The_Erinch
Favori Üye
En Son İzlediğiniz Film? 🎞
- Konuyu başlatan şirin
- Başlangıç tarihi
Krzysztof Kieslowski'nin 1988 yılında yönettiği ikinci bir "kısa film". Daha önce öldürme üzerine film ortaya koyan yönetmen, bu filmiyle de sevgi üzerine bir bakış açısı getiriyor. Bu film, aynı zamanda Dekalog'taki altıncı bölüme denk geliyor. Tabii Dekalog'ta orta metrajlı bir film haline geliyor ve bahsedilmek istenen tam olarak aşk değil.
Filmde Tomek, genç yaşı ve sıradan yaşantısı vardır. Gündüzleri postanede çalışan memurken, akşamları da karşı komşusu Magda'yı izlemektedir, ona aşıktır. Bu durum böylece giderken, bir gün Magda'ya aşkını itiraf eder ve filmin etkileyici kısımları başlar. İkilinin aşk anlayışı aynı mıdır ya da aşka olan inançları?
Yönetmen sessiz sessiz hikayeye ısındırıyor, sonrasında da filmi etkileyici bir forma sokuyor. Filmin etkileyiciliği, aynı zamanda Zbigniew Preisner'in müziklerinden de geliyor. "Kısa" ama etkileyici bir film.
9/10
The_Erinch
Favori Üye
Eraserhead, David Lynch'in ilk uzun metrajlı filmi. İlk uzun metrajlı filmiyle siyah beyaz, beyin yakıcı bir filme imza atıyor. Film Henry Spencer'in, Mary X'den çocuk yapmasını, o çocuğun mutant olmasıyla başlıyor ve bu mesele üzerinde ilerliyor film.
Film kesik kesik sahneleriyle, olaylar üzerinden gitmemesiyle fazlasıyla anlaşılması güç bir film. Çok şey anlatıyor ama anlamlandırabildiğin takdirde anlam kazanıyor. Daha çok rüya ve bilinçaltı üzerine, öyle de bir kasvetli ortamda geçiyor ama anlaması güç bir film. Bu yüzden bir kere değil, birden fazla izlenmesi gerekiyor.
6/10
Şaban Oğlu Şaban, Ertem Eğilmez'in yönettiği ve Sadık Şendil'in yazdığı yetmişli yılların başarılı komedi filmlerinden. İçinde sakarlık üzerine komedinin yapıldığı ama aynı zamanda içinde iyi de kurgunun bulunduğu bir yapım.
İçinde bazı sahneleri var ki (borazan) hiç unutmam, sosyal medyanın yaygınlaştığı dönemde fazlasıyla geyiği yapılıyordu. Yeşilçam filmlerindeki bu geyikler yıllar geçse de devam edecektir. Yeşilçam filmlerindeki espriler de günümüzdeki komedi filmlerindeki esprilerin üzerinde espriler ve en önemlisi de, yeşilçam filmlerindeki komedi, küfürsüz bir şekilde aktarılmaya çalışılmıştır ve bu çok değerli bir şey.
8/10
Stand by Me: Das Geheimnis eines Sommers (1986) ⭐ 8.1 | Adventure, Comedy, Drama
1h 29m | 6
www.imdb.com
Stand By Me, korku ve gerilim romanlarıyla tanıdığımız Stephen King'in kendi hayat hikayesinden uyarlanarak yazdığı "The Body" isimli hikayesinden uyarlanarak beyaz perdeye Rob Reiner tarafından aktarılan bir film. Film adına en anlamlı detay, filmde River Phoenix'in rol alması, o dört çocuktan birisinin River Phoenix olması. Bir diğeri ise, Gordie'nin Stephen King'ten esintiler taşıması.
Filmde 12 yaşındaki dört çocuğun, 1959 yılında Oregon ormanlığında kayıp bir çocuğun cesedini bulmasını konu ediyor. Bu dört çocuğun üzücü hayat hikayesinin yanı sıra dört çocuk, bir de başka "kahraman" olmak isteyen kasabanın serserilerinin de olaya dahil olmasıyla ayrı bir aksiyon yaşar.
River Phoenix'in canlandırdığı Chris, Teddy'nin 20'lerini göremeyeceğini söyler ama kendisi gerçek hayatta 23 yaşında hayatını kaybeder. Filmde dört karakterden sadece Chris hayatını kaybeder, gerçek hayatta da River Phoenix hayatını kaybeder. Film adına üzücü bir detay.
7/10
Tangerines, Gürcü yönetmen Zaza Urushadze'nin yazıp yönettiği, savaş karşıtı bir film. 1992'de Abhazya'da geçiyor film ve o bölgede savaş vardır; iki yaşlı adamın ailesi Estonya'ya göç ederken, kendileri o bölgede yaşamaya devam etmiştir. Birisi marangozdur (Ivo), diğeri de mandalinaları (Margus) toplayarak geçimini sağlamaktadır. Bu savaşın olduğu esnada bir Çeçen (Ahmed), bir de Gürcü'yü (Nika) iyileştirmek için İvo evine alır ve çatışma dolu bir ortamda olaylar gelişir.
Savaşa dair hiçbir şey olmadan savaşa dair çok şey gösteren bir film. Bir şeyin etkisini gösterebilmek için o şeyi bizzat göstermenin gerekmediğini gösteriyor bu film, bu değerli bir şey. Gürcü ve Çeçen karakterleri üzerinden çatışmayı gösterip, savaşın ne kadar anlamsız olduğu gösteriliyor. Kısa süresiyle, anlamlı bir şekilde fazlasıyla savaş karşıtı mesajlar veriyor. Düşündüren, aynı zamanda da etkileyen bir filmdi. Filmin müzikleri de bir o kadar etkileyiciydi.
8/10
Suspiria, Dario Argento'nun "Le Tre madri" adını verdiği üçlemenin ilk filmi. Thomas De Quincey'nin kitabından uyarlanarak beyaz perdeye aktarılan bir film. Filmde Amerikalı Bale öğrencisi olan Suzy Banyon'un okula kayıt yaptırmak için gidişiyle başlar ve esrarengiz, cadı işi olaylarla devam eder. Hem Suzy'nin hayatında, hem de arkadaşı Sara'nın hayatında ilginç olaylar yaşanır.
"Dönemine göre" diye giresim var söze ama ne yazık ki demek gelmek gelmiyor içimden. Korku filmleri arasında önemli bir yer tutan bu film dublajlı yapısıyla ön plana çıkıyor. Oyunculara sonradan dublaj yapılmış filmde ve bu olay karakterlere yapaylık katmış. Bana göre karakterlerin tepkileri de yapay, gelişen olaylar da. Hani korkmayı ya da gerilmeyi geçtim, sıkıcı ve bazı sahneleri de komik buldum. Filmin övebileceğim tek tarafı ise, gizemli olması.
5/10
The_Erinch
Favori Üye
The_Erinch
Favori Üye
The_Erinch
Favori Üye
The_Erinch
Favori Üye
Demin bitirdim.
Gerçek Olay üzerinden hazırlanmış; muazzam bir polisiye-criminal filmi.
İtalyan sinemasından son derece merak uyandıran,sizi içine çeken bir film olmuş.
13 Yaşında ortadna kaybolan genç bir kızın hikayesi ile başlayıp, yıllarca süren muazzam bir araştırma ile sonuçlanan bir olay.
Ben çok beğendim.
10 üzerinden 8,5.
The_Erinch
Favori Üye
Kadro çok iyiydi.
Tam haftasonu evde yayılarak izlemelik,eğlenceli,aksiyon ,komedi filmi olmuş.
10 üzerinden 7.5 hakediyor.
Sanırım şuan için 6.6 lık bir puan ortalamasına sahip.
O puan daha da düşecek, genel olarak beğenilmedi gibi görünüyor.
Letterboxd'de puanı 2.6, daha da düşer muhtemelen.
The_Erinch
Favori Üye
Yane daha öncede senle bunun muhabbetini yaptık; çok umrumda değil puanlar.😎😎O puan daha da düşecek, genel olarak beğenilmedi gibi görünüyor.
Letterboxd'de puanı 2.6, daha da düşer muhtemelen.
Puanlar için değil kendim için 2 yada 3 saat ayırıyorum.🤩
Ben beğendim; eğlendim
The_Erinch
Favori Üye
Dün izledim bende.
"Black Hawk Down" ve "The Jury" yi de izledim. The Jury yi de beğendim.
Sen ve toprağım @Yakamoz-Asi seversiniz ama herkes sever mi, hiç sanmam. Kimisine göre klişe bir film geliyor.Yane daha öncede senle bunun muhabbetini yaptık; çok umrumda değil puanlar.😎😎
Puanlar için değil kendim için 2 yada 3 saat ayırıyorum.🤩
Ben beğendim; eğlendim
