- Katılım
- 16 Ekim 2011
- Mesajlar
- 35,631
- Reaksiyon puanı
- 17,774
- Puanı
- 1,061
CESUR AŞK
1. BÖLÜM
1. BÖLÜM
SARA: İnsan her zaman bir şeylere sahiptir. Kimi lüks şeylere, durumu yetersiz insanların hayal bile edemeyeceği şeyler yani... Kiminin ise sadece tek bir kıyafeti vardır ve ona sahiptir. Birbirine ne kadar uzak bir durum di mi? Ancak bu iki olayın sahip olunuşu aynıdır. Şöyle ki, lüks şeylere sahip olan, bu durumunu kaybetmek istemez aksine hep üstüne dahada fazlasını katmak ister. Yani sahip olduklarını korur! Peki durumu yetersiz olan? Sadece tek bir kıyafeti olsa dahi oda sahip olduğu şeyi korur. İşte bizim hikayemiz bu...
Babam Yaman... Çok zengin bir iş adamıydı. Çok sevdiği ve çok değer verdiği arkadaşı Derya abi vardı. Oda iş adamıydı. Ancak işleri biraz kötüye gidiyordu. Babam için dostluk önce gelirdi. Güvendi onu zor durumundan kurtardı. Hatta şirketimize ortak etmişti. Her şey iyi giderken Derya abi hepimizi şok ederek şirketi ele geçirmiş. Yani deyim yerindeyse "saman altından su yürütmüş" Bizim artık bir şirketimiz yoktu. Ancak gelirimiz iyiydi. Babam minicik bir ofise sahipti artık. Minik ama getirisi büyüktü. Neyse şimdi sizlere bir şokta benden geliyor. Hazır mısınız? Boğaç... Erkek arkadaşım. Neredeyse bir yıla yakındır beraberiz. Ancak ailemizden saklıyoruz birlikteliğimizi. Çünkü... Boğaç, Derya abi'nin oğluydu. Babam Derya ismini duyunca bile fenalık geçiriyordu. Bu durumda nasıl söyleyebilirim ki...
Sara: Günaydın anneler kraliçesi.
Türkan Hanım: Günaydın yavruların en tembeli.
Sara: Aşk olsun annem ya.
Türkan Hanım: Babanla biz kahvaltıyı yapalı 2 saat oldu.
Sara: Hafta içi kalkamıyorum annecim o saatte, ancak hafta sonları eşlik edebilirim size. Neyse, biliyor musun dün okulda Boğaç'ı gördüm.
Türkan Hanım: Boğaç? O adamın oğlu Boğaç mı?
Sara: Evet o.
Türkan Hanım: Aman kızım o kişilerin isimlerini bu evde anma olur mu.
Sara: Boğaç'ın ne suçu var?
Türkan Hanım: Kızım o aileden her hangi birisini anmak istemiyoruz. Bize geçmişi hatırlatıyor. Bilmiyormuş gibi konuşmaz mısın lütfen. He, ayrıcı o çocukla arkadaşlık yapmıyorsundur diye umuyorum.
Sara: Yo - yok hayır.
Türkan Hanım: Neden peki bu konu açıldı?
Sara: Ne bilim. Dün öyle görünce söyleyeyim dedim. Severdin aslında sen Boğaç'ı.
Türkan Hanım: Boğaç'la bir sorunum yok. Ama biliyorsun ki o aileyle tüm ilişkimizi kopardık, tekrar bahsetmeye gerek yok.
Sara: Peki. Ben hazırlıyorum okula geçicem.
Türkan Hanım: Allah zihin açıklığı versin yavrum.
(Telefon çalar. Arayan: Fatmagül...)
Fatmagül: Tatlım hazırsan 5 dakikaya ordayım?
Sara: Okey, bekliyorum.
(Fatmagül Sara'ların evine gelmiştir)
Fatmagül: Selam.
Sara: Selam.
Fatmagül: Keyifsizsin.
Sara: Neden acaba!
Fatmagül: Böyle olmaz. Ya konuşakacaksın, ya konuşacaksın.
Sara: Evet ya. İşin ucunda ölüm yok ya. Bugün bu iş bitecek.
Fatmagül: A sen baya ciddisin?
Sara: Evet. 1 yıl oldu artık beklemenin yeri yok.
Fatmagül: Ovv. Bol şans.
(Sara, erkek arkadaşı Boğaç ile buluşmuştur)
Boğaç: Günaydın sevgilim.
Sara: Bugün annemle babama açıklayacağım.
Boğaç: Ne - neyi
Sara: Durumumuzu.
Boğaç: Cidi misin? Hayatım iyi düşün.
Sara: 1 yıl boyunca düşündük, bi 1 yıl daha mı düşünelim. Artık yeter. Ben özgürce elin elime değsin istiyorum. Tenin tenime değsin. Kokunu içime çekerek her güne seninle uyanmayı istiyorum.
Boğaç: Bunu bende istiyorum. Peki aşkım. Akşam yanında olmamı ister misin?
Sara: Yok, yani tek olursam daha iyi olur.
Sara: Annecim, babacım, sizinle çok önemli bir konu konuşmak istiyorum. Benim yaklaşık 1 yıldır birlikte olduğum bir erkek arkadaşım var.
Türkan Hanım: Bak sen. Çok sevindim. Bir an evde kalacaksın diye korkuyorduk babanla.
Yaman Bey: Kim peki bu şanslı çocuk.
Sara (İç ses): Allah'ım yardım et...
Sara: O şanslı çocuk.. Boğaç.
Türkan Hanım: Ne. Kızım ne diyorsun sen!
Yaman Bey: Bir dakika. Hangi Boğaç bu?
Sara: Kimin nesi olduğunun bir önemi yok bence.
Yaman Bey: Sana hangi Boğaç dedim!
Sara (Yüksek ses tonuyla):Ya Yeter! Derya abinin oğlu Boğaç oldu mu. Ya geçmişteki olayla onun ne ilgisi var. Onun ne suçu varda düşman muamelesi yapıyorsunuz ya!
Bu sözler karşısında Yaman Bey yıkılır...
Türkan Hanım: Yaman. Yaman bunu yapma bize. Yaman! Ambulans! Ambulansı ara çabuk. Yardım edin. Yamaaan!!!
Sara (İç ses): Size söylememiştim. Geçmişte yaşananlardan sonra babamın kalp rahatsızlığı vardı.
1. BÖLÜM SONU