Laura bir yazar ve kitap yazması gerekiyor ancak yazamıyor, babası Felix'in de etkisiyle kocası Dean'in onu aldattığını düşünüyor. Buraya kadar güzel. Filmin sonunda baba-kızın düşündüğü gibi bir şeyin olmadığı, Dean'in yalnızca işkolik bir adam olduğunu görüyoruz. Yani Felix, kişi kendinden bilir işi misali Dean'in de kendisi gibi olduğunu düşünüyor ama yanılıyor. Sıkıntılarını çözen Laura da yeniden yazmaya geri dönüyor. Ancak bu durumun anlaşıldığı son kısım hem biraz hızlı işlenmiş, hem de tam anlamıyla tatmin edici değil.
Son kısım biraz daha tatmin edici olsa daha iyi bir film ortaya çıkabilirdi bence, film mesajını tam anlamıyla veremiyor gibi hissettirdi bana. Gidişat da biraz klişe ama kabul edilebilir bir şey bu, sonuçta en başta dediğim gibi daha çok karakterler ve bu karakterler arasındaki ilişkiler üzerinden yürüyen bir film.
Baba-kız spor araba sürdükleri sahne ve devamında yaşanan polis çevirmesi, Bill Murray'nin canlandırdığı karakterin polisin babasını tanıdığını söylediği sahneler bence en filmin en güzel kısımlarıydı.