Havada kalan çok şey var, karakterlerin dünyasına tam giremedik mesela. Ben Hakan'ı daha iyi tanımak isterdim, Zeynep'i, Leyla'yı daha iyi tanımak isterdim. Bizi içine çekemedi, sonuçta bir karakteri tanımadan ne kadar içine girebiliriz ki?
İstanbul tanıtımı hoş düşünülse de fazla mı abartmışlar? Yukarıdan kamerayı al boy boy göster, biz zaten Türk dizilerinde sıkılmadık mı geçiş sahnelerinde boy boy boğaz İstanbul'u görmekten?
Burçin Terzioğlu'nu görmek epey sevindirdi, Faysal'ın eşini canlandırıyor. İkinci sezon epey aktif olacak anlaşılan.
Hakan'ın gömleğinin bir sandıkta saklanması da pek mantıklı gelmedi, o kadar önemli bir şey yaşlı bir adamın sandığında mı saklanıyor? Ya da yüzük? Hançer bir iyi korunuyordu, o da güzel bir planla alındı.
Dizide mantık hataları çoktu, durup düşünsen saçmalık da çoktu ama fazla detaya da girmek istemiyorum. Bir iş beni eğlendiriyorsa, sürüklüyorsa başarısı vardır derim her zaman.