- Katılım
- 18 Kasım 2011
- Mesajlar
- 69,374
- Reaksiyon puanı
- 51,208
- Puanı
- 1,059
Aşkın Nöbeti Tuttu
Aşkın nöbeti tuttu
Gül yüzünü görmedikçe ayılmaz
Ağzım dilini yuttu
Muhabbetin sahtesine açılmaz
Sevmeyi bilirsin
Acıyı tasayı bilmezsin lakin
Zaman davul senin mekanında
Tokmak senin elinde
Mekan hayallerinde
Hayal senin elinde
Sen istediklerinle cirit oyna
Ben isteyebileceklerimin sınırında
Volta atarım boyuna
Aşk sana oyun
Bana ibadet
Sesinin sihrine takılmış koyun
Bulamaz ülkende bir gülüş saadet
Muhammed Necati Şaşmaz
Balığın Korkusu
Deniz olmuş akşamlar
Ne susar ne konuşur...
Yalnızlık dalga dalga
Gönlümde buluşur.
Coşar aşkımla çağlar
Çağlar...
Çağlar...
Aşk denizine damlar.
Her yalnız balık
Ben gibi
Ağlar...
Ağlar...
Ağlar keser yolumu.
Bırakmazlar kolumu.
Pullarım titrer
Titrer gece
Benimle.
Gün değecek üstümüze
Güneş avlar geceyi
Avcılar toplayacak beni.
Bilselerdi dilimi
Susuzluğu anlatırdım onlara
Onlara...
Onlara bile...
Muhammed Necati Şaşmaz
Sen ve Diken
Eteğinde olsa elim
Farzet ki bir dikenim
Zarar veremem sana...
İzin ver ki
Senle olmaktan
Mutlansın sevinsin can.
Kokunu tatsın ruhum
Kimse bilmesin senle olduğumu
İstersen çıkar at beni.
Parmaklarından içtiğim bûseyle
Avuturum gönlümü.
Muhammed Necati Şaşmaz
Sesin
Kimbilir hangi kıyıda sen?
Şarkılar mırıldanarak gezersin! ...
Susadığım sesin
Yine hangi denize karıştı? ..
Avcılara sormalı seni.
Balıkları böyle sarhoş eden kim? ..
Muhammed Necati Şaşmaz
Sineye Çek
kör dinlerim sahte gülücükleri
çocuğum!
elma şekeri alır gibi
kandırılmışım.
gün olmuş laf yemişim
yalanlı gevrek.
gün olmuş mezesiz
hicran içmişimsek.
kırılmışımbağlamamın teline
değmişler yine.
söylenmez sineye çeksen
sineye çeksen
dayanmaz bu yürek
bunca çileye.
Muhammed Necati Şaşmaz
ÖZGÜRLÜK
en sevecen özgürlüğü
köleyken tattım
düşüncelerimin körpeliğini
çocukluğunu buldum
onlara sonsuzluğu tarif ettim
anlamadı ve isyandır?
düşünmenin sonu.
köleözgürlük oyunu
boyun büküklükte
sen gözlerimdesin
alın dikliğinde sen
sırtımda elin
ellerim pençe pençe
seni av beklerim.
ayağımın sağ başı
basarken sol güdüne
özgürlüğü dilerim senden
sen özgürlükteki özsün.
Muhammed Necati Şaşmaz
HAMAL
Bu serzeniş ne zaman biter
Rahmet elin bana sarılacak mı
Gözlerimden düşen ter
Hiç kurumayacak mı
Ya sen hamallığımı yapan yer
Sen ne zaman
Vazgeçeceksin
Beni taşımaktan...
Muhammed Necati Şaşmaz
Seni Yazıyorum
düşmüşken dudaklarına hece
bir şiir daha yaz bu gece
değmişken sesine sıla
düş yollara
bekle onu...
gelsin ilham vericin
gelsin zihnin bahçesinin bülbülü
versin bir kadehlik ilacın
onu yaziçtikçe şarabını aşkın
sarhoşu ol sonra yazdıklarının
Muhammed Necati Şaşmaz
NEFESiN VE BAYRAMIM
demir atmış beynim ...
tana takılmış gözler
gök gül kokar..
bulutlarda bayram var
ışıklarda sefer.
ruhumda nefesin gezinir
her seher
esince rüzgar
buse buse gönlüme dolar
bahar.
sanırım cennetten gelir
bu rüzgar
Muhammed Necati Şaşmaz
Gönül sazımda hüzzam
Faslı geçer bu akşam
Ağlamakta her azam
Yaslı geçer bu akşam
Kendimde değilim ben
Sarhoşum aşk elinden
Ruhum uçmakta tenden
Göçtü göçer bu akşam
Ah canım verdiğim ah...
Sevdana düştüm eyvah...
Gelmedi gelmez sabah
Nazlı geçer bu akşam
Hep gözümde hayali
Gölge oyunu gibi
Hayali değil belki
Aslı geçer bu akşam...
Muhammed Necati Şaşmaz
Sır kovalayan çocuğum
İçimde kör ebe.
Karanlığım yokluğum.
Sihir dokunuşlarıma gebe.
Boş kelamsız.
Baş selamsız.
Dost olan anlar
Bulsan bu kaçışta.
Beni düşmanı bilir
Geç kalınca yarışta.
Amansız öç.
Fermansız göç.
Kör kuyularda mı giz?
Duvarlar mı engel?
Sadece kapattığım göz.
Ve duyulmaz gel.
Sağır sultan.
Kör korsan.
Zihnimin kamçı sesinden
Korkar yüreğimdeki forsalar.
Okyanuslar ötesinden
Hürriyeti sorsalar.
Nefesleri kürek.
Zincirleri köpük.
Necati Şaşmaz
Her kibirin ufkuna varışımda
Beni sende görürüm
Derim bu ben değilim
İnanmam yüz dönerim.
"Ben senin aynanım"
Dersin.
Güler geçerim.
Çünkü sen korkularımsın.
Kibir ağacını kesen
Oduncusun sen.
Kim duymak ister
Yıkılan bir ağacın sesini?
Her yıkılan ağaç tohum tohum
Ektirse de kibiri.
Kararmış yolumun üstünde
Sen inatçı bir keçi
Ben kısrak bir ağaç oldukça
Bu hep böyle devam edecek.
Bir gün senin olmak için
Çırpınacağım...
Ama
Işığında dönen
Pervanelerin gölgesi
Karanlıktan çıkmaktan
Daha ızdırap verici
Olacak bana...
NECATİ ŞAŞMAZ
Vakit dolmak üzere.
Kumlar biter saatte.
Her kum tanesi bir fikir
Her fikir ızdırap çektirir
Gönlüme.
Gönül akla mı uysa?
- Yoksa...
İşte bir düğüm!
Ters çevrilir saat
Her düğümde.
Ah geç anladım geç
Kalleşmiş fikir.
Hem gönlüme güleç
Hem aklımla sevişir
Necati Şaşmaz/Yazete
Dün gece
O baykuş yine
Öttü de öttü
Haber varmış yuvadan
İnansan haber kötü
Geveze ötecek inanmazsan
?tanıdığım bir aşık ölmüş?müş
Oysa ben
Ölecek bir aşık tanımadım henüz
Derken
Kulağına fısıldadım kuruntumu
Gariban habercisi rüzgarın
Seyrettim kameri uzun uzun
Gezerken güneş
Adım adım yurdumu
Ne bir göç bayramı gördüm
Ne de nemli esti rüzgar
Dediğim gibi baykuş
Ölecek bir aşık tanımadım henüz.
NECATİ ŞAŞMAZ
Aşkın nöbeti tuttu
Gül yüzünü görmedikçe ayılmaz
Ağzım dilini yuttu
Muhabbetin sahtesine açılmaz
Sevmeyi bilirsin
Acıyı tasayı bilmezsin lakin
Zaman davul senin mekanında
Tokmak senin elinde
Mekan hayallerinde
Hayal senin elinde
Sen istediklerinle cirit oyna
Ben isteyebileceklerimin sınırında
Volta atarım boyuna
Aşk sana oyun
Bana ibadet
Sesinin sihrine takılmış koyun
Bulamaz ülkende bir gülüş saadet
Muhammed Necati Şaşmaz
Balığın Korkusu
Deniz olmuş akşamlar
Ne susar ne konuşur...
Yalnızlık dalga dalga
Gönlümde buluşur.
Coşar aşkımla çağlar
Çağlar...
Çağlar...
Aşk denizine damlar.
Her yalnız balık
Ben gibi
Ağlar...
Ağlar...
Ağlar keser yolumu.
Bırakmazlar kolumu.
Pullarım titrer
Titrer gece
Benimle.
Gün değecek üstümüze
Güneş avlar geceyi
Avcılar toplayacak beni.
Bilselerdi dilimi
Susuzluğu anlatırdım onlara
Onlara...
Onlara bile...
Muhammed Necati Şaşmaz
Sen ve Diken
Eteğinde olsa elim
Farzet ki bir dikenim
Zarar veremem sana...
İzin ver ki
Senle olmaktan
Mutlansın sevinsin can.
Kokunu tatsın ruhum
Kimse bilmesin senle olduğumu
İstersen çıkar at beni.
Parmaklarından içtiğim bûseyle
Avuturum gönlümü.
Muhammed Necati Şaşmaz
Sesin
Kimbilir hangi kıyıda sen?
Şarkılar mırıldanarak gezersin! ...
Susadığım sesin
Yine hangi denize karıştı? ..
Avcılara sormalı seni.
Balıkları böyle sarhoş eden kim? ..
Muhammed Necati Şaşmaz
Sineye Çek
kör dinlerim sahte gülücükleri
çocuğum!
elma şekeri alır gibi
kandırılmışım.
gün olmuş laf yemişim
yalanlı gevrek.
gün olmuş mezesiz
hicran içmişimsek.
kırılmışımbağlamamın teline
değmişler yine.
söylenmez sineye çeksen
sineye çeksen
dayanmaz bu yürek
bunca çileye.
Muhammed Necati Şaşmaz
ÖZGÜRLÜK
en sevecen özgürlüğü
köleyken tattım
düşüncelerimin körpeliğini
çocukluğunu buldum
onlara sonsuzluğu tarif ettim
anlamadı ve isyandır?
düşünmenin sonu.
köleözgürlük oyunu
boyun büküklükte
sen gözlerimdesin
alın dikliğinde sen
sırtımda elin
ellerim pençe pençe
seni av beklerim.
ayağımın sağ başı
basarken sol güdüne
özgürlüğü dilerim senden
sen özgürlükteki özsün.
Muhammed Necati Şaşmaz
HAMAL
Bu serzeniş ne zaman biter
Rahmet elin bana sarılacak mı
Gözlerimden düşen ter
Hiç kurumayacak mı
Ya sen hamallığımı yapan yer
Sen ne zaman
Vazgeçeceksin
Beni taşımaktan...
Muhammed Necati Şaşmaz
Seni Yazıyorum
düşmüşken dudaklarına hece
bir şiir daha yaz bu gece
değmişken sesine sıla
düş yollara
bekle onu...
gelsin ilham vericin
gelsin zihnin bahçesinin bülbülü
versin bir kadehlik ilacın
onu yaziçtikçe şarabını aşkın
sarhoşu ol sonra yazdıklarının
Muhammed Necati Şaşmaz
NEFESiN VE BAYRAMIM
demir atmış beynim ...
tana takılmış gözler
gök gül kokar..
bulutlarda bayram var
ışıklarda sefer.
ruhumda nefesin gezinir
her seher
esince rüzgar
buse buse gönlüme dolar
bahar.
sanırım cennetten gelir
bu rüzgar
Muhammed Necati Şaşmaz
Gönül sazımda hüzzam
Faslı geçer bu akşam
Ağlamakta her azam
Yaslı geçer bu akşam
Kendimde değilim ben
Sarhoşum aşk elinden
Ruhum uçmakta tenden
Göçtü göçer bu akşam
Ah canım verdiğim ah...
Sevdana düştüm eyvah...
Gelmedi gelmez sabah
Nazlı geçer bu akşam
Hep gözümde hayali
Gölge oyunu gibi
Hayali değil belki
Aslı geçer bu akşam...
Muhammed Necati Şaşmaz
Sır kovalayan çocuğum
İçimde kör ebe.
Karanlığım yokluğum.
Sihir dokunuşlarıma gebe.
Boş kelamsız.
Baş selamsız.
Dost olan anlar
Bulsan bu kaçışta.
Beni düşmanı bilir
Geç kalınca yarışta.
Amansız öç.
Fermansız göç.
Kör kuyularda mı giz?
Duvarlar mı engel?
Sadece kapattığım göz.
Ve duyulmaz gel.
Sağır sultan.
Kör korsan.
Zihnimin kamçı sesinden
Korkar yüreğimdeki forsalar.
Okyanuslar ötesinden
Hürriyeti sorsalar.
Nefesleri kürek.
Zincirleri köpük.
Necati Şaşmaz
Her kibirin ufkuna varışımda
Beni sende görürüm
Derim bu ben değilim
İnanmam yüz dönerim.
"Ben senin aynanım"
Dersin.
Güler geçerim.
Çünkü sen korkularımsın.
Kibir ağacını kesen
Oduncusun sen.
Kim duymak ister
Yıkılan bir ağacın sesini?
Her yıkılan ağaç tohum tohum
Ektirse de kibiri.
Kararmış yolumun üstünde
Sen inatçı bir keçi
Ben kısrak bir ağaç oldukça
Bu hep böyle devam edecek.
Bir gün senin olmak için
Çırpınacağım...
Ama
Işığında dönen
Pervanelerin gölgesi
Karanlıktan çıkmaktan
Daha ızdırap verici
Olacak bana...
NECATİ ŞAŞMAZ
Vakit dolmak üzere.
Kumlar biter saatte.
Her kum tanesi bir fikir
Her fikir ızdırap çektirir
Gönlüme.
Gönül akla mı uysa?
- Yoksa...
İşte bir düğüm!
Ters çevrilir saat
Her düğümde.
Ah geç anladım geç
Kalleşmiş fikir.
Hem gönlüme güleç
Hem aklımla sevişir
Necati Şaşmaz/Yazete
Dün gece
O baykuş yine
Öttü de öttü
Haber varmış yuvadan
İnansan haber kötü
Geveze ötecek inanmazsan
?tanıdığım bir aşık ölmüş?müş
Oysa ben
Ölecek bir aşık tanımadım henüz
Derken
Kulağına fısıldadım kuruntumu
Gariban habercisi rüzgarın
Seyrettim kameri uzun uzun
Gezerken güneş
Adım adım yurdumu
Ne bir göç bayramı gördüm
Ne de nemli esti rüzgar
Dediğim gibi baykuş
Ölecek bir aşık tanımadım henüz.
NECATİ ŞAŞMAZ