'Televizyon dünyasının Ergenekonu' deşifre olacak mı? 3 milyar dolarlık bir reklam pastası televizyon dünyasına çöreklenmiş 'çete' tarafından nasıl haksızca paylaşıldı?
'Televizyon dünyasının Ergenekonu' deşifre olacak mı? 3 milyar dolarlık bir reklam pastası televizyon dünyasına çöreklenmiş 'çete' tarafından nasıl haksızca paylaşıldı?İşte reyting şikesi operasyonu 'televizyon Ergenekonu'nun çökertilmesi için bir fırsat olacak.
MedyaGündem reyting şikesine dair kilit soruları gündeme getirmeye devam ediyor.
Önce bir alıntı yapalım.
Hürriyet Gazetesi yazarı Yalçın Doğan, bugünkü yazısında reyting ölçümünün nasıl yapıldığına dair ilginç bir trafikten söz etti.
Bakın ne yazdı:
'Gece saat 01.00. Günün tüm programları, dizileri bitmiş, sıra ölçümlere geliyor. Ölçümler Milano'ya gönderiliyor, orada analiz ediliyor, sonuçlar sabah 06.00'da Türkiye'ye bildiriliyor. Ne oluyorsa, 01.00 ile 06.00 arasında oluyor, ölçümler (reyting) üzerinde oynanıyor.'
İşte tüm kritik nokta burası.
Her ne oluyorsa gece o "5 saatlik dilim"de oluyor.
Şikenin izi de işte bu "5 saatlik dilim"de gizli.
Soru 1:
Ham veriler Milano'ya AGB Nielsen şirketi tarafından nasıl gönderiliyor?
Herhangi bir 'kodlama sistemi' kullanılıyor mu? Şifreli bir yazılım mevcut mu? Polis o kodlamayı çözebilir mi?
Soru 2: Ham veriler AGB Nielsen şirketinde tutuluyor mu? Yok ediliyorsa Milano'dan gelen sonuçlar ne kadar güvenilir?
Reyting şikesi, yazılım hileleri ve kodlamaların da kullanıldığı teknolojik bir vurgun vakası olabilir.
Asıl mesele şu:
Milano'da reyting ölçümleri nasıl analiz ediliyor, "şike"nin önemli ayağı yurtdışında mı?
İlk gündn itibaren ne dedik?
Reyting şikesi davası uluslararası bir meseledir.
Çünkü Amerikan-İsrail bağlantılı bir şirketin Türkiye'de 3 milyar dolarlık pastayı nasıl ve kimler için dağıttığı, nasıl bir vurguna imza atıldığının izi yurt dışındadır.
Milano kritik adrestir.
Bakalım soruşturma bu noktada da ilerleyecek mi?
medyagundem
'Televizyon dünyasının Ergenekonu' deşifre olacak mı? 3 milyar dolarlık bir reklam pastası televizyon dünyasına çöreklenmiş 'çete' tarafından nasıl haksızca paylaşıldı?İşte reyting şikesi operasyonu 'televizyon Ergenekonu'nun çökertilmesi için bir fırsat olacak.
MedyaGündem reyting şikesine dair kilit soruları gündeme getirmeye devam ediyor.
Önce bir alıntı yapalım.
Hürriyet Gazetesi yazarı Yalçın Doğan, bugünkü yazısında reyting ölçümünün nasıl yapıldığına dair ilginç bir trafikten söz etti.
Bakın ne yazdı:
'Gece saat 01.00. Günün tüm programları, dizileri bitmiş, sıra ölçümlere geliyor. Ölçümler Milano'ya gönderiliyor, orada analiz ediliyor, sonuçlar sabah 06.00'da Türkiye'ye bildiriliyor. Ne oluyorsa, 01.00 ile 06.00 arasında oluyor, ölçümler (reyting) üzerinde oynanıyor.'
İşte tüm kritik nokta burası.
Her ne oluyorsa gece o "5 saatlik dilim"de oluyor.
Şikenin izi de işte bu "5 saatlik dilim"de gizli.
Soru 1:
Ham veriler Milano'ya AGB Nielsen şirketi tarafından nasıl gönderiliyor?
Herhangi bir 'kodlama sistemi' kullanılıyor mu? Şifreli bir yazılım mevcut mu? Polis o kodlamayı çözebilir mi?
Soru 2: Ham veriler AGB Nielsen şirketinde tutuluyor mu? Yok ediliyorsa Milano'dan gelen sonuçlar ne kadar güvenilir?
Reyting şikesi, yazılım hileleri ve kodlamaların da kullanıldığı teknolojik bir vurgun vakası olabilir.
Asıl mesele şu:
Milano'da reyting ölçümleri nasıl analiz ediliyor, "şike"nin önemli ayağı yurtdışında mı?
İlk gündn itibaren ne dedik?
Reyting şikesi davası uluslararası bir meseledir.
Çünkü Amerikan-İsrail bağlantılı bir şirketin Türkiye'de 3 milyar dolarlık pastayı nasıl ve kimler için dağıttığı, nasıl bir vurguna imza atıldığının izi yurt dışındadır.
Milano kritik adrestir.
Bakalım soruşturma bu noktada da ilerleyecek mi?
medyagundem