Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Bu filmle devam ettim bugün başta sıkılcam galiba dedim ama sonraları beni değişik duygulara götürdü
severek izlemeye başladım Homer ailesini kaybetmiş ve kaldığı yetimhanede büyütülmüş bir çocuktu oraya ve sonunda ait olduğu yeri bulmasını anlatıyor diğer konuda çocuklar beni çok etkiledi sanki normalmiş gibi sanki kontrole gelir gibi bebek aldırmalarına üzüldüm ama sonra onlara aileler bulunup verilmeside hoşuma gitti bir konu ise bir babanın kızına başka gözle bakmasıydı beni şok etti o kısm hiç beklemediğim bir kısımdı..
Çok başarılı olduğu kısımlar olsa da çok şey anlatmaya çalışırken pek bir şey anlatamayan bir film olmuş.
Filmde yansıtılan yetimhane ortamını beğendim. Bu filmle kazandığı Oscar'ını hak eden Michael Caine'in çocuklara gösterdiği sevgiye rağmen bununla yetinmeyip bir aile bulmak için şirin gözükmeye çocuklar etkileyiciydi.
Homer'ın dış dünyaya açılma macerasını da oldukça ilgi çekici buldum. Bu kısımda devreye giren ve o sıralar yeni yeni parlayan Charlize Theron bu kısımları daha da çekici kıldı. Fakat bu dış dünyaya açılma macerasının büyük ölçüde bir elma bahçesiyle sınırlı kalması biraz tatminsizlik de yaratmadı değil. Aslında kürtaj konusu yerine Dr. Larch'ın Homer'a iyi niyetli yaklaşımının ahlaki doğruluğuna yönelse çok daha iyi bir film olabilirmiş.
Filmin esas meselesi ise kürtajdı tabii. Bu konuyu da bence çok iyi işleyememişler. Daha doğrusu sorunlu işlemişler. Bu konuda çok daha iyi filmler izledim.
Küçüklükten bu yana kimsesiz çocuklarla bir arada olduğu için ve kendisi de onlardan biri olduğu için kürtaja karşı olan Homer, olayın diğer yüzünü görünce kürtaja düşünmeden hak veriyor.
Fakat kürtaja dikkat çekeceğim derken ensesti ıskalamışlar. Ensestçi babayı filmin sonunda neredeyse kahraman ilan edeceklerdi. Buna anlam veremedim.
Konusu güzel, işleyişi ise fena olmayan bir filmdi. Filmin ilk giriş sahnesinde doktorun hikayeyi anlatım kısmını baya beğendim. Hem yetimhanede ki sahneler hem de dış dünyadaki sahneler iyiydi.
Homer büyüdüğü yetimhanede gün geldi doktorculuk yapacak duruma geldi. Okulunu okumadan onu kollayan doktordan edindiği bilgi ve tecrübelerle. Filmde 3 hikaye vardı. Biri yetimhane, diğeri Homer'ı yanına alan çiftin ve üçüncüsü ise siyahi ailenin hikayesi.
Homer ilk aşk deneyimini yaşadı fakat yasak bir aşktı.
Siyahi ailenin hikayesi maalesef iğrençti. Hem geçmişte hem de şimdiki zamanda duyduğumuz durumlar. O iğrenç adamın geberme sahnesini beğenmedim. Kızını polise teslim etmemek için yarasına bıcak sağlayıp bunu anlatması "kahraman" algısı yaratılmaya çalışıldı. O kısmı beğenmedim.
Biz Homer'in kalp problemi olduğunu sandık ama meğerse doktor onu korumak için, savaşa gitmemesi için böyle bir hamle yapmış. Yaşlı doktor keşke Homer gelmeden ölmeseydi.
Dün akşam som yarım saatine kadar izledim bugünde bitirdim hemen.
Konusu ve çıkış noktası iyi olsada işleyişi zayıf kalmış bir film. Hikaye haddinden fazla dallanıp budaklandığı için, seyirci kopuyor ve verilmek istenen mesaj karşıya iletilmiyor. Bu sebeple çok beğenmedim ama kötüde değildi hani.
Yetimhane hikayesi en çok beğendiğim kısım. Çocukların birbirine destek olması, başlarında ki kişilerin onları dünyanın kötülüklerinden korumaya çalışması sempati dolu sahnelerdi. Hormer'ın yetimhane dışında ki dünyayı merak edip gitmesi, ilk kez gördüğü bi kadına tutulup aşk yaşaması güzel hikayeydi. Asker adamın ona yol göstermesi ve sonrasında onun sevgilisini alması, daha sonra askerin sakat kalması sonucu vicdan azabı yaşayıp yetimhanede geri dönmesi derinlik olarak ve mantık olarak güzel kısımlarıydı.
Gereksiz kısmı siyahı işçi sınıfının çarpık ilişkileri olmuş. Ben adamın kızını hamile bırakmasına tahammül edemedim. Hikayenin daha da tahammül edilemeyen kısmı ise adam ölürken "Kızını çok seviyordu. Kızının gitmesine dayanamayıp kendini öldürdü" dedirtmesiydi. Hormer'ın ise buna onay vermesi. Rahatsız edici ve filmin süresini gereksiz uzatan sahnelerdi.
Filmim alt mesajı olduğunu düşündüğüm kürtaj konusunda ise yeterli derinliğe inememişler. Bi çocuğun yaşama hakkını elinden almak bence yanlış bir şey. Ölüm tehlikesi dışında kürtaja karşıyım şu ara. Çünkü cinayet gibi geliyor. Kötü günler yaşayacak bir insanı doğurmamak zalimlik. Çünkü her kötü hayat yaşayan ölsün o zaman. Çok tartışmaya açık bir konu.
Charlize Theron gençken cinayet işlettirirmiş. Muhteşem bir güzelliği var. Filmde en beğendiğim oyuncuydu.
6 vermeyi düşünüyordum ama yetimhanede ki atmosfer için 7/10 puanım.
Yorumlara katılıyorum; konu ve işleniş açısından çok dallanıp budaklanıyor film, bu yüzden de derdini tam olarak anlatamamış oluyor.
Filmin ana odağında kürtaj yer alıyor diyebiliriz. Ancak bunu hakkını vererek işleyememişler maalesef. Bir yandan Homer'ın dış dünyadaki hikayesi, bir yandan yetimhane, bir yandan da siyahi aile derken karman çorman bir işlenişe tanıklık ediyoruz.
Homer kürtaja karşıt bir karakter ancak onun fikrinin değişmesi için bir motivasyona ihtiyaç var, bunu siyahi aile üzerinden yapmak istemişler ama berbat bir işleniş var bu kısımda. Baba-kız arasında yaşanan olaylar iğrenç olsa da çok vurucu ve etkileyici bir anlatımla bizleri etkilemeleri mümkündü her şeye rağmen. Ancak gidip babayı kahramanlaştırmışlar, bu kısma hiç anlam veremedim. Bu noktadan sonra ise filmi hiç sevemedim zaten.
İlk kısımda izlediğimiz yetimhane konusu ve Homer'ın dış dünyayla ilk tanıştığı sahneler, filmin akılda kalıcı ve severek izlediğim kısımlarıydı.
Michael Caine çok başarılı, çok sevdiğim de bir oyuncu zaten. Neyse ki yakın zamanda Tenet'le beraber aramıza geri dönüş yapacak. Charlize Theron ise çok güzel...
Bu site, içeriği kişiselleştirmek, deneyiminize uyarlamak ve kayıt olmanız durumunda giriş yapmanızı sağlamak için yasal düzenlemelere uygun çerezler (cookies) kullanır.
Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerez kullanımına izin veriyorsunuz.