FK3 Dead Poets Society / Ölü Ozanlar Derneği (1989) Film Bilgileri & Yorumları

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan berkann
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Filmi aslında daha önce izlemiştim ve hatırladığım kadarıyla pek beğenmemiştim. O nedenle tekrar izlemeyi düşünmüyordum. Fakat daha sonradan kararımı değiştirip tekrar izleyim dedim ve iyi ki de bu yönde karar vermişim.


Aslında bir önceki izlememden bu yana aradaki en büyük fark Robin Williams'ın hayranı olmaya başlamamdı herhalde. Filmi ilk izlediğim zamanlarda Robin Williams'ı pek tanımıyordum ama The Crazy Ones'ta kendisine hayran kalışım sonrası yer aldığı işlere daha çok ilgi göstermeye başladım. Fakat ne yazık ki tam kendisini sevmeye başlamışken aramızdan ayrıldı.
Böyle bir oyuncuyu son zamanlarında sevmeye başlamaktan utanıyorum.

Filmde Robin Williams'ın yani John Keating'in gözüktüğü her sahne çok iyiydi. Buna karşın öğrencilerin kendi aralarındaki diyaloglar ise yer yer oldukça sıkıcılaştı ve muhtemelen bir önceki izleyişimde bu nedenle filmden kopup beğenmemişimdir.

Robin Williams dışında diğer öğrencilerin performansları da çok başarılıydı. Özellikle Ethan Hawke ve sonrasında Robert Sean Leonard tabii ki.

Bu filmin getirdiği carpediem felsefesi belki de pek çok kişinin hayatını değiştirmiştir, öyle de ilham verici farklı bir filmdir. Baskıcı aile, ortam her ne kadar klişe gibi geliyor olsa da en iyi şekilde işlenmiştir bu filmde.

Biraz da spoiler içinde değerlendirelim:

@berkann'ın dediği her işin iyi gitmesinin pek iyi olmadığına katılıyorum ama eğer işleri iyi gitmeseydi bu sefer filmin verdiği felsefeyle çelişirdi. "Anı yaşamak o kadar da iyi değilmiş" diye düşündürürdü. Tabii bu düşünceyi de es geçmemişler ve ölümle biten bir sonucunu da göstermişler. Bir de tiyatro işi, ilişki işi falan olumsuz gitseydi bu sefer felsefenin kötü yönleri ağır basmış olurdu.


Keating'in vedalaşmak için sınıfa geldiği ve herkesin ayağa kalktığı sahnenin tarifi yok, mükemmeldi.

Sonuç olarak izlenmesi gereken bir klasik. İlk izlediğimde 7 vermiştim. Bu kez izlerken 7.5 verecek gibiydim ama son sahnelerin etkisiyle puan biraz daha arttı.

Son olarak da bu cümleyi filmin soundtrack müziğini övmek için yazıyorum.

8/10
 
yukarda söylediklerine aynen katılıyorum robin williams ın her gözüktüğü sahne harikaydı ama öğrencilerin özellikle mağarada geçen sıkıcı sahneleri hoş değildi .. bende belki o kısımlardan sıkılabilirdim ama robin williams ın en ufak bir sahnesini kaçırmayayım diye pür dikkat izledim sonuna kadar, ufak tefek sıkıcı yerlere rağmen bence genel olarak çok güzel bir film çıkmış ortaya ,
 
Yıllarca izlemek için uğraş verip durdum teknik sebeplerden dolayı. Hele şükür ki izleyebildim.

Film güzel miydi? Evet. Ama kitabından daha mı güzeldi? Tabi ki hayır.

Belki kitabını yıllar önce okumuş olmamdan dolayı filmden yeteri kadar etkilenmedim. Ufak farklılıklar ve ayrıntıları kesmeler olsa da büyük ölçüde kitaba sadık kalınmış.

Sistem eleştisini en iyi yapan yapıtlardan biri. Sistemin düşünce kontrolü uygulamasını en iyi şekilde yermişler. Birçok otoriter aile, evlatlarına aynen filmde olduğu gibi davranıyor ve davranmaya devam edecek.

Bu film özgür düşünmeyi temel alıyor esasında. Ne yaparlarsa yapsınlar kimse fikirleri hapse atamaz. İnsan yaratılışı gereği özgür olmaya mahkum bir yaratıktır. Yeter ki gerekli teşvik ve motivasyon verilsin.

Bu filmin kitabını okumamış olanlara okumalarını öneririm. Sizde göreceksiniz ki kitabı daha etkileyici. Filmde gereksiz gördüğünüz birçok diyaloglar aslında kitabından kesildiği için öyle gözüküyor. Ki olması gereken de , kimse bir kitabı olduğu gibi aktaramaz.

Robin Williams bu karaktere çok yakışmış. Özellikle her filminde gördüğümüz o sürekli tebessüm halinde olması filme bir hava katıyor.

Kitaba puanım 10 üzerinden 10 ama filme puanım

7.5/10
 
Çok uzun zamandır bu filmi erteledim erteledim sonunda izledim.Hayal kırıklığı yaşadım diyebilirim.

Klasik bir Robin Williams filmiydi.Karakteri yine ezberbozan metodlar uygulayan, bulunduğu ortamı değiştiren, çevresindeki insanları aydınlatan,düşüncelerini değiştiren bir rol.

Filmin genelinde çok çok sıkıldığımı söyleyebilirim.Müziklerini sevmedim.Film kendine bağlamadı bir türlü.Sıkıntıdan patlayacak gibi oldum.Sıkılmadığım bölümler Robin Williams'ın ders sırasında geçen sahneleriydi.

Karakterlere de pek ısınamadım.Zaten Neil,Todd ve Dalton dışında öne çıkan karakter yoktu.Bu karakterler de beni pek etkilemedi.Diğer arkadaşları da çok silik karakterlerdi zaten.

Konunun da klişe olduğunu düşünüyorum.Okul-aile baskısı,bunlara karşı olan bir öğretmenin öğrencilere destek olması falan az çok görülen işlenen konular.

İntihar sahnesinden öyle aman aman etkilenmedim ama akılda kalıcı bir sahneydi.En son herkesin masaya çıktığı sahne ise iyiydi.

Sonuç olarak pişman değilim çünkü izlemem gereken bir filmdi ve nihayetinde izlemiş oldum.Her şeye rağmen Robin Williams'ı görmek güzeldi.

6/10
 
Son düzenleme:
Filmi bitirebildim sonunda. Güzel filmdi. Bazı yerler çok sıksada akıllarda kalacak güzel sahneleride vardı.

Film ile ilgili hiç bilgim olmadan daldım gittim filme. Film mesajını biraz daha sanatsal anlatmış. Çok eğlenceli olabilecek konuyu biraz sıktırmış bu yönü ile.
Klasik idealist öğretmeni Robin Williams müthiş sergilemiş anca bu kadar olurdu dedirtti.
Öğrencilerden Todd karakteri süperdi ama sonra anladım ki o çocuk şuanın starıymış. Ethan Hawke olduğunu görünce şaşkınlık içerisinde kaldım. Belli etmiş kendini. Diğer öğrenciler o derece iyi değildi.

Filmin müzikleri çok kasvetliydi. Biraz daha güzel kullanılsa daha işyi olurmuş.

Filmde unutulmayacak sahneler vardı ama en iyi sahne ödülümü sdoın sahneden yana kullanacağım. Bir baş kaldırış ancak bu kadar duygulu olabilirdi.

Puanım 7.5/10
 
ethan hawk tan bahsetme
boyhood aklıma geliyor
 
ethan hawk tan bahsetme
boyhood aklıma geliyor
Öyle deme Ethan iyi oyuncudur Boyhood'da da Richard Linklater'in kankası diye oynamıştır bence.Adam demiştir şöyle bir film çekiyorum ne diyorsun o da tamam demiştir herhalde.
 
Öyle deme Ethan iyi oyuncudur Boyhood'da da Richard Linklater'in kankası diye oynamıştır bence.Adam demiştir şöyle bir film çekiyorum ne diyorsun o da tamam demiştir herhalde.
zaten filmin başlarında ufak kız en ilginç izlenesi karakterdi, filmin ortalarındada ethan hawk biraz izlenir gibiydi
başkada izleyecek bişey bulamamıştım
 

Ben de Leyla ile Mecnun a yeniden başladım, şuan 32.bölüme geldim. Her kült filme gönderme yapan efsanevi bir diziydi. Özlememek elde değil. : (

Süpürge ile ayaklarına vurma sahnesi...
 
Ben de Leyla ile Mecnun a yeniden başladım, şuan 32.bölüme geldim. Her kült filme gönderme yapan efsanevi bir diziydi. Özlememek elde değil. : (

Süpürge ile ayaklarına vurma sahnesi...
Filmleri izledikten sonra Burak Aksak'ın göndermeleri daha bir açığa çıkıyor. Filmi izledim geçen yıl mesela, sonra dizinin 36. bölümünü izledim, hemen anladım mevzuyu. Daha "carpe diem" falan diyor.
 
Hem Geniş Aile hem de Leyla ile Mecnun'da göndermeler süper bu ikisinin üstüne gelmez gönderme konusunda.