2 Kasım 2013 Cumartesi Reyting Sonuçları

[yakup09]

hadi senin dediğin gibi bunlara takmasın ab halkı... dizi dizi değilki. millet niye izlesin bu diziyi.. bu ailenin çocukları çalınmadan önce biz bu aileyi sevmeliydiki onlara üzülebilim. bu dizi hiç bir duyguyu çoşturmadan oluşturmaan soguk bir ailede çocugu çaldırdılar. biz sevmediğimiz bir ailenin çocucugunun kaçırılmasını neden izleyelim. sen tanımadıgın uzak bir komşunu çocucugunun başına bi şey gelse merak edermisin. bunuda dizi gibi düşün bu aile nemrut ve bize sevdirilmeden çocugunu kaçırtılar.. bundan sonrası süper olsun farketmezki ben bu aileyi tanımıyorum ne yapayım çocugu mükemmel şekilde kaçırılmış peşine polis takılmış.. artık milletin eneden izlemediğini anlarsın. ha birde komşunun çocucugunun kaçırılmasını 1 ay takip edersin olmadı 2 ay ondan sonra arayıp sormazsın bu kaçırılma işleri sıkıcıdır ondan reyting düşüyor

Tamamda dizi orjinal haliyle ilerlemek isriyor, fazla duygu öne çıksa, bakışmalar olsa bu sefer bu konuya bu ambians mı olur tarzı kaflar çıkıcak. Dizi kaçırılan ailenim kederi üzerine kurulu değilki, kaçırılan çocuğun herkesin sırrını ortaya çıkartmaya başlaması üzerine kurulu. Böyle bi sistemde kurulmuş öykünün ağlamaklı, bol buygu yüküyle işi olmaz.

 

[beyazsoy]

Tamamda dizi orjinal haliyle ilerlemek isriyor, fazla duygu öne çıksa, bakışmalar olsa bu sefer bu konuya bu ambians mı olur tarzı kaflar çıkıcak. Dizi kaçırılan ailenim kederi üzerine kurulu değilki, kaçırılan çocuğun herkesin sırrını ortaya çıkartmaya başlaması üzerine kurulu. Böyle bi sistemde kurulmuş öykünün ağlamaklı, bol buygu yüküyle işi olmaz.

sen sen tanımadıgın ilgi duymadıgınbir komşunun aile sıralalrını ögrenmek istermisin. biz bu aileyi sevmedik ki ne acısını ne sırrını merak edelim. asıl nokta bize bu aileyi ne kadar tanıttı senarist ne kadar sevdirdi . biz o başrol için üzelebiliyormuyuz yada sevinebiliyormuyuz asıl dizide problem bu. aynı görüş günü kadınlarında da var. her bölüm bir karakteri yarım yamalak tanıttılar. türk seyircisi tanımadıgı karakterin hayat hikayesini sırrını merak etmiyor işte. sen neden tekrarı binkez yayınlanan kemal sunal filimlerin hala izlediğini sanıyorsun. çünkü seyiri o karakteri tanıyor ve seviyor dogal olarak tanıdıgı karakterin hikayesini tekrarda olsa izliyor. mesele bu kayıp kaliteli olabilir ama tv de dizi izletmeninde kuralı var . bak bu konu daha iyi anlaşılsın diye yazıyorum tv de marakin gibi otçuluk yapan damlar var. bu adamlar çok izleniyor kitapları satılıyor. ama amerikada okumuş bilmeme kaç üniversite bitirmiş profu halk izlemiyor neden? çünkü prof halka soguk geliyor daha az biligili sallayan adamı izlemeyi tercih ediyor. sorun kalitede kaliteli malı satıp satamadıgındadır bizde buna iletişim sanatı diyoruz

 

[destere]

sen sen tanımadıgın ilgi duymadıgınbir komşunun aile sıralalrını ögrenmek istermisin. biz bu aileyi sevmedik ki ne acısını ne sırrını merak edelim. asıl nokta bize bu aileyi ne kadar tanıttı senarist ne kadar sevdirdi . biz o başrol için üzelebiliyormuyuz yada sevinebiliyormuyuz asıl dizide problem bu. aynı görüş günü kadınlarında da var. her bölüm bir karakteri yarım yamalak tanıttılar. türk seyircisi tanımadıgı karakterin hayat hikayesini sırrını merak etmiyor işte. sen neden tekrarı binkez yayınlanan kemal sunal filimlerin hala izlediğini sanıyorsun. çünkü seyiri o karakteri tanıyor ve seviyor dogal olarak tanıdıgı karakterin hikayesini tekrarda olsa izliyor. mesele bu kayıp kaliteli olabilir ama tv de dizi izletmeninde kuralı var . bak bu konu daha iyi anlaşılsın diye yazıyorum tv de marakin gibi otçuluk yapan damlar var. bu adamlar çok izleniyor kitapları satılıyor. ama amerikada okumuş bilmeme kaç üniversite bitirmiş profu halk izlemiyor neden? çünkü prof halka soguk geliyor daha az biligili sallayan adamı izlemeyi tercih ediyor. sorun kalitede kaliteli malı satıp satamadıgındadır bizde buna iletişim sanatı diyoruz

yani sorun kalitede değil izleyici kalitesinde diyorsun

pazarlamada bir sorun yok bence pazarladığın malın hangi mallara hitap ettiğinden kaynaklanan bir sorun var gibime geldi ..

içi boş senaryoların sırf pazarlaması iyi yapılıyor diye izleniyor olduğunu söylüyorsan o zaman bir dizi çekmek için ne kaliteli oyunculara ne kaliteli senaryoya ne de kaliteli bir yönetmene sahip olması gerekir... ne kadar içi boş ve kof olsada, dizi halkın ruhuna gönlüne hitap etsin yeterlidir sonucu çıkıyor ortaya ..

 

[beyazsoy]

yani sorun kalitede değil izleyici kalitesinde diyorsun

pazarlamada bir sorun yok bence pazarladığın malın hangi mallara hitap ettiğinden kaynaklanan bir sorun var gibime geldi ..

içi boş senaryoların sırf pazarlaması iyi yapılıyor diye izleniyor olduğunu söylüyorsan o zaman bir dizi çekmek için ne kaliteli oyunculara ne kaliteli senaryoya ne de kaliteli bir yönetmene sahip olması gerekir... ne kadar içi boş ve kof olsada, dizi halkın ruhuna gönlüne hitap etsin yeterlidir sonucu çıkıyor ortaya ..

evet öyle televizyonun felsefesi bu . eğer kaliteli bişeyler izlemek istersen sıkıcı sanat filimleri sıkıcı ders kitapları var. kaliteli olan hep sıkıcı maalesef )))
pazarlamada bir sanat sen boş bişeyi müthiş diye pazarlayabiliyorsan insalara bu da yetenek. bunun için asıl zeka gerekir. televizyon sonuçta eglence ve zaman geçirme aracı sen seni sıkan biriyle vakit geçirmisin televizyonda öyle insaları sıkmadan eğlendirerek vakit geçirteceksin bu kurala uyuyarsa tv de var olabilirsin

 

[destere]

evet öyle televizyonun felsefesi bu . eğer kaliteli bişeyler izlemek istersen sıkıcı sanat filimleri sıkıcı ders kitapları var. kaliteli olan hep sıkıcı maalesef )))
pazarlamada bir sanat sen boş bişeyi müthiş diye pazarlayabiliyorsan insalara bu da yetenek. bunun için asıl zeka gerekir. televizyon sonuçta eglence ve zaman geçirme aracı sen seni sıkan biriyle vakit geçirmisin televizyonda öyle insaları sıkmadan eğlendirerek vakit geçirteceksin bu kurala uyuyarsa tv de var olabilirsin

aslında kalite ile sıkıcılık içiçe değildir beyazsoy .

kalite derken biri bir dizi çeker, mesela bir dram izliyoruz gerçek hayatta olabilecek mantıklı şeyler ardı ardına gelir dersinki tamam işte bu hayatın kendisi bu tarz şeyler olur diye düşünürüz ve bu kalitedir, aynı zamanda oyunculuk olsun görüntü kalitesi olsun senaryoyu tamamlarsa dörtdörtlük dizidir. biride bir dram çeker senaryo mantık hatalarıyla doludur yeri geldiğinde aksiyonda tavan yapar ama inandırıcılık sıfırdır belki hayalimize dizi yoluyla ulaşırız ama senaryo saçmalıklar silsilesidir inandırıcılık yoktur. çünkü bilimkurgu değil gerçek hayattan yola çıktıklarını iddia ederler o açıdan mantıksız deriz, sonra oyunculuklara bakarız oyunculuklar vasatı aşamaz bazı yerlerde vasata yaklaşamaz,.. ama reytinge bakarız ki ne görelim dökülen dizi 12 reyting almış , kaliteli dediğimiz dizi 2 reyting almış, biz bu olayı sadece pazarlama olayıyla açıklayamayız izleyicinin kalitesi burda çok önemli bir rol oynar . ama bir konuda haklısın o da şudur yani bir sığıra ot yerine et verirsen yemez o açıdan haklısın yani sığırların bol olduğu bir arazide et üretimi yapıp tüketici aramak pekde mantıklı değil bencede...

 

[beyazsoy]

aslında kalite ile sıkıcılık içiçe değildir beyazsoy .

kalite derken biri bir dizi çeker, mesela bir dram izliyoruz gerçek hayatta olabilecek mantıklı şeyler ardı ardına gelir dersinki tamam işte bu hayatın kendisi bu tarz şeyler olur diye düşünürüz ve bu kalitedir, aynı zamanda oyunculuk olsun görüntü kalitesi olsun senaryoyu tamamlarsa dörtdörtlük dizidir. biride bir dram çeker senaryo mantık hatalarıyla doludur yeri geldiğinde aksiyonda tavan yapar ama inandırıcılık sıfırdır belki hayalimize dizi yoluyla ulaşırız ama senaryo saçmalıklar silsilesidir inandırıcılık yoktur. çünkü bilimkurgu değil gerçek hayattan yola çıktıklarını iddia ederler o açıdan mantıksız deriz, sonra oyunculuklara bakarız oyunculuklar vasatı aşamaz bazı yerlerde vasata yaklaşamaz,.. ama reytinge bakarız ki ne görelim dökülen dizi 12 reyting almış , kaliteli dediğimiz dizi 2 reyting almış, biz bu olayı sadece pazarlama olayıyla açıklayamayız izleyicinin kalitesi burda çok önemli bir rol oynar . ama bir konuda haklısın o da şudur yani bir sığıra ot yerine et verirsen yemez o açıdan haklısın yani sığırların bol olduğu bir arazide et üretimi yapıp tüketici aramak pekde mantıklı değil bencede...

Işte herşey hayattaki gibi olsun dersen kaliteyi buraya koyarsan sıkıcı olur dizilerin çoğu.. kendi ve çevredeki hayatlara bak hangisini izlemek istersin.. film yada dizi hayat gibi değildir ama duygular hayattaki gibidir. Hem hayat gibi olsun hem sıkıcı olmasın bunu becerebilen 1-2 dizinin dışında yok çok zor iş.. Et yemek istersen kasaba ot yemek istersen manava gitmek lazim))

 

[destere]

Işte herşey hayattaki gibi olsun dersen kaliteyi buraya koyarsan sıkıcı olur dizilerin çoğu.. kendi ve çevredeki hayatlara bak hangisini izlemek istersin.. film yada dizi hayat gibi değildir ama duygular hayattaki gibidir. Hem hayat gibi olsun hem sıkıcı olmasın bunu becerebilen 1-2 dizinin dışında yok çok zor iş.. Et yemek istersen kasaba ot yemek istersen manava gitmek lazim))

tabiki et yiyen eti ot yiyen otu bulur onda sorun yok ben kendimi suçluyorum sadece ot yiyenlerin nufusun yüzde 90 nını oluşturduğu bir memlekette kasabın satış rekorları kırmasını beklemekle hata yapıyorum