Posta gazetesi yazarı Mesut Yar bugünkü yazısında Karadayı dizisini ele almış.
Dizide daha önce de sıkça yer alan hukuksal hatalara değindikten sonra dizinin gündemle olan bağlantısından bahsetmiş.
Adalet ve siyaset üzerine yoğunlaşan gündeme benzerlik gösteren Karadayı senaryosunun ne yöne gideceğini merak ettiğini, dizinin adalet sistemindeki kirli oyunlara ne kadar yer vereceğini sormuş.
Dizide daha önce de sıkça yer alan hukuksal hatalara değindikten sonra dizinin gündemle olan bağlantısından bahsetmiş.
Adalet ve siyaset üzerine yoğunlaşan gündeme benzerlik gösteren Karadayı senaryosunun ne yöne gideceğini merak ettiğini, dizinin adalet sistemindeki kirli oyunlara ne kadar yer vereceğini sormuş.
Adalet ve siyaset ilişkisi yüzünden...
Türkiye’nin gündeminde adalet var malumunuz. Siyaset ve adalet arasındaki makas giderek büyüyor. Bu durumda “Karadayı” (atv) izlemek giderek çekici bir hal aldı... Yine malumunuz siyaset ve adalet ilişkileri üzerinde yürüyen bir dizi Hukuksal hataları bir kenara koyalım, gözden kaçan çok ayrıntı var. Mahir’in elini kolunu sallayarak hapishaneye seri ziyaretlerde bulunması gibi... O değil de bu dizideki pazarlıklar banailginç geliyor. Mesela Bakan Bey’in Mahir’e “kızımı bırak” diye başlayan ve ucu açık kalan teklifi gibi. Ardından sanki “ben de babanın peşinde dolaşmayı bırakacağım” gibi bir önerme gelecekmiş gibi duruyor... Hangi dönemde olursa olsun bu ülkede adalet ve siyasetin tuhaf bir ilişkisi oldu. Ama belli ki o ilişki hiç temiz kalamadı. Bu yüzden “Karadayı” bilmeden resmetmeye başladığı bu sistemde gündem dolayısıyla kritik bir viraja geldi... İlişkilerin ne kadar alçalabileceğini gösterebilecekler mi acaba; merak içindeyim!