Meslek öğretmenlik mi?Basınla konuşmadığınız sürece okuldan atılmıyorsunuz şu anki yönetimde ama basına okulla ilgili herhangi bir demeç verirseniz anında şutlanırsınız.
Meslek öğretmenlik mi?
Arkdaşlar şidddeti komedi malzemesi dahi yapmanız beni üzüyor, şiddet hiç bir şekilde yararlı değildir.
Yaramaz bir çocuğun düzgün bir ailesi varsa, çocuğu okuldan atıp ailesini değil, çocuğu dövüp kendisini cezalandırabilirsin mesela. Bu bana o kadar da kötü bir şey gibi gelmiyor. İyi ya işte, dayağın verdiği gurur kırıklığı ve acıyla arkadaşlarıyla kavga etmez.Arkdaşlar şidddeti komedi malzemesi dahi yapmanız beni üzüyor, şiddet hiç bir şekilde yararlı değildir.
Yaramaz bir çocuğun düzgün bir ailesi varsa, çocuğu okuldan atıp ailesini değil, çocuğu dövüp kendisini cezalandırabilirsin mesela. Bu bana o kadar da kötü bir şey gibi gelmiyor. İyi ya işte, dayağın verdiği gurur kırıklığı ve acıyla arkadaşlarıyla kavga etmez.
Gurur kırıklığı ve acı tasvirinle şiddetin ne denli kötü sonuçları olduğunu anlatmış oldun.
Arkadaşlar her şeyden önce MEB mevzuatına göre yasaktır bu davranış, şikayet edildiği takdirde en iyi ihtimalle öğretmen başka illere sürülür.
Ben de öyle düşünüyorum, fakat öyle olsaydı ben çok dayak yerdim. Andırdım mı bilemiyorum ama ben de zamanında çok ukâlaydım. Ne âlemi var her söylenilene cevap vermenin. Benimki de salaklıktı aslında.
sen nerde yaşıyon endgame yok öyle bişey istediğin yere şikayet et hiçbişey olmaz.
YokturAma öğretmen öğrenciye vurursa öğrenci öğretmene 2 saniye içinde vurabilir refleksten dolayı
hayatım boyunca ne gördüm ne duydum enteresan.Yok baya şey oluyor, sorguya alınıyorsun, okul müfettişten geçilmiyor. Öğretmenin arkası yani dayısı olmadığı sürece öğretmen ceza alır.
Tüm ailem öğretmen, bu işlerden anlarım.
Şunu anlatamıyorum galiba. Övünmek için söylemiyorum bunları, okulda en iyiye oynadığım için her zaman hep ilgi gösterilen ve şımartılan öğrenci oldum. Arkadaşlarım bile bunu kıskanır olmuştu. O zamanlar ''Edebiyat öğretmeni'' de bayağı bir takılırdı bana. Hoşuma gitmez değildi bu, fakat bir yerden sonra sanki şımarmıştım. Artık onun söylediği herhangi ters bir şeye bile cevap verme gereği duyuyordum. Buna rağmen hiçbir zaman vurmamıştı bana. Ödev yapmamalar, derste parmak kaldırmamalar falan... Derste uyuyordum bile. Her ne kadar gıcık olsa da bu duruma pek bir şey demiyordu. Ben de gittikçe şımarmaktaydım. Sonralardan kendim ne kadar değiştiğimi fark ettim ve geri dönüşe başladım.Gurur kırıklığı ve acı tasvirinle şiddetin ne denli kötü sonuçları olduğunu anlatmış oldun.
Arkadaşlar her şeyden önce MEB mevzuatına göre yasaktır bu davranış, şikayet edildiği takdirde en iyi ihtimalle öğretmen başka illere sürülür.
Ben 12 yıllık ilköğretim ve lise hayatım boyunca 1 öğrencinin bile okuldan atıldığını görmedim. Ne suç olursa olsun okuldan atılma uygulanmıyor. Belki çok çok büyük suçlarda uygulanıyordur ona da şahit olmadım...
Sen nerede okudun öyle?yaramazlık genelde cevap vermekle alakalı değil sen cevap veriyormuşsun ama öyle sınıflar vardıki öğrencilerin gürültüsünden öğretmeni duyamazdık öğretmende karizmayı çizdirmişse çocukların soytarısı olurduaslında sadece dayakla disiplin olmuyor mesela bizim ortaokulda bir fen hocamız vardı tek bir tokatını görmedim ama o adamın dersinde tek ses çıkmazdı disiplini yüz ifadsindeki değişimle sağlardı mimiklerini öğrenciler ezberlemişti nerde espri yapacağını nerde sinirleneceğini çok iyi biliyordu öğrenciler...
bazı hocalarsa sırıtarak öğrencilere tokat atardı ama öğrenciler hoca sırtını dönünce hocaya pandik atarlardı
Şunu anlatamıyorum galiba. Övünmek için söylemiyorum bunları, okulda en iyiye oynadığım için her zaman hep ilgi gösterilen ve şımartılan öğrenci oldum. Arkadaşlarım bile bunu kıskanır olmuştu. O zamanlar ''Edebiyat öğretmeni'' de bayağı bir takılırdı bana. Hoşuma gitmez değildi bu, fakat bir yerden sonra sanki şımarmıştım. Artık onun söylediği herhangi ters bir şeye bile cevap verme gereği duyuyordum. Buna rağmen hiçbir zaman vurmamıştı bana. Ödev yapmamalar, derste parmak kaldırmamalar falan... Derste uyuyordum bile. Her ne kadar gıcık olsa da bu duruma pek bir şey demiyordu. Ben de gittikçe şımarmaktaydım. Sonralardan kendim ne kadar değiştiğimi fark ettim ve geri dönüşe başladım.
Yani demek istediğim, bir öğrenciyi düzeltmek için ona takılmak, ona iyi davranmak falan... Olmuyor böyle şeyler Türkiye'de. Bizim öğrencilerimiz kibarlıkla adam olacak tipten değil. İlla dövdürecekler kendilerini. Başka bir ülkede olsa adam edersin tabii kibarlıkla ama burada olmuyor öyle şeyler.
Söylediğin şey okuduğun okulların suçu, kuralların uygulanması gerekiyor. İşte asıl mesele bu aslında; kurallar uygulanmalı, şiddet uygulamak hiçbir şeye çare değil...
Dayakla düzelen bir adam gösterin bana burada özür dilerim. Hangi öğrencinin dayakla düzeldiği görülmüş...
NOT: Bir öğretmen sınıfındaki 2 öğrenciyi okuldan attırsın, 10 öğrenciyi dövmesinden daha büyük ibrettir. Dayak yemekten korkan yok okullarda, ama okuldan atılmaktan korkuyor herkes, bizim okulda kimse kurallara uymuyor neden? Çünkü en fazla dayak yerim çıkarım, diyor herkes.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?