FK9 Safety Not Guaranteed / Zaman Yolcuları (2012) - Film Yorumları

bazinga

Konu Sahibi
Admin
Katılım
1 Şubat 2007
Mesajlar
93,868
Reaksiyon puanı
51,283
Puanı
1,060
Konum
İstanbul
Web Sitesi
izleryazar.com
1588414012945.png


Safety Not Guaranteed / Zaman Yolcuları

Tür:
Komedi, Dram, Romantik
Yönetmen: Colin Trevorrow

Oyuncular:
Aubrey Plaza
Mark Duplass
Jake Johnson

IMDb

Filmin Özeti:
Seattle’da üç dergi çalışanı olağandışı bir gazete ilanıyla karşılaşır. Gazetecilikten gelen şüphecilikleri onları bu ilanın ardındaki haberin peşine düşürür. Çok geçmeden, tuhaf ve gizemli bir karakter olan Kenneth’in izini sürmeye başlamışlardır. Süpermarkette çalışan ve paranoyak eğilimleri hat safhada olan Kenneth, zaman yolculuğunun sırrını çözdüğünü iddia etmektedir.


Filmin Fragmanı:

 
  • Beğendim
Reactions: Angelica
Çok büyük beklentiyle izlenmemesi gereken mütevazı bir o kadar da keyifli bir film.

Aubrey Plaza her anlamda çok değişik bir insan ve kendisini izlemekten keyif alıyorum. Burada da alışıldık performanslarından birini sergiliyor.

Ana konuyu sevdim, ilgi çekici buldum. Yan hikaye de sürükleyiciydi ama pek bir yere bağlanamadı ve filmden fazla kopuk hissettirdi bence.

Farklı olanı hemen reddedip alay konusu etmemek gerektiğinin güzel göstergesi olmuş. Sonunu doğru tahmin ettim ama adam kaçık çıksaydı filmin bir anlamı olmazdı. :)

7/10
 
Çok güzel olmayan ama kendini izlettiren bir film oldu Süresi oldukça kısaydı. Oyunculuklar doğaldı.
Adamın akli dengesinin yerinde olmadığını düşündüm film boyunca fakat sonu sürpriz oldu. Son sahnede kime röportaj verdiğini tam anlayamadım.
Ben diğer adamın hikayesini de beğendim. Başta eski kız arkadaşının değişmiş olduğunu görünce geri adım attı ama sonra gerçek sevginin sadece dış görünüş ile alakalı olmadığına kanaat getirdi.
6.5/10
 
Çok güzel olmayan ama kendini izlettiren bir film oldu Süresi oldukça kısaydı. Oyunculuklar doğaldı.
Adamın akli dengesinin yerinde olmadığını düşündüm film boyunca fakat sonu sürpriz oldu. Son sahnede kime röportaj verdiğini tam anlayamadım.
Ben diğer adamın hikayesini de beğendim. Başta eski kız arkadaşının değişmiş olduğunu görünce geri adım attı ama sonra gerçek sevginin sadece dış görünüş ile alakalı olmadığına kanaat getirdi.
6.5/10

Dosi hanımı yine durduramıyoruz. :A
 
  • Güldürdün
Reactions: Dosi
Tam Survivor konusuna gelip sen ve Utku beyi alıntı yapacaktım :A 'Siz Survivor ile vaktinizi harcarken ben sanat ile harcıyorum' diyecektim :A @MasacRE
2 gündür günde 2 film izliyorum ama bir öncekini baya kötü eleştirdim :A
Oldu o zaman ben reisimi izlemeye kaçayım :A
 
  • Güldürdün
Reactions: Dosi
Az önce bitirdim filmi değişik filmdi sonu daha iyi bağlanabilirdi ama yinede beğendim ben
oyunculuklar izlettirdi diye düşünüyorum :D


7/10
 
  • Beğendim
Reactions: Dosi
Filmi pek sevemedim maalesef.

Ben de ana konuyu ve ana konunun işlenişini sevdim ancak hem sonunu tahmin ettiğim için ters köşe olmadım, hem de yan hikayenin vardığı nokta yeterince tatmin etmedi. Bu yüzden de filmi izledikten sonra tam anlamıyla tatmin olmuş bir şekilde başından kalkamadım.

Yukarıdaki yorumlarda da denildiği gibi çok büyük beklentilerle izlenmemesi gereken bir film, yüksek beklentilerle izlenirse hayal kırıklığı yaratır.

"Star Wars figürlerinin günümüzde çok pahalı olacağını, onları açmamaları gerektiğini sakın söyleme." tarzında olan repliğe istemsizce güldüm. :A

Onun dışında Kenneth'ın hırsızlık yaptığı sahne ve kovalamaca sahnesi de yine komikti.

Puan: 6/10
 
Film aslında çok büyük bir beklenti içerisine sokmuyor insanı, ki filmin süresi de kısa. Başlıyor, gençlik filmi edasıyla ilerliyor, üstüne de farklı farklı baharatlar koymaya çalışıyor. Farklı farklı baharatlar da ağızda tam anlamıyla tat bırakmıyor. Yine de bıraktığı tat iyiydi filmin. Hani çerezlik filmler olur ya böyle gençlik filmleri, onların bir tık üstündeydi. Müzikler de iyiydi. Böyle mutluluk veren filmlerin müziklerini ayrı seviyorum. Böyle coşku dolu müzikler ayrı hoşuma gidiyor.

Film hakkında:
Zaman yolculuğu yapacak küçük bir ilan görüp, onun peşinden giden üç dergi çalışanı, Kenneth adındaki bu ilanı veren kişiye sorgulamaya gider. Jeff vardı, ekibin lideri. Darius vardı, ekibin sonradan dahil olanı ve Arnau vardı, ekibin gençlik ruhunu vereni. Jeff ile şansını deneyen ekip, Kenneth'in tepkisiyle karşılaşır. Jeff, Darius'u devreye sokar ve kibarlığıyla Kenneth'i mat edeceğini düşünür, öyle de olur. Darius, kibarlığıyla ve ortama ayak uydurmaya çalışmasıyla, Kenneth'i etkilemeyi başarır. Aynı zamanda paranoyak bir tavır çizen Kenneth'ten etkilenmeye başlar Darius.

Jeff biraz çılgındır. Eski kız arkadaşı Liz'i bulup birlikte olmaya çalışır, şişman diye de beğenmez başta, sonradan hoşuna gitmeye başlar tekrar. Arnau ise, içine kapanık bir tiptir ve Jeff de bu konuda yardımcı da olmuştur, özellikle Liz'le ayrıldıktan sonra. Tabii esas olaylar 2001'de kaybettiğini söylediği Belinda'nın yaşadığı öğrenilmesiyle başlar. Gerçekte Kenneth, Belinda ile yakınlık kurmuş, Belinda da sonradan başkasıyla birlikte olduktan sonra Kenneth tepkisini göstermiş, arabasıyla dalmış ve Belinda da, farklı bir ifade verdirmiştir. Sonra da devreye ajan kılıklı kişiler girmiştir, meğerse Kenneth ajan sanılmaktaymış. Özellikle de Darius ile girdikleri aksiyondan sonra. Darius'un gerçek kimliğini öğrenen Kenneth, kaçmıştır. Sonrasında projelerini gören ekip, Kenneth'i bulmuştur. Bir tarafta ekip, bir tarafta "ajan" kılıklı kişiler vardır ve beklemektedirler. Darius ile Kenneth'in sandala binip, zaman makinesini çalıştırıp, zaman yolculuğa başladığı süreç başlamıştır.

"Şöyle olsaydı da olurdu" dedirten de bir filmdi:
Kenneth'in kafasında sıkıntı olduğu, bu yüzden bunları yaptığı, aslında akıl hastası olduğu gibi bir yere gideceğini düşünmüştüm, ki belki böyle de olabilirdi. Hatta belki daha da iyi olabilirdi. Sonunda zaman makinesinin ön yargıları kırması söz konusu oldu. İyi mi oldu, beklenmedik oldu. Sonrası hakkında herhangi bir fikrimiz yok. Maksat da zaten ön yargıları kırmak.

Ayrıca:
Jeff karakterinin Liz mevzusunun iyi bir şekilde de bitebilirdi, orası havada kaldı. Kenneth'in esas hikayeye girmemesi, aynı şekilde Darius'un da kendisini anlatmaması vardı. Aslında hiçbir karakter tam anlamıyla derinlemesine işlenmedi. Beklenmedik şekilde ama bir yandan da sonu havada kalacak şekilde bitti. Jeff ile Arnau, filmin komedi kısmını oluşturuyor. Dram kısmını ise, Darius ile Kenneth oluşturuyor.

Jake Johnson'ı uzun bir aradan sonra görünce, eski bir dostumu görmüş gibi oldum. Nick Miller karakteriyle 146 bölüm izlemiştim. Karan Soni'yi, "Miracle Workers" isimli dizisiyle izliyordum. Ayrıca "Deadpool" filminde de izlemiştim. Buradaki görüntüsü biraz güldürdü, çok genç de olunca tabii. Aubrey Plaza'nın soğuk bakışları etkileyiciydi. Bir de gözler büyük görünüyordu, o da etkileyiciydi. Stephanie Beatriz gibi görünüyordu bu soğuk bakışlarıyla. Mark Duplass, filmin en efor sarf eden oyuncusu olabilir.

Kısacası beklenti içerisine girmeden izlenebilecek, yer yer gülümseten, yer yer de heyecanlandıran bir tarafı olan bir filmdi. Daha iyi olabilir miydi, evet. Daha iyi çizilir miydi, evet. Müzikleri de iyiydi filmin.

7/10