2016 Hacksaw Ridge / Savaş Vadisi - Film Yorumları

bazinga

Konu Sahibi
Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,085
Reaksiyon puanı
49,740
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
2119532.jpg


Savaş Vadisi - Hacksaw Ridge (2016)

Türü:
Dram, Tarihi, Savaş
Yönetmen: Mel Gibson
Senaryo: Robert Schenkkan (screenplay), Andrew Knight (screenplay)

Oyuncular:
Teresa Palmer
Andrew Garfield
Sam Worthington
Luke Bracey
Hugo Weaving

IMDb Sayfası




Filmin Özeti
Tarihte askerlik yapmayı reddeden ilk kişi olan Desmond T. Doss’un hikayesini konu edinen filmde, Doss’un buna rağmen savaşa gönderilmesi ve 75 kişinin hayatını kurtarması anlatılıyor.

Filmin Fragmanı

 

bazinga

Konu Sahibi
Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,085
Reaksiyon puanı
49,740
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
Tam yorum: http://izleryazar.com/hacksaw-ridge-2016/

Aslında türünden dolayı pek beklentim olmayan bir filmdi. Fakat aşırı yüksek IMDb puanı sonrası gidip sinemada izledim. İyi ki de izlemişim. Savaş türünün izlemeye değer, başarılı örneklerinden olmuş. Komediyi andıran kısımlar da renk katmış ve filme bağlanmayı kolaylaştırmış.

Yorumu tam yazıdan okursunuz da sinemada yaşadıklarımdan bahsetmek istiyorum...

İlk seansa gittiğimden salon baya boştu ve arkamda genç bir çift vardı. Hakaret etmeden kendisinden zat diye bahsetmek istiyorum. :) Filmin üçüncü dakikasında zat, filmin Türkçe altyazılı olduğunu fark etti ve "altyazılı bu ya izlenmezki gidelim" diye yüksek sesle söylenmeye başladı. Ardından kız arkadaşı ikna etti ve biraz daha kalmaya razı oldular. Sonra fısıldaşarak konuşmaya devam ettiler ilk yarı boyunca. Neyse rahatsız olsam da sabrettim ve sesimi çıkarmadım. Filmin ilk yarısı bittiğinde zat "erkek adam silahtan korkar mı ya ne saçma" gibisinden tespitte bulundu yüksek sesle. Niye anlatıyorum işte böyle zatların bunun gibi filmleri izlemesi gerekiyor ama ne yazık ki olmuyor. İlk yarıdan sonra yerimi değiştirdim ve film bittiğinde baktım ki bitmesini beklemeden çıkmış zat.

8/10
 

Tolstoyevski

Emekli
Katılım
14 Temmuz 2014
Mesajlar
24,282
Reaksiyon puanı
39,932
Puanı
1,061
Yaş
27
Konum
Gökteki Yıldızlar ✨✨
Web Sitesi
www.ataturkungencligehitabesi.com

Albay Kurtz'un da dediği gibi: Vahşet!

Şunu net olarak söyleyebilirim ki 2000'lerin "teknik açıdan" şimdiye kadarki en iyi savaş filmi. Uzun yıllardır görmediğimiz ve uzun yıllar göremeyeceğimiz kalitede savaş sahneleri. Hatta teknik olarak Er Ryan'ı Kurtarmak ın üstünde olduğu bile rahatça söylenebilir. Cephe sahneleri, birbirlerini boğazlamaları, "ateşli dans... Unutulmayacak birçok detayı olan yapıt. Teknik dallarda geçen senenin Mad Max'i gibi silip süpürmesi de şaşırtmaz, ancak La La Land tüm dalların en büyük favorisi olduğu için biraz zor tabi. Yine de senaryosu yönüyle de Er Ryan'ı benzediği için, Amerikan halkının gururunu okşayan bu filme Akademi de Sürpriz yapabilir. Eğer aday olabilirse La La Land'tan sonra en iyi film ödülüne teorik olarak en yakın film olur diyebiliriz.

Teknik olarak 2000'lerin en iyilerinden olup savaş filmleri kategorisinde tarihe geçtiği şüphesiz. Bundan 50 sene sonra bile izlenecek bir film olacaktır... Ancak senaryo yönüyle, duruş yönüyle bir Fullmetall Jacket, Apocalypse Now, Deer Hunter, Das Boat yahut Platoon gibi filmlerin arasına girebilir mi? Asla giremez. Bunun yeri ancak Er Ryan'ı Kurtarmak, Forrest Gump ve biraz da American Sniper gibi kitleye hitap eden savaş filmleri kategorisine girer.
Şimdi tutup da artık klişe laf haline gelmiş "Amerikan milliyetçiliği" vb demeyeceğim, Türkler Çanakkale Savaşı hakkında bu tarz bir film yapmayı başarsalar kimse niye Türk milliyetçiliği kokuyor diyemeyeceğine göre bu konuda söylenecek çok söz yok. Ancak bu film amerikan milliyetçiliğini bile geride bırakan Hristiyan milliyetçiliği kokuyor. Ben böyle bir Hristiyanlık propagandasını buram buram yüzümüze vuran kaliteli bir film görmemişim. Filmin görünen kısmında inancına sadık kalan idealist bir Hristiyanın savaş ve askerlikte gösterdiği saygı değer duruşu ve kahramanlıkları! Ancak filmin arka planında hiç çekinmeden direkt olarak inanç propagandası üzerinden yürüdüğünü görebiliyoruz. Bence dozunu biraz fazla kaçırmışlar. Halbuki bu teknik üstünlükle belki de kült film haline gelebilecek bir efsane doğabilirdi özgün ve daha tarafsız bir senaryoyla.

Ben savaş filmi çekecek olsam, her iki taraftan da 1 ana karakter bulundurarak her iki tarafın psikolojisini de sahne sahne göstermeye çalışırım, filmi sadece tek bir tarafın gözünden yapmak pek doğru gelmiyor, üstelik hiç de özgünlüğü kalmadı bunun. Filmde de özgün bir senaryo, savaş filmlerine getirilen yeni bir soluk yok. Yalnızca gerçekten tekniği iyi.

Yine de yer yer savaşın her iki taraf içinde yıkıcı etkisini göstermesi ve filmi her ne kadar dindar Hristiyan bakış açısıyla olsa bile en nihayetinde savaş ve şiddet karşıtı tarihi kişiliğin gözünden esinlemeleri filmin American Sniper faşistliğine ulaşmasını engellemiş, nispeten biraz daha ılımlı olmasına neden olmuş.
Japonlara pek yer vermeseler bile, Yenileceğini anlayan Japon üst düzey askerlerin harakiri sahnesine yer vermelerini de görmezden gelmemek gerek, en etkileyici sahnelerden biriydi bence.

Teknik olarak çok iyi çok iyi desek de puan kırmaya açık şekilde davet çıkaran abartı sahneleri de yok değildi.

Filmin 2:05'10" kısmında herifin havada uçan el bombasına önce osmanlı tokadı atması sonra gelişine rövaşata çekmesi... İman gücü işte naparsın. :) :) :)
hqdefault.jpg
Velhasılkelam, senaryo yönüyle özgürlüğü yakalayamasa da teknik olarak kesinlikle özgünlüğü yakalayan güzel bir filmdi, senaryo kısmına rağmen En iyi Film ödülünü La La Land alacağına bu filmin almasını isterdim.

Herifin çıplak yakalanması ve dışarıya çıplak çıkmak zorunda kalışı sahnesine çok güldüm. :A


Adaylıklarım,

  • En İyi Yönetmen
  • En İyi Film
  • En İyi Ses Miksajı
  • En İyi Ses Kurgusu
  • En İyi Görüntü Yönetmenliğ
  • En İyi Sinematografi

8.2//10
 
Son düzenleme:

Tolstoyevski

Emekli
Katılım
14 Temmuz 2014
Mesajlar
24,282
Reaksiyon puanı
39,932
Puanı
1,061
Yaş
27
Konum
Gökteki Yıldızlar ✨✨
Web Sitesi
www.ataturkungencligehitabesi.com
Tam yorum: http://izleryazar.com/hacksaw-ridge-2016/

Aslında türünden dolayı pek beklentim olmayan bir filmdi. Fakat aşırı yüksek IMDb puanı sonrası gidip sinemada izledim. İyi ki de izlemişim. Savaş türünün izlemeye değer, başarılı örneklerinden olmuş. Komediyi andıran kısımlar da renk katmış ve filme bağlanmayı kolaylaştırmış.

Yorumu tam yazıdan okursunuz da sinemada yaşadıklarımdan bahsetmek istiyorum...

İlk seansa gittiğimden salon baya boştu ve arkamda genç bir çift vardı. Hakaret etmeden kendisinden zat diye bahsetmek istiyorum. :) Filmin üçüncü dakikasında zat, filmin Türkçe altyazılı olduğunu fark etti ve "altyazılı bu ya izlenmezki gidelim" diye yüksek sesle söylenmeye başladı. Ardından kız arkadaşı ikna etti ve biraz daha kalmaya razı oldular. Sonra fısıldaşarak konuşmaya devam ettiler ilk yarı boyunca. Neyse rahatsız olsam da sabrettim ve sesimi çıkarmadım. Filmin ilk yarısı bittiğinde zat "erkek adam silahtan korkar mı ya ne saçma" gibisinden tespitte bulundu yüksek sesle. Niye anlatıyorum işte böyle zatların bunun gibi filmleri izlemesi gerekiyor ama ne yazık ki olmuyor. İlk yarıdan sonra yerimi değiştirdim ve film bittiğinde baktım ki bitmesini beklemeden çıkmış zat.

8/10

Benim de en nefret ettiğim tiplerdir sinemada bilmiş bilmiş konuşup film boyunca yorumlama yapan tipler. Bir de geçen gün ilk defa rastladığım, çekirdek çitleyen tipler türemiş. Filmin ikinci yarısında giren Suriyeli bir aile, çoluklu çocuklu. Çocuk ses yaptığı, ortalıkta dolaştığı yetmezmiş gibi bir de ailecek çekirdek çitlediler bir müddet. Neyseki film altyazılı olduğu için bir müddet sonra çıktılar, yoksa film boyunca çekirdek sesleri eşliğinde pek güzel bir vakit geçirmiş olacaktım.
Sinema, konuşanlar, çekirdek çitleyenler ve de reklamlar sayesinde daha az tercih sebebi haline geldi. Eskiden filmlerin fragmanını izlerdik, fragman olduğu sürece 10-15 dakika izleyelim sorun yok, ama TV reklamlarını izlemek asab bozuyor. Onca parayı "Survivor 21 Ocak'taaa!" reklamını izlemek için mi veriyorlar millet? :)
 

Danger UA!

Tecrübeli Üye
Katılım
12 Mayıs 2011
Mesajlar
9,085
Reaksiyon puanı
3,713
Puanı
560
Benim de en nefret ettiğim tiplerdir sinemada bilmiş bilmiş konuşup film boyunca yorumlama yapan tipler. Bir de geçen gün ilk defa rastladığım, çekirdek çitleyen tipler türemiş. Filmin ikinci yarısında giren Suriyeli bir aile, çoluklu çocuklu. Çocuk ses yaptığı, ortalıkta dolaştığı yetmezmiş gibi bir de ailecek çekirdek çitlediler bir müddet. Neyseki film altyazılı olduğu için bir müddet sonra çıktılar, yoksa film boyunca çekirdek sesleri eşliğinde pek güzel bir vakit geçirmiş olacaktım.
Sinema, konuşanlar, çekirdek çitleyenler ve de reklamlar sayesinde daha az tercih sebebi haline geldi. Eskiden filmlerin fragmanını izlerdik, fragman olduğu sürece 10-15 dakika izleyelim sorun yok, ama TV reklamlarını izlemek asab bozuyor. Onca parayı "Survivor 21 Ocak'taaa!" reklamını izlemek için mi veriyorlar millet? :)
AVM'de olunca böyle oluyor. Eskiden bildiğimiz sinema olan yerler vardı. Şimdi öyle yerleri bulmak çok zor. Keşke öyle yerler yeniden çoğalsa.
 

bazinga

Konu Sahibi
Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,085
Reaksiyon puanı
49,740
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
Benim de en nefret ettiğim tiplerdir sinemada bilmiş bilmiş konuşup film boyunca yorumlama yapan tipler. Bir de geçen gün ilk defa rastladığım, çekirdek çitleyen tipler türemiş. Filmin ikinci yarısında giren Suriyeli bir aile, çoluklu çocuklu. Çocuk ses yaptığı, ortalıkta dolaştığı yetmezmiş gibi bir de ailecek çekirdek çitlediler bir müddet. Neyseki film altyazılı olduğu için bir müddet sonra çıktılar, yoksa film boyunca çekirdek sesleri eşliğinde pek güzel bir vakit geçirmiş olacaktım.
Sinema, konuşanlar, çekirdek çitleyenler ve de reklamlar sayesinde daha az tercih sebebi haline geldi. Eskiden filmlerin fragmanını izlerdik, fragman olduğu sürece 10-15 dakika izleyelim sorun yok, ama TV reklamlarını izlemek asab bozuyor. Onca parayı "Survivor 21 Ocak'taaa!" reklamını izlemek için mi veriyorlar millet? :)
Cinemaximum dışındaki sinemalarda reklam çok dert değil. Mümkün olduğunca Cinemaximum dışında seçmeye çalışıyorum.

AVM'de olunca böyle oluyor. Eskiden bildiğimiz sinema olan yerler vardı. Şimdi öyle yerleri bulmak çok zor. Keşke öyle yerler yeniden çoğalsa.
Evet AVM konusu büyük sebep bu durumda ama bu düzen böyle gider maalesef.
 

Tolstoyevski

Emekli
Katılım
14 Temmuz 2014
Mesajlar
24,282
Reaksiyon puanı
39,932
Puanı
1,061
Yaş
27
Konum
Gökteki Yıldızlar ✨✨
Web Sitesi
www.ataturkungencligehitabesi.com
AVM'de olunca böyle oluyor. Eskiden bildiğimiz sinema olan yerler vardı. Şimdi öyle yerleri bulmak çok zor. Keşke öyle yerler yeniden çoğalsa.

Cinemaximum dışındaki sinemalarda reklam çok dert değil. Mümkün olduğunca Cinemaximum dışında seçmeye çalışıyorum.


Evet AVM konusu büyük sebep bu durumda ama bu düzen böyle gider maalesef.

Atlas, Fitaş, Pera gibi sinemalar bana Cinemaximum'dan daha yakın olmasına rağmen yeni çıkan filmlerin büyük çoğunluğunu sadece Cinemaximum kapıyor, adım adım tekelleşmek üzere, tüm küçük çaplı sinemalar bir bir kapanıyor Cinemaximum sayesinde.
 

bazinga

Konu Sahibi
Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,085
Reaksiyon puanı
49,740
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
Atlas, Fitaş, Pera gibi sinemalar bana Cinemaximum'dan daha yakın olmasına rağmen yeni çıkan filmlerin büyük çoğunluğunu sadece Cinemaximum kapıyor, adım adım tekelleşmek üzere, tüm küçük çaplı sinemalar bir bir kapanıyor Cinemaximum sayesinde.
Saydığın sinemaların yakınlarımda olması için neler vermezdim. :):) En azından her iyi filme erişim imkanın var, çok şanslısın. :)
 

Tolstoyevski

Emekli
Katılım
14 Temmuz 2014
Mesajlar
24,282
Reaksiyon puanı
39,932
Puanı
1,061
Yaş
27
Konum
Gökteki Yıldızlar ✨✨
Web Sitesi
www.ataturkungencligehitabesi.com
Saydığın sinemaların yakınlarımda olması için neler vermezdim. :):) En azından her iyi filme erişim imkanın var, çok şanslısın. :)

Özellikle film festivalleriyle, İFF, !f ya and filmekimi gibi etkinlikler sayesinde buralar ayakta kalabiliyor, ama işte bizde de bütçe olmadığı için şimdiye kadar hiçbir festivale katılma tecrübesini yaşamadım şimdilik. :) En çok da İyi Kötü Çirkin'i sinemada izleme fırsatını teptiğime çok üzülmüştüm, son anda haberim olmuştu ancak biletler tükenmişti. Böyle bir sinema olsa, sadece kült filmleri yayınlasa keşke Godfather, 12 Angry Men, Ben Hur vb gibi. :)
 

berkann

Favori Üye
Katılım
22 Aralık 2011
Mesajlar
18,893
Reaksiyon puanı
6,728
Puanı
1,060
Çok fazla savaş filmi izlemedim. Aksiyon sahneleri de beni sıkar. Ama bu filmdeki savaş sahneleri izlediğim en gerçekçi savaş sahneleriydi.

Evlenme teklifi sahnesi, adamın çıplak olması -aslında tamamen askerlerle ilk tanışma sahnesi- samimi olmaya çalışıp olamamış sahneler gibiydi. Keşke daha farklı olsalardı. Cesuryürek'te de vardı böyle absürt sahneler -orada da hatırladığım kadarıyla savaşa başlamadan önce götlerini açıyorlardı?- Böyle gerçekçi olması gereken filmlere fazla geliyor bence bu sahneler.

Arada Japonları da göstermeleri filmin artı yanı. Bu tür biyografik filmlerin sonunda, gerçek kişileri göstermeleri hep hoşuma gitmiştir. Beni de en duygulandıran yer filmin sonunda gerçekn Desmond'ın bir askerin gözlerini yıkadığı sahneyi anlattığıydı.

Ayrıca Desmond'ın kardeşiyle ilgili de klişe bir şeyler bekledim ama olmadı. :D
Türü sevenlerin bayılacağı, türü sevmeyenlerin de seveceği bir film olmuş. 8/10
 

sürgünüm

Emekli
Katılım
24 Eylül 2012
Mesajlar
54,421
Reaksiyon puanı
65,193
Puanı
1,059
Er Ryan'ı Kurtarmak ve Kardeşler Takımı'ndan sonraki en güzel savaş yapımıydı. Filmin savaş sahneleri çok gerçekçi ve sarsıcıydı. Kopan bacaklar, yanan bedenler, çıkan iç organlar savaşın gerçek yüzünü ve içindeki dramı sonuna kadar hissettirdi.

Yalnız başrol oyuncusu Andrew Garfield, bir türlü ısınamadığım aktörlerden bir tanesi. Emma Stone'u kapmış olması da cabası, heyhat! Örümcek Adam filminde Peter Parker karakterini bu herifin oynaması ve elbette ki hakkını verememesi beni daha da soğutuyor. Peter Parker karakterinin bazı belirgin özellikleri vardır. Hiçbirini tam anlamıyla yansıtabildiğini düşünmüyorum. Tobey Maguire ilk ve tek Örümcek Adam-Peter Parker olarak kalacak hafızamda.

Yeniden filme dönecek olursak, Desmond'ın silah karşıtı olup bunu bir albay ve generalin karşısında da şiddetle savunması büyük bir cesaretti. Bizde askerlik yaptık, hiçbir asker bırak ben elime silah almam demeyi, gıkını bile çıkaramaz. Komutan ne derse o'dur. Bu memlekette gay yok mu mesela, var ama bunu askeriyede kimse açıklayamaz.

Aklıma gelmişken, BM toplantılarına katılmak için ABD'ye gittiğinde İran eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'a bir üniversitede ülkesindeki "kadınlara ve eşcinsellere uygulanan kötü muamele" hakkında sorular yöneltilmişti. Ahmedinejad'ın yanıtı da, ''bizim ülkemizde homo olmaz, ABD'ye özgü bu sapıklıklar'' gibisinden yanıt vermişti. :)

Yine filmden koptum. Kısaca güzeldi işte, sıkılmadan izledim gayet akıcıydı.

8.5/10
 

mesmeso

Moderatör
Katılım
27 Kasım 2016
Mesajlar
17,632
Reaksiyon puanı
9,616
Puanı
860
Yaş
24
Konum
Trabzon
Film beni hiç sıkmadı. Zaten öyle kolay kolay kimse bu filmden sıkılmamalı. Görsellik açısından film beni doyurdu. Kamera açıları ve kurgu da çok iyiydi. Mel Gibson filmi çok iyi yönetmiş.

Oyunculuklar bana göre herkes potansiyelinin bir tık üstünde gibiydi. Andrew Garfield tek başına, sıkmadan filmi götürebildi. Teresa Palmer ile de güzel bir ikili olmuşlar. Ayrıca bu filmde Teresa Palmer'a aşık oldum. O ne güzellik öyle be.

Konu olarak ise klişe gibi duruyordu ancak bana göre biraz farklılık vardı. Bir ara Forest Gump geldi filmi izlerken. Sadece aklıma takılan şey herif orda milleti aşağıya indiriyor da neden bir allahın kulu yanına çıkıp yardım etmiyor? Benim aklımı bu karıştırdı sadece.

Oscarlar da 6 adaylıkları var. Bence En İyi Film ve Yönetmen'i kazanabilecek güçte. Film'de fazla iddia etmiyorum ancak Yönetmen'de çok iddialıyım. Şu anda bence Gibson hak ediyor. Ancak önümde izliyecek 12 film daha var. Belki aralarından biri fikrimi değiştirebilir. Garfield iyiydi ancak Oyuncu ödülünü kazanabileğini zannetmiyorum. Ses Kurgusu, Miksajı ve Kurgu kategorilerinde La La Land'e zaten verilecek diye düşünüyorum. Yine de her kategori de bol şanslar.

9/10
 

sokak sanati

Favori Üye
Katılım
23 Şubat 2013
Mesajlar
86,599
Reaksiyon puanı
57,064
Puanı
1,061
Teknik açıdan muhteşem, senaryo, kurgu olarak vasat bir filmdi..

Gerçek bir hikaye olduğu için senaryoya pek bir şey diyemiyorum ama son 15 dakikada bir film nasıl sıvanır onu çok net izledim. Gördüğün en dandik son 15 dakikaydı.

Dua edip savaşı kazanan bir final nedir yaa. Gerçekten amerikan gerçekçiliği denen şeye çok aykırı ve çok abuk bir sondu. Tek bu da değil ruhu göğe yükseliyor bulutlar arasında bilmem ne sahnesi o neydi öyle. Gerçek bir hikayeden alıyoruz deyip böyle sihirli annem sahneleri çekmeleri tam bir hayal kırıklığı. Böyle fantezi dolu sahneler çekip filmi sıvayacaksa çekmesin film falan Mel Gibson. Şaka gibiydi filme 1 veresim var şuan.:D

Onun dışında filmde güzel açıklanmış Desmond'un durumu. İzlerken tatmin oldum ama bence 2. Hikaye gereksizdi.
Babasına silah çekme olayı abartı geldi. Kardeşiyle yaşadığı travma ve Sonrasında o tablo bence yeterliydi ekstra baba hikayesi bana fazla gelse de gerçek bir hikaye netice de laf edemem.:D

Onun dışında oyuncular çok dikkat çekmedi. Prodüksiyon olarak, çekim olarak çok iyi iş çıkartmış ekip. Yönetmen işini genel olarak yapmış.
Teknik olarak izlediğim en iyi savaş sahneleri bu filmdeydi ekibin eline sağlık.
Ama kurgu, senaryo ve etki altına alamayan oyunculuk ile sınıfta kaldı..

6.5/10
 

Tolstoyevski

Emekli
Katılım
14 Temmuz 2014
Mesajlar
24,282
Reaksiyon puanı
39,932
Puanı
1,061
Yaş
27
Konum
Gökteki Yıldızlar ✨✨
Web Sitesi
www.ataturkungencligehitabesi.com
Teknik açıdan muhteşem, senaryo, kurgu olarak vasat bir filmdi..

Gerçek bir hikaye olduğu için senaryoya pek bir şey diyemiyorum ama son 15 dakikada bir film nasıl sıvanır onu çok net izledim. Gördüğün en dandik son 15 dakikaydı.

Dua edip savaşı kazanan bir final nedir yaa. Gerçekten amerikan gerçekçiliği denen şeye çok aykırı ve çok abuk bir sondu. Tek bu da değil ruhu göğe yükseliyor bulutlar arasında bilmem ne sahnesi o neydi öyle. Gerçek bir hikayeden alıyoruz deyip böyle sihirli annem sahneleri çekmeleri tam bir hayal kırıklığı. Böyle fantezi dolu sahneler çekip filmi sıvayacaksa çekmesin film falan Mel Gibson. Şaka gibiydi filme 1 veresim var şuan.:D

Onun dışında filmde güzel açıklanmış Desmond'un durumu. İzlerken tatmin oldum ama bence 2. Hikaye gereksizdi.
Babasına silah çekme olayı abartı geldi. Kardeşiyle yaşadığı travma ve Sonrasında o tablo bence yeterliydi ekstra baba hikayesi bana fazla gelse de gerçek bir hikaye netice de laf edemem.:D

Onun dışında oyuncular çok dikkat çekmedi. Prodüksiyon olarak, çekim olarak çok iyi iş çıkartmış ekip. Yönetmen işini genel olarak yapmış.
Teknik olarak izlediğim en iyi savaş sahneleri bu filmdeydi ekibin eline sağlık.
Ama kurgu, senaryo ve etki altına alamayan oyunculuk ile sınıfta kaldı..

6.5/10

Bir savaş filminden daha ne gibi bir senaryo bekliyordun ki, müzeye girip göğe yükselerek dans Mı etselerdi, yoksa son sahnede Ümit Besen'in Nikah Masası şarkısı mı çalsaydı ya da o şarkıdan esinlenme bir sahne? Bence savaş anında şarkı söyleyerek savaşsalardı daha üstün bir senaryosu olurdu, Oscar rekoru kırardı hem. :)
 

sokak sanati

Favori Üye
Katılım
23 Şubat 2013
Mesajlar
86,599
Reaksiyon puanı
57,064
Puanı
1,061
Bir savaş filminden daha ne gibi bir senaryo bekliyordun ki, müzeye girip göğe yükselerek dans Mı etselerdi, yoksa son sahnede Ümit Besen'in Nikah Masası şarkısı mı çalsaydı ya da o şarkıdan esinlenme bir sahne? Bence savaş anında şarkı söyleyerek savaşsalardı daha üstün bir senaryosu olurdu, Oscar rekoru kırardı hem. :)

Ailesinin yanına dönme gibi bir klişe bile daha iyi olurdu. Göğe aşıp peygamber vari bir görüntüye gerek yoktu..
 

Tolstoyevski

Emekli
Katılım
14 Temmuz 2014
Mesajlar
24,282
Reaksiyon puanı
39,932
Puanı
1,061
Yaş
27
Konum
Gökteki Yıldızlar ✨✨
Web Sitesi
www.ataturkungencligehitabesi.com
Ailesinin yanına dönme gibi bir klişe bile daha iyi olurdu. Göğe aşıp peygamber vari bir görüntüye gerek yoktu..

Hristiyan milliyetçiliği vurgusu bence de var, zaten senaryo kısmında en çok ondan puan kırdım. Ama bir Biyografik Savaş filmi olduğu için öyle ahım şahım bir vasatlık göremedim senaryoda, bir Er Ryan kadar milliyetçi bir film değil bence. :)
 

sokak sanati

Favori Üye
Katılım
23 Şubat 2013
Mesajlar
86,599
Reaksiyon puanı
57,064
Puanı
1,061
Hristiyan milliyetçiliği vurgusu bence de var, zaten senaryo kısmında en çok ondan puan kırdım. Ama bir Biyografik Savaş filmi olduğu için öyle ahım şahım bir vasatlık göremedim senaryoda, bir Er Ryan kadar milliyetçi bir film değil bence. :)

Beni çok rahatsız etti işte o dini senaryo. Çünkü benim bildiğim Amerika gerçeklik üzerine kurulmuş bir ülke. Kesinlikle hikayenin sonun amerikan felsefesine yakışmadı.
Er Ryan'ıda sevmedim ben zaten. 6 vermiştim aynı düzeyde senaryo olarak.:)

Onun dışında zorlamalarda vardı. Gerçek hikayeyi fanteziler sıkıştırılmış ve yönetmen iyice sıvamış ben beğenmedim yaa. Ama şu var teknik olarak muhteşem. Savaş sahnelerinde gözlerimi kırpmadan izledim.:X
O ateş püskürtme gerçek mi yaa.:eek:
 

Tolstoyevski

Emekli
Katılım
14 Temmuz 2014
Mesajlar
24,282
Reaksiyon puanı
39,932
Puanı
1,061
Yaş
27
Konum
Gökteki Yıldızlar ✨✨
Web Sitesi
www.ataturkungencligehitabesi.com
Beni çok rahatsız etti işte o dini senaryo. Çünkü benim bildiğim Amerika gerçeklik üzerine kurulmuş bir ülke. Kesinlikle hikayenin sonun amerikan felsefesine yakışmadı.
Er Ryan'ıda sevmedim ben zaten. 6 vermiştim aynı düzeyde senaryo olarak.:)

Onun dışında zorlamalarda vardı. Gerçek hikayeyi fanteziler sıkıştırılmış ve yönetmen iyice sıvamış ben beğenmedim yaa. Ama şu var teknik olarak muhteşem. Savaş sahnelerinde gözlerimi kırpmadan izledim.:X
O ateş püskürtme gerçek mi yaa.:eek:

Yalnız ABD ile Avrupayı karıştırmamak gerek, orada da Türkiye'de olduğu gibi dindar muhafazakar oranı çok fazla, 60-100 sene önce çok çok daha fazlaydı. Bugün bile çoğunluktalar, Trump İncile yemin etmedi mi? Her başkan ediyor çünkü adamların kuruluş geleneğinde Hristiyan muhafazakarlığı var. Hele hele 2.dünya savaşı zamanlarında, o gökten ölümlerin yağdığı dönemlerde bu oran hiç olmadığı kadar fazla ve baskındı ve olmak zorundaydı, çünkü insanlar ancak 2 şeye motive olarak canını vermek ister savaşta, birincisi aile ve dolayısıyla vatan, ikincisi din ve dolayısıyla cennet... Bunlara rağmen bir iki sahne hariç (dua edişini bekledikleri sahne gibi) ortalık dindarlıktan geçilmiyor değildi. Hatta aksine bu dindar elemana karşı bir düşmanlık bile oluştu, adamı hapse attılar. Oradan çıkıp bunlara ders verdi tabi, gerçek hayatta yaşanmış bir olay olduğu için çok da uzatmadım o yüzden.

Ayrıca bu tarz teknik üstünlükte bir Çanakkale Savaşı filmi çekilseydi ve orada da namaz sahnelerine, dua sahnelerine yer verselerdi kim itiraz edebilirdi ki? Gerçekliğe uygun çünkü. Milliyetçi ve muhafazakar ama teknik üstünlüğü bu filmi evrensele hitap ettirdi, yalnızca senaryosu yerel, mesela Japon milliyetçilerinin çok hoşuna gitmez. :)
 

sokak sanati

Favori Üye
Katılım
23 Şubat 2013
Mesajlar
86,599
Reaksiyon puanı
57,064
Puanı
1,061
Yalnız ABD ile Avrupayı karıştırmamak gerek, orada da Türkiye'de olduğu gibi dindar muhafazakar oranı çok fazla, 60-100 sene önce çok çok daha fazlaydı. Bugün bile çoğunluktalar, Trump İncile yemin etmedi mi? Her başkan ediyor çünkü adamların kuruluş geleneğinde Hristiyan muhafazakarlığı var. Hele hele 2.dünya savaşı zamanlarında, o gökten ölümlerin yağdığı dönemlerde bu oran hiç olmadığı kadar fazla ve baskındı ve olmak zorundaydı, çünkü insanlar ancak 2 şeye motive olarak canını vermek ister savaşta, birincisi aile ve dolayısıyla vatan, ikincisi din ve dolayısıyla cennet... Bunlara rağmen bir iki sahne hariç (dua edişini bekledikleri sahne gibi) ortalık dindarlıktan geçilmiyor değildi. Hatta aksine bu dindar elemana karşı bir düşmanlık bile oluştu, adamı hapse attılar. Oradan çıkıp bunlara ders verdi tabi, gerçek hayatta yaşanmış bir olay olduğu için çok da uzatmadım o yüzden.

Ayrıca bu tarz teknik üstünlükte bir Çanakkale Savaşı filmi çekilseydi ve orada da namaz sahnelerine, dua sahnelerine yer verselerdi kim itiraz edebilirdi ki? Gerçekliğe uygun çünkü. Milliyetçi ve muhafazakar ama teknik üstünlüğü bu filmi evrensele hitap ettirdi, yalnızca senaryosu yerel, mesela Japon milliyetçilerinin çok hoşuna gitmez. :)

Benim bildiğim ABD gerçekliğin ülkesidir öyle dini kesim şu dönemde işlenirse komik kalır bu filmde olduğu gibi..
He savaş psikolojisi dersin onu anlarım kısmen ama zaten genel olarak sonu saçmaydı tek o değil Japonlar yam yam gibiydi zaten filmde bir algı çar orada ve katliam ediliyordu biri tam sıvanmış son 15 dakika da..
 

BesaleT

Emekli
Katılım
8 Şubat 2011
Mesajlar
30,475
Reaksiyon puanı
5,687
Puanı
1,061
Konum
***İzmiR***
Filmi izleyip hemen yorum konusuna geldim. tek kelimeyle süperdi bence.
Er Ryan'ı Kurtarmak filminden bile güzeldi bana göre çünkü hem sadece savaş filmi üstünde kalmadı yer yer komedi, yer yer özellikle başlardaki aşk olayları ve filmin ortasından sonraki savaş olayları ile tam bir seyir zevki sundu. Üstüne de yaşanmış bir olayın olması ve sonundaki gerçek kişilerle olan röportaj da son noktayı vurmuş. Tek sıkıntı diyebileceğim nokta ise:

Sonunda eve dönüşünü bi görebilseydik keşke diye düşünümüyor değilim yani havadayken adam bitirdiler :D Belki daha güzel olabilirdi.Kardeşi ile ilgili bir haber geçebilirdi arada askere gitti adam kayıp oldu resmen gibi gibi.

Desmond reisi de unutmayalım. :D (En üstteki doğal olarak)

Doss_Maeda.jpg


Onun dışında görüntüler, sesler, gerçekçilik konusunda da bi sıkıntı yoktu, zaten filmde seni içine çekiyor. O yüzden puanım:

9/10