- Katılım
- 11 Ağustos 2012
- Mesajlar
- 22,504
- Reaksiyon puanı
- 16,907
- Puanı
- 1,061
2-3 hafta önce Darıca’daydık. Bir tanıdığı kıramayarak birlikte Birol Güven’in dizi fabrikasına doğru yola çıktık. Yolculuğun ardından önce birkaç ay önce yayından kaldırılan Doksanlar’ın platosunu gördük.
Dizi bitmesine rağmen plato kaldırılmamış. Aysel Çeyiz Evi, Manolya Bakkal, Foto Fahri, Gençler Kafe, Öğretmen Kırtasiye.. Hepsi hayalet dükkanlar oluvermiş. İçleri bomboş. Ancak evler boşaltılmamış, perdeler çekilmiş, camların bazıları açık. Tuncay Apartmanı’nın kapısı açık, girdik içeri. Ancak girmemizle çıkmamız bir oldu, çünkü içerisi göz gözü görmeyecek kadar karanlıktı.
Kurulan küçük mahallede yürürken elinde telefonla hararetli bir konuşma yapan birisini gördük. Yanına doğru gittiğimizde Seksenler’in “Susmuş”u Aydın Sarman karşımızdaydı. Bize “Merhaba” dercesine bir el salladı, ama bizim onu bırakmaya niyetimiz yoktu. Telefon konuşması bittikten sonra sıra bize gelmişti.
Aydın bey’in gerçek karakteri dizideki karakterin tamamen zıt. Konuşmaya daldı mı susmuyor, halbuki dizide onu konuşturmak mümkün değil Birol beyle bir soundtrack projeleri varmış; dizilerinde oynayan oyuncularla dizilerinin şarkıları için karaoke yapacaklarmış. Şuan proje aşamasında olduğu için fazla bir detay vermedi ama her an gerçekleşebileceğini söyledi.
Daha sonra konuşmamıza Birol Güven de katıldı, geleceğini hiç tahmin etmemiştim Meğerse bizi gördüğünde Birol beyle konuşuyormuş Doksanlar, Zengin Kız Fakir Oğlan, Çocuklar Duymasın hepsini konuştuk. Doksanlar’dan dolayı çok dem vuruyor Birol bey. Çok para harcamış ama aniden kaldırılmayı hak etmiyordu diyor. Yine de umut kesilmez deyip birkaç kanalla görüşüyormuş, en azından harcadığım parayı amorti ederim diyor.
Birol bey ramazanda çalışmaya tam gaz devam edeceklerini söyledi. Çocuklar Duymasın ile beraber günlük dizi çekmek çok ağırmış, bunu öğrendim diyor. Bunun dışında sanırım bizim forumdan da haberi var, Çocuklar Duymasın başlamadan önce bir MinT çalışanıyla yaptığım röportajdan bahsetti
Daha sonra neredeyse yanyana olan Zengin Kız Fakir Oğlan setine doğru yürümeye başladık. Biz oraya gittiğimizde tüm ekip tam gaz Ramazan bölümleri için çalışıyordu.
Kahve arasına kadar kamera arkasından çekimleri büyük bir sessizlikle izledik. Arada da bahşişlerin efendisi Şükrü, Sarp, Meryemle görüştük. Mahir İpek, Birol Güven ile çalışmanın çok zevkli olduğunu söylerken ekipte bitmeyen bir sinerji olduğunu söyledi. Kemal Kuruçay, Şükrü şivesiyle diziyi anlatırken bayağı eğlendik.
Şansımıza içeride Ufuk Özkan, Ecem Özkaya Üstündağ, Hüseyin Avni Danyal ve Ayda Aksel’in çekimleri vardı, bu yüzden onlarla görüşemedik. Ama Birol beyden bir daha ziyaret etme konusunda söz aldım. İnşallah bir dahaki ziyaretimde Favoriforumum adına resmi bir ziyaret gerçekleştiririm
Batuhan KARALAR – Favoriforumum.net
Dizi bitmesine rağmen plato kaldırılmamış. Aysel Çeyiz Evi, Manolya Bakkal, Foto Fahri, Gençler Kafe, Öğretmen Kırtasiye.. Hepsi hayalet dükkanlar oluvermiş. İçleri bomboş. Ancak evler boşaltılmamış, perdeler çekilmiş, camların bazıları açık. Tuncay Apartmanı’nın kapısı açık, girdik içeri. Ancak girmemizle çıkmamız bir oldu, çünkü içerisi göz gözü görmeyecek kadar karanlıktı.
Kurulan küçük mahallede yürürken elinde telefonla hararetli bir konuşma yapan birisini gördük. Yanına doğru gittiğimizde Seksenler’in “Susmuş”u Aydın Sarman karşımızdaydı. Bize “Merhaba” dercesine bir el salladı, ama bizim onu bırakmaya niyetimiz yoktu. Telefon konuşması bittikten sonra sıra bize gelmişti.
Aydın bey’in gerçek karakteri dizideki karakterin tamamen zıt. Konuşmaya daldı mı susmuyor, halbuki dizide onu konuşturmak mümkün değil
Daha sonra konuşmamıza Birol Güven de katıldı, geleceğini hiç tahmin etmemiştim
Birol bey ramazanda çalışmaya tam gaz devam edeceklerini söyledi. Çocuklar Duymasın ile beraber günlük dizi çekmek çok ağırmış, bunu öğrendim diyor. Bunun dışında sanırım bizim forumdan da haberi var, Çocuklar Duymasın başlamadan önce bir MinT çalışanıyla yaptığım röportajdan bahsetti
Daha sonra neredeyse yanyana olan Zengin Kız Fakir Oğlan setine doğru yürümeye başladık. Biz oraya gittiğimizde tüm ekip tam gaz Ramazan bölümleri için çalışıyordu.
Kahve arasına kadar kamera arkasından çekimleri büyük bir sessizlikle izledik. Arada da bahşişlerin efendisi Şükrü, Sarp, Meryemle görüştük. Mahir İpek, Birol Güven ile çalışmanın çok zevkli olduğunu söylerken ekipte bitmeyen bir sinerji olduğunu söyledi. Kemal Kuruçay, Şükrü şivesiyle diziyi anlatırken bayağı eğlendik.
Şansımıza içeride Ufuk Özkan, Ecem Özkaya Üstündağ, Hüseyin Avni Danyal ve Ayda Aksel’in çekimleri vardı, bu yüzden onlarla görüşemedik. Ama Birol beyden bir daha ziyaret etme konusunda söz aldım. İnşallah bir dahaki ziyaretimde Favoriforumum adına resmi bir ziyaret gerçekleştiririm
Batuhan KARALAR – Favoriforumum.net
Son düzenleme: