- Katılım
- 11 Ağustos 2012
- Mesajlar
- 22,536
- Reaksiyon puanı
- 17,266
- Puanı
- 1,061
Bu dizi devlet içindeki çeteleşmeleri bir savcı ve etrafındaki kişiler üzerinden anlatmaktadır...
Gerçek kişi ve kurumlarla alakası yoktur, gerçeklerle ilgisi SINIRLIDIR...
Senaryo : batuhankaralar
Yapım : DİZİMEDYA
7.Bölüm
SAHNE 1 – İÇ MEKAN – ADLİYE
Savcı Zeki’ye ve oğluna düzenlenen saldırının üstünden 1 ay geçmiştir. Zeki ve oğlu kayıptır. Zeki’nin arabası olay yerinden çok uzakta bir yerde terk edilmiş halde bulunmuştur. Düşen helikopterden ise bir iz bulunamamıştır.
Bu arada adliyede karmaşa ve koşuşturmaca devam etmektedir. Zeki’nin yerine tayin olmuş savcı Çiğdem görevine bugün başlamıştır. Başsavcı ile konuşmaktadır.
Çiğdem: Başsavcım, savcı Zeki’nin durumuyla bizzat ilgilenmek istiyorum. Dosyalarda ufak bir inceleme yaptım ama bilirkişi raporları hep üstünkörü..
Başsavcı: Kızım o dosya kapandı, üzerinde durmana gerek yok.
Çiğdem: Ama en son soruşturması çok hassas bir konu, üstünde durma..
Başsavcı: Savcı Çiğdem, yukarıdan baskı var. O iş bizden çıktı, tamam ben de Zeki için üzgünüm ama eşelersek hepimizi topun ağzına koyarlar.
Çiğdem: Adalet bir gün hepimize lazım olacak başsavcım, hayırlı vazifeler..
Çiğdem sinirli bir şekilde odadan çıkmıştır. Koridorda dosyalara bakarak ilerlerken başkomiser Alper’e çarpmıştır.
Alper: Haydaa!
Çiğdem: Biraz önünüze baksanız?
Alper: Dosyalardan gözünüzü ayırsanız zaten siz önünüze bakacaksınız.
Alper koşarak kareden çıkar.
Çiğdem: Hödük!
SAHNE 2 – İÇ MEKAN – MİT
Yüksel odasında gazetelere bakmaktadır. Sezgin içeriye girer.
Sezgin: Amma paranoyak oldun, Zeki geberdi gitti işte.
Yüksel: Ona bakmıyorum zaten, şuradaki habere baksana..
Sezgin: Hep aynı havadan konuşuyorlar merak etme, konuşur konuşur susarlar.
Yüksel: Eğer bu baskıya devam ederlerse tüm organizasyonu çökertirler.
Sezgin: Algı operasyonu mu diyorsun yoksa?
Yüksel: Eğer böyle bir operasyon yaparsak hem gündem değişir, hem de işin içinden sıyrılırız.
Sezgin: Bir taşla iki kuş diyorsun yani?
Yüksel: Aynen!
SAHNE 3 – İÇ MEKAN – EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ
Alper; Savcı Zeki’nin dosyasını Adliye’den alıp Emniyet’e götürür. Yardımcısı Oğuz ile odaya girerler.
Alper: Oğuz, Zeki Savcı’nın dosyasını aldık.
Oğuz: Şu buharlaşan savcı mı?
Alper onaylamak için kafasını sallar.
Alper: En son kimlerle telefon görüşmesi yaptığı, kredi kartı dökümleri, arabasına ait mobese kayıtları ne varsa topla getir.
Oğuz: Tamam abi.
Alper: Ama işe yarayacak bilgi getir bana.
Oğuz odadan çıkar.
Alper: O savcıya ne olduğunu bulacağım.
SAHNE 4 – İÇ MEKAN – ADLİYE
Savcı Çiğdem dosyaların kopyalarını almak için arşive gitmiştir. Ama dosyayı bulamamıştır. Çiğdem dosyaları arşiv görevlisine sorar.
Çiğdem: Savcı Zeki’nin soruşturma dosyasını alabilir miyim?
Arşiv Görevlisi: Dosyaları başkomiser Alper aldı.
Savcı Çiğdem sinirlenir.
Çiğdem: Önüne gelen herkese dosya verir misiniz siz?
Arşiv Görevlisi: Elinde kararname vardı biz de verdik.
Çiğdem: Kopyası falan yok mu bunların?
Arşiv Görevlisi: Olması lazımdı, bir dakika..
Çiğdem: Tamam tamam gerek yok, ben o hödükten alırım dosyayı.
SAHNE 5 – DIŞ MEKAN – MİT
Sezgin gelen telefon üzerine Zeki’nin kaybolduğu yere gider. Yüzünde maske olan esrarengiz bir adam gelir.
Sezgin: Seni kim gönderdi?
Esrarengiz adam Sezgin’e bir CD verir ve Sezgin’i şırıngayla bayıltarak oradan uzaklaşır. Sezgin uyandığında arabasındaki laptopla CD’yi açar. CD’nin adı “ÇIPLAK GERÇEK”tir.
Sezgin CD’ye şöyle bir bakar ve içindeki dosyayı açar.
Sezgin: Bu ne demek be!
Sezgin panikler. Zeki’nin ve oğlunun kaybolduğu gece bir film şeridi gibi gözünün önünden geçer.
Sezgin: Yoksa.. Savcı ölmedi mi?
8.BÖLÜM SONU
Son düzenleme: