Netflix The Queen's Gambit - Dizi Yorumları

Dosi

Konu Sahibi
Süper Mod.
Yılın En Favori Üyesi
Katılım
10 Mart 2015
Mesajlar
89,089
Reaksiyon puanı
116,293
Puanı
1,060


Dizinin konusu: 1950’lerde Kentucky’deki bir yetimhanede, küçük bir kız müthiş bir satranç yeteneği olduğunu fark eder. Ancak başarı yolculuğunda bağımlılıkla savaşmak zorunda kalır.

Yönetmenliğini Scott Frank'ın üstlenip başrolünde Anya Taylor-Joy'un yer aldığı Netflix'te yayınlanan satranç temalı dram dizisi, 7 bölümlük mini dizi olarak çekildi ve yayınlandığı andan itibaren büyük beğeni topladı.

 
Satranç tutkunu olarak konusu ilgimi çekti fakat yorumlar o kadar olumlu ki sadece satranç severler tarafından değil, genel olarak da herkese hitap ettiği ve oldukça kaliteli bir iş olduğu konuşuluyor. O yüzden ilk bölüm için şans vereceğim sanırım, bu gece. Yorumlar abartı mı yoksa dedikleri kadar var mı ben de merak ettim.

Başroldeki kızın gözleri gerçekten çok güzel, sırf şu bakışlar bile bir şans vermek için sebep sanırım diziye...

https://twitter.com/x/status/1321521259943874560
 
Reactions: Dosi
İzle yorumla bende duruma göre bakayım
 
Reactions: Tolstoyevski
Listeme almışım uzun süre önce ama çıkış tarihi ile ilgili bilgim yoktu. Dizinin puanları oldukça yüksek, yorumları oldukça olumlu, merak ettiren cinsten... Anya Taylor-Joy kardeşimizi severiz zaten... İlginç bir yüzü ve çekiciliği var kendisinin... Yarın muhakkak başlarım, zaten 7 bölüm şip şak bitecektir... Binge Watch bile gelebilir seversem...
 
Reactions: Dosi
🤦
Boşuna mankenleri oynatmıyorlar TR dizilerinde.

Ben belki izlerim ama konusu farklı diye...
Tr dizilerinde mankenler böyle kaliteli oyunculuk sergilemiyor ki, o yüzden zerre ilgimi çekmiyorlar...
Ama yabancılarda hem güzeller hem de kaliteli oynuyorlar ve ilgi çekicilik tavan yapıyor haliyle...
@Tolstoyevski
 
Tr dizilerinde mankenler böyle kaliteli oyunculuk sergilemiyor ki, o yüzden zerre ilgimi çekmiyorlar...
Ama yabancılarda hem güzeller hem de kaliteli oynuyorlar ve ilgi çekicilik tavan yapıyor haliyle...
@Tolstoyevski
Şaşırtmadın.
Hepiniz aynısınız
Neyse gidip başka bir yabancı dizi izleyeyim. Daha saat 11 nede olsa
 
Reactions: MEnes
Şaşırtmadın.
Hepiniz aynısınız
Neyse gidip başka bir yabancı dizi izleyeyim. Daha saat 11 nede olsa
Ben genel olarak kimse ile aynı değilim, onu geç... Olayın tamamıyla Sanatsal ve Sabarsal yönünü ele aldığımdan eminim...


Ben uyuyacağım, şuraya bak saat olmuş 1:10...
 
Reactions: Dosi
Ben genel olarak kimse ile aynı değilim, onu geç... Olayın tamamıyla Sanatsal ve Sabarsal yönünü ele aldığımdan eminim...
Genellemeye bak kanım dondu...


Ben uyuyacağım, şuraya bak saat olmuş 1:10...
Hadi ordan!
Ya normal şartlarda 12 gibi odama geçiyorum ve o ara foruma girmek istesem sizde gece 2 ve ortalık tenha


En iyisi haftada sadece bazı günler gece geleyim. Zaten uzun zamandır bazı zamanlar erken uyumaktayım ama bugün uyku yok, 2 saat sonra belki


Bu diziyi izle yorum at. Ben de duruma göre başlarım. Şuan elimde 2 tane yabancı dizi var ve Pazar'a biter ikiside.
Ve sana iyi geceler 🙋
 
Reactions: MEnes
Bana bana MEnes'e inanmadın, güvenmedin ve hadi ordan dedin demek... Yazık be...


Valla artık ayarını sen yapacaksın. En azından kendi açımdan gece 1'den sonra Cumartesi veya işe gitmediğim başka günler hariç beni bulamazsın.


Hallederim o işi sıkıntı yok. (Yani izleme işini...
) Yarın büyük ihtimal izleyeceğim seri bir şekilde. Bölüm bölüm yorumlayamayabilirim tabiii..


İyi geceler diliyorum.
 
Reactions: Dosi
1x1

Öncelikle bir mini dizide olması gereken ve beklenen en önemli şey tek sezonluk Ya da bölüm sayısının az olması değil; sinema filmi kalitesinde fakat çok uzun süreceği için sinema formatı yerine bölüm bölüm parçalara ayırıp mini dizi haline getirilmesidir. Bu dizi Bunu çok iyi sağlamış ve gerek yönetmenliği gerek kurgusuyla sinema filmine yakın bir tat verdi.

Dizinin teması satranç tutkusu olsa da satrançla alakası olmayanları dahi fazlasıyla içe çekecek bir konuya sahip. Nasıl ki boks ile Ya da yarış ile alakası olmayanları dahi içine çeken filmler oluyorsa bu da o tarz gibi. İlk bölüm itibariyle yavaş tempolu fakat sürükleyici yani hiç sıkmayan bölüm oldu. Çünkü dizinin hikaye anlatımı oldukça iyi. Buna rağmen dört dörtlük değil tabi ki, ama kalitesini fazlasıyla hissettiriyor. 60’larda geçen dönem dizisi olması ve o dönemi teknik olarak oldukça iyi yansıtmış olmalarının da kaliteli izlenim bırakmalarında etkisi büyük.

Dizide biraz feminist hava da var, ama bu beni şahsen hiç rahatsız etmedi hatta hoş bir özellik denilebilir, bir dizide de böyle olsun ne olacak. Bölümün giriş kısmı oldukça ilgi çekici, gelişme kısmı biraz daha düşük tempolu fakat son 10-15 dakikası bir o kadar sürükleyiciydi.

Vitamin hapı meselesi tam çözemedim, plesebo yabi psikolojik olarak mı o haplara şartlanıp bağımlı hale geldi yoksa doping etkisi mi yapıyor gerçekten. Ama büyük ihtimalle psikolojiktir, geceleri tavanda zihnini çalıştırması bile haplardan dolayı değil, hapı kullanınca öyle zekileştiğini düşündüğü için psikolojik olmalı. Hapları nasıl su içmeden yutuyorlar onu da anlamadım, hele avuç avuç hap yemesi... Boğazda bi takılsa eyvah.


Lisedeki bütün erkekleri tek tek yendiği sahne güzeldi. Özellikle bölümün başlarında ustası ona girls don’t play chess dedikten sonra olayın bu noktalara gelmesi tabi feminizm etkisini gösteriyor ama izlemesi keyifliydi.


Bölüme dair, o cam kilidi tornavida gibi bir şeyle kolayca açabilmesi bölümün en zayıf unsuruydu. O kadar kolay olmamalı yani, o kısım hoşuma gitmedi...

8.0
 
1x2


İlk bölümdeki sürükleyicilik ve kalitenin devam ettiği bölüm oldu. Dizinin yönetmenliği gerçekten çok iyi ve müzik kullanımı da bir o kadar hoş. Piyonada Gnossinne’yi duymak ruhu dinlendirdi o esnada.



Kızın gözleri o kadar güzel geliyor ki, çok değişik bir göz çekiciliği hakim ve Amelie filmindeki gibi.

Üvey annenin hallerine üzüldüm. Son sahnede parayı duyunca istek geldi ama kötü biri olduğundan değil bence, o karakteri umarım kötü göstermezler.

Hademe ustadan 5 dolar borç istedi onu 10 dolar olarak geri vereceğim diye, ama unuttu sanırım.. O adamı unutmaz umarım.

Şu ana kadar kızın hiç yenildiğini görmedik, bu biraz eksi yönü dizinin. Tamam izlemesi keyifli, dinlendirici ama hep kazanmak da bir yere kadar olmalı..

7.5
 
Reactions: Dosi and Aserat
1x3

Yine oldukça güzel ve izlemesi keyifli kaliteli bir bölümdü. 60’lar temasını çok iyi işliyorlar, dizinin yönetmenliği gerçekten çok iyi ve geri kalan 4 bölüm de bu ayarda giderse Emmy’de mini dizi dalına damga vurması sürpriz olmaz.

Yine de Anladım ki ben satranç tutkunu filan değilmişim, hikayeymiş. Bunlarınki gerçek stadyumda oynayan futbol ise bizimkisi haxballdan hallicesi...

Bu bölümde nihayet kaybettiğini gördük ve sonunda dedirtti. Ancak böyle zekaların sürekli kazanmasına şaşırmamak lazım, sonuçta alanında en iyisi bunlar. Dövüşte Rocky, futbolda Messi-Ronaldo gibi...

Şu an kızda sürekli kazanmanın getirdiği kibir ve hırs oluştu, biraz da o yüzden kaybetti.

Üvey annesini tam çözemedim, komisyondan bahsedince gözden düştü biraz ama iyi desen değil kötü desen o da değil, ilginç bir karakter. Ama intihara meyilli gibi, galiba Beth’in öz annesi gibi bu da intihara teşebbüs edecek gibi izlenim verdi.

Hademe adamı bir kez daha görebilecek miyiz bakalım...

8.1
 
Reactions: Dosi and Aserat
1x4


Bölüm başları durgun tempoda ilerlese de ilerdikçe kalitesi arttı ve son derece duygusal bir bölümdü...


Bargov'a da yenilerek şimdilik en azından süper kahraman olmadığını gösterdi, geleni geçeni yenmesi bakımından. Maç anlatımı güzeldi ve dizinin genelinde satrancı amaç değil araç olarak görüyoruz bu da herkese hitap etmesini sağlıyor.

Annenin ölümü bekleniyordu aslında ama yine de böyle ölmesi şok etti. Hastalık yüzünden mi yoksa intihar mı etti belirsiz. Ama intihara daha meyilli gibiydi.

Harmon'un hisssettiği yalnızlık duygusunu oldukça iyi hissettirdiler. Ve en büyük zaafı olan hap ve alkole olan bağımlılığı... Bakalım son 3 bölümde bunu nasıl yenecek...

7.8
 
Reactions: Dosi and Aserat
1x5

Yönetmenlik kalitesinin buram buram hissedildiği güzel ve sürükleyici bir bölümdü. Bir diziden ziyade gerçekten de uzun çaplı bir sinema filmini parça parça izliyor gibiyiz. 60'lar teması ve kullanılan müzikler, gerçekten çok başarılı.


Bölümün ilk kısmı ilk bölümlerde gördüğümüz Beltik üzerineydi. En sonunda gururuna da yediremedi doğal olarak ve evden hatta satrançtan ayrıldı..

30.dakika civarındaki, şu US championshipteki bir amfi sınıfında yapılan turnuva sahnesinin yönetmenliği çok iyiydi. Aynı karede 4-5 farkl sekansı gördüğümüz sahne filan, kullanılan müzik...

Hızlı satranç sahnesinde Beth iyi para kaybetti. Satrançta acemi olsam da hızlı satrançta acemi bile değilim, 1 dakika içinde tenis oynar gibi oynayanlara hep hayret etmişimdir, nasıl düşünmeden bu kadar hızlı oynuyorlar diye...

Son sahnede Bargov'u yenebilmek için sarı eleman ile birlikte hareket edip antrenman yapacağını gördük. Bakalım Sovyet sahneleri nasıl olacak. Dizinin ilerleyişine göre Bargov'u finalde yenecek olması tahmin ediliyor zaten...

Bir de şu hap mevzusunu halen çözemedim, nedir tam olarak diye. Ayrıca ilk bölümdeki hademe ve Beth'in siyahi arkadaşını yine görebilecek miyiz acaba.

8.2
 
Reactions: Dosi and Aserat
1x6

Finale son bir bölüm kala çarpıcı bir bölüm oldu, oldukça hızlı geçti.

Bargov’a karşı yine yenilmesi hoşuma gitti, finalde kazanacak olacağı belli olsa da en azından süper kahraman değil. Kaybetmesi gerçekçiliği artırıyor. Alkol problemi bu bölümde hiç olmadığı kadar açığa çıktı ve üvey babasının da hallerinden sonra iyice depresyona girdi. Yalnız Amerika’da bile iyi enflasyon olmuş 60 senede. O zamanlar 7 bin dolara öylesine kaliteli dubleks bir villayı alabiliyorlarmış.

Son sahnede o kızın tekrar gelmesi şaşırttı ve sevindirdi. Final bölümünde hademeyi göremezsek puan kırarım. İnsan bir kez olsun ziyaret ederdi emeği büyük...

8.0
 
Reactions: Dosi and Aserat
1x7 (final)

Son senelerde, en azından mini dizi dalında çıkan sinematografik açıdan fazlasıyla başarılı bir diziyi geride bırakmış olduk. Yönetmenliği ve oyunculuğu gerçekten alkışı hak ediyor. Anya Taylor Joy'u daha önce tanımıyordum ve gözlerine tekrar tekrar hayran oldum. Gerçekten unutulmaz bir göz performansı izledik.

Finale gelirsek;

öncelikle bölüm hademe Mr.Shaibel'in ölmüş olması üzdü ve sinir bozdu. Bölümler boyunca onu tekrar görmesini, bi ziyarete gitmesini aradı gözler, o 10 dolarlık borcunu bile unutmuş... Ama resimleri gördükten sonraki arabadaki pişmanlığını çok iyi hissettirdi, en azından eh dedik...

Annesinin saçma sapan nedenden dolayı intihar edip kızını da ölüme sürüklediğini öğrendik, ama akıl sağlığını yitirmiş olduğu için normaldir.

Gelelim Moskova kısmına, zaten bölümler öncesinden belliydi finalde eninde sonunda Borgov'u yeneceği. Zira diziden ziyade uzun soluklu bir sinema filmi aslında. O noktada sıkıntı yok ama bazı detaylar çok klişe ve gerçek dışıydı ve bu yüzden puan kırdım. En gerçek dışı detay, orada o turnuvanın oynandığı otelin kapısında bekleyen halk. Hadi o kadar satranç tutkunu insan o dönemde gerçekten vardı diyelim, fakat 60'ların Sovyetlerinde, Moskova'da, bir Rus ile bir Amerikalı bir turnuvada karşı karşıya geliyor ve Amerika kazanıyor, ardından kapıda sevgi seli? 21.yüzyılda bile pek mümkün olmayacak şey, 60'ların Sovyetleri için daha da fantastik kaçıyor.


Daha da söyleyecek çok bir şey yok, finalde kaybetseydi ters köşe olurduk ve puanım daha da yüksek olurdu tabi, ama olsun en azından senaryo olarak olmasa da yönetmenlik ve oyunculuk olarak kaliteli bir hikaye izledik...


8.0
 
Reactions: Dosi and Aserat
Şaka maka ilk bölümden final bölümüne kadar tüm yorumları farklı günlerde de olsa araya hiçbir farklı üyeden mesaj girmeden sıralı olarak gönderebilmeyi başarmışım, bu pek rastlanılacak bir olay değil.
@Dosi @Aserat @MEnes

Diziye şu an Imdb'de 32 bin oy kullanılmış ve puan ortalaması 8.9, bu son senelerde görülen en yüksek puan potansiyellerinden sanırım yeni dizilerden. Tabi çok büyük beklentiyle izlenilecek bir dizi değil ama güzel bir hikaye dizisi...
 
Bu tarz başarı hikayelerinin başı sonu (hele final bölümünde neler olacağı) belli ama klişelere rağmen bu dizideki işleniş gerçekten etkileyiciydi. Öyle her bölüm büyük olaylar olmasa da bir an bile sıkmıyor ve satranç sahnelerinde heyecan iyice yükseliyor. Başroldeki delişmen bakışlı Anya Taylor-Joy döktürmüş bundan sonra önü bayağı açık görünüyor. Yine çocukluğunu oynayan kız da küçük yaşına rağmen çok iyi performans çıkarmış. Diziyi tek bir kişinin yazıp yönettiğini görünce saygım iyice arttı. Başarılı reji ve senaryo sayesinde çok ilgi çekici olmayabilecek bir konunun altından başarıyla kalkmış ve satranç bilmeyenlerin bile ilgisini çekecek kadar keyifli hale getirmeyi başarmış. İzlemeyenlere önerimdir özellikle izleme durumunun belirsiz olduğunu söyleyen @Dosi'ye.


8.5/10
 
Ben izleyip bitireli çok oldu, daha önce de dediğim gibi binge watch yaptım tek günde...
1 hafta geçmiştir ama her zamanki MEnes olarak herhangi bir yorum yapmadım şimdiye kadar...
 
Reactions: Tolstoyevski