Melek kapının sesini duymasıyla beraber apar topar üzerini giymeye başlamış ve ne olup bittiğinden habersiz telaşlı şekilde kapıya doğru ilerlemiştir.
Melek : Kim o?
Ancak dışarıdan ses gelmemektedir. Melek ısrarla kim olduğunu sordukça dışarıdaki kişiden ses alamamaktadır. Ama kapıdaki kişi kapıya ısrarla vurmaktadır. Daha sonra etrafına bakınan Melek, bulduğu sert bir cisimle kapıyı açmıştır ancak o anda kapıda kimse görünmemektedir.
Melek : Neredesin çıksana ortaya. Nereye saklandın, kimsiniz?
Dedikten sonra etrafı kolaçan etmeye başlamıştır. Evin çevresini dolandığı sırada arkasından gelen kişi kafasına vurup bayıltmıştır.
1 Saat Sonra
Kaan, Melek’in kapısına gelmiş ve kapıya vurmaya başlamıştır ancak hiçbir şekilde kapının açılmadığını görünce pencerelerden içeriye bakmak için evin çevresinde dönerken yerde yatan Melek’i görmüştür.
Kaan : Hanımefendi uyanın. Beni duyuyor musunuz?
Diyerek Melek’i uyandırmak için çabalamış ve bir süre sonra korkuyla gözlerini açan
Melek : Sendin demek, uzak dur benden, çekil üzerimden pislik herif.
Kaan : Ne diyorsunuz siz kim bendim anlayamıyorum.
Melek : Bilmemezlikten gelme ama ben ne yaptım sana niye yaptın bunu bana?
Kaan : Söylediklerinizden hiçbir şey anlamıyorum. Elektriğinize bakmak için geldim ben ve kapıyı açmayınca pencereden sesimi duyurmak için bu yöne geldim ki sizi baygın buldum, olan bu.
Melek : Ama nasıl olur biri kapıma olanca gücüyle vurdu sonra ben dışarıya çıktım ve beni bayılttı kafama vurup, sonrasını da hatırlamıyorum.
Kaan daha sonra Melek’i yerden kaldırıp evine doğru yürümesine yardım ederek taşımıştır. Daha sonra elektrik sıkıntısını da hallettikten sonra
Melek : Size kaba davrandım özür dilerim, emin olmadığım bir şey için sizi suçlamam yakışmadı bana.
Kaan : Önemli değil korkmuşsunuz normaldi yaptıklarınız.
Melek : Kafa kalmadı isminizi bile soramadım, bir türlü tanışamadık.
(Gülümserler)
Kaan : Ben de ne zaman tanışacağız diyordum ben Kaan, ya sizin isminiz nedir?
Melek : Ben de Melek, ben ben de memnun oldum.
Ayak üstü yapılan bu konuşmalardan sonra Kaan, evine gitmiştir. İçeri girdiğinde ablası Çiğdem bulmaca çözmekle meşguldür.
Kaan : Ablacığım iyi misin bugün?
Çiğdem : İyiyim tabi neden iyi olmayayım. Hem ben zaten her zaman iyiyim beni deli misali gösteren sensin.
Kaan : Abartıyorsun yine. Senin için elimden geleni yapıyorum ama sen.
Çiğdem : Tamam kapatalım bu bahsi. Neredeydin sen, 1 saattir yoktun ortalarda.
Kaan : Karşı komşumuz sabahtan gelmişti de elektrik sıkıntısı falan varmış onu hallettim.
Çiğdem : Şu dün gördüğüm kadın mı? Tek başına mı kalıyormuş burada ilginç gerçekten, cesur kadınmış.
Kaan : Benim de dikkatimi çekti ama sonuçta kendi kararı.
Çiğdem : Neyse ben aşağı iniyorum acıkmıştır şimdi yemek götüreyim.
Kaan : Onunla ilgili bir karar vermemiz gerekiyor artık, orada kaldıkça sıkıntı olacak bize.
Bu sözlerden sonra oradan ayrılan Çiğdem, bodruma inmiş ve kilidi açıp içeri girmiştir.
Çiğdem : Uzun zaman oldu değil mi? Ama bir arpa boyu ilerleyemedin, sana yemek getirdim, yakındır senin de yolunu açıklığa kavuşturacağım.
Bodrumdaki Kişi : Ya Kaan? Onun için de bir son yazdın mı Çiğdem?
Çiğdem : Kapa çeneni ağzını açmayacaksın burada kaldığın sürece.
Bodrumdaki Ses : Peki madem öyle olsun daha ne kadar saklayacaksın bakalım Kaan ile ilgili sırrı. Elbet merak edecektir Kaan’da.
Çiğdem sinirlenip kapıyı kilitleyip çıkmıştır. Ve bir sinirle odasına çıkmıştır. Kaan ise ablasının arkasından
Kaan : Ablaaa abla neler oluyor?
Fakat ablası hiçbir cevap vermemiştir.
Melek bir yandan bugün başına gelenleri düşünürken, diğer yandan sabah duyduğu bodrumdaki sesi düşünmüştür.
Melek : Bu bir tesadüf mü? Sabah bodrumda ses duyuyorum aynı günün akşamında saldırıya uğruyorum. Neler oluyor burada, kafam almıyor artık.
Derken biraz kafasını dağıtmak adına evden çıkan ve ormanın içinde yürümeye başlayan Melek, kafasındaki şüpheli düşüncelerle yürürken adımları onu komşusu Kaan’ın evine kadar getirmiştir. Oradan geçeceği sırada bahçe kapısından üzgün bir şekilde çıkan hizmetçiyi gören
Melek : İyi misiniz? Bir sıkıntınız var gibi görünüyor.
Hizmetçi : Evet büyük bir sıkıntım var istifa ettim Çiğdem Hanım’ın kaprislerini daha fazla çekemezdim yani evin hanımının.
Melek : Ee şimdi ne olacak işsiz mi kaldın yani?
Hizmetçi : İşsiz kaldım kalmasına ama bir de yeni birini bulmam için tehdit etti o kafadan sakat kadın. Ona hiç güvenmiyorum var onda bir numaralar ama bilmiyorum. Kimi bulacağım bilemiyorum.
Melek : Sen rahatça evine git benim bir arkadaşım var ona söylerim o çalışır sanıyorum.
Hizmetçi : Çok büyük bir iyilik yapmış olursunuz bana gerçekten teşekkürler ve iyi günler diliyorum, hoşçakalın
Melek, hizmetçi ile vedalaştıktan sonra evine yürümeye başlamış ve bir anda aklında bambaşka bir fikir oluşmuştur.
Melek : Ben bunu nasıl düşünemedim!
BÖLÜM SONU
Melek : Kim o?
Ancak dışarıdan ses gelmemektedir. Melek ısrarla kim olduğunu sordukça dışarıdaki kişiden ses alamamaktadır. Ama kapıdaki kişi kapıya ısrarla vurmaktadır. Daha sonra etrafına bakınan Melek, bulduğu sert bir cisimle kapıyı açmıştır ancak o anda kapıda kimse görünmemektedir.
Melek : Neredesin çıksana ortaya. Nereye saklandın, kimsiniz?
Dedikten sonra etrafı kolaçan etmeye başlamıştır. Evin çevresini dolandığı sırada arkasından gelen kişi kafasına vurup bayıltmıştır.
1 Saat Sonra
Kaan, Melek’in kapısına gelmiş ve kapıya vurmaya başlamıştır ancak hiçbir şekilde kapının açılmadığını görünce pencerelerden içeriye bakmak için evin çevresinde dönerken yerde yatan Melek’i görmüştür.
Kaan : Hanımefendi uyanın. Beni duyuyor musunuz?
Diyerek Melek’i uyandırmak için çabalamış ve bir süre sonra korkuyla gözlerini açan
Melek : Sendin demek, uzak dur benden, çekil üzerimden pislik herif.
Kaan : Ne diyorsunuz siz kim bendim anlayamıyorum.
Melek : Bilmemezlikten gelme ama ben ne yaptım sana niye yaptın bunu bana?
Kaan : Söylediklerinizden hiçbir şey anlamıyorum. Elektriğinize bakmak için geldim ben ve kapıyı açmayınca pencereden sesimi duyurmak için bu yöne geldim ki sizi baygın buldum, olan bu.
Melek : Ama nasıl olur biri kapıma olanca gücüyle vurdu sonra ben dışarıya çıktım ve beni bayılttı kafama vurup, sonrasını da hatırlamıyorum.
Kaan daha sonra Melek’i yerden kaldırıp evine doğru yürümesine yardım ederek taşımıştır. Daha sonra elektrik sıkıntısını da hallettikten sonra
Melek : Size kaba davrandım özür dilerim, emin olmadığım bir şey için sizi suçlamam yakışmadı bana.
Kaan : Önemli değil korkmuşsunuz normaldi yaptıklarınız.
Melek : Kafa kalmadı isminizi bile soramadım, bir türlü tanışamadık.
(Gülümserler)
Kaan : Ben de ne zaman tanışacağız diyordum ben Kaan, ya sizin isminiz nedir?
Melek : Ben de Melek, ben ben de memnun oldum.
Ayak üstü yapılan bu konuşmalardan sonra Kaan, evine gitmiştir. İçeri girdiğinde ablası Çiğdem bulmaca çözmekle meşguldür.
Kaan : Ablacığım iyi misin bugün?
Çiğdem : İyiyim tabi neden iyi olmayayım. Hem ben zaten her zaman iyiyim beni deli misali gösteren sensin.
Kaan : Abartıyorsun yine. Senin için elimden geleni yapıyorum ama sen.
Çiğdem : Tamam kapatalım bu bahsi. Neredeydin sen, 1 saattir yoktun ortalarda.
Kaan : Karşı komşumuz sabahtan gelmişti de elektrik sıkıntısı falan varmış onu hallettim.
Çiğdem : Şu dün gördüğüm kadın mı? Tek başına mı kalıyormuş burada ilginç gerçekten, cesur kadınmış.
Kaan : Benim de dikkatimi çekti ama sonuçta kendi kararı.
Çiğdem : Neyse ben aşağı iniyorum acıkmıştır şimdi yemek götüreyim.
Kaan : Onunla ilgili bir karar vermemiz gerekiyor artık, orada kaldıkça sıkıntı olacak bize.
Bu sözlerden sonra oradan ayrılan Çiğdem, bodruma inmiş ve kilidi açıp içeri girmiştir.
Çiğdem : Uzun zaman oldu değil mi? Ama bir arpa boyu ilerleyemedin, sana yemek getirdim, yakındır senin de yolunu açıklığa kavuşturacağım.
Bodrumdaki Kişi : Ya Kaan? Onun için de bir son yazdın mı Çiğdem?
Çiğdem : Kapa çeneni ağzını açmayacaksın burada kaldığın sürece.
Bodrumdaki Ses : Peki madem öyle olsun daha ne kadar saklayacaksın bakalım Kaan ile ilgili sırrı. Elbet merak edecektir Kaan’da.
Çiğdem sinirlenip kapıyı kilitleyip çıkmıştır. Ve bir sinirle odasına çıkmıştır. Kaan ise ablasının arkasından
Kaan : Ablaaa abla neler oluyor?
Fakat ablası hiçbir cevap vermemiştir.
Melek bir yandan bugün başına gelenleri düşünürken, diğer yandan sabah duyduğu bodrumdaki sesi düşünmüştür.
Melek : Bu bir tesadüf mü? Sabah bodrumda ses duyuyorum aynı günün akşamında saldırıya uğruyorum. Neler oluyor burada, kafam almıyor artık.
Derken biraz kafasını dağıtmak adına evden çıkan ve ormanın içinde yürümeye başlayan Melek, kafasındaki şüpheli düşüncelerle yürürken adımları onu komşusu Kaan’ın evine kadar getirmiştir. Oradan geçeceği sırada bahçe kapısından üzgün bir şekilde çıkan hizmetçiyi gören
Melek : İyi misiniz? Bir sıkıntınız var gibi görünüyor.
Hizmetçi : Evet büyük bir sıkıntım var istifa ettim Çiğdem Hanım’ın kaprislerini daha fazla çekemezdim yani evin hanımının.
Melek : Ee şimdi ne olacak işsiz mi kaldın yani?
Hizmetçi : İşsiz kaldım kalmasına ama bir de yeni birini bulmam için tehdit etti o kafadan sakat kadın. Ona hiç güvenmiyorum var onda bir numaralar ama bilmiyorum. Kimi bulacağım bilemiyorum.
Melek : Sen rahatça evine git benim bir arkadaşım var ona söylerim o çalışır sanıyorum.
Hizmetçi : Çok büyük bir iyilik yapmış olursunuz bana gerçekten teşekkürler ve iyi günler diliyorum, hoşçakalın
Melek, hizmetçi ile vedalaştıktan sonra evine yürümeye başlamış ve bir anda aklında bambaşka bir fikir oluşmuştur.
Melek : Ben bunu nasıl düşünemedim!
BÖLÜM SONU