Bölümün yıldızları: Aras Bulut İynemli - Erkan Kolçak Köstendil
Her şey daha yeni başlıyor!
Aras Bulut İynemli, karakterini o kadar iyi yaşatmış ki, sanırsın gerçekten o karakter. Yamaç'ın psikolojik hallerini gösterdiği sahneler ve dövüş sahneleri çok iyiydi. Bu bölümde çok iyiydi, başka iyiydi.
Dizi başladı, müzikle başladı. İçimden ilerlemek geçti ama Yamaç'ın o muhteşem delirmesini izlemeye değerdi. Bekledim, delirmesi ve çığlık atmasını izledim. Bütün bu olaylar karşısında bu çığlığı atması beklenen bir şeydi.
Dizi 50 dakika boyunca Yamaç'ın psikolojisine odaklıydı. Daha sonra Vartolu çıktı sahneye, aslında Vartolu olmadığını, Salih olduğunu böylece Beyefendi de öğrendi. İkili performansıyla Erkan Kolçak Köstendil, yine yine yine döktürdü. Salih oldu, sesinden o nefret akıyordu. Tavırlarından o intikam hırsı akıyordu. Vartolu oldu, sanki Salih kimliğini gizleyemiyor gibiydi.
Bu bölümden önce "Selim nerede" bile demiyorduk ama bu bölüm demeye başladık. Araya açmıştı ki, yine çıktı sahneye. Bu kez "ne yapıyor bu Selim" dedirtiyordu. Hakikaten ne yapıyor bu Selim? Selim'in bu bölümde ailesine ihanetinden çok, kendi bireysel hesaplaşmalarını kapatmaya çalışıyordu.
Aliço'nun sahnesi azdı ama özdü. Hele Hale ile sahnesi çok iyiydi. Romantiklik yapıp, kahvaltı bile hazırladı. Hatta Vartolu'nun, Emmi ile Paşa'yı kaldırdığını söylemesi de kilit bir kısımdı. Rıza Kocaoğlu da alkışı hakediyor. Aliço'yu bu kadar iyi oynayacak çok az insan vardır piyasada.
Aynı zamanda Sena'nın sahnesi de azdı. Yamaç'la sahneleri vardı birkaç, başka hiç gözükmedi. Diğer kadın oyuncular da fazla gözükmedi.
Paşa, Emmi'nin çukurunu da kazdı. Hatta Çukur'un da çukurunu kazdı. Dizinin konusundaki köprü gibi bir şey aslında Paşa. Paşa, Salih'i Varto'ya göndermeseydi bütün bunlar olmazdı.
Özellikle son yarım saatte dizinin hareketliliği arttı. Yamaç çıktı sahneye. Gazapizm'in "Heyecanı Yok" rap şarkısının eşliğinde Vartolu'nun adamlarını dövdü. O sahne iyiydi. Bildiğin müzik eşliğinde dayak atması keyif veriyor.
Tamamen dram ve aksiyon ağırlıklıydı. Başta Yamaç'ın psikolojisi ile giriyor, daha sonra Vartolu'nun ya da Salih'in gerçek yüzü ortaya çıkıyor, Selim kendini gösterdi ama uzaktan uzaktan, ailesiyle sahneleri yok gibi bir şeydi ve ne yaptığını kendisi bile bilmiyor gibi.
İşte karakterin fazla olmasının böyle avantajı var. O kadar çok kişi oluyor ki, sanki kimse oynamamış gibi. "Hiç sıkmadı" diyebilirim ve özellikle de son yarım saatin su gibi hızlı akıp geçtiğini söyleyebilirim.
Bir bölüm vardır, her şey daha yeni başlıyor ve bütün ipler kopuyordur ya hani, işte o bölüm, büyük ihtimalle bu bölüm olacak. Vartolu'nun kim olduğu gerçeğini Yamaç, Saadet ve Beyefendi biliyor artık. Vartolu, bu son yaptığıyla artık ipleri kopardı. Belki de Çukur'da savaşı başlattı. Aksiyonun daha da arttığı bölümler geliyor.