zaman özen gösterir. Aynı özeni karısı, Aylin’e karşı göstermez. Kimseye önyargıyla yaklaşmayan adil bir adam olması bir süre sonra Medine’nin söylediği yalan yüzünden Murat’a karşı kendini iyice kötü hissetmesine sebep olacaktır. Murat, Medine’yi bir çalışan olarak küçük görmez, her zaman iyi davranır.
AYLİN (Melisa Döngel)
Aylin influencerlık yapan genç ve güzel bir kadındır. Onun için hayattaki en önemli şey görünüşüdür. Kocasından görmediği ilgiyi sosyal medyada veya başka kollarda bulmaya çalışır. Hayatı sosyal medya hesapları üzerinden döner. Pek annelik içgüdüsü olmadığından Nil ile yalnızca sosyal medyada işine yaradığında veya Murat’a karşı koz olarak kullanması gerektiğinde ilgilenir. Murat’ın aksine Medine’yi her zaman küçük görüp ikinci sınıf muamelesi yapar.
FEYYAZ (Serhat Kılıç)
Feyyaz, dediğim dedik, otoriter bir adamdır. Eski eşinin kız kardeşi olan Yasemin’le evlidir. Feyyaz yaptığı bu seçimin sonuçlarının en az diğerleri kadar kendisini de ilgilendirdiğini bir türlü kabullenmez. Huzurlu bir hayat istese de kendini sürekli Yasemin ve Nergis’in kavgaları ve entrikaları arasında bulur.
YASEMİN (Bestemsu Özdemir)
Yasemin’in hayattaki tek sorunu “ikinci eş” olması değil, ablasının eski kocasının ikinci eşi olmasıdır. Feyyaz’la bir aşk evliliği yapmış olmasına rağmen aşkını başkaları gibi yaşayamamak onu çok yıpratır. Ablasının artık ona düşman olması, Feyyaz’ın da bu durumlarda asla manevi destek olmaması Yasemin’in sürekli yalnız ve mutsuz hissetmesine neden olur.
NERGİS (Gözde Seda Altuner)
Nergis, şu hayattaki en büyük kazığı eski kocası ve kız kardeşinden yemiştir. Nergis, eski kocası ve kız kardeşi evlendiğinden beri yalnızca kin güder olmuş, gözünü intikam bürümüştür. Ne kendi acısını ne de çocuklarını düşünecek hali kalmamıştır. Sırf canlı vicdan azabı olsunlar diye kendi çocuklarını teyzeleri ve babalarının yanında bırakmıştır. Bunun da yeterli olmadığını görünce Feyyaz ve Yasemin’den intikam almak için başka planlarını devreye sokar.
CANAN (Devrim Yakut)
Canan çok takıntılı bir kadındır. Evinin dışında başına gelebilecek kazalardan hastalıklardan korktuğu için evden çıkmaktan pek hoşlanmaz. Her şeyi büyük yaşar. Bu hayatta en çok oğlu Ahmet’i sever. Ahmet, Songül’ün elinde büyüdüğü için zaman zaman onu Songül’den kıskanır. Hem takıntılı hem kıskanç olması onu bazen çekilmez biri yapsa da etrafındakiler tarafından sevilen, iyi bir kadındır. Her en olursa olsun, Canan için Songül’ün yeri bir ayrıdır. Yer yer atışmaları sırasında ne kadar ona yalnızca bir çalışan olduğunu hatırlatsa da şu hayatta kendisini en çok düşünen insanın Songül olduğunu farkına varıp duygulanır. Ne zaman yardıma ihtiyacı olsa Songül ona hep elini uzatır.
İLKGÜL (Aleyna Özgeçen)
İlkgül, annesi Songül’ün gururudur. Songül’ün tüm emeklerinin sonucu üniversiteli olmuş, düzgün bir genç kızdır. Annesinin çalıştığı evde onunla birlikte yaşar. Ara sıra ev işlerinde annesine yardımcı olur ama kendisini asla bir çalışan olarak görmez. Annesinin işini yadırgamasa da hem kendisine hem de annesine ikinci sınıf vatandaş gibi davranılmasına tahammül edemez. Bu tahammülsüzlüğünü, öfkesine yenik düştüğü bazı zamanlarda annesine farklı yansıttığını ve asıl ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapanın kendisi olduğunu farkına varamaz. Bu durum anne kız arasında zaman zaman sorunlar doğurur. En iyi arkadaşı Meryem’in ölümü İlkgül’ü çok sarsmıştır. Yaşadığı evin hanımının oğlu Ahmet’i hep uzaktan sevmiştir.
AHMET (Deniz Sarıkaş)
Canan’ın üniversitede okuyan biricik oğludur. Sevgi ve para içinde büyümüş olmanın getirdiği bir rahatlığı, özgüveni vardır. Annesinin onu aşırı sevmesi ona boğucu gelse de annesine asla kıyamaz. Songül’ü de ikinci annesi gibi sever. İlkgül’ün ona karşı ilgisini fark etmese de aralarında bir bağ olduğunu hisseder.