FK8 Fruitvale Station / Son Durak (2013) - Film Yorumları

[bazinga]

Fruitvale Station / Son Durak

Tür: Dram
Yönetmen: Ryan Coogler

Oyuncular:
Michael B. Jordan
Melanie Diaz
Octavia Spencer

Filmin Özeti:
Birkaç genç, siyah adam San Francisco kentinin Oakland-bölgesinde yer alan Fruitvale adlı istasyonda protesto eylemi yaparlar. Polisler tarafından geri püskürtülmeye çalışılan eylemcilerin sesi, duyulan birkaç el silah atışıyla kesilir.

Sonraki sahnelerdeyse 22 yaşında olan ve Area Körfezi bölgesinde yaşayan Oscar adlı delikanlıyı görürüz. Dünya henüz Noel arifesindedir. Fakat Oscar Hayward'da işleri yoluna koymakla mücadele etmektedir. 2008'in son gününde yanında ailesi, arkadaşları, düşmanları ve hatta tanımadığı yabancıları alarak 'sınırları' geçecektir...

Filmin Fragmanı:

 

[bazinga]

Yıllar sonra izleyip yine beğendiğim bir film oldu.

İlginçtir etkinlikte bu filme benzer sayılabilecek bir filmimiz daha var: Extremely Loud & Incredibly Close. Daha da ilginç olan ise iki filmde de mağdur karakterimizin adı Oscar. İki film de benzer amaca hizmet ediyor. Fakat o film geride kalanlar üzerineydi bu film ise olayı yaşayan üzerine. Yani biri sonrasını biri öncesini ele alıyor ve ikisi de ayrı ayrı başarılı filmler...

Amerika'da siyahilere yönelik polis şiddeti son yılların en önemli konularından biri. Bu film de gerçek bir hikayeden uyarlanma. Bu tip çok film çıkıyor son yıllarda ama bu film onların öncüsü olması bakımından önemli. (Gerçi bilmiyorum bundan önce de benim izlemediğim başka öncü niteliğinde film olabilir. )

Biraz tesadüfler fazla filmde ve gerçekçi anlatısına ters düşüyor. Fakat yine de çok etkileyici bir dram.

Octavia Spencer, doğru filmler seçmeyi çok iyi biliyor. Yeni Oscar kazandıktan sonra bu kadar küçük bir filmde oynaması ve sonrasında Ryan Coogler'ın parlak bir yönetmene dönüşmesi bu başarısının en iyi örneklerinden biri.

Michael B. Jordan ve biraz değişmiş gözükse de Selena Gomez de çok iyiler. Şaka bir yana Melonie Diaz benim için filmin büyük artılarındandı. Başka iddialı bir rol kapamaması üzücü.

7.5/10

 

[Dosi]

Film beni çok etkiledi. Ben küçükken yılbaşı zamanı, bir türk aile gece evine giderken bazı rasist bir grubun sözlü laflarına maruz kalmıştı ve ailenin genç delikanlısı bu olayın sonunda pisi pisine öldürülmüştü. Ogün bugündür noel zamanlarını hiç sevmiyorum ve bu film bana o olayı anımsattı.

Buradada yine noel zamanında pisi pisine giden bir canı izledik. Amerika'da polislerin siyahi insanlara orantısız güç sergilediklerini defalarca izleyip haberlerde de şahit olmaktayız. Oldukça üzücü bir durum ve filmin sonunda da Oscar'ın kızının görüntüsü daha da üzdü beni

8.5/10

 

[Maskeli Fedai]

Başarılı bir dram filmiydi. Bittikten sonra boğazım düğümlendi, gözlerim doldu. Yaşanmış bir hikayeden alınmış olması ve gerçek görüntülerin kullanılması bunda en büyük etken diye düşünüyorum.

Şiddet ve ırkçılığın her türlüsüne karşıyız..

Micheal B. Jordan sevdiğim bir oyuncu. Bu filmde de üstüne düşeni başarılı bir şekilde yerine getirmiş. Filmde esas kadronun dışında dikkatimi çeken bir isim de Ahna O'Reilly oldu. Kısa rolüne rağmen güzelliğiyle büyüledi beni

SPOILER

R.İP. Oscar

7.8/10

 

[Araf]

Gerçekte yaşanmış bir film olması iyiydi de, hatta verilmek istenen mesaj da iyiydi ama ne yazık ki filmdeki gidişatı beğenmedim. Dümdüz gidip, olayların küçük bir dokunuşla gelişmesi gözüme hoş gelmedi. Olaya gelene kadar filmin çok düz bir tarafı vardı.

SPOILER

Oscar Grant'ın kız arkadaşını aldatmasıyla başlayan, sonra da garip bir şekilde şöyle bir savrulup hapse düşen bir Oscar Grant vardı. O kısımlar çok boşlukluydu. Anneyi oynayan kişinin oyunculuğunu da beğenmedim. Keşke dümdüz gidip, oldu bittiye bağlanmasaydı. Daha güzel işlenebilirdi konu ya da en azından bana öyle geldi. Bu arada köpek çarpıldıktan sonra adamın peşinden koşarken kameranın da koşması ilginçti.

Irkçılık üzerine verilen, aslında geçmişte yaşanan olayın sık sık hatırlanması adına da en azından son yarım saati önemliydi. Gerçek video görüntüsüyle desteklenmesi de filmi etkili kılıyor. Bu arada Oscar Grant'ı canlandıran Michael Bakari Jordan, Oscar Grant'le aynı yaşta olması ayrı bir anlamlı.

Son yarım saati ve gerçek yaşamdan esinlendiği için ama aynı zamanda dümdüz ilerlemesi ve oldu bitti gibi durmasıyla, kurgusunun iyi olmamasıyla:
5/10

 

[Araf]

Yıllar sonra izleyip yine beğendiğim bir film oldu.

İlginçtir etkinlikte bu filme benzer sayılabilecek bir filmimiz daha var: Extremely Loud & Incredibly Close. Daha da ilginç olan ise iki filmde de mağdur karakterimizin adı Oscar. İki film de benzer amaca hizmet ediyor. Fakat o film geride kalanlar üzerineydi bu film ise olayı yaşayan üzerine. Yani biri sonrasını biri öncesini ele alıyor ve ikisi de ayrı ayrı başarılı filmler...

Amerika'da siyahilere yönelik polis şiddeti son yılların en önemli konularından biri. Bu film de gerçek bir hikayeden uyarlanma. Bu tip çok film çıkıyor son yıllarda ama bu film onların öncüsü olması bakımından önemli. (Gerçi bilmiyorum bundan önce de benim izlemediğim başka öncü niteliğinde film olabilir. )

Biraz tesadüfler fazla filmde ve gerçekçi anlatısına ters düşüyor. Fakat yine de çok etkileyici bir dram.

Octavia Spencer, doğru filmler seçmeyi çok iyi biliyor. Yeni Oscar kazandıktan sonra bu kadar küçük bir filmde oynaması ve sonrasında Ryan Coogler'ın parlak bir yönetmene dönüşmesi bu başarısının en iyi örneklerinden biri.

Michael B. Jordan ve biraz değişmiş gözükse de Selena Gomez de çok iyiler. Şaka bir yana Melonie Diaz benim için filmin büyük artılarındandı. Başka iddialı bir rol kapamaması üzücü.

7.5/10

Selena Gomez mi oynamış diye baktım senin yüzünden, benzerliğe dikkat çekmişsin oysa. İfadeden sonrasını okuyunca anlaşıldı. Yine Selena Gomez hayranlığın nüksetti tabii.

 

[Angelica]

Az önce bitirdim ve çok beğendim gerçek bir hikayeymiş burda konusunu okumamıştım izlediğim sitede gördüm konusunu önce hafif sıkılır gibi oldum böylemi devam edecekken

SPOILER

Oscarın yok yere vurulması beni şok etti sadece evine gitmeye çalışan sırf zenci diye vurulması beni çok üzdü ve öldüren 11 ay sonra hapisten çıkması ayrıca üzücüydü..

oyunculukları çok iyiydi biraz daha farklı anlatılabilinirmiş ama böylede hoşuma gitti

8/10

 

[Angelica]

@bazinga adminim pazartesi son gündü dimi izlemek için

 

[bazinga]

@bazinga adminim pazartesi son gündü dimi izlemek için

Henüz net bir son tarih yok ama pazartesi son değil, daha süreniz var.

 

[Angelica]

Henüz net bir son tarih yok ama pazartesi son değil, daha süreniz var.

Aa süpermiş çok sevindim tmmdır

 

[Sherlock]

Henüz net bir son tarih yok ama pazartesi son değil, daha süreniz var.

Bu cümlenin nelere sebebiyet verebileceğinin farkında mısın...

 

[bazinga]

Bu cümlenin nelere sebebiyet verebileceğinin farkında mısın...

Gerekli açıklamayı yarın yapacağım.

 

[Araf]

Henüz net bir son tarih yok ama pazartesi son değil, daha süreniz var.

Ayın sonuna kadar olsun da, yavaş yavaş gidiyorum ama ayın sonuna kadar bitmiş olur.

 

[bazinga]

Ayın sonuna kadar olsun da, yavaş yavaş gidiyorum ama ayın sonuna kadar bitmiş olur.

Spoiler vermeyim açıklayacağım süre hakkında.

 

[Araf]

Spoiler vermeyim açıklayacağım süre hakkında.

O spoiler olmuyor, beklenen açıklama oluyor.

 

[sokak sanati]

Filmi beğenemedim. Sıkıcı işlenen konusu, verilen mesajları tam vurgulayamamış olması ve hikayenin yarım kalması bütünüyle beni rahatsız etti.

Irkçılık hiç sevmediğim bir şey ama bu konuyu en iyi 12 years a slave işlemiş. Fidden Figures'de 10 numaraydı ama bu film başaramamış bunu bence. Gerçek bir hikaye olması, verilen mesajları doğru veremediği gerçeğini değiştirmiyor malesef.

SPOILER

Mesela şu tuvalet sırasında eşini beklerken ki gelen adam ile tanımasını biz niye izledik hiç anlamadım. O sahnelerin yerine Oscar öldükten sonra verilen hukuk mücadelesini izlesek daha bi tam olurdu hikaye.

Oyuncularda vasattı bence. Octavia Spencer dışında iyi bir rol göremedim. Oscar rolü özellikle beni hiç çekmedi. Onun yaşadıklarını hiç hissedemedim.

4/10

 

[MasacRE]

Ben cidden çok sıkıldım siyahilerin yaşadığı ayrım üzerinden çekilen filmlerden. Tamam bu film, yılına baktığımız zaman bu akımın ilk çıkan örneklerinden ama aynı zamanda en kötülerinden olmuş. Çünkü ortada uzun metraj film olacak bir konu mevcut değil. Tamam üzücü bir olay, yaşanmaması gereken bir olay, bu ve bunun gibi birçok örneğe de rastlıyoruz halen haberlerde falan ve maalesef ırkçılığın eskisi kadar olmasa da bu yüzyılda bile devam etmesi üzüyor insanı gerçekten ama yine de böyle bir durum var diye o konu üzerine her çekilen film de başarılı olamıyor ne yazık ki.

Şimdi bu filme gelirsek, yaklaşık 10 yıl önce bu filmde gördüğümüz olay yaşanmış. Onu filmleştirmişler. Ama dediğim gibi o olaydan şöyle dolu dolu bir film çıkmıyor ortaya. Filmin süresi 1 saat 20 dakika. Çok kısa bir süre ama onun bile son 20 dakikası hariç bomboş geçtiğini söyleyebilirim. Son 20 dakikada asıl olayı gördüğümüz kısım evet etkileyici bir durum ama bizi neyin beklediğini bildiğimden o kısımların bile etkileyiciliği azaldı bende açıkçası.

5/10

 

[Sherlock]

Maalesef beğenmedim. Bu konu üzerinden mesaj verme kaygısı ile çekilen birçok film izledik, hatta hak etmediği halde ödül alan filmler dahi gördük. Özellikle son yıllarda bu tarz filmlerin sayısı oldukça arttı. Ancak beğenmeme sebebim bu durumdan bağımsız olarak filmin cidden kötü bir film olması.

Filmdeki en büyük sorun konusunun uzun metraj çekilecek bir filme uygun olmaması. Filmin süresi kısa olmasına rağmen bunu söylüyorum çünkü film her şeyini finalinden alıyor. Artı olarak izlediğimiz bir saatlik dilimin, son 20 dakikaya bağlanış şekli bana çok zorlama geldi. Filmin ilk bir saatlik kısmını izlemeden son 20-30 dakikalık kısmı izlesem yine benzer derecede etkilenirdim herhalde. Bu da yönetmenin yaşanan bir olayı filme başarılı bir şekilde uyarlayamadığını gösteriyor bana kalırsa.

Irkçılık gerçekten çok kötü bir şey, günümüzde hala bunun yanlış bir davranış olduğunu konuşuyor olmamız dahi büyük bir skandal ve insanlığın yeterince gelişemediğinin bir göstergesi. Ancak bu yüzden sürekli olarak mesaj verilme kaygısıyla film çekilmesi, ortaya başarısız ürünler çıkması, bu başarısız ürünlere ödüller verilmesi bir izleyici olarak beni de rahatsız eden bir durum. Eğer çekilecekse 12 Years a Slave gibi filmler çekilsin, biz de izleyelim ve verilmek istenen mesajı filmin başından sonuna kadar hissedelim...

Son olarak Ryan Coogler'ın sevdiğim tek filmi Creed sanırım, öyle de kalacak gibi duruyor.

Puan: 5.5/10

 

[Araf]

@bazinga, @Dosi ve @Maskeli Fedai yüksek verdi, ben düşük puan verdim. Sadece ben mi düşük puan verdim diye düşünüyordum, derken ardı ardına @sokak sanati, @MasacRE ve @Sherlock'tan da düşük puanlar geldi. Yalnız değilmişim.

 

[bazinga]

@bazinga, @Dosi ve @Maskeli Fedai yüksek verdi, ben düşük puan verdim. Sadece ben mi düşük puan verdim diye düşünüyordum, derken ardı ardına @sokak sanati, @MasacRE ve @Sherlock'tan da düşük puanlar geldi. Yalnız değilmişim.

Burada da ilginç bir puan akışı gerçekleşti cidden.