Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Will Traynor (Sam Claflin) zengin, başarılı, yakışıklı, yaşamayı seven ve istediği her şeye sahip olan genç bir adamdır. Ancak talihsiz bir motosiklet kazası sonrası felç kalınca yaşama hevesini kaybetmiş, ölmeyi düşünmeye başlamıştır. Louisa Clark (Emilia Clarke) ise bir kafede garsonluk yapan, hayatta fazla bir başarısı ve beklentisi olmayan, her daim ablasının gölgesinde kalmış bir kadındır. Lou kafedeki işini kaybedince yeni bir iş aramaya başlar ve Will'in bakıcısı olarak çalışmaya işe alınır. Son derece kültürlü ve donanımlı biri olan Will, Louisa'yı önce küçümsese de genç kadının varlığı ona yaşama sevinci vermeye başlar. Aralarında kurulan bu arkadaşlık ve yakınlık, ikisini de çok değiştirecektir.
Filmi dün izledim, canım sıkıldığı için bu aralar kendimi normalde pek bakmayacağım filmlere veriyorum. Tabii bunda The Fault In Our Stars'ın kitap ve filmini beğenmem de biraz etkili oldu.
Konu aslında basit. Kendisine iş dayanmayan Lou kızımız bir başvuruda motorsiklet kazasında boynundan aşağısı felç kalan Will'e bakım ve arkadaşlık yapmayı kabul ediyor, ama aralarındaki ilişki kısa zaman sonra aşka dönüyor. Konu klişe gibi görünse de senaryosu iyi yazılmış, hiçbir sululuğa kaçılmamış ve her şey tam kıvamında bırakılmış.
Filmin sonu dokunaklıydı. Ben fazla duygulanmadım, ama illa ki birilerini can evinden vuracaktır.
Will'in ailesine verdiği 6 ayın dolmasıyla birlikte intihar etmeye karar vermesi üzücüydü. Will biraz bencilce davransa da haklıydı aslında, çünkü hayat bu halde pek çekilmezdi. Lou'ya da sevdiği adamın bu halde hayatta olmasına izin verdiği için bencil diyenler var, ama ben de o kadar bağlandığım biriyle kolay kolay vedalaşamazdım.
Başrol oyuncuları Emilia Clarke ve Sam Claflin gerçekten rollerine cuk oturmuş. Kitabı okumadığım için karşılaştırma yapamam, ama ben çift olarak çıkardıkları uyumu ve performanslarını gerçekten beğendim. Clarke arada abartılı mimikler kullansa da Lou'yu sempatik kılmayı başardı, Claflin de felçli olmanın çaresizliğini çok iyi yansıttı.
Sonuç olarak yılın es geçilmemesi gereken filmlerinden biri. Özellikle soğuk bir kış gününde izlenirse iç ısıtacağı kesin. Elbette kusurları da vardı, ama benim beklentilerimi karşılamayı başardı. Sonraki kitabın uyarlamasını yaparlarsa onu da duruma göre izleyebilirim.
Beklentimin yüksek olduğu bir filmdi. Hem Emilia Clarke faktörü, hem aldığı iyi puanlar hem de konunun sevebileceğim tarzdan bir konu olması en azından 7 puanlık bir film beklememe neden olmuştu. Sağlam hayal kırıklığı yarattı.
Senaryo klişe ve kötü yazılmış. Emilia Clarke çok sempatikti ama kurtarmaya yetmemiş ne yazık ki...
Beklentimin yüksek olduğu bir filmdi. Hem Emilia Clarke faktörü, hem aldığı iyi puanlar hem de konunun sevebileceğim tarzdan bir konu olması en azından 7 puanlık bir film beklememe neden olmuştu. Sağlam hayal kırıklığı yarattı.
Senaryo klişe ve kötü yazılmış. Emilia Clarke çok sempatikti ama kurtarmaya yetmemiş ne yazık ki...
kesinlikle katiliyorum.ben TFIOS tadinda bir wey bekliyordum ama hic tirnagi olamamis.konusu iyiydi ama seninde yazdigin gibi senaryo cok kotuydu.oyunculuklarda kotuydu,cok yapmaciklardi ki zaten ben basroldeki oglani hic begenmiyorum.
Emilia Clarke hatrına izledik işte. Film vasat, ne tam manasıyla bir drama, ne de bir romantik komedi. Yönetmen iki arada bir derede kalmış. Senaryo da kötü.
Yönetmen becerebilse filmden güzel bir romantik komedi çıkardı bence. Bunun da başlıca sebebi Emilia Clarke'ın bu türe yatkın olabilecek oyunculuğu. Bazen aşırıya ve yapmacıklığa kaçmış olsa da (ki canlandırdığı karakter buna müsait) performansını beğendim ben. Özellikle at yarışı sahnesinde, bahis oynadığı atın en geride kalması, doğum gününde sevdiği külotlu çorap hediyesi ve bisiklet sürmesine rağmen koşu da erkek arkadaşına yetişememesi oldukça güzel sahnelerdi.
Müzikler yerinde ve çok iyiydi. Mekan ve Louisa'nın deli doluluğunu gösteren kıyafetleri çok hoştu. Fakat dediğim gibi senaryo ve yönetmenlik olarak sınıfta kaldı.
Bu site, içeriği kişiselleştirmek, deneyiminize uyarlamak ve kayıt olmanız durumunda giriş yapmanızı sağlamak için yasal düzenlemelere uygun çerezler (cookies) kullanır.
Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerez kullanımına izin veriyorsunuz.
