1.BÖLÜM
Öncelikle hikayemize başlamadan önce bu hikayenin mantığına bir değinelim.Bu hikayedeki hemen hemen tüm karakterlerin soyadlarında kişiliklerine dair küçük ya da büyük ipuçları vardır.Karakterlerimizin soyadları bize kişilikleri hakkında bazı tüyolar vermektedir.İşin özü budur.Buyrun, 1.Bölümü okumaya başlayabilirsiniz...
SABAHLARIN ÇATLAĞI PROGRAMI STÜDYOSU
GÜLİZAR KOKONA (Şarkı söylemektedir): "Soy beni yatır bir köşeye/ Çılgınlık peşinde koşmayı dene/ Bir şarkı söylerim ben size/ Ayıp şeylere hep gönderme"
(Şarkı biter.)
BERİL REYTİNGİBOL: "Evett efendim! Son şarkısını söyleyip bizlere veda eden Gülizar Kokona adlı şarkıcımızın ardından, şimdi sizlerle olacak isim ünlü mü ünlü, güzel mi güzel, zeki mi eh işte pek değil bir astronot olan Seçil Yıldızlı. Şak şaklarınızla çağıralım onu buraya."
DOĞANCAN'IN EVİ
(Sabahların Çatlağı adlı programın sunucusu Beril Reytingibol, ünlü astronot Seçil Yıldızlı'yı çağırırken kendi işlettiği spor salonuna o gün gitmeyen Doğancan Laktozsuz da bir yandan evinde spor yapıyor bir yandan da gıcık olduğu komşusu Seçil'i televizyondan seyrediyordu.Tam da o sırada kapı çaldı. Doğancan, terli terli açtı kapıyı. Karşısında ev sahiplerinin süslü kızı Sena Pıtırcık vardı.)
DOĞANCAN LAKTOZSUZ: " Buyur canım, ne istiyorsun?"
SENA PITIRCIK: "Ay tatlı şey, sana bu üzülümtrak haberi nasıl vereceğim bilmiyorum ama babam git kızım, cazibenle sempatikliğini kullanarak bir çıtlat deyince mecburen elçi oldum. Elçiye zerdeçal olmaz biliyorsun. Hah hah hah. Babişcan diyor ki ufaktan ufaktan zamı dayıycaklarmış sana. Bana kalsa bedava otur, beni ağırla tatlım ama işte benim sözüm pek bir şey ifade etmiyor babişcanın lafı dururken. Kısacası zam geliyor zam."
(Doğancan habere pek bir bozuldu. Sena'nın babasıyla görüştü hemen. Babası nuh deyip peygamber demeyince düşündü, taşındı kendine ev arkadaşı bulmaya karar verdi. Hemen gazete ilanı vermek için bir iki gazeteyi aradı.)
SABAHLARIN ÇATLAĞI PROGRAMI STÜDYOSU
(Seçil, yıldızlardan aldığı duyumları halkıyla paylaşıyordu.)
SEÇİL YILDIZLI: " Uzay boşluğuna takılan bir göktaşı yüzünden bu ay Yengeç burcu kadınlarımızın reglisi gecikebilir. Yay burcu erkeklerimizde de ereksiyon problemi olabilir. Bol bol mesir macunu yemekte fayda var. Öte yandan bu ay yıldızlardan bazıları depresyonda olduğundan balık burcu kadınları, eşleri tarafından aldatılabilir. Gözleri açık olsun."
(Beril hemen atıldı)
BERİL REYTİNGİBOL: "Hmmm. Ayol desene bu ay balık burcu kadınları kocalarını ya da karılarını evden çıkarmasa iyi olacak. Neyse haydi sizinle işimiz bitti Seçil hanım, uzayınız lütfen. Evet sayın seyirciler. Programımızın sonuna geldik. Programımızı bugün ilk günü olan yeni darbukacımız Elif'in Darbuka Solo Show'uyla kapayacağız. Elif gel buraya kızım."
(Beril'den talimatı alan Elif, hemen darbuka göbeğiyle ve enstrümanı darbukasıyla geldi sunucunun yanına. Beril, hemen Elif'e uzattı mikrofonu.)
BERİL REYTİNGİBOL: " Elif haydi şimdi seyirci parçalarına kendini tanıt bebeğim."
ELİF ÜNPEŞİNDE:"Boyum 1.67. Kilom mühim değil. Göz rengim bakış açısına göre yer yer ela, yer yer yeşil, yer yer kahve. Saç rengim ruh halime göre değişiyor. Sesim pek bir oktavlıdır. Sanat için ruhumu satabilirim. Burdan ünlü prodüktörlere sesleniyorum, beni ay pardon sesimi kullanın. Pişman olmazsınız."
BERİL REYTİNGİBOL: "Ayol yüz verdik, kendisini tanıtma fırsatı verdik hemen şımardı bu da. Kızım sen kıçı kırık bir darbukacısın. Hem de daha yenisin. Ne saçmalıyorsun, bak şu öndeki kezban tipli ablamıza,abilerimize bön bön bakıyor, şaşırdılar ayol sen böyle davranınca."
(Bu laflar müthiş sese sahip fakat potansiyelini içinde saklayan kızımızın çok ağrına gitti. Öfkeyle darbukasına vurmaya başladı. O öfkelendikçe darbukadan inanılmaz keyifli sesler çıkıyordu. Bir anda ortam öfkeli olmaktan çıkıp her zamanki banal havasına döndü.)
BERİL (İiçinden): "İyi iyi, güzel azarladım, reyting tavan yapacak."
PSİKOLOG ÇİĞDEM'İN ODASI
GİRAY YANDANYEMİŞ: "Ben artık benliğime saplanan okları bir bir önüme gelenlere fırlatacağım. Çok değiştim, çılgınlaştım birdenbire. Biz dansçılar böyleyiz, yerimizde duramayız. Sahi sizin mesleğiniz ne?"
ÇİĞDEM YAMANÇELİŞKİ: "Ben psikolojik danışmanım görüldüğü üzere. Burada pastacı olduğunuz yazıyor kuzum. Senin kafan mı güzel? Gerçi güzel olmasa burada işin ne. "
(Çiğdem birden kendine geldi.)
ÇİĞDEM YAMANÇELİŞKİ(Kendi kendine): "Hemen toparla Çiğdem, senin işin insanların ruhunu onarmak, bunun için okudun onca sene.Hadi kendine gel." (Giray'a) Şaka yapıyorum canım benim. Sen dansçıyım diyorsan öyledir tabi. Eee anlatsana bana, dansçılığa nasıl başladın?"
GİRAY YANDANYEMİŞ: "Küçük bir çiğ tanesiyken birdenbire dans etmeye başladım. Sonra dansla devleşip insan oldum. Yani beni ben yapan dans kabiliyetimdir. Öyle işte"
ÇİĞDEM YAMANÇELİŞKİ: "Hmm anlıyorum."
(Giray'ın ilk seansı bitti ve gitti.)
ÇİĞDEM YAMANÇELİŞKİ(Kendi kendine): "Oh be kurtuldum şu gerizekalıdan."
(Diğer müşterisi geldi, başladı konuşmaya.)
SİNEM ÜSTSEVİYE: "Evren benim doğurganlık özelliğimle var oldu. Evreni ben doğurdum. Bu bağlamda siz de benim kızımsınız."
ÇİĞDEM YAMANÇELİŞKİ(Kendi kendine): "Lanet olsun beterin de beteri var. "
DOĞANCAN'IN EVİ
( Doğancan ilan verdikten sonra bir kaç gün beklediyse de hiç kimseden ses çıkmadı. Evinde " Bu kira beni aşar, kaslarımdan bile çok. Biri çıksın artık." diye kara kara düşünürken kapı çaldı. Doğancan kapıyı açtı. Karşısında güzel mi güzel bir kadın vardı.)
ELİF ÜNPEŞİNDE: "Ben Elif, gazetedeki ilan için geldim. Geçen ay geldim İstanbul'a. Kara bahtım kör talihim. Şarkıcı olayım derken darbukacı oldum Sabahların Çatlağı adlı programda. İzlediniz değil mi? Nasıl çalıyorum ama? Neyse işte, kanalın otelinde kalıyordum mutlu mesut. Sonra bir gün bana kanalın diğer programı olan Abaza-i Münasebet adlı programdaki damat adaylarından biri taciz etmeye kalkınca pılımı pırtımı toplayıp otelden ayrıldım. Gazeteden ev arıyordum, burayı buldum. Burası kanala çok yakın."
DOĞANCAN LAKTOZSUZ: "Hemen içeri gir, yeni ev arkadaşımsın, canımsın. Haydi eşyalarını koy, yayıl yayılabildiğin kadar. Yarın ev sahibiyle konuşurum ben."
(Elif mutlu mesut hemen eve yerleşti. İki ev arkadaşı birbirlerini benimseyip hazmetmeye çalışırken kapı tekrar çaldı. Gelen Giray'dı.)
DOĞANCAN LAKTOZSUZ: "Hayırdır Giray kardeş, biz pasta siparişi falan vermedik. Ne için geldin?"
GİRAY YANDANYEMİŞ: " Abi ben aşçılığı hobi olarak yapıyorum asıl mesleğim dansçılık biliyorsun ki. Bugün ev sahibimizin kızını birazcık zorla eve alıp ona dans ettim de. Sonra ev sahibim bunu duyunca eh yeter be deli herif, hemen şimdi defol evimden deyip beni kovdu. Biz dansçıların kaderi de böyle işte, çekemiyorlar bizi. Sen ev arkadaşı arıyormuşsun. O arkadaş benim işte. Hadi iyisin yine.
( Bu cevabı duyan Doğancan'ın tüyleri diken diken oldu."Giray'la ev arkadaşı olmak mı? Evlerden uzak." diye geçirdi içinden. Tam da o sırada, pıtır pıtır bir halde Sena geldi.)
SENA PITIRCIK: "Doğancan tatlı şey, sana yıkılımsı bir haber getirdim. Babam eve jaguzi, anneme de araba aldı. Çok para harcadığı için kiraya yapmayı düşündüğü zamı artırdı hayatım. Şansına küs vallahi."
(Aldığı bu haberle yıkılan Doğancan, hemen yanındaki Giray'a döndü.)
DOĞANCAN LAKTOZSUZ: "Giray kardeş, ben az önce bir ev arkadaşına sahip oldum ama görünen o ki bir tane daha ev arkadaşı gerek bana. Napalım kaderde senle ev arkadaşı da olmak varmış. Elif bu Giray, siz tanışın."
(Giray, sevinçten hemen kendince dans ederek içeri doğru yol aldı.)
GİRAY YANDANYEMİŞ : "Selam Elif, dansım nasıl? Gör bak, size ne dans şovları yapacağım her gün."
(Sena da gözlerini Elif'e dikmişti.)
SENA PITIRCIK (İçinden): "Ay bu kız da fena değilmiş. Hayır hayır kıskanmadım ki hiç. Kimse benden güzel olamaz."
(Böylece Doğancan sonunda ödeyeceği kirayı aza indirebilmişti.)
BÖLÜM SONU
Öncelikle hikayemize başlamadan önce bu hikayenin mantığına bir değinelim.Bu hikayedeki hemen hemen tüm karakterlerin soyadlarında kişiliklerine dair küçük ya da büyük ipuçları vardır.Karakterlerimizin soyadları bize kişilikleri hakkında bazı tüyolar vermektedir.İşin özü budur.Buyrun, 1.Bölümü okumaya başlayabilirsiniz...
SABAHLARIN ÇATLAĞI PROGRAMI STÜDYOSU
GÜLİZAR KOKONA (Şarkı söylemektedir): "Soy beni yatır bir köşeye/ Çılgınlık peşinde koşmayı dene/ Bir şarkı söylerim ben size/ Ayıp şeylere hep gönderme"
(Şarkı biter.)
BERİL REYTİNGİBOL: "Evett efendim! Son şarkısını söyleyip bizlere veda eden Gülizar Kokona adlı şarkıcımızın ardından, şimdi sizlerle olacak isim ünlü mü ünlü, güzel mi güzel, zeki mi eh işte pek değil bir astronot olan Seçil Yıldızlı. Şak şaklarınızla çağıralım onu buraya."
DOĞANCAN'IN EVİ
(Sabahların Çatlağı adlı programın sunucusu Beril Reytingibol, ünlü astronot Seçil Yıldızlı'yı çağırırken kendi işlettiği spor salonuna o gün gitmeyen Doğancan Laktozsuz da bir yandan evinde spor yapıyor bir yandan da gıcık olduğu komşusu Seçil'i televizyondan seyrediyordu.Tam da o sırada kapı çaldı. Doğancan, terli terli açtı kapıyı. Karşısında ev sahiplerinin süslü kızı Sena Pıtırcık vardı.)
DOĞANCAN LAKTOZSUZ: " Buyur canım, ne istiyorsun?"
SENA PITIRCIK: "Ay tatlı şey, sana bu üzülümtrak haberi nasıl vereceğim bilmiyorum ama babam git kızım, cazibenle sempatikliğini kullanarak bir çıtlat deyince mecburen elçi oldum. Elçiye zerdeçal olmaz biliyorsun. Hah hah hah. Babişcan diyor ki ufaktan ufaktan zamı dayıycaklarmış sana. Bana kalsa bedava otur, beni ağırla tatlım ama işte benim sözüm pek bir şey ifade etmiyor babişcanın lafı dururken. Kısacası zam geliyor zam."
(Doğancan habere pek bir bozuldu. Sena'nın babasıyla görüştü hemen. Babası nuh deyip peygamber demeyince düşündü, taşındı kendine ev arkadaşı bulmaya karar verdi. Hemen gazete ilanı vermek için bir iki gazeteyi aradı.)
SABAHLARIN ÇATLAĞI PROGRAMI STÜDYOSU
(Seçil, yıldızlardan aldığı duyumları halkıyla paylaşıyordu.)
SEÇİL YILDIZLI: " Uzay boşluğuna takılan bir göktaşı yüzünden bu ay Yengeç burcu kadınlarımızın reglisi gecikebilir. Yay burcu erkeklerimizde de ereksiyon problemi olabilir. Bol bol mesir macunu yemekte fayda var. Öte yandan bu ay yıldızlardan bazıları depresyonda olduğundan balık burcu kadınları, eşleri tarafından aldatılabilir. Gözleri açık olsun."
(Beril hemen atıldı)
BERİL REYTİNGİBOL: "Hmmm. Ayol desene bu ay balık burcu kadınları kocalarını ya da karılarını evden çıkarmasa iyi olacak. Neyse haydi sizinle işimiz bitti Seçil hanım, uzayınız lütfen. Evet sayın seyirciler. Programımızın sonuna geldik. Programımızı bugün ilk günü olan yeni darbukacımız Elif'in Darbuka Solo Show'uyla kapayacağız. Elif gel buraya kızım."
(Beril'den talimatı alan Elif, hemen darbuka göbeğiyle ve enstrümanı darbukasıyla geldi sunucunun yanına. Beril, hemen Elif'e uzattı mikrofonu.)
BERİL REYTİNGİBOL: " Elif haydi şimdi seyirci parçalarına kendini tanıt bebeğim."
ELİF ÜNPEŞİNDE:"Boyum 1.67. Kilom mühim değil. Göz rengim bakış açısına göre yer yer ela, yer yer yeşil, yer yer kahve. Saç rengim ruh halime göre değişiyor. Sesim pek bir oktavlıdır. Sanat için ruhumu satabilirim. Burdan ünlü prodüktörlere sesleniyorum, beni ay pardon sesimi kullanın. Pişman olmazsınız."
BERİL REYTİNGİBOL: "Ayol yüz verdik, kendisini tanıtma fırsatı verdik hemen şımardı bu da. Kızım sen kıçı kırık bir darbukacısın. Hem de daha yenisin. Ne saçmalıyorsun, bak şu öndeki kezban tipli ablamıza,abilerimize bön bön bakıyor, şaşırdılar ayol sen böyle davranınca."
(Bu laflar müthiş sese sahip fakat potansiyelini içinde saklayan kızımızın çok ağrına gitti. Öfkeyle darbukasına vurmaya başladı. O öfkelendikçe darbukadan inanılmaz keyifli sesler çıkıyordu. Bir anda ortam öfkeli olmaktan çıkıp her zamanki banal havasına döndü.)
BERİL (İiçinden): "İyi iyi, güzel azarladım, reyting tavan yapacak."
PSİKOLOG ÇİĞDEM'İN ODASI
GİRAY YANDANYEMİŞ: "Ben artık benliğime saplanan okları bir bir önüme gelenlere fırlatacağım. Çok değiştim, çılgınlaştım birdenbire. Biz dansçılar böyleyiz, yerimizde duramayız. Sahi sizin mesleğiniz ne?"
ÇİĞDEM YAMANÇELİŞKİ: "Ben psikolojik danışmanım görüldüğü üzere. Burada pastacı olduğunuz yazıyor kuzum. Senin kafan mı güzel? Gerçi güzel olmasa burada işin ne. "
(Çiğdem birden kendine geldi.)
ÇİĞDEM YAMANÇELİŞKİ(Kendi kendine): "Hemen toparla Çiğdem, senin işin insanların ruhunu onarmak, bunun için okudun onca sene.Hadi kendine gel." (Giray'a) Şaka yapıyorum canım benim. Sen dansçıyım diyorsan öyledir tabi. Eee anlatsana bana, dansçılığa nasıl başladın?"
GİRAY YANDANYEMİŞ: "Küçük bir çiğ tanesiyken birdenbire dans etmeye başladım. Sonra dansla devleşip insan oldum. Yani beni ben yapan dans kabiliyetimdir. Öyle işte"
ÇİĞDEM YAMANÇELİŞKİ: "Hmm anlıyorum."
(Giray'ın ilk seansı bitti ve gitti.)
ÇİĞDEM YAMANÇELİŞKİ(Kendi kendine): "Oh be kurtuldum şu gerizekalıdan."
(Diğer müşterisi geldi, başladı konuşmaya.)
SİNEM ÜSTSEVİYE: "Evren benim doğurganlık özelliğimle var oldu. Evreni ben doğurdum. Bu bağlamda siz de benim kızımsınız."
ÇİĞDEM YAMANÇELİŞKİ(Kendi kendine): "Lanet olsun beterin de beteri var. "
DOĞANCAN'IN EVİ
( Doğancan ilan verdikten sonra bir kaç gün beklediyse de hiç kimseden ses çıkmadı. Evinde " Bu kira beni aşar, kaslarımdan bile çok. Biri çıksın artık." diye kara kara düşünürken kapı çaldı. Doğancan kapıyı açtı. Karşısında güzel mi güzel bir kadın vardı.)
ELİF ÜNPEŞİNDE: "Ben Elif, gazetedeki ilan için geldim. Geçen ay geldim İstanbul'a. Kara bahtım kör talihim. Şarkıcı olayım derken darbukacı oldum Sabahların Çatlağı adlı programda. İzlediniz değil mi? Nasıl çalıyorum ama? Neyse işte, kanalın otelinde kalıyordum mutlu mesut. Sonra bir gün bana kanalın diğer programı olan Abaza-i Münasebet adlı programdaki damat adaylarından biri taciz etmeye kalkınca pılımı pırtımı toplayıp otelden ayrıldım. Gazeteden ev arıyordum, burayı buldum. Burası kanala çok yakın."
DOĞANCAN LAKTOZSUZ: "Hemen içeri gir, yeni ev arkadaşımsın, canımsın. Haydi eşyalarını koy, yayıl yayılabildiğin kadar. Yarın ev sahibiyle konuşurum ben."
(Elif mutlu mesut hemen eve yerleşti. İki ev arkadaşı birbirlerini benimseyip hazmetmeye çalışırken kapı tekrar çaldı. Gelen Giray'dı.)
DOĞANCAN LAKTOZSUZ: "Hayırdır Giray kardeş, biz pasta siparişi falan vermedik. Ne için geldin?"
GİRAY YANDANYEMİŞ: " Abi ben aşçılığı hobi olarak yapıyorum asıl mesleğim dansçılık biliyorsun ki. Bugün ev sahibimizin kızını birazcık zorla eve alıp ona dans ettim de. Sonra ev sahibim bunu duyunca eh yeter be deli herif, hemen şimdi defol evimden deyip beni kovdu. Biz dansçıların kaderi de böyle işte, çekemiyorlar bizi. Sen ev arkadaşı arıyormuşsun. O arkadaş benim işte. Hadi iyisin yine.
( Bu cevabı duyan Doğancan'ın tüyleri diken diken oldu."Giray'la ev arkadaşı olmak mı? Evlerden uzak." diye geçirdi içinden. Tam da o sırada, pıtır pıtır bir halde Sena geldi.)
SENA PITIRCIK: "Doğancan tatlı şey, sana yıkılımsı bir haber getirdim. Babam eve jaguzi, anneme de araba aldı. Çok para harcadığı için kiraya yapmayı düşündüğü zamı artırdı hayatım. Şansına küs vallahi."
(Aldığı bu haberle yıkılan Doğancan, hemen yanındaki Giray'a döndü.)
DOĞANCAN LAKTOZSUZ: "Giray kardeş, ben az önce bir ev arkadaşına sahip oldum ama görünen o ki bir tane daha ev arkadaşı gerek bana. Napalım kaderde senle ev arkadaşı da olmak varmış. Elif bu Giray, siz tanışın."
(Giray, sevinçten hemen kendince dans ederek içeri doğru yol aldı.)
GİRAY YANDANYEMİŞ : "Selam Elif, dansım nasıl? Gör bak, size ne dans şovları yapacağım her gün."
(Sena da gözlerini Elif'e dikmişti.)
SENA PITIRCIK (İçinden): "Ay bu kız da fena değilmiş. Hayır hayır kıskanmadım ki hiç. Kimse benden güzel olamaz."
(Böylece Doğancan sonunda ödeyeceği kirayı aza indirebilmişti.)
BÖLÜM SONU