Televizyon Ekranlarında Hep Aynı Tas Hep Aynı Hamam!

cevaa

Konu Sahibi
Süper Emekli
Katılım
26 Şubat 2011
Mesajlar
22,434
Reaksiyon puanı
4,420
Puanı
911
Yaş
31
Konum
İstanbul
Biraz seyirciyi de görelim
Ekranlara baktığımız da insanları birbirine kenetleyen, interaktif bir çekim tekniği ile seyirciyi de içine alan show programlarını hasretle arıyoruz. Türk televizyonlarında genelde yapılan show programlarında seyirci dekoru dolduran bir unsur olarak gözükür ve onların enerjisinden çoğu zaman faydalanma gereği duyulmaz. Oysaki başta Alman televizyonları olmak üzere seyircinin enerjisinin sahneye verilmesi olmazsa olmaz unsurdur.Birçok show programında jüriden bile daha fazla sahneye yansırlar.Dans ederler,şarkı söylerler,güzel bir elektrik verirler.Biz de bu tarz programlar seyretmek istiyoruz demek istiyoruz.
Evet ekranlarda yeni yüzlere fazlası ile ihtiyaç var.Senelerdir show programı yapan isimlerimiz bile tahtlarını korumakla birlikte yenilikler çıkaramıyorlar.Bu yüzden genç isimlere fazlasıyla ihtiyaç olduğunu düşünüyorum
Zaten şu anda kendini habere endeksleyen ve işin eğlence ve görsellik kısmını tamamen unutan kanallarımız da var.Olimpiyatların bile eğlenceli yüzünü,show tarafını sadece açılış ve kapanış törenlerinde hatırladık.Yarışmalarımız bile yıllardır aynı..Ya büyük para ödüllü yarışmalar ya da sunucu ile yarışmacıyı karşıya karşıya oturtup uzunca bir süre bakışmalarını sağladıktan sonra yanıt alınan bilgiye dayalı yarışmalar..
Belgesellerimiz ise neredeyse hiç yok..Sadece gezelim görelim anlatalım tarzında programlar yapmak ne kadar doğru bir belgeselcilik yapmak demek..Oysaki Türkiye'nin doğal güzelliklerinin yanında,tarihi yerlerini,gizli kalmış gizemlerini,florasını hatta yaban hayvanlarını tanıtan ve anlatan programlar olamaz mı..?
Belki bu anlamda Serdar Kılıç'ın programlarını biraz ayırmak lazım. Doğanın da insanlara ne kadar gerekli ve hayati bir öneme sahip olduğunu usanmadan anlatıyor.Tebriği hal eden ender isimlerden biri.. Veyahut Ntv'de yine kendine has tarzı ile program yapan Hollandalı Wilco'yu da sayabiliriz bu isimlere..Yarım yamalak Türkçesi ile sempatikliği sayesinde bir çok zorluğun üstesinden gelen bu Türkiye aşığı gazeteci de güzel programlar yapmakta.. Israrla tavsiye edilir..