HBO House of the Dragon - Dizi Yorumları

1x2

Olayların biraz daha çeşitlendiği ve ilgi çekici olmaya başladığı bir bölümdü... Bu daha hiç bir şey, daha neler neler izleyeceğiz dedirten türden bir bölümdü... Ki izleyeceğimize eminim ve olayların önü alınamaz noktaya geldiği kısımları izlemek için şimdiden sabırsızlanıyorum...

Annesini kaybeden ve taht varisi olan Rhaenyra'nın acısını ve yasını devam ettirdiği bölüm biraz politik başladı. Kral ve yaverleri sürekli toplanıyorlar ve sürekli krallık hakkında çeşitli mevzulardan konuşuyorlar ama kolay kolay bir aksiyona girişmiyorlar. Viserys'in barışçıl yönü olduğunu burada bir kez daha gördük. Ama işler hep öyle gitmeyecek elbette... Bölümde ilk bölümden sonra yarım sene geçtiğini öğreniyoruz ve Daemon Game of Thrones'tan da bildiğimiz Ejderha Kayası'nı ele geçiriyor ve orada ordusunu konuşlandırıyor.

Bölüm başında gösterilen bir adada Westeros'lu adamlara Myrl'li bir prens tarafından eziyet ediliyor hem de ne eziyet. Corlys de haklı olarak buna hamle yapılmasını istiyor. Hem denizlerin hakimi hem de denizdeki ticaretin hakimi olan Valeryon'lar bunu korumak için ne gerekiyorsa yapacaklar gibi duruyor. Ki bunu bölümün ortasındaki yapılan hamle ile görüyoruz. Kral bir şey yapmıyor ve Corlys buna karşılık ekstra bir şeyler istiyor. 12 yaşındaki kızını evlilik bağı için krala vermek... Bu mevzu bölüm boyunca epey dile geliyor çünkü kralın eşsiz kalmaması Westeros adına önemli. Kralın varis sahibi olması da aynı şekilde gelenekler adına önemli... Bu konudaki fikirlerini Rhaenyra da net şekilde belirtiyor ve politik davranıyor. Keza diğer herkes de uygun olanın bu olduğunu söylüyor ancak finalde işler değişiyor tabi...

Oraya gelmeden önce bölümün yan konusu olarak Daemon'un yaptığı çılgın hamle gerçekten ilgi çekiciydi. Bir ejderha yumurtası çalıp üstüne soylu olmayan biriyle evleneceğini duyurup ilgiyi gerçekten üstüne çekiyor. Yumurtanın önemi de elbette Kral'ın özel yumurtalarından eski güçlü Ejderha'lardan birinden olan bir yumurta olması diye anladım. Burada işler gerçekten gerim gerim geren sahnelere doğru ilerliyor. Ejderha Kayası'nda gerçekleşen ve iki ejderhanın sahnelendiği o müthiş gerilim dolu sahnede inanılmaz keyif aldım. Rhaenyra'nın gelmesi ve amcası ile olan konuşmaları etkileyiciydi... Bu kız gerçekten doğuştan yetenekli. Aksiyon almada, hamle yapmada ve bunları sonuçlandırmada... Daemon'un yanındaki kadın Mysaria da fazla tehlikeli bir kadın, bunu her hareketinden hissedebiliyoruz... İlerleyen bölümlerde kendisini dikkatle izlemek lazım diye düşünüyorum... Şimdilik kan akmadı ama o kan bir yerde dökülecek ve bunun temelleri çok iyi atılıyor...

Bölümün can alıcı kısmı da son kısımda gerçekleşiyor. Viserys herkesi şaşırtan ve şok eden bir karar alarak 2 bölümdür temeli atılan ve iyi de işlenen Alicent sahnelerinin sonucu olarak evlilik kararının onunla olacağını duyuruyor. Buna elbette Corlys büyük bir tepki veriyor ve soluğu Daemon'un yanında alıyor... Rhaenys ve Corlys ile Daemon bir arada olacak gibi bu kısımdan sonra... Ve tabi ki Rhaenyra da en yakın arkadaşı gibi gördüğü Alicent'in babasıyla ne ara bu şekilde yakınlaştığını bilmeden bu kararı duyunca şok oluyor ve epey kızmış gözüküyor... Otto çok tehlikeli bir adam gerçekten de, kararda verdiği tepkiyi görünce bunu anlayabiliyorsunuz...

Fragmanda son sahnede yine gözüken adada bir savaş sahnesi gözüküyor. Daemon, ordusu ve ejderhası ile aksiyonda... Corlys de destek atmış belli ki ve oranın kontrolünü ele geçirecekler gibi... Bu bölümde Kral'ın kendi ejderha binicileri olduğunu da öğrendik. Eğer sıcak savaşa girilecekse gerçekten de büyük kaos olacaktır ve bu kaçınılmaz duruyor...

Bu arada dizide zaman atlaması kısmı gerçekten müthiş kotarılıyor. İlk fragmanlarda gördüğümüz karakterlerin büyük haline bir anda 15 yıl atlayarak değil de yavaş yavaş ince ince gidilecek gibi duruyor. Bu işleyiş şeklini çok sevdim. Hem hızlı gitmiş hissettirmiyor hem de olayları iyice sindirerek izliyoruz. Misal fragmanda gördük ki Viserys ve Alicent çocuk yapmış ve çocuk 2 3 yaşına gelmiş bile. Rhaenyra da hala genç versiyonu ile gözüküyor. Ağır ağır tadında işleyiş GOT evreninin en sevdiğim işleniş şekli ve bu dizi bunu ustalıkla hallediyor. Böyle devam...

9/10
 
1x2 - "The Rogue Prince"

Yorumumda kitaptan ve fragmandan spoiler vardır.

Geçen bölümün bir tekrarı gibiydi. Daemon girene kadar sıkıcı sıkıcı konuşmalar izledik. Daemon gelince hikaye hızlandı ve güzelleşti. Viserys çok pısırık ve aptal bir kral. Otto onu harika manipüle ediyor. Otto, GoT'ta olsaydı muhtemelen belirsiz bir karakter olurdu ama burada keskin bir şekilde kötü adamı oynuyor. Alicent saf ayağına yatıyor ama o da en az babası kadar kurnaz ve tehlikeli. Zaten fragmanda Kraliçe olduktan sonra değiştiği de belli oluyor.

Daemon'un bu kadar sakin olması şimdilik sıkıcı ama sondaki Corlys ile olan konuşmasından sonra artık harekete geçecektir. Coryls güzel bir kumar oynadı ama Viserys'te tutmadı neyse ki Daemon'da tutacak. Tabii bu olana kadar bir çok evlilik ve doğum göreceğiz orası ayrı. İkisinin girdiği savaş umarım güzel anlatılır çünkü büyük şeyler getirecek bize.

Rhaenyra ve Daemon çok kısa yan yana geldiler ancak harika bir uyumları var. Keşke çok fazla karşılıklı sahneleri olsa ama hikaye şimdilik buna izin vermiyor. 3. bölümde yine kısa bir zaman atlaması yaşayacağız ve 106 yılından devam edeceğiz. Benim merak ettiğim şey ilk sezon acaba nerede bitecek? Kafamda bir kaç tane teori var ama şimdilik diziyi izlemeye devam edip taşların yerine oturmasını bekleyeceğim.

Dizi bu hafta beni yarısına kadar sıktı ama sonradan aktı. Umarım bundan sonra böyle olmaz çünkü bu tarz dizilerde boş boş diplomatik konuşmalar yerine seyirci aksiyon görmek ister. GoT'ta aksiyon hep savaş alanında oluyordu ama burada artık bir sürü ejderhamız var. Onların da dahil olduğu daha fazla aksiyon sahnesi görmek isterim.

7/10
 
1x2

İkinci bölüm de çok iyiydi. Karakterlere ve evrene iyice alıştık. Bu dizi diğerine göre daha küçük bir çevrede geçecek gibi gözüküyor, daha az sayıdaki karakteri daha çok detaylarla izleyeceğiz. Kaç sezon planlıyorlar bilmiyorum ama Game of Thrones'tan daha az sezonlu olması çok muhtemel.

Daenerys gerçekten tam bir Targaryen'miş. Rhaenys ile benzerliklerini görmemek imkansız. Tabii Rhaenys'in öncülü başka bir kadın yokmuş diye anlıyoruz. İlk kez bir kadın bu kadar güçlü bir görüntü çizmiş gibi Westeros'ta. Oynayan oyuncu da işini çok iyi yapıyor...

Benim anlamadığım yıl atladıktan sonra oyuncuların niye değişecekleri. Özellikle Olivia Cooke zaten gencecik bir kardeşimiz. Gençliğini oynayan Emily Carey ile benziyorlar ama aralarında pek yaş farkı yok gibi duruyor. Neyse vardır bir bildiği yapım ekibimizin. :A Belki Olivia Cooke'u iyi yaşlandıracaklar ileride Emily Carey'i yaşlandıramayacakları şekilde...

9/10
 
  • Beğendim
Reactions: MEnes
1x3 - "Second of His Name"

Daemon şu Yedi Krallık senin gibi bir erkek görmüş müdür? Sanmam. Yine o gelene kadar sıkıcı geçen bir bölümdü. O geldi güneşim doğdu. Artık daha fazla görmeliyiz onu. Adam tek başına içinde geçti düşmanın. Rhaenyra ile birlikte neler yapabileceklerini tahmin bile edemiyorum. İki akıllı deli ve iki ejderha.

Alicent ve Viserys çok uyuz bir ikili oldular. Otto ile birlikte üçü hiç çekilmiyor. En kısa sürede açık savaşa geçmelerini isterim. Evrende artık iki savaş tarafı da bulunmakta. Aegon II'de geldiğine göre daha fazla politik sahneler göreceğiz ama ben hiç istemiyorum. Bir an önce malumu yaşayalım istiyorum.

Fragmanda gördüğüm kadarıyla 2 yıl daha atlıyoruz ve Daemon'un konsey önüne çıktığını görüyoruz. Kendisi o zamana kadar Stepstones ve Narraw Sea'nin Kralı olarak anılıyor. Konseye döndüğünde tacını abisine vermesi iyi izlenim bırakır. Otto kesin delirir. Bu bölüm bol bol Daemon ve Rhaenyra sahnesi göreceğimizi umuyorum. Kitapta bu zamanlarda ikisi bol bol Alicent ile dalga geçip bol bol Dragonstone'a uçuyordu.

4. bölümde olur mu bilmem ama önümüzdeki bölümlerde hiç istemesem de bol bol politika olacak. İçinde Daemon'da olacağı için biraz daha katlanılabilir olabilir. Alicent artık açık açık onu tahtın etrafında görmek istemeyecek. Bu sırada Viserys daha da hastalanacak. Rhaenyra bu sıralarda Daemon'a karşı bir şeyler hissetmeye başlayacak ve bu yüzden dedikodular çıkacak. Fragmanda Viserys ya buna yada Criston Cole ile çıkan dedikoduya sinirlenecek.

7/10
 
1x3

Üst düzey denebilecek, bazı kısımlarıyla ilgi çekici ama bazı kısımlarıyla da değişik bir bölümdü...

Got evreninde hikayenin ağır ağır işlenen ve tadı damakta bırakan bu bölümlerini gerçekten ilgiyle izliyorum. Diyalog kalitesi üst düzey olduğundan dolayı bu bölümler ayrı keyifli oluyor. Aynı diyalog kalitesinin savaş sahnelerinde de teknik ve mantık olarak üst düzey işlenmesini isterdim ama bu bölümdeki son kısımda pek öyle olmadı gibi maalesef...

Bölümün başı Daemon'un çılgınlığı ve etkileyici bir sahne ile açıldı aslında. Oradaki ejderha sahneleri ve sahnelerdeki mantık çok iyiydi. Yengeçbesleyen ve ordusu ejderhaya karşı çok etkili bir taktikle o dönemde her ne kadar karşılarında ejderha da olsa bir şekilde karşılık verebileceklerini gösterdiler. Güzel ve etkileyici bir sahneydi. Daemon'un yaralanması ile bitti ve sonrasında Kral ve yanındaki sahnelere geçtik.

Daemon'un Corlys ile bir araya gelip girdiği savaştan 3 yıl boyunca bir sonuç alamadıklarını öğrendik. Kral zevk ve sefa içinde çocuğunun doğumunun 2. yılını kutluyor. Zaman atlaması yine güzel bir şekilde hikayeye yediriliyor ve karakterlerin birbirleriyle olan durumları çok iyi işleniyor. Rhaenyra Alicent'e gerçekten bilenmiş durumda. Ve ortada bir erkek çocuğun olması onu psikolojik olarak etkiliyor. Av sahneleri orada geçen diyaloglar ve genel olarak hikayenin geldiği nokta entrika ve politikanın gerçekten çok iyi işlendiğini gösteriyor. Otto'nun 2 yaşındaki torununu krala yamamaya çalışması... Lyonel Strong'un krala verdiği fikir, Lannister'ın birinin gelip Rhaenyra'ya sulanması. Kralın onun evliliği için onu zorlaması. Domuz sahnesi, Geyik avlama sahneleri. Cristan Cole ile olan ilgi çekici sahneleri ve aralarındaki çekim. İlgi çekici bir çok sahne vardı.

Rhaenyra ile babasının konuştuğu son sahne ise şaşırtıcıydı. Bir noktada iplerin kopmasını bekliyoruz çünkü herkes bir şekilde tahtın peşinde gözüküyor ama Viserys henüz kızından vazgeçmiyor. Ne olursa olsun oğlum da olsa sen tahtın varisisin ve sevdiğin kimse onunla evlen diyor. Buradan olay iplerin kopma noktasına nasıl gelecek çok merak konusu. Şimdilik o kısım soru işareti ve gizemini koruyor...

Final kısmında ise önceki sahnelerde yardım etmeyeceğini söyleyen Viserys kardeşinin bu şekilde ezilmesine daha fazla dayanamayıp krallık için doğru olan neyse onu yapmaya karar veriyor ve ordusu ile yardım gönderme kararını veriyor. Savaşta vahim durumda olan Daemon ve Corlys'ler plan yaparken haber onlara ulaşıyor. Daemon'un yem olması kararı, o kadar okların arasından koşarak o kadar adamı öldürüp sadece 1 ok yemesi... Üstüne 1 adamın orada dururken tüm ordunun bir şekilde dışarı çıkması ve ejderhanın geleceğinin tahmin edilmemesi... Yengeçbesleyen yukarı bakıyor sözde ama krallıkta tek ejderha binicisi Daemon değil ki be kardeşim. Genel olarak çekimler ve atmosfer kaliteli gözükse de savaştaki basitlikler bölümün kalitesine gölge düşürdü bence. Tüm ordunun tek bir adamın peşinden dışarı çıkmasıyla ejderhanın ve ordunun gelişi bir oluyor ve ordu bir anda yok ediliyor... 3 yıldır süren savaş 1 günde çözülüyor ve gizemli bir karakter olan Yengeçbesleyen off screen bir şekilde öldürülüyor... Meeh dedirtti bu sahneler.. Daha kaliteli yapılmasını beklerdim doğrusu...

8.5/10
 
1x4

Bol bol entrika ve bol bol politika... Tam olarak bir GOT evreni bölümüydü ama izlemesi keyifliydi...

Rhaenyra ve maceraları bu bölümde de tüm çarpıklığıyla devam ediyor. Evlilik üzerine yapılan turun komik bazı sahnelerle bize yansıtılması ve sonlanmasından sonra King's Landing'e döndük. Yine 2 yıl zaman atlaması olduğunu öğrendiğimiz bölümde Daemon ile var olan ilgi çekici sahneler izledik. Kendini bir şekilde yine affettirmesini bildiği yaptığı şovla. Tabi aslında bu hareketler Daemon için abisiyle geçtiği dalgadan ibaretti Rhaenyra'nın da söylediği gibi. Babası ile arası pek iyi olmayan Rhaenyra işleri daha da batırmak için bu bölümde elindne geleni yaptı resmen...

Bölüm çoğunlukla sarayda geçti ve bol bol entrika mevcuttu. Ancak bölümün en ilgi çekici kısımları elbette Daemon ile Rhaenyra ilişkisi üzerine yoğunlaşılan kısımlardı... Önce normal bir diyalog ile evlilik üzerine konuşmalar ile başladık ama bölümün ortasına geldiğimizde yaklaşık bi 15 20 dakikalık çok çılgın bir sekans izledik. Rhaenyra'yı saraydan kaçırarak KingSs Landing sokaklarında ilgi çekici bir gezintiye çıkaran Daemon önce halkın ona nasıl baktığını gösterdi, sonra değişik bir eğlence anlayışı eşliğinde devam edildi ve en son noktada bir geneleve gidildi... HBO yine cesaretinden ödün vermemiş olacak ki fazlasıyla çıplaklık içeren sahnelerdi... Üstüne o aralarındaki çekimi ilk bölümden beri hissettiğimiz Daemon ve Rhaenyra'nın birbirleriyle yaşadıkları sahneyi iyice çılgınlaştırdı... Daemon'un ise Myseria'yı tercih ettiğini görmek şaşırttı ama ilerleyen bölümlerde bu kararı elbette değişecektir çünkü Rhaenyra'ya olan ilgisi ortada... Sahnenin sonrasında ise yarı yolda bırakılan ve buna kızan kızımız zaten gözü de olduğu Criston Cole kardeşimde buldu soluğu. Orada da ateşli sahneler devam etti ve 2000'li kızımız Milly Alcock'tan çılgın cesur sahneler geldi.. Bu kadarını beklemiyordum doğrusu ama 22 yaşında oluyor bu kız tabi. Gerçekten yaşlanmışız...

Tabi her yerde eli kolu olan Otto'nun Daemon ile Rhaenyra arasında yaşananları öğrenmesi ve sanırım bununla Myseria'nın da bağının olması işleri iyice çetrefilli hale getirdi. Kralın yanında soluğu bulan Otto ile kralın sahnesi ilginçti. Aslında Otto'nun amacının yüzüne karşı kral tarafından vurulması sonunda be kardeşim dedirtti. Seyirciyi bu kadar aptal yerine koymadılar çok şükür. Otto'nun hamlelerinin fazla okunabilir olduğundan dem vuruyordum ve bu bölümde bunların karakterler tarafından dile getirilmesi gerçekten hoşuma gitti. Final kısmında yaşanan yüzleşmeler ise sanırım yavaş yavaş olayların fitilini ateşleyecek. Dameon ile Viserys yüzleşti ancak Daemon istediğini almasını bilir bir şekilde. Rhaenyra Valeryon velediyle evlenir mi bilmem ama bu durum öyle toz pembe ilerlemez gibi geliyor... Otto'nun da görevden alınması işleri iyice karıştıracaktır. Ancak Viserys ne olursa olsun kızından vazgeçmiyor onu varislikten atmıyor. Üstüne Buz ve Ateşin Şarkısı'nın Aegon'un hançerine işlendiğini gördük ki o sahne de gerçekten değişik bir sahneydi. Dedem bunları ekliyor eklemesine de bir yere bağlamayacak gibi, niye eklediğini pek anlamadım. Lore'da değişiklikler yapıyor gibi bu diziyi kullanarak.

Fragmanı izleyince işlerin iyice karıştığı bölümün 5. bölüm olduğuna delalet getirdim. Düğün gerçekten olacak sanırım ya da o düğünde midir bilmiyorum ama bir şeyler karışacak gibi. Criston'un aksiyonda olduğu gözüktü. Üstüne Otto da kral ölecek Aegon'u tahta hazırla diyor. 5. bölüm sanırım herkesin bahsettiği olayların fitilinin ateşlendiği bölüm olacak. Neler olacak bekleyip göreceğiz...

9/10
 
  • Beğendim
Reactions: Hazem
1x4 - "Kings of the Narrow Sea"

GoT evreni işte bu bölümdü. Başından sonuna kadar zevk veren bir bölüm oldu. Olayların tamamını bilmeme rağmen hepsini ayrı bir heyecan ve merakla bekledim. Dizinin zaman çizelgesini de beğeniyorum. Konuları hiç uzatmadan hızlı hızlı geçiyoruz.

Açılışta Baratheon'ların evini görmek güzel oldu. 8 sezon GoT izledik bir kere bize orayı göstermediler. Daemon'un salona girişi bambaşka bir karizmaydı. Matt Smith zaten karizmatik bir adam kısa saç onu daha da karizmatik yaptı. Caraxes'in gelişinden itibaren Rhaenyra'nın ona olan hayranlığını güzel yansıttılar. Alicent bu bölüm daha az uyuzdu. Otto'nun örselenmesi beni aşırı mutlu etti. Dizide bol bol Valyria dili duymak harika oldu. Dizide karakter gelişimleri harika gidiyor. Bir tane kötü karakter gelişimi yok. Haftaya son kez bazı karakterlerin gençlik hallerini görüyoruz ve sonra dizi başka bir yöne evrilecek.

9/10
 
  • Beğendim
Reactions: MEnes
1x5

Vay vay vay sanırım artık başlıyoruz, 'here we go' der gibi bir bölümdü...

Geçen bölümde karara varılan aileleri birleştirecek olan düğün şaşalı bir giriş sahnesi ile açıldı. Viserys ve Rhaenyra birlikte Velaryon hanesine ziyaret ediyor ve orada bir takım politik trip izliyoruz Corlys'ten haklı olarak. Lionel Strong Otto'nun yerini almış Kralın Eli olarak ki hak ediyor diyebiliriz... Onun dışında oralarda Laenor'un kadınlara ilgisinin olmadığını öğreniyoruz. Bir popüler kültür kararı mı yoksa kitaplarda bu durum var mıydı bilmiyorum ama eğer yoksa bu durum hem siyahi (Velaryon'lar tamamen sarışın ve beyaz olması gerekiyor) hem de eşcinsel bir karakteri hem de önemli rollerden birinde olan bu karakteri GOT evrenine yerleştirerek büyük bir başarı gösterdiniz kardeşlerim. Helal olsun sizlere... Neyse bu saçma drama sahnelerini izledikten sonra ilerliyoruz ki ne ilerliyoruz...

Kendimizi Vadi'de bulduk ve oradaki bir prensesi görüyoruz. Rhea Royce üst düzey bir avcı ava gidiyor ancak bir de ne görelim Daemon orada.. Manyak karakter her gözüktüğünde bizi etkilemeyi başarıyor. Her gözüktüğünde ortama bir 'tension' ekliyor. Burada da tabi ki sevmeyerek politik yollarla evlendiği eşini off screen de olsa kaza süsü vererek öldürüyor... Çılgın adam...

Düğüne geçmeden önceki bölümlerden birinde gözüken topal bir adam vardı. O karakterin de gizemli ve değişik bir karakter olduğu orada göze çarpıyordu. Lord Larys adındaki bu abimiz av sırasında teyzeler önemli şeyler konuşurken o da bir şekilde oraya sızıp onları dinliyordu. Bilginin önemini bu adamın üzerinden görebiliriz. Ki kendisi Kraliçe ile konuşurken Rhaenyra'nın odasına gelen çaydan haberdar sanki onu zehirlediler mi acaba gibisinden diyerek değişik bir tohum ekiyor gibiydi Alicent'e. Tabi Alicent olaylardan haberdar ve tehlike yokmuş gibi bahsederek sözde yanlış anlaşılmışım diyerek kenara çekildi. Strong'lardan olan Lyonel'in oğlu olan bu adam ilgi çekici bir karakter gözüküyor...

Bölümdeki önemli gelişmelerden bir diğeri Criston Cole'un sahneleriydi. Kraliçe ile olan sahnesi ilgi çekiciydi baya. Tabi öncesinde Rhaenyra ile olan gemi sahnesinde nasıl bir karaktere sahip olduğunu gösterdi bizlere. Onurunu ayaklar altına almış önceki bölümde yaptığı şeyle. Yasak ilişki ve sevgi arasında kalıp buralardan gitmeyi teklif ediyor Rhaenyra'ya. Tabi ki böyle bir şey kabul görmüyor ancak görevi de terk etmediğini görüyoruz sonrasında. Kraliçe'ye de bunları itiraf ediyor ve sanırım şuan o geceki yaşananları tüm gerçekliğiyle bilen tek kişi Kraliçe olarak göze çarpıyor ancak Alicent buna rağmen bir şey yapmıyor.

Ve düğün sahneleri geliyor.. Evet GOT evreninde bir düğün sahnesi varsa o sahneyi dikkatli izlemek gerekiyor çünkü her an her şey olabilir... Önceki bölümlerde gördüğümüz Lannister'ın pişkin pişkin konuşmlarını ve komik olmayan esprilerini dinledikten sonra ortama şaşalı giriş yapan Velaryon'lar geliyor. Ancak kraliçe yok. Sonrasında ise Daemon beklenmedik anda gelerek yine ortalığı gerim gerim geriyor. Kral onu kovmuştu ancak tatsızlık çıkmasın diye bir şekilde idare ediyor yine. Sahneler ilerliyor, asillerin birbirleriyle olan diyalogları geçiyor ve sonunda dans kısmına geliyoruz. Criston Cole sahnenin başından beri tutulmuş vaziyette Laenor'a. Laenor'un arkadaşı ona bu sırlardan bahsedince iyice patlıyor sanırım. Sahnede Daemon ile Rhaenyra'nın konuşmaları çok ilgi çekiciydi bu arada... Sonra tabi ki de Daemon'un etkisiyle ortalık karışıyor gibi gözüküyor ama biz orayı net göremiyorz. Tabi burada olayları başlatan bir grup da olabilir, çünkü Daemon oradan sırra kadem basıyor. O sırad Lyonel Strong ve oğlunun bu olaylardan haberi varmış gibi de gözüküyor ve olan Laenor'un arkadaşına oluyor. Criston acımasız bir şekilde öldürüyor kendisini... Sonra kendine kıyacakken ve bir yandan da dramatik şekilde düğün sahnesini izlerken Alicent onu durduruyor... Kanlı bir bitiş görüyoruz sahnenin sonunda ve Laenor tüm yaşananlara rağmen hayatına devam etmek zorunda. Kral da yere devriliyor düğünün sonunda...

Fragmanda meşhur time skip ve oyuncu değişimlerini görüyoruz. Aradan kaç yıl geçtiğini tahmin etmek zor ama Rhaenyra'nın sanırım 2 çocuğu olmuş hatta 3. de doğmuş gibi. Baya da büyümüşler gözüküyor. Üstüne Daemon da bu bölümdeki aralarındaki çekimden de gördüğümüz üzere Corlys'în kızı Laena ile birlikte olmuş ejderha biniyorlar. Onların da evlenme olasılığı yüksek. Zaten bölümde Daemon eski ölen karısının tüm mal varlığını kendine aldığını söylemişti yani Vadi'yi ve yönetimini. Adamın yaptığı hiç bir hamle boşa değil... Bundan sonra olacakları çok fazla merak ediyorum çünkü kralın sağlığı pek iyi gözükmemesine rağmen baya yaşlandığını görüyoruz fragmanda. Bir noktada Viserys ölecektir ve ortalık asıl o zaman karışacak gibi duruyor. Hepsi Demir Taht için kozlarını oynayacak ve kaos klasik bir şekilde Westeros'a hükmedecek...

Edit..
Bölümün asıl olayı Alicent'e değinmeyi unutmuşum... Alicent'in yeşilleri giyerek düğüne gelmesi ve kralın sözünü kesmesi aslında çok anlamlı bir mesaj olarak göze çarpıyor. Çünkü o gece yaşanan şeylerin Rhaenyra'nın ona söylediklerinden daha farklı şekilde olduğunu öğreniyor Alicent. Normalde hep onun arkasında dururken hatta bu bölümde babası giderken bile ona karşı, Aegon konusunda aceleci davrandın işte biraz daha dikkatli davranabilirdin diyor. Ama Criston'un anlattıkları karşısında epey şaşırıyor ve üzülüyor Alicent. Bana kalsa daha önceki bölümlerden bunun temeli bir tık daha detaylı şekilde atılabilirdi ama bu bölümle birlikte net bir şekilde görüyoruz ki Alicent Rhaenyra'yı tam olarak karşı cephesine alıyor. Düğün sahnesinde içeri girerken yer alan müzik ve Hightower ailesinin üyelerinin orada olması işleri çok ilgi çekici hale getiriyor. Zaten dizi bu iki karşıt güç üzerinden ilerleyecek gibi bunu görebiliyoruz bu bölümden sonra özellikle... Criston Cole'u da son sahnede ölmesini engelleyerek kendi yanına çekecek gibi gözüküyor Alicent...

9.2/10
 
Son düzenleme:
En çok hangi dünyayı ve diziyi sevdiğimi şimdi anladım @MEnes

Ben RoP her bölümünü çok iyi bulurken HotD 2-5 bölümlerini sıkıcı bulmuştum senin yorumlarını okuyordum her iki konuda tam tersi çıkıyordu :A :A insan çok sevdiği şeyler için gözlerini kapatıyor bence aynı şey sen ve sizin için geçerli ben 5 bölümü izlerken az kalsın uyuya kalıyordum senin verdiğin notu gördüm ya ben başka bir şey mi izledim diyorum :A

Bu arada haklısın Dance of the Dragons şimdi başlıyor.
 
  • Güldürdün
Reactions: MEnes
En çok hangi dünyayı ve diziyi sevdiğimi şimdi anladım @MEnes

Ben RoP her bölümünü çok iyi bulurken HotD 2-5 bölümlerini sıkıcı bulmuştum senin yorumlarını okuyordum her iki konuda tam tersi çıkıyordu :A :A insan çok sevdiği şeyler için gözlerini kapatıyor bence aynı şey sen ve sizin için geçerli ben 5 bölümü izlerken az kalsın uyuya kalıyordum senin verdiğin notu gördüm ya ben başka bir şey mi izledim diyorum :A

Bu arada haklısın Dance of the Dragons şimdi başlıyor.
Aslında ben evren olarak LOTR evrenine daha çok sevgi doluyum. Filmleri geçmişten bugüne toplam 10 kere izlemişimdir... Ama dizi o kadar vasata yakın geldi ki özellikle 4. bölümden sonra... Gerçekten sinirlerim bozuldu. Hala belli başlı gizemleri var evet ama çok saçma senaryo hamleleri ve sinir bozucu şeyler izletiliyor ve bu da beni geriyor...

Onun dışında bu dizi ise bunun tam tersi, gerçekten hem kurgusal hem de senaryo olarak çok üst düzey bir iş yapılıyor. Ve ilgi çekiciliğini sonuna kadar koruyor adamlar. Yapılışlarını ve şekillerini düşününce aslında ikisi de aynı sayılır. RoP'da 2. Çağ ile ilgili çok az şey var ve bir çok şeyi senaristlerin doldurması ve kurgusal bir esere dönüştürmesi ve Lore'a sadık kalmaları gerekiyor. Ancak onlar Lore dışı onlarca şey yapıyor ve karakterleri hatta evrenin özelliklerini kafalarına göre değiştiriyor. Burada da kitap bir tarih kitabı olduğu için olaylar belli evet ama bunun kurgusal bir esere dönüştürülmesi yine senaristlere bağlı şekilde gerçekleşiyor. Tabi burada HOTD'nin avantajı işin başında Dedem'in olması... Kendisi tüm kontrolü elinde tuttuğu için boşluklar çok rahat dolabiliyor. Orada ise sanki Orta Dünya ve oranın ruhuyla ilgili en ufak bir fikri olmayan adamlar saçma sapan şeyler yazıp çekmek için özellikle seçilmiş... Ne bileyim ben iki eseri de elbette sonuna kadar izleyeceğim ama buradaki hava şuan çok daha yukarda benim için maalesef...

O hissi aldım bu bölümde ve fragmanda da bunu iyice hissettim... Hadi bakalım, ben buna hazırım...
 
  • Beğendim
Reactions: BARON疼痛
1x5 - "We Light the Way"

Bu ne güzel bir bölümdü ya. Normalde aksiyonu olmayan bölümler beni aşırı sıkar ama bu bölüm başından sonuna kadar yağ gibi aktı. Bir tane boş sahne ve replik görmedim. Sürekli bir mesaj vardı. Düğünde zaten her şey zirve yaptı. 5 bölümlük harika bir temel izledik şimdi büyük savaş öncesi 5 harika bölüm daha izlememiz gerek.

Kitapta Rhea Royce'un attan düşüp öldüğü yazıyordu ama bunu dizide Deamon yapmış gibi göstermeleri harika olmuş. Geçen bölüm Viserys kızıyla evlenmesine evli olmasının engel olduğunu söyledikten sonra bunu yapması garip durmadı. Düğünde de Royce'un ailesine yaptığı tehdit harikaydı. Laena Velaryon harika seçilmiş. Daemon ile de birbirlerine yakıştılar. Güzel bir evlilik olacak.

Alicent bu bölüm o kadar iyi yazılmış ki iliklerime kadar nefret ettim. Oyuncu harika yansıtıyor karakteri. Viserys'de öldü ölecek dedik ama bir türlü olmuyor. Driftmark'ı da güzel yapamamışlar. En zengin hanedanın evi bu kadar sade gösterilmemeliydi. Sonda Cole'un Lonmouth'un kafasını patlatması aslında turnuva sırasında olan bir şeydi ama bu kadar uzatmamak için öne almalarını ben mantıklı buldum ama kavga neden çıktı onu görsek iyi olurdu.

9/10
 
1x6

Dizinin en iyi bölümlerinden olabilecekken dizinin en kötü bölümü olmayı başardı maalesef. Ama bölümün konusu iyiydi... Önceki bölümlerdeki senaryo kurgusu bu bölümde de olsaydı aman aman nereye geldik şeklinde bir bölüm izlerdik... Bu haliyle ise maalesef geride kalmış bir bölüm..

Merakla beklenen 10 yılı atladık ve olaylara orta yerinden daldık. Karakterler yaşlanmış büyümüş, malum oyuncu değişiklikleri yaşanmış ve Rhaenyra ile Alicent'in savaşı iyice ayyuka çıkmış. Evet bu havayı bölüm başlar başlamaz hissettiriyor dizi. İki taraf iyice belirginleşmiş ve kılıçlar keskinleşmiş. Olay biraz daha psikolojik savaş gibi ilerliyor ama bir noktada işlerin çığırından çıkacağı kesin zaten. Bölüm Rhaenyra'nın doğumuyla başlıyor. 3. çocuğunu doğuruyor ve daha doğum yeni olmuşken kraliçe onu yanına çağırıyor çocuğu görmek için. Amacı hem onu yıpratmak hem de çocuğu görmek. Tabi en başta anlamıyoruz ama sonradan anlıyoruz ki çocuk elbette Laenor'un değil. Kendisinin önceki bölümlerde farklı zevk anlayışları olduğunu gördük zaten.

Çocukların babası ise Harwin Strong. Önceki bölümlerden onun Rhaenyra'ya olan ilgisini az çok biliyorduk zaten ama o kısımları görmeden aralarındaki ilişkinin hangi boyuta geldiğini direk görmüş olduk zaman atlamasından dolayı. Çok da önemli değil gerçi bu durum, zaten buradaki ana mevzu 3 tane erkek çocuk doğurup nispet yapılması diyebiliriz. Alicent de bunu dile getiriyor krala. Zaten Alicent şuanki durumda kralı iyice işliyor. Kral da ölüme selam çakan bir dede modunda geçiştirmeye ve kızının durumunu görmezden gelmeye devam ediyor. Tabi çocukların babasının başkası olması krallıkta, sarayda iyice dilleniyor ve bir talim sırasında dayanamayıp çocuklarını olduğundan fazla savunan Harwin kendisini iyice açığa veriyor. Criston Cole'e de sağlam bir hasar bırakıyor ama fitili ateşliyor bir nevi. Bunun karşılığında hem görevinden oluyor hem de babasının onurlu bir adam olmasından dolayı görevine mal oluyor. Babası görevi bırakmak istiyor ama kral bırakmıyor, bunun üzerine Alicent'in başvurduğu isim ise çok ilgi çekici... Larys Strong... Fısıltıları duyan adam... Her şeyi bilen Larys babasının görevde kaldığını öğrenince, itiraf gelmediğini de öğrenince Alicent'in de söylediklerinin üstüne işleri çok başka bir noktaya getiriyor... Finaldeki olaylar zinciri için hapisteki ölüme mahkum edilmiş suçluların dillerini kesip onları yapacağı eylemlerde kullanıyor. Final kısmında ise kralı Harwin'i yaşadıkları yere getirmeye ikna eden babası Lyonel Strong'u ve kardeşi Harwin Strong'u kendi kalelerinde yakarak öldürüyor... Larys Strong'un ilk çıktığı sahnede bile ne kadar tehlikeli ve gizemli bir karakter olduğunu bize bir şekilde hissettirdiler ama bu bölümde bunun seviyesinin ne denli olduğunu görmüş olduk... Amacının ne olduğunu kestirmek güç ama şuan için kendisinde resmi bir güç yok diyebiliriz. Kraliçe'nin yanında unofficial takılıyor daha çok.. Otto'yu geri çağırabilirsin dedi ama bu yaptığının ödülünü sonra isteyeceğinden de bahsetti. Larys'in hikayenin önümüzdeki kısmındaki etkisinin çok daha büyük olacağını hissedebiliyorum...

Daemon kısmı ise çok ilgi çekici değildi. Aslında ilgi çekici sahneler vardı yok değil ama çok güzel işlenmedi diyebilirim. Daemon son bölümde onunla birlikte gördüğümüz Laena Velaryon ile evlenmiş ve 2 kız çocuğu olmuş. Tabi kızlar büyümüş ve bunlar gezgin gezgin takılıyor. Onları gördüğümüz yer ise Pentos. Westeros'tan çok uzakta keyiflerine bakıyorlar. Ejderhalara binip boş boş takılıyorlar. Burada şuan yaşayan en büyük ejderha olan Baleryon'un soyundan gelen Vhagar'ı da görüyoruz. Yaşlı ve emektar bir ejderha olduğu her halinden belli olan Vhagar gerçekten devasa boyutlarda... Ekrana sığmıyor nerdeyse... Daemon'un ne denli olaylardan uzak kaldığını ve bunun sebebini pek anlayamasam da Laena onu arkadan gazlıyor bir nevi. Bizim yerimiz burası değil, işte dönmemiz lazım, sen bundan fazlasısın. Rhaenyra'nın evlenmesi ona etki etmiş olabilir ki kendisini oradan epey uzak görüyor. Ancak final kısmında 3. hamileliğinde olan ve doğum yapmak üzere olan Laena kısmından sonra işler değişecektir. Çünkü Laena doğumu yapamıyor.. Çocuk gelmiyor.. Çocuk gelmeyince rahminden kesip alma muhabbeti yine geçiyor ancak Laena buna müsaade etmeden kendisini ölüme getiriyor... Vhagar'a Dracarys emrini veriyor ve yanarak ölüyor... Daemon'un bundan etkilendiğini görebiliyoruz bölümün sonunda...

Rhaenyra Laenor'u da alıp Dragonstone'a gidiyor. Çocuklarının burada sürülmesini göze alamıyor. Keza kendisi de tehlikede. Krallıkta Kral'ın eli ve oğlunun öldürüldüğü haberi de yayılacak. Bunun üstüne orada kalması pek sağlıklı olmayacaktı zaten. Aslında bölümde çok ağır olaylar var ama bölümle ilgili sıkıntı 1 sa 7 dk'ya 2 saatlik olayların sıkıştırılması. Her şey o kadar hızlı ve bir anda gelişiyor ki olayları sindirmeye vakit kalmıyor. Sahneler bir anda geçiyor ve diğer sahneye gidiyoruz. Larys'in etkileyici kurgusu bir anda yaşanıyor ve bitiyor. Bir çok boşluk ve doldurulması gereken alan bırakılıyor. Keşke bu bölümdeki senaryoyu 2 bölüme yaysalarmış. Çünkü ilk 5 bölümde dizi buna alıştırdı bizi. Ağır ağır tadında bir senaryo kurgusu ile işlendi bölümler. Bu bölüm de o şekilde tasarlansaydı ve 2 bölüme yayılsaydı 2. bölüm gerçekten muazzam olurdu özellikle Larys kısmı ile... Büyük ihtimal sonraki bölümlerdeki çılgın olaylara geçiş yapabilmek için bu bölümdeki olayları jet hızıyla geçip burayı feda etmişler... Bunu düşünerek sonraki bölümleri iyice merak etmeye başladım... Ki fragmanda görüyoruz ki gerçekten çılgın olaylar yaşanmaya başlamış bile... Otto geri dönüyor, Daemon kaybından sonra soluğu Dragonstone'da alıyor, Larys yine sinsice bakıyor, Alicent ile Rhaenyra olması lazım bıçaklar çekiliyor... Neler olacak neler...

8/10
 
1x6 - "The Princess and the Queen"

Normalde aksiyonun bu kadar az olduğu bir bölüm deli gibi sıkması lazımken hiç sıkılmadan sonuna kadar gittim. Artık taraflarımız keskinleşti ve bizim taraf hem zayıf hem de kan kaybediyor. Acilen Daemon & Rhaenyra evliliği olmalı. Aegon'u oynayan oğlan harika seçilmiş ve şimdiden uyuz oldum. Yetişkin Alicent'te aynı şekilde uyuz birisi. Vhagar'ı görmek beni mest etti. Tek sıkıntım zaman atlaması fazla olmuş. Arada yaşananları en azından hızlı bir şekilde görsek iyi olurdu.

Çocukların ejderha seçme sahnesi harika olmuş. Criston Cole evrende en uyuz olduğum karakter olabilir. Tam bir yaralı erkek modunda. Düğünde adam öldürüp ceza almamış olmaması çok saçma olmuş. Laenor çok boş bir adam olmuş. Larrys Strong harika bir karakter oldu. Bu evrendeki bu tarz karakterleri her zaman sevmişimdir. Karşı tarafta ama yine de ondan memnunum.

8/10
 
1x6

Yoğun iş temposu ve yaşlılık sebebiyle yorumları yetiştiremedim bir türlü. Bu bölümü de atlamadan yüzeysel de olsa bir şeyler yazayım.

3. ve 4. bölüm dizi epey düşüşteydi. 5. bölüm ise olay yoğunluğu yüksek bir bölüm oluşu nedeniyle sezonun başarılı bölümlerindendi. 8-8-9 şeklinde puanladım bölümleri ancak genel olarak dizinin Game of Thrones'un yarattığı heyecanın çeyreğinin çeyreğini bile yarattığını söyleyemem. Bunda ilgi çekici ana karakter sayısının az, ilgi çekmeyen yan karakter sayısının çok olması temel etken. Game of Thrones'ta birbirinden bambaşka hikayeleri paralel şekilde izliyorduk. Burada ise hemen her şey hep aynı eksende gelişiyor. Bölüm süreleri de Game of Thrones'tan bile uzun olunca bölüm içerisinde yer yer sıkıcılaşabiliyor dizi...

6. bölüm oyuncu değişimleri nedeniyle en çok merak ettiğim bölümdü. Çünkü pek sevgili Olivia Cooke hanımefendi diziye dahil oldu. :A

Öncelikle şunu söylemek istiyorum ne yaptınız prensesimize?!1!2!1 :A

Olayların bu iki kadının savaşı haline geleceği en başından belliydi ama bence yeterince kuvvetli motivasyonlar yok ortada henüz. Buna karşın zaman atlamasıyla Alicent birden darkside'a geçmiş gibi. :) Belki eşinin ölümünün yaklaşmasıyla kraliçeliği devredecek olmanın verdiği endişenin etkisidir bilemiyorum.

Prensesi oynayan kadın görsel olarak az çok benziyor Rhaenyra'ya. Fakat hal, hareket, ifade olarak hiç mi hiç benzemiyor. O hırslı genç gitmiş, yerine default teyze portresinde bir insan gelmiş. Yeni doğum sonrasında mı olduğundan bilmem ama beni hiç ikna edebilen bir geçiş olmadı bu. Oysa genç prensesi görünce direkt "aha bu Targaryen" demiştim direkt. Saçlarından değil, tüm ifade ve tavırlarından... Öte yandan Alicent'taki geçiş muazzam. Olivia Cooke ile genç oyuncu gerçekten çok benziyorlar her yönden.

Kendini yaktıran kadına da saygılar, bölümün en hüzünlü sahnesiydi.

8/10
------

Bu arada çocuğun adını Joffrey koymak nedir kahkaha attım. :A
 
Son düzenleme:
1x7

Beklenilen o çılgın bölümlerin başlangıcı sayılacak bir bölümdü... Dizinin şimdiye kadarki en iyi bölümüydü net şekilde...

Laena'nın ölümünün üstüne Driftmark'ta toplanan herkes aşırı gergin ve yoğun bir ortamda olduğumuzu bölümün başından sonuna kadar hissettirdi. Alicent ve Rhaenyra arasındaki soğuk savaş bu bölümde soğuk savaş olmaktan çıkacaktı ve bu olayların kurgulanışının önceki bölümde çok iyi işlenen çocuklar üzerinden olması... Gerçekten kaliteli bir kurgu ve sonuçlanma diyebilirim.. Bölümün ilk kısmı çok etkileyici değildi ama ortası ve son kısımla birlikte işler gerçekten önü alınamaz noktaya geldi ve bu durum çok hoşuma gitti...

Daemon ve Rhaenyra yıllar sonra kavuştu ve artık önlerinde bir engel olmadığını, bir araya gelmeleri gerektiğini gösterdiler. Rhaenyra büyümüştü, artık Daemon'un o kaçacağı küçük kız değildi. İlk yüzleşme sahneleri o yönden fena değildi ve sonrası zaten malum kısım... Birbirleriyle bu sefer birleşen bu ikili işi en sonunda evlilik noktasına getirdiler. Abisine karşı benim yerim Pentos diyen Daemon bölüm sonunda onu ikna edebilecek tek kişiden bu teklifi aldı ve Rhaenyra'nın ihtiyacı olan desteğini ona sağlayacağını gösterdi. Tabi bunun için Laenor'un ortadan kaybolması gerekiyordu ve bunu bir güzel sağladılar. Ben bir an gerçekten de öldüreceklerini sandım ama olayı farklı şekilde çözdüler. İkilinin bir araya gelmesiyle saflar iyice belirginleşti diyebiliriz. Siyahlar ve Yeşiller'in savaşında savaş ve kan ve kaos olacak ama kazanan olmayacak... Elbette bir kazanan olacak ama bunun büyük kaybedeni Westeros olacak...

Bölümün ortasında ve finalden önceki kısmında gelen sahneler ise bölümün en can alıcı kısımlarıydı. Vhagar'ı gören Aemund ona korkusuzca yanaştı ve onun binicisi oldu. Bu dengeleri tepe taklak eden bir olay iki tarafın savaşında. Tabi bedeli de ağır oldu diyebiliriz. Önceki bölümde işlenen ve aileleri tarafından birbirlerine karşı ciddi manada doldurulan bu çocuklar Aemund Vhagar'ı kendine aldıktan sonra kuzenler ve yeğenler arasındaki çılgın bir çocuk savaşına döndü. Aemund tek başına 4 çocukla savaştı ve gözünü kaybetti... O sahnedeki çocukların birbirine olan kini ve nefreti gerçekten müthiş resmedilmiş. Tabi ki bu olayın sonuçlarının geldiği nokta ise bambaşka bir yere çıktı. Herkesin önünde Alicent'in bunu kullanacağı aşikardı. Kana kan göze göz mantığı ile o da bir göz istedi ama ortalık karıştı... İstediğini alamayan Alicent ilk defa açık bir şekilde Rhaenyra'ya bir hamlede bulundu. Bıçağı çekmesi ve ona saldırması ve aralarındaki diyaloglar müthiş anlamlıydı. Bu zamana kadar işlenen bu hikayenin ne denli derin ve sert olduğunu gösteren cinsten. Alicent şimdiye kadar hep ona söyleneni yapan, kontrol edilen ve hayatını dilediği gibi yaşayamayan bir kız oldu. Çocukluktan babasının etkisiyle Kral'ın yanına gittiğinden beri hep görevi uğruna ve amacı uğruna hareket etti. Hayatından zevk namına hiç bir şey almadı ama Rhaenyra ise tam tersini yaptı. Hep istediğini yapıp hayatından zevk aldı. Bu iki karakterin arasında bunların ilk açıkça dile getirilmesi ve buradaki inanılmaz oyunculuklarla birlikte sahnenin zevki bambaşka bir noktaya çıktı. Kral Viserys ne yaparsa yaptın bu zıtlığı ve ikiliği engelleyemeyeceğini biliyor ama yine de garibim elinden geleni yapıyor. Daemon'un Criston'u durdurduğu sahne de ayrı keyifliydi demeden edemeyeceğim. Kendini bilmez herif bir de çocuklara saldırmaya gidiyor... Olayın sonucu bir şekilde tatlıya bağlanılıp unutulacak sanılıyor garibim Viserys tarafından ama elbette bu durum burada kalmayacak... Aemund Vhagar'a sahip oldu ve bunu unutmayacak...

Müthiş final sahnesi üstüne hikaye fragmanda görüldüğü üzere yine zaman atlayacak ve tüm karakterler artık iyice büyüyecek. Olay kuzenler ve yeğenler arasında da iyice çetrefilli hale gelecek hikayenin devamında. Aemund büyümüş, Jace ve Lucerys de aynı şekilde... Olayın sadece Alicent, Larys ve Rhaenyra, Daemon arasında geçmeyeceğini çocuklar üzerinden de anlayabiliyoruz... Son 3 bölüm ve 9. bölüme yaklaşıyoruz... 8'de çok büyük şeyler belki olmayabilir ama hepimiz 9. bölümün ne anlama geldiğini iyi biliyoruz bu evrende... Merakla ve çılgınca neler olacağını bekliyorum...

9.5/10
 
  • Harika
Reactions: Hazem
Paddy Considine sayesinde kitapta o kadar çok merak etmediğim karakter bu sezonun en sevdiğim karakteri olmaya başardı,okurken hadi bu ne zaman ölecek dediğim karakter için öldüğü için üzüldüm. Viserys'in karakter olarak yaptığı şeyler doğru ve ya yanlış olarak algılanabilir ama Considine'nin gösterdiği performans asla, benim gözümde 10/10 bir performas idi.
 
  • Beğendim
Reactions: bazinga and MEnes
1x8

Dizinin en iyi bölümü olabilir diyebileceğimiz ve bu sefer gerilim açısından değil dramatik açıdan aşırı vurucu olan çok acayip bir bölümdü... Özellikle Paddy Considine abimin inanılmaz bir şov yaptığı ve Emmy'lere ben buradayım, rakibim kim olursa olsun o ödülü kovalayacağım dedirtircesine mesaj veren bir bireysel performans ve bölümdü...

Önceki bölümde yaşanan birleşmeler, bölünmeler ve Siyah'la Yeşil'in artık tam olarak kendini belli etmesinin üzerine yine bir time skip ama bu büyük ihtimal son olacak... Çünkü artık bu bölümden sonra her şey tepe taklak olacak... Coryls'in Rhaenyra ve Daemon tarafında yer alarak onların çocukları olan Lucerys'i Driftmark varisi ilan etmesinin bu bölümde bol bol işlendiğini gördük. Çünkü Corlys offscreen bir biçimde öldü veya kendisinin son durumu belirsiz bir biçimde duruyor.. Bunun üzerine hak sahipleri ortalığı karıştırdı elbette... Coryls'in kardeşi Vaemond Yeşillerin de desteğiyle hak iddiasında bulunarak olayların fitilini ateşliyor. Tabi ki Rhaenyra ve Daemon buna sessiz kalmıyor ve Kralın Şehri'nde bizleri çılgın bir şenlik bekliyor...

6 yıl geçmiş Aegon ve Aemund büyümüş... Jace ve Luce büyümüş... Üstüne Daemon'la Rhaenyra 2 çocuk yapmış isimlerini Aegon ve Viserys koymuşlar ve 3. çocuk da yolda... Rhaenyra ablam da 6. çocuğuna hamile, maşallah soyu baya büyük olacak ablamın... Kralı ziyaret ettikleri sahnede Viserys'in durumunu görünce üzülmeyen yoktur heralde... Yıllar içerisinde nereden nereye dedirten cinsten bir çöküş... Ancak bunu biz 6 7 bölümlük bir süreçte görmemize rağmen sanki sezonlar boyu yaşanmış ve bu noktaya gelmişiz hissi veriyor. Dizi 1 bölüm hariç bu işleyişi ve geçişleri çok başarılı yaptığı için bu hissi alabiliyoruz.

Kraliçe ve çocukları tüm sevimsizliklerini yine yansıtıyor bu bölümde. Masum bir kıza tecavüz etmiş Aegon... Alicent bu bölüm biraz daha sevilesi gözüktü ama tabi ki kendisinin iç dünyasını ve amaçları uğruna yapmayacağı şey olmadığını bildiğimiz için bu şirinliklere karnımız tok... Jace Luce ve Aemond arasındaki talim sahnesi gerginliğin başladığı sahnelerdendi. Tabi bu gerginlik başka noktalara gidecekti bölüm ilerledikçe. Çünkü Aemond büyüyünce sert bir şovalye olmuş belli ki. Vhagar'ın da binicisi, ileride çok tehlikeli olacağı aşikar...

Rhaenyra'nın önce Rhaenys'e yaptığı teklif ve sonrasında krala yaptığı duygusal konuşma ve kendisinin iyice çaresiz kalmasının resmedilmesi sonucunda malum toplantı sahnesine geliyoruz. Otto tüm hırsıyla ve pisliğiyle tahtta oturuyor ve herkese hükmediyor. Her şey onların istediği şekilde gidecek gibi gözükürken bölümün yıldızı Viserys son şovunu yapıyor... Kral'ın tahta doğru yürürken yere düşmesi, tökezlemesi ve onu yeden kaldıranın Daemon olması aşırı dokunaklı bir sahneydi... Belki de onları ilk defa omuz omuza yürürken görmemiz... Kral ve Rhaenys Rhaenyra'nın yanında yer alıyor ve Lucerys'in Driftmark varisliğini onaylıyorlar. Ortalık buradan sonra karışıyor ve Vaemund Velaryon kendisine yakışacak düzeyde bitmek bilmeyen bir nefret kusuyor. Herkesin içinde hem çocuklarına hem de Rhaenyra'ya o sözleri söyledikten sonra sağ kalmasını beklemiyordum ama Daemon'un yaptığı hareket ağzımı açık bıraktı... Adamın kafasını ortadan ikiye yardı manyak herif... Ne vahşet dolu bir sahneydi be...

Kralın son talebi ve tüm aile ile birlikte mutlu bir akşam yemeği yeme sahnesi... Yani Viserys bunu umuyor ve herkes birbirinden özür dileyip birbirine kadeh kaldırıyor. Kral'ın yaptığı konuşma dokunaklı ve acıklı ve oyunculuk bölüm boyu olduğu gibi burada da inanılmaz. Hatta burada zirveye çıkıyor diyebiliriz... Rhaenyra ve Alicent birbirini sıvıyor, kadeh kaldırıyor... Aegon Jace ile dalga geçiyor ancak Jace kadeh kaldırıp amcalarını sıvıyor. Daemon onları sıvıyor falan derken Viserys oradan ayrılırken ailesinin gerçekten birbiriyle barışıp böyle devam edeceğini düşünüyor... Lakin tabi ki bu kine sahip çocuklar orada da dalaşıyor birbiriyle... Daemon'un Aemund'un önünde dikilip güldüğü sahnede gülmeyen yoktur heralde...

Final sahnesi ise Viserys ölmeden önce Aegon'un rüyasından Rhaenyra'ya bahsettiğini sanıyor ki bölüm içinde de bunun üstüne konuşuyorlar zaten. Ancak Alicent bunu öğreniyor ve ne olduğunu anlamıyor. Prens diye bahsediyor Viserys... Ancak Rhaenyra bir prenses... Ah be The Song of Ice and Fire... Ah be Gerçek Aegon Targaryen... Dizide bu konunun sürekli geçmesi dedemin eklettiği bir şey evet ama neden sürekli geçtiğini merak etmiyor değilim... Viserys'in vedası ile hüzünlü bir şekilde içimiz buruk bir şekilde veda ediyoruz ve ardından fragmanı izliyoruz... Bir 9. bölüm ve o bölümün normal olması beklenemez... Tabi ki Rhaenyra'nın Kraliçe olması Yeşiller tarafından kabul edilmeyecek ve tabi ki bir darbe ile tahtı ele geçirecekler... Bundan sonrası dibe doğru yol alış olacak ve biz bunu keyifle çılgın bir merakla izlemeye devam edeceğiz...

9.5/10